1. 26.
    0
    ilk kez onun şiirinde sevgililerin adları söylenir: Elif, Anşa, Zeynep, Hürü, Döndü, Döne, Esma, Emine, Hatice... Karacaoğlan bunların kimine bir pınar başında su doldururken, kimine helkeleri omuzunda suya giderken, kimine de yayık yayıp halı dokurken görüp vurulmuştur. Gönlü bir güzel ile eylenmez, bir kişiye bağlanmaz. Uçarılık, onun duygu dünyasının şiirsel söyleyişine yansıyan en belirgin yanıdır. Erotizm, şiirine sevmek ve sevişmek olgusuyla yansır. Kanlı-canlı sevgili, cinsellik motifleriyle daha da belirginleşir, şiirinde etkileyici bir biçimde yer eder. Onun sevgiye ve kadına bakış açısı, âşık şiirine yenilik getirir ve bu gelenek içinde etkileyici bir özellik taşır. Tanrı kavramı ve din teması şiirinde önemlice bir yer tutmasa bile, bu konudaki yaklaşımıyla da kendi şiir geleneğine yine değişik bir bakış açısı getirmiş ve sonraki kuşaklar üzerinde etkileyici yönlendirici olmuştur.

    Karacaoğlan yaşadığı çağda yetişmiş başka saz şairlerinin tersine, dil ve ölçü bakımından Divan Edebiyatı'nın etkisinden uzak kalmıştır. Güneydoğu Anadolu insanının o çağdaki günlük konuşma diliyle yazmıştır. Kullandığı Arapça ve Farsça sözcüklerin sayısı azdır. Yöresel sözcükleri ise yoğun bir biçimde kullanır. Deyimler ve benzetmelerle halk şiirinde kendine özgü bir şiir evreni kurmuştur. Bu da onun şiirine ayrı bir renk katar. Bu sözcüklerin bir çoğunu halk dilinde yaşayan biçimiyle, söylenişlerini bozarak ya da anlamlarını değiştirerek kullanır.

    Karacaoğlan, halk şiirinin geleneksel yarım uyak düzenini ve yer yer de redifi kullanmıştır. Hece ölçüsünün 11'li (6+5) ve 8'li (4+4) kalıplarıyla yazmıştır. Bazı şiirlerinde ölçü uygunluğunu sağlamak için hece düşmelerine başvurduğu da görülür. Mecaz ve mazmûnlara çokca başvurması, söyleyişini etkili kılan önemli öğelerdir.

    Şiirsel söyleyişinin önemli bir özelliği de, halk şiiri türü olan mani söylemeye yakın oluşudur. Koşmalar, semailer, varsağılar ve türküler şiirleri arasında önemlice yer tutar. Bunların her birinde açık, anlaşılır bir biçimde, içli ve özlü bir söyleyiş birliği kurmuştur.

    Pir Sultan Abdal, Âşık Garip, Köroğlu, Öksüz Dede, Kul Mehmet'ten etkilenmiş, şiirleriyle Âşık Ömer, Âşık Hasan, Âşık ismail, Katibî, Kuloğlu, Gevheri gibi çağdaşı şairleri olduğu kadar 18.yy ve şairlerinden Dadaloğlu, Gündeşlioğlu, Beyoğlu, Deliboran'ı, 19.yy şairlerinden de Bayburtlu Zihni, Dertli, Seyranî, Zileli Talibî, Ruhsatî, Şem'î ve Yeşilabdal'ı etkilemiştir. Daha sonra da gerek Meşrutiyet, gerek Cumhuriyet dönemlerinde, halk edebiyatı geleneğinden yararlanan şairlerden R.T. Bölükbaşı, F.N. Çamlıbel, K.B. Çağlar, A.K. Tecer ve C. Külebi, Karacaoğlan'dan esinlenmişlerdir.

    Şiirleri 1920'den beri araştırılan, derlenip yayımlanan Karacaoğlan'ın bugüne değin, yazılı kaynaklara beş yüzün üzerinde şiiri geçmiştir.

    Vara vara vardım ol kara taşa
    Hasret ettin beni kavim kardaşa
    Sebep ne gözden akan kanlı yaşa
    Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm

    Nice sultanları tahttan indirdi
    Nicesinin gül benzini soldurdu
    Nicelerin gelmez yola gönderdi
    Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm

    Karac'oğlan der ki kondum göçülmez
    Acıdır ecel şerbeti içilmez
    Üç derdim var birbirinden seçilmez
    Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm

    (Karacaoğlan)

    Üryan geldim gene üryan giderim
    Ölmemeye elde fermanım mı var
    Azrail gelmiş de can talep eyler
    Benim can vermeye dermanım mı var

    Dirilirler dirilirler gelirler
    Huzur-ı mahşerde divan dururlar
    Harami var diye korku verirler
    Benim ipek yüklü kervanım mı var

    Er isen erliğin meydana getir
    Kadir Mevlâ'm noksanımı sen yetir
    Bana derler gam yükünü sen zütür
    Benim yük zütürür dermanım mı var

    Karac'oğlan der ki ismim öğerler
    Ağı oldu yediğimiz şekerler
    Güzel sever diye isnad ederler
    Benim Hakk'dan özge sevdiğim mi var

    (Karacaoğlan)
    Tümünü Göster
    ···
  2. 27.
    0
    (bkz: Güzel Ne Güzel Olmuşsun Görülmeyi Görülmeyi)
    ···
  3. 28.
    0
    tarakoğlan bırak bu işleri
    ···
  4. 29.
    0
    --spoiler--
    Ala gözlerini sevdiğim dilber

    Göster cemalini görmeye geldim

    Şeftalini derde derman dediler

    Gerçek mi sevdiğim sormaya geldim



    Gündüz hayallerim gece düşlerim

    Uyandıkça ağlamaya başlarım

    Sevdiğim üstünde uçan kuşların

    Tutup kanatların kırmaya geldim



    Senin aşkların gülmez dediler

    Ağlayıp yaşını silmez dediler

    Seni bir kez saran ölmez dediler

    Gerçek mi efendim sormaya geldim



    Senin işin yiyip içmek dediler

    Yaren ile konup göçmek dediler

    Göğsün cennet koynun uçmak dediler

    Hak nasip ederse görmeye geldim



    Mail oldum senin ince beline

    Canım kurban olsun tatlı diline

    Aşık olup senin hüsnün bağına

    Kırmızı güllerin dermeye geldim



    Karac'oğlan der ki işin doğrusu

    Gokte melek yerde huma yavrusu

    Söyleyim ben sana sözün doğrusu

    Soyunup koynuna girmeye geldim



    Karacaoğlan
    --spoiler--
    ···
  5. 30.
    0
    seviyosan git konuş
    ···
  6. 31.
    0
    incecikten bir kar yağar tozar elif elif diye

    deli gönül abdal olmuş gezer elif elif diye
    ···
  7. 32.
    0
    kulak verdim dört köşeyi dinledim
    ardımızdan gıybet eden çoğumuş
    ben dünyayı sonsuza dek bellerdim
    meğer dünya dört sultanlık yerimiş

    karşıda uzanır yapraklı dağlar
    hastanın derdini bilemez sağlar
    her nere vardıysam dertliler ağlar
    gezdim şu alemi dertsiz yoğumuş

    karac’oğlan der ki dosta sarılam
    su değilem bulanıp da durulam
    bu dünyada sevdiğine sarılan
    ahirette sorgu sual yoğumuş
    ···
  8. 33.
    0
    Söyleyim ben sana sözün doğrusu

    Soyunup koynuna girmeye geldim
    ···
  9. 34.
    0
    karı kızla geçmiş lan ömrü bunun
    ···
  10. 35.
    0
    Karacaoğlan der ki : epey birşey demiştir vakti zamanında..

    Bir Ayrılık Bir Yoksulluk Bir Ölüm

    off ulan off
    ···