Biralarımızın bittikten sonra hafiften çakır keyif olmuştuk ikimizde. Yelda uzandığımız yerde bana döndü yüzünü. Saçımla oynuyordu. Dudaklarını yaklaştırdı gözlerini yavaşça kapatarak. Öpüşmeye başlamıştık. Öpüşmeden ileri gitmedik. Sadece dakikalarca öpüşüyorduk biranında verdiği hafif keyifle. Sonra annemi arayacağımı söylerken doğrulmuştum yataktan.

- Anne napıyorsun ?
+ Çalışıyorum John sen napıyorsun ?
- Ne yapayım anne tv izliyorum öyle.
+ iyi bakalım ne oldu bir sorun mu var ?
- Anne az önce asker arkadaşım aradı da
+ Eee.
- Bizim devreler tatile gideceklermiş herkes gelecekmiş bende birkaç günlüğüne gitsem özledim arkadaşlarımı.
+ Nereye gidecekmişsiniz ?
- Antalya taraflarında biryer ayarlamışlar orda kalacakmışız birkaç gün sadece.
+ Tamam git ama beni habersiz bırakma John bende dayınlarda kalırım sen gelene kadar. Ne zaman gideceksin ?
- Birazdan çıkarım anne otogara gidip bilet alacağım daha.
+ Tamam oğlum hadi bakalım iyi yolculuklar.
- Sağol anne çok teşekkür ederim görüşürüz.

Derken telefonu kapatıp Yeldaya baktığımda seni çok seviyorum John biricik kocam benim diyerek öpmüştü boynumdan. Bu kadını mutlu etmeliydim ve bunun için herşeyi yapardım. Hemen kendisine ufak bir çanta hazırlamaya başladı yanımdan kalkarak. Bende eve gittim ve birkaç eşyamı alarak Yeldanın yanına tekrar döndüm. Şimdi sırada taksiyi çağırıp otogara gitmek vardı. Taksi geldi bindik otogara doğru yol almıştık. Antalyaya en yakın otobüsün saatini öğrenmek için bütün şirketlere sormuştuk. Saati en yakın olan saat 18.00 daydı.

senin ben amina koyim john yaptigim yorumlara baktim pembe diziyi yorumlayan 60 lık teyzeler gibi yorum yaptirmissin bana

Seri yaz john seri

Seri johnIe

Biletlerimizi aldık saatin gelmesini beklerken otogarda birşeyler yemek için bir yere oturduk. Yemeğimizi yedik sigaralarımızı içtikten 15 dk sonra otobüs giriş yaptı ve yerini aldı otogarda. Hemen yerlerimize oturduk ve otobüsün kalkmasını beklemeye koyulduk. Yelda cam kenarında ben ise koridor kenarında oturuyordum. Telefona kulaklığımı taktım ve kulaklığın diğerinide yeldaya uzatarak şarkı dinlemeye başladık. Omzuma başını yasladı. Fazla geçmeden hareket ettik antalyaya doğru. Önümüzde 11 saate kadar olan bir yolculuk vardı. Saat 01:00 ı gösterirken Yeldayı uyandırdım 2. Mola yerinde. Birer çay ve yanında birkaç poğaça ile idare ettik o yolculuğu. Üzerine birer tanede sigara yakıp söndürdükten sonra otobüsteki yerimizi tekrar aldık. Antalyadaki tatilimiz 4 gün sürecekti. Sabaha karşı verdiğimiz 15 dk lık molada Yeldayı tekrar uyandırdım ve tuvalete gideceğimi söyledim. O da kalktı yerinden ve tuvalete doğru hızlı adımlarla ilerliyordu. Çıktıktan sonra birer sigara daha yaktık ve daha sonra otobüsün hareket etmesini bekledik. Saat 05:20 gibi Antalya otogarındaydık. Otogardan çıkıp bir taksiye binerek fazla geçmeden kendimizi pek de güzel olmayan bir otelde bulduk. Hemen birlikte duşa girerek rahatladık ve yatağımıza uzandığımızda saat 7 ye geliyordu. Birkaç saat uykunun ardından kendimizi dışarıda bulduk.

Hem kahvaltı için biryer arıyor hemde yürürken sigaralarımızı içiyorduk. Kısa süre sonra bir yerde yaptık kahvaltımızı. Onun yanındayken herşeyin ayrı bir zevki vardı. ikimizde unutmuştuk bile Orhanı. Orhanın ölümünden sonra kaynanası ile falan da bir bağı kalmamıştı Yeldanın. Günler bu denli eğlence içinde geçmişti ve artık Antalyada son günümüzdü. Akşam saat 22:00'a biletlerimizi ayırtmıştık o sabah uyandığımızda. Ne de çabuk geçmişti 4 gün. Onunlayken zamanın bir değeri yoktu akıp gidiyordu adeta. Sabah kahvaltılarımızı yaptıktan sonra denize doğru giderken sigaralarımızı ateşlemiştik. Ben yüzme bilmediğimden dolayı Yelda da tek başına yüzmüştü ve bu durumdan çabuk sıkılarak çok geçmeden çıkıp havlusuna sarılıp kurulanmıştı. Otel odamıza dönüp içkilerimizi yudumlamaya başladık. Bir yandan öpüşüyor cilveleşiyor diğer yandan da içkilerimizi içiyorduk. Saatler o kadar hızlı geçmişti ki akşam 17:00 da çantalarımızı tekrar hazırladık. Otel odasında banyoya girerek birlikte olmuştuk yelda ile uzun bir aradan sonra. Daha sonra yatağa geçmiş devam etmiştik ilişkiye züt deliğinden. Yelda ile ilişkiye girmediğimiz zamanlarda osbir dahi çekmemiştim aklıma bile gelmemişti asılmak. Bu nedenden dolayı çok çabuk boşalmıştım zütünün deliğinden içeriye doğru. Son kez duşunu almıştı yelda otelde. Akşam saatlerinde çıkıp bir restoranda yemeklerimizi yedik ve otobüs saati yaklaşana dek zamanımızı birşeyler içerek geçirmiştik. Otogara 1 saat öncesinden gidip beklemeye koyulduk. Bir süre sonra otobüs geldi ve yerlerimize oturup eve memlekete doğru harekete geçmiştik.

Uyudunuz mu amk bir yaşam belirtisi verin

Yolda 3 yerde mola vermiştik. Molalarda sadece sigara ve çay içiyorduk. O gece yol boyunca hiç uyumadan sadece ara ara gelen kısa uyuklamalar halinde devam ediyorduk evlerimize. Sabah 9 gibi indik otobüsten. Taksiye binip evin yolunu tutmadan önce birer sigara daha yaktık. Eve yaklaştığımızda markette inerek kahvaltılık birşeyler ve 2 ekmek alıp çıktık marketten. Apartman girişinde evimin anahtarını sakladığım yerden aldım. Doğruca Yeldanın evine girmiştik. Ben yorgunluktan ve aşırı uykusuzluktan bitkin düşmüş salonda uzanırken Yelda ise kahvaltıyı hazırlıyordu. Sofrayı kurduğunda kaldırdı beni yerimden ve karınlarımızı bir güzel doyurduk. Sonrasında artık yatma vakti gelmişti. Yelda üstündeki herşeyi çıkarmıştı ve sadece kilot ve sütyeni kalmıştı. Ben ise sadece boxerla girmiştim yatağa. O sabah hemen uyuyakalmıştık yatağa girer girmez. Uyandığımızda saat epey geç olmuştu. Annemi aradım ve biraz konuştuk. Yarın akşama geleceğimi söyledim o da tamam demişti. Bu gece de Yelda ile birlikte uyuyacaktık. Yelda yataktan kalktığında ışıkları yakmadan önce tüm perdeleri kapatmıştı. Evin içinde rahat bir şekilde çıplak dolaşıyorduk.

Akşam yemeği için Yelda dışarıdan yemek söylemişti. Yemeği beklerken sigaralarımızı yaktığımız sırada kapı zili çaldı. Zili çalan kişi ebruydu. Yelda hemen üstüne birşeyler alarak kapıyı açmış ebruyu başından salmaya çalışıyordu. Bu arada ben kapı açılmadan yatak odasına çoktan geçmiş yatağın üzerinde oturmuş konuşulanlara kulak veriyordum. Ebruya annesinin yanında olduğunu ve yemek yiyip hemen yatacağını belirten Yelda çok geçmeden göndermişti ebruyu. Biraz zaman sonra söylediğimiz yemekler geldi ve oturduk masaya. Yelda hala üzerindekileri çıkarmamıştı. Ben ise hala boxerla oturuyordum. Yemeklerimizi yedikten sonra yelda türk kahvelerini hazırlamıştı ve sigara eşliğinde yudumlamaya başlamıştık kahvelerimizi. Dvd'ye adını hatırlayamadığım bir film koyup çerez kola vs. eşliğinde izlemeye başlamıştık. Geç saatlere kadar oturduk, uzandık, sarıldık. Saat 01:40'ı gösterirken Yeldaya baktığımda uykuya dalmıştı bile. Usulca uykusundan uyandırıp yatak odasına zütürmüştüm aşkımı. Üzerindekileri çıkartıp yatağa uzandırmıştım kendi ellerimle.

Devam panpa

devam panpa arkandayız uzat uzatabildiğin kadar daha bayram var

Devam panpa yeterki yaz sonsuza kadar sürsün

Gece geç saatte yatmamıza rağmen sabahın çok erken saatlerinde uyanmıştık. Yelda bana sırtını dönük bir şekilde yatakta konuşuyorken kalçalarını gibime sürtmeye başlamıştı. Biraz cilveleştikten sonra sertleşen gibimi elleriyle boxerın dışından kavramış ileri geri yapıyor beni azdırmaya çalışıyordu. Az sonra boxerın içine daldırdı sol elini. Taşaklarımla oynuyor ara ara züt deliğimde gezdiriyordu parmağını. Üzerimizdeki çarşafı çekip yere atmış ve sütyenini çıkarmasıyla gibimin üstüne çıkması bir olmuştu. Boxerı bir eliyle altımdan çıkarmaya çalışan yelda diğer elini nazik hareketlerle memelerimde gezdiriyordu. Boxerımın tamamen çıkmasının ardından kendi kilodunu da çıkarıp gibimi vajinasının iki dudağı arasında gezdirmeye başlamıştı. Üzerimde eğilip bir yandan boynumu öpüyor, yalıyor küçük küçük ısırıyor diğer yandan bir eliyle taşağımla oynuyor bir yandan da vajinasının arasında gibimin üstünde kendini sulandırmaya çalışıyordu. Yeterince ıslandığında gibimi içine almaya başlamıştı. Tam dibine kadar içine alıyor yavaş yavaş üstümde kalkıp iniyordu. Biraz sonra iyice zevke gelmiş olacak ki iniltileri başlamış ve hareketleri hızlanmıştı. Hızlanan hareketleriyle beraber göğüsleri zıplıyor zıplarken de dalgalanıyordu.

Meme uçları yavaş yavaş şişmeye başladığında iyice anladım ki yelda tam anlamıyla azmış zevke gelmişti. Bazen bir anda yorulduğundan dolayı duruyor biraz nefeslendikten sonra devam ediyordu. Dinlenmek için pozisyon değiştirdiğimizde işi tam anlamıyla bana bırakmıştı. Şimdi yorulma sırası bendeydi. Yatağın köşe ucundan dışarıda bıraktığı kalçalarının arasından vajinasına tekrardan girmiş çıkan iniltilerin odada yankılanmasıyla birlikte buna şılak sesleri de eklenmişti. Yatakta yan dönmüş ben ise ayaktayken sol bacağını omzuma atmıştı. Vajinası tam anlamıyla kıpkırmızı olmuştu zevkten. Hafif ayrılmıştı içine girdiğimden dolayı. Biraz sonra yatağın yastık konulan tarafına doğru yüz üstü yatmıştı. Komidinin üzerinde duran bebe yağını alıp kalçalarına bolca dökmüş ayna gibi parlak olmasını sağlamıştım. Birkaç dakika ellerimi yağlı kalçalarında gezdirdikten sonra züt deliğine 2 parmağımı sokmuş genişlemesini sağlamıştım. Ufak bir iniltiden sonra beni tamamen dibine kadar züt deliğinden içeriye almıştı. Sıcaklığı gibimde hissetmem daha da haz veriyordu bana.

Bu pozisyonda fazla hızlanamazdım hızlanamadığım için ise daha çabuk boşalırdım ve öylede oldu. Birkaç dakika geçmişti ki züt deliğine enerjimi akıtmıştım. Gibim deliğin içindeyken biraz soluklanmak için durduğumda Yelda da gözlerini kapatmış olanların mutluluğuyla gülümsüyordu. Gibim eski küçük halini aldığında içinden çıkmıştım. Yelda da tuvalete gitmek için yataktan kalktığında züt deliği hala biraz aralıklıydı. içerisi siyah olan bu züt deliği o haldeyken dahada güzel duruyordu aslında. Daha sonra banyolarımızı yapıp çıktığımızda ekmek almak için markete gitmiştim. 2 ekmek alıp tekrar döndüğümde yelda da üstünü giyinmişti. Kahvaltılarımızı yapıp sofrayı beraber topladıktan sonra bir dahaki sevişmemizde vajinasına boşalmamı söylemişti. Mecburen tamam demiştim yeldayı kırmak istemediğimden dolayı. Yelda benim çocuğumu karnında taşımak için doğurmak için kendini çok hazır hissediyordu ama ben böyle bir yükün altına henüz girebilecek cesareti kendimde bulamıyordum. Baba mı olacaktım daha bu yaşımda. Vajinasına boşalmamı söyledikten sonra hamile kalana dek bu böyle devam edecekti ve hamile kaldığında ise benimle birlikte ayrı eve çıkacağını da eklemişti. Annemi yalnız mı bırakacaktım. Güvenemiyordum kendime hazır değildim ki böyle birşeye ben. Aslında yelda ile aynı evde sürekli olarak yaşamak çok hoşuma giderdi ama anneme nasıl açıklardım bu durumu. Buna katiyen izni olmaz hatta beni evlattıktan reddederdi. Çok ciddi birşeyin altına girmiştim aslında ama Yeldaya hayır diyemiyordum. Ona hayır dersem üzülecekti ve ben bu kadını asla üzemezdim. Seviyordum ulan çünkü köpekler gibi aşıktım bu kadına ben. Bulaşıkları yıkadıktan sonra saçma sapan tv deki programları açmıştı yelda. Ben ise dizine yatmıştım. Saçlarımla oynuyor bazende eğilip dudaklarıma öpücük konduruyordu. Gözlerimi kapatıp derin düşüncelere dalmıştım yine. Hem Yeldayı hamile bırakacaktım hem de hamile kaldığında başka bir eve taşınacaktık birlikte. Ulan neyle beslenirdik hangi parayla geçinirdik evi hangi parayla tutardık benden nasıl baba olurdu amk.

panpa yazmıcanmı artık

rez

Yeldanin resmini at kardesim az bakayim nasil hatunmus bana hic benim boynumdan open memelerimle oynuyan kari denk gelmedi sen anlatinca sanki kari seni gibiyomus gibi oldu

Aynn bütün fiziği de olur bakalım anlattığın gibimiymis bide adres ver Yelda yi bula. 23 cm damarli sever belki

Rezerved