dıbını şuurunu gibtiğimin kezbanları, bu huurlar kadar riyakar yok amk. Nerede ciğeri beş para etmez kadın var hep karadenizli. Kıyamazsın gibmezsin, ayrılır gibmedin diye, apaçinin biriyle sevgili olur ona vurdurur.
gibersin, beni kullandın der, yine ayrılır.
Hem senden, hem senin en yakın arkadaşından hoşlanır. ikinize de zarf atar, birinizi seçip takılmaya başlar, baktı anlaşamıyor onu bırakır sana olta atmaya çalışır.
Her bir gibime çiçek, böcek, hediye ister, hep kutlama yapılsın ister, yapmadınmı trip atar ama iş seni kutlamaya geldimi dıbına takmaz.

huur dersin, hakaret olarak algılar ama yannan değmemiş hiçbir yeri kalmamıştır. Bahanesi de "bekaret bacak arasında değil beyinde" dir.
Paragöz, açgözlü, kurnaz huurlardır. hep kendini acındırır, timsah gözyaşları akıtır.
dıbını bütün mahalle folloş edene kadar gibmiştir, o kadar ki köpek pozisyonunda yürümeye alışmıştır ama evleneceği erkeğe bekaretini tecavüz edildiği için kaybettiğini veya başka bir mağduriyet yalanı atarak anlatır, duygu sömürüsü yapar.
Karadenizli kadınlar sadece gibmek için yaratılmış canlılardır, cinsel malzemedir, boşalma aparatıdır, duygusal bağ kurulmasını, sevilmeyi veya insan gibi yaklaşılmayı haketmeyen yaratıklardır.
gibin, duygularıyla oynayın ve hiçbir şey olmamış gibi bir köşeye atın gitsin..