-
51.
0Seri yazzz
-
-
1.
0Sol kolum çatlak ve alçıda. Nasıl seri yazabilirim
-
1.
-
52.
+1Beyler bende hızlı hızlı yazmamı istiyorsunuz ama sol kolum alçıda. Bu yüzden yazamamamı mazur görün inanmayanlar illaki olacaktır. Fotoğrafını çeksem bile fake diyenler olabilir. Yine de canınız sağolsun. Ben bu hikaye bitti demeden bitmeyecek. Ama böyle aksilikler yüzünden yavaşlayabilirim bunlar için özür dilerim. Şimdi bir sonraki partı yazmaya başlıyorum.
-
53.
+1"Bade biliyorum böyle bir şeyi duymak biraz da olsa değişik gelebilir ama ben seni ilk gördüğüm andan beri beğeniyorum. Hatta ve hatta ben hayatımda aşkı ilk defa senin sayende hissettim. Bugün hoşlandığın birinin olduğunu öğrenince bile kahroldum. Kendimi kaybettim bulamıyorum. Ben bu tip şeylere alışık değilim. Ben aşka yabancıydım ta ki seni görene kadar. Ben aşkın karşılıklı çıkar olduğunu düşünürdüm ta ki seni hiçbir şey beklemeden sevene kadar. Ben sana aşığım ve bana bir şans vermeni çok istiyorum" diye bir mesaj attım.
2 tik oldu ama görüldü olmadı. Rahat 10 dakika çevrimiçi bile olmayışını izledim. Tam çıkıp telefonu kenara koyacakken mavi tik oldu. -
54.
+1Bana bir ömür gibi gelen 1 dakikanın ardından "Esrarengiz melkor ne desem bilemiyorum. Ben seni arkadaş olarak görüyordum. Böyle bir şeyler hissedeceğini hiç düşünmemiştim. Ayrıca ben o çocuğun gelme ihtimalini seviyorum. Ben seninle yapamam. Lütfen beni anla."
Hayallerim başıma yıkıldı. O an intihar etmek istedim. Zaten 5. Katta oturuyorduk. Ölme ihtimalim de fazlaydı. Ben belki de hayatımın tek aşkını kaybetmiştim.
Bu düşünceler çok saçma da olsa o an cidden bunları düşündüm.
Bade'ye tek yazabildiğim kelime "PEKi" olmuştu. Ama ne diyebilirdim ki? Tabi daha sonra klagib arkadaş kalalım muhabbeti döndü kabul ettim.
Kaybeden hep kaybeder hocam aşkta da dostlukta da... -
55.
+1Gençler dün gece de çok güzel bir kayıp yaşadım ve içiyordum anca kendime geldim ve yazmaya başlıyorum. Herkese günaydın bu arada
-
56.
+1Ama Bade'den tek bir şey istedim. Kimse bilmesin. Kabul etti. Artık aşkımı kalbime gömecektim. Yapacak bir şey yok ne de olsa.
Ertesi gün dershanede her hafta yapılan deneme sınavı vardı ama bir farkla. Bunun sonucunda sınıf değiştirme hakkı kazanıyordun. Ya üste çıkacaksın ya da düşeceksin.
Ben moral olarak yannanı yemiş bir haldeydim. Bade'de o gün cidden çok kötüydü. "Acaba bana gerçekten değer veriyor muydu?" diye düşünmeden edemedim.
"Ama değer verse kaç yazar beni reddettikten sonra"
"Ama reddedebilir. Sanki hiç reddedilmedin. Sanki bir kerede olsa sevildin veya seçildin. Sen hep seçeneklerden ilk elenensin neyi kazanmayı umuyorsun?"
O an aklımdan bunlar geçiyordu. Sınavı zaten pek umursamamıştım. Sayısal olduğum için mat yaptım den yaptım sonra oturdum düşünmeye başladım. Arada bir kaç türkçe yapıp tekrar düşüncelere dalıyordum. -
57.
+1Sınav bitti ve durağa doğru gittim. Normalde çok çok hızlı yürüyen ben insanların yavaş yavaş beni geçmesini izliyordum.
Ben durağa vardım yere bakıp düşüncelerle kavgamı verirken otobüsüm geldi. Binmek için hareketlendiğimde Bade'yi gördüm.
Normalde Bade'nin yanına giderdim ama artık onu yapamazdım. Bade en önde 2 tane boş koltuğun oraya oturdu. Bense en arkaya gidip kendimi gömdüm.
Otobüsteyken Bade'ye mesaj attım sınavının nasıl geçtiğini sordum. Kötü yanıtını alınca kendimi suçlamaya başladım. Hem de fazlasıyla.
Kızın duygularını, düşüncelerini gibtim attım o da benim yüzümden sınıf düşme potasına girebilir. Bu beni bitirir hocam. -
58.
+1Hemen ondan özür diledim. Benim bir hatamın olmadığını söyledi ama ben biliyordum. "Sebebi benim. O, beni üzmemek için öyle dedi. Çünkü o iyi bir insan" diye düşünmeye başladım.
Sonra bana nerede olduğumu sordu. Otobüseyim diyince neresinde dedi etrafına bakındı. En arkaya bak dedim. Baktı ve gülümsemeye çalıştı. Bende aynısını yapmaya çalıştım.
ikimizde birbirimize bir şeyimiz olmadığını göstermeye çalışıyorduk. Ama ikimizde yararlanmıştık. Bu çok acı bir durum. -
59.
+1Okuyan arkadaşlara bir müjdem var. Bu gece en az 10 part girmeyi planlıyorum. Ama okuyan yoksa da kendimi zorlamayayım
-
-
1.
+2Tek ben varım galiba moruk yazarsan okurum
-
-
1.
0Yazacağım kardeşim
-
1.
-
1.
-
60.
+1Devam et
-
61.
+1Eve gidip tekrar Badeyi kaybettiğim gerçeği ile yüzleştim buraları hızlı geçeceğim 1 hafta boyunca Bade'nin arkasından göz yaşı döktüm. Şimdi düşününce çok saçma bir şey yapmışım. Ama hatalar yapmadan doğruyu göremeyiz.
Ben bu kayıp sayesinde hayata daha farklı bir gözle bakmaya çalışıyorum. Acılardan ders çıkartmamız gerekiyor ama kendimi bildim bileli anneannemin ölümünden sonra yaşadığım en büyük kayıp buydu daha fazlasını yaşayana kadar.
Biz arkadaş kalalım dedik ama 1 hafta boyunca neredeyse hiç konuşmadık bile. 1 hafta sonra ben artık göz yaşı dökmüyor olaya daha realist yaklaşıyordum. Evet hala onu seviyordum. Zaten sevdiğin birisini hemen silemezsin de. -
62.
+1Sevdiğini silemezsin ama üstüne yazmaya çalıştıkça en altta kalanın önemi kalmaz sadece sayfanın üstünde bıraktığı izler kalır. Ya da şöyle söyleyim kalbinin üstünde bıraktığı yaralar kalır.
Bade bende bugün bile hatırlayıp canımı yakan bir yaranın sahibidir.
Okulların açıldığı hafta Furkan ile buluşma fırsatı yakaladık. Bu cidden çok özel bir duyguydu. Hayatımdaki tek dostumla bir yaz tatili sonrasında tekrar buluşmuştuk ve bir sene daha birlikte olacağımız gerçeği beni çok mutlu ediyordu.
Tabi ki tek okulların açılmasına sevinen ben değildim. Yağmur... Artık bana daha yakın olacaktı.
Niye bu durumdan rahatsız oluyordum ki? O benim arkadaşımdı. Hatta Badeyi sevdiğimi ve reddedildiğimi bilip yanımda olan 2 kişiden birisiydi. (Diğeri tabiki Furkan) -
63.
+1Belki artık bana karşı bir şey hissetmiyordur ümidimi korumaya çalışıyordum. Bir de Furkan'ın eski sevgilisinin bana yazdığı düşüncesini kafamdan atabilseydim keşke.
Neyse biz Badeyle tekrar arkadaş gibi davranmaya başladık. En azından ben hareketlerimi biraz daha frenliyor, kalp kırıklıklarımı belli etmemeye çalışıyor ve en önemlisi onun yanında olabiliyordum.
O da bana karşı biraz mesafeli olsa da ona da hak veriyorum. En nihayetinde yanlış anlaşılabilecek bir şey yaptığında onu yanlış anlayıp tekrar hayallere kapılıp tekrar üzülebilirdim.
Yok canım daha neler? Yapmam ki ben öyle bir şey. Yapmam dimi? -
64.
+1Biz böyle devam ediyorduk. Hayatım artık rutin halini almıştı. Okul, dershane, ev ve tekrar okul, dershane, ev ve tekrar ve tekrar. Arada sırada dershane dönüşü bizimkilerle bizim mekana çıkıp biraz oturuyorduk.
Bu rutinin arasında olan olayları size söyleyim Furkan yani tek dostumla sınıflarımız ayrılmıştı ve ben en iyi mf sınıfındayken o bir alt sınıftaydı. Yağmur da Furkanla aynı sınıftaydı.
En iyi mf sınıfını da 3 yıl boyunca not ortalaması en iyi olan 30 kişiyi bir sınıfa koymalarıyla oldu.
Aslında bu duruma seviniyordum. Çünkü sınıfta herkes ders çalışacaktı ve ben de onlara uymak için çalışmak zorunda kalacaktım. Yani bir nevi sürü pgibolojisi.
Bu arada bizim okulda 4 mf 2 tm sınıfı vardı. Ama okulun sadece 3 sınıflık öğrenci sayısı eski öğrencilerden oluşuyordu. Darbe nedeniyle kapatılan okullar veya üst sınıflara giriş puanlarının sıfırlanmasıyla bizim okula gelen 3 sınıflık öğrenci oldu. -
65.
+1Önceden bizim okulda 12. Sınıflar maksimum 15 kişilik sınıflardan oluşurdu. Hocalar daha verimli ders anlatırdı.
Şimdiyse 30 kişiye söz geçirmeye çalışmakla vakitleri gidiyor ve moralleri bozuluyordu.
Allahtan bizim sınıfın not ortalaması çok yüksekti ve bunun getirdiği bir bilinç vardı. Ama diğer sınıflardan çıkan hocaların moral bozukluğu dersi etkiliyordu.
Ha bu arada sınıfa uyum sağlamak amacıyla ders çalışırken ilk hafta Ygs Fiziğin yarısını bitirmiştim. Bu hayatımda yaptığım en büyük ders çalışmasıydı. Hala da geçemedim bu inekliği. -
66.
0Neyse ben ikili ilişkime döneyim. Okul ve ders hayatım böyle geçiyordu hatta dershanedeki denemelerde de hep sınıfta ilk 3 te yer alıyordum.
Badeyle aramız düzelmiş gibiydi. Artık otobüste falan yanyana gidebiliyor sınıfta veya yolda konuşabiliyorduk. Bende bu duruma alışmaya çalışıyordum.
Benim reddedilmemin üzerinden 3 - 3,5 hafta geçmişti. Cumartesi dershaneden dönerken Badeye aşk dolu gözlerle bakıyordum. Kendimi bunu yapmaktan engelleyemiyordum.
Ama o gün farklıydı. Çünkü o gün Bade "Esrarengiz Melkor, çok farklı bakıyorsun" dedi. "Nasıl farklı?" diye sorunca "Çok güzel içten gülümseyerek bakıyorsun gözlerinden fışkırıyor bu" dedi.
"Aman allahım Bade bunu beğendi mi ben mi yanlış anladım? Yani bir şeyler olabilir demek mi bu? Allahım şükürler olsun yarabbim." içimden bunları haykırdım. Ama dışımdan sadece "iltifatın için teşekkürler" dedim. -
67.
+1Okuyan kardeşlerimden biraz zaman isteyeceğim. Sebebi de bunları yazarken o günlere dönüyor olmam ve aynı olayları tekrar tekrar yaşıyor gibi hissetmem. Bu yüzden moralimi toplamak için zaman istiyorum sizden. Umarım varlığınızı belli edersiniz çünkü sizin varlığınızı hissetmek yazmak için sebep veriyor. Kendinize iyi bakın
Sabaha 10 part tamamlanmış olacak merak etmeyin. Okuyan herkese tekrardan teşekkürler -
-
1.
+1aga bee...
-
-
1.
0Yak aga yak yak
-
1.
-
1.
-
68.
+1Tamamadır takipteyim
-
-
1.
+1Eyvallah kardeşim
-
2.
+1Eyvallah kardeşim
-
1.
-
69.
+1iltifat olayından sonra benim ümitlerim artmış kendime biraz daha olsa güvenim gelmişti. "Acaba diğer çocuktan ümidi kesti de bu yüzden beni mi tartıyor" diye düşünmeden edemedim.
Bir sonraki hafta pek görüşme fırsatımız olmadı. Çünkü babası alma başlamıştı dershaneden. Derslerden sonra da başka arkadaşlarıyla sohbet falan ediyordu.
Cumartesi günü baya soğuk davrandı bana karşı. Bense özel gününde falandır diye ses etmedim. Sadece yanında durdum.
Pazartesi günü okuldan bir kitap ödünç aldım. "Percy Jackson: Labirent Savaşı" aldığım saat 6. Derse girmeden önceydi. 7 ve 8 de okuyup eve zütürüp bitirmeyi planlıyordum.
Ben kitabi ödünç aldım ve Bade'den "Esrarengiz Melkor seninle konuşmamız lazım!" diye bir mesaj aldım. Lan acaba aşkını mı itiraf edecek yoksa komple mi bitirecek diye düşünüyordum.
"Tamam dinliyorum" diye bir mesaj attım. Ama aldığım yanıt şaşırtıcıydı. "Saat 17.00 dan sonra konuşalım" dedi. Böyle diyince bende "Yüz yüze mi? diye sordum. "Hayır" dedi. -
70.
0Bunu hemen Furkanla konuşmam gerek dedim kendi kendime ve soluğu Furkan'ın yanında aldım. Mesajları ona da okuttum. Bir cevap beklediğimi anladı ve "bilmiyorum" dedi.
En korktuğum şey oldu. Furkan bir şeyle ilgili bilmiyorum dedi. Bilmiyorum veya kararsızım dediği hiçbir olayın hayırlı bittiğini görmedim.
Kurbanlık koyun gibiydim adeta. Aklımdan felaket senaryoları geçiriyordum. Şöyle olsa böyle olur. Şöyle derse böyle derim diye diye okulu da bitirdik.
O gün dershane yoktu. Bir şeyden dolayı o gün dersler iptaldi. Herhalde hocanın işi vardı bize de gelmeyin demişti diye hatırlıyorum.
başlık yok! burası bom boş!