1. 1.
    +22
    belki bi faydam dokunur
    ···
  2. 2.
    +10
    Up up up
    ···
  3. 3.
    +10
    Up up up
    ···
  4. 4.
    +10
    Reserved
    ···
  5. 5.
    +10
    Devam etsene pnp
    ···
  6. 6.
    +10
    Gecms olsn bu arada
    ···
  7. 7.
    +14 -6
    ben gitarın akordunu yaparken bi anda sibel ve erkek arkadaşı odadan çıktılar. ne olduğunu bile anlamadan önce sibel ellerimi bağladı arkadaşı da gitarın sapını zütüme soktu. o günden sonra anladım ki kanseri yenmenin çaresi maun ağacında gizli. çünkü gitar maun ağacındandı
    ···
  8. 8.
    +7
    lenf ti panpalar.5 ameliyat. 6 kür kemoterapi. tavsiye isteyen varsa yardımcı olurum. hayatımın en taktan 4 yılını yaşadım diyebilirim ama büyük konuşmamak lazım..
    ···
  9. 9.
    +5
    ertesi gün yatış işlemlerini yaptım hastaneye. istanbul da gördüğüm en düzgün temiz hastaneydi.6 kişilik bi odadaydım. karşımda yaşlı bi doktor yatıyordu emekli. biraz dolaştım katta baktım odalara ne var ne yok diye. hemşire geldi aldı dosyalarımı. sonra yarın sabah 9 da alıcaz seni ameliyata dedi.bi form doldurttu. ölürsen sorumlu diiiliz gibilerinden. bide anket gibi bişii dolduruyosun. kaç sigara içiosun daha önce hasta biri varmı ailende. alerjin varmı gibilerinden. neyse hallettikten sonra prosedürleri hastanenin bahçesine çıktım dolaştım sigara felan içtim. tost most atıştırdım bişeyler. baba felanda gelmişti onlardan ayrı takıldım ben. yalnız kalmak iyi geliyordu. akşama kadar hiç içeri girmedim desem yeridir. akşam bi pakete yakın sigara içip çıktım yukarıya. sabah uyandığımda başım kalabalıktı bayaa. aile akrabalar felan. yine bilindik manzarayla ugurladılar. yalandan gülümsemeler filan.bu kez sedyeyle diilde tekerlekli sandalyeyle gittik. gördüğüm en güzel ameliyathane çapa dır. yüksek tavanlar hertaraf beyaz ferah aydınlık bi yerdi. sonra t harfi şeklindeki masaya yattım. masa haç işareti şeklindeydi kolları yana açtırdılar sonrada bağladılar masaya. doktorlar geldi başıma. alper hoca ve şükrü hoca.bu noktada isim vermeye çekinmiyorum burda çünkü tandığım en iyi doktorlardı onlar.gaz maskesini burnuma dayayacakken bana ona kadar sayamazsın iddaya girelim mi diye sordu. bende yahu hipokrat yemininde bu espri yazıyo mu hepiniz aynı espriyi yapıosunuz dedim. onlar gülerken bende verdiğim ibretlik ayarın hazzıyla bayılmışım.
    ···
  10. 10.
    +3
    ertesi gün kalktık öğlende. bizimkisi kanka ben dükkana gidiyorum dedi. tamam dedim bende yiyecek bişeyler alayım dedim. çıktım dışarı ama kafa zonkluyo acaip. gittim biraz kahvaltılık sebze felan aldım. geldim.dolaba koyacam... nereye koyuyosun amk. dolap yok ki evde.. gittim ben yine eşyaları aldığımız yere. bakındım buldum eli yüzü düzgün bi tane. bide unutmuyorum.aeg lavamat çamaşır makinesi aldım. eskiydi ama bayaaa hiç sorun çıkartmadı bize. sıkı pazarlık yaptım ama ucuza geldi çok. bizimkini aramadım hiç ona çok masraf olmuştu zaten. nakliyeyide kitledim ben ona sonra yerleştirdim içeri. çalıştırdım bi üç dört saat içini de temizledim iicene. tamamdı artık ekgib kalmamıştı. taşındığımızda fırın zaten vardı evde büyük bi tane. çıktım tekrar kadıköy sokaklarında turladım biraz. panpanın dükkanına uğradım. kızlar geldi ohooo beyimiz ekti bizi. hani yemek dedi. bende tamam bu akşam gelin söz dedim. kızlar diyorum onlara isim takmadım hiç farkettiyseniz. çünkü burada isim takmaya değer tipler değillerdi. neyse çıktım sonra mumi nin yanına uğradım. yarın geliyorum bak eminsin dimi dedim. geldi sırtıma vurdu iki kere güldü. senden daha düzgününü mü bulucam amk. dedi.mumi mdediğim bende 15 yaş büyük bi abimizdi.ama herkez oyle diyordu bizde oyle söylüyorduk.
    ···
  11. 11.
    +3
    evet geldim yine.

    işte o oda arkadaşım gidene kadar odamda uyuyamadım. kemoterapide aldıgım ilaçlar bile bu kadar midemi bulandırmıyordu valla. cuma günü akşama doğru eve gıdıyordum bir hafta daha bitmişti.o sürece alışınca insan makine makine gibi davranmaya başlıyor. hiçbir şeye tepki vermiyorsun acıya bile alışıyorsun.bu konuda çok samimiyim. twigy nin o salak terliklerinden vardı ayağımda. sıcak tutuyo diye ondan almıştım ama o terlikleride iki üç giyince başı zütü oynamaya başlıyo ayakta durmuyo.bi gün tam yataga yatacakken ayağım takıldı yere düşüyordum o sırada yatagın ayak kısmında sürgülü masalar var. işte onun kenarına kolum çarptı. kenarıda metalden o masaların. cırt diye çizdi kolumun arkasını. bayaa bi açıldı ama hiç zerre kadar acı duymadım. normal zamanda olsa bi saat kıvranırdım ama garip işte.. hissetmiyorsun..
    ···
  12. 12.
    +3
    beraber indik otobüsten. indiğimiz yer de bi tarafta bildiğin orman yolun karşısıda oldugu gibi site. ugur mumcu diye bi yer. oyle yolun kenarında ayakta durduk biraz. nerde oturuyorsun dedim. gösterdi apartmanı.6.kat dedi. hava da bi tuhaftı. soğumuştu birden. sonra baktı bana:

    - gel bende kal bu gece dedi. bende tereddüt ettim biraz sonra
    - tamam. neden olmasın dertleşiriz biraz. dedim

    girdik apartmana asansöre bindik.bi kadın daha bindi bizimle asansöre.ben bastım 6.kata. kadında 3 e bastı sonra sibel de 5 e bastı. sonra bana bakıp göz kırptı. sonra 6.katta inip girdik eve. bana çok dedikoducu bi kadındır yandakı bınada oturuyo o yuzden oyle yaptım dedi.
    ···
  13. 13.
    +3
    bu günlük bu kadar panpalar. yarına devam kısmetse.. yazdıklarımı okuyupta yorulan o gözlerinizi yalarım. saolun varolun.
    ···
  14. 14.
    +3
    neyse ayıldım fazla uzun sürmedi.ama o narkoz sersemliğini yaşadım ilk ameliyatta. uyanır uyanmaz babama söylediğim ilk cümle :
    -maç kaç kaç dıbınakoyayım?
    ···
  15. 15.
    +3
    @148 panpa cahilin önde gideni bayrak sallayanısın ki kanseri bulaşıcı bi hastalık zannediyorsun.. züt mevzusuna gelince..ben yazıyorum yaşadıklarımı sen ister okursun ister okumazsın. senin zütün başın oynuyor ki okumayacağın yazıya yorum yapıosun. öptüm karşim.
    ···
  16. 16.
    +3
    ee haticeyedemi verdin küsküyü ? xdeeee
    ···
  17. 17.
    +3
    otobüs geldi bitane 123U.hurdaya çıkmış halk otobusu. bende bindim beraber onunla oturduk yan yana. dikkat ettiyseniz hep bizim hemşire diye bahsediyordum şu zamana kadar.. çünkü adını o gün öğrendim. kendisini ifşa etmeyeyim ceren olsun adı.yok yok olmasın. herkezinki cerendi zaten. neyse
    - ya ben senin adını bilmiyorum daha dedim. ismin ne?diye sordum.
    - sibel(atıyorum) dedi.
    o benim adımı soyadımı yaşımı herşeyimi biliyordu. dosyama hergün ne ilaç aldıgımı felan yazıyordu.
    - memnun oldum. dedim sonra gülüşmeler felan. yalnız mı yaşıyosun ailenle mi diye sordum. sonra kafasını bana çevirdi.
    - sence ben kaç yaşındayım? diye sordu.
    - 24 hadi bilemedin 25. dedim.
    ···
  18. 18.
    +2
    neyse oturdum ben plastik bardakta poşet çay verdi.ben sandalyede oturuyordum.o da karşımda çekyatı vardı bitane yarı uzanmış oturuyordu. bana ne iş yapıosun felan diye sordu. konuşmaya başladık. hastaların dedikodusunu felan yaptık biraz. arada diğer hemşireler girip çıkıyo felan. bitanesi söylene söylene girip çıktı. bende niye böyle davranıyosunuz felan diye sordum. nasıl davranıyoruz dedi.ne bileyim sert davranıyosunuz dedim. sana öyle mi davranıyoruz yani? diye sordu.yok canım dedim. ondan sonra anlattıklarına hak verdim. doktorlarda hemşirelerde güler yüzlü yumuşak davranınca hastalar söylenileni anlamıyor. refakatçiler zaten kendini doktor olarak görüyor. sonra bana:
    - ama dedi bak senin gibi misafirleri görür görmez anlarız biz dedi.
    - misafir?
    - evet.ama yolun düşünce mutlaka ziyaret et dedi.
    bu iki satır söz bana nasıl moral oldu anlatamam. beni hasta olarak değilde misafir olarak görüyordu ve iyileşip gideceğimi ima ediyordu. sonra biraz daha sohbet ettik.ben cıkıcam birazdan. yarın gece nöbetim var sohbet ederiz dedi. kitap için tekrar teşekkür etti.
    ···
  19. 19.
    +2
    o an koşa koşa sarılmak istedim.ama kıpırdayamadım. heykel gibi duruyordum. geldi yanıma hafiften eğilip alttan alttan baktı bana. bende gözlerimi kısıp gülümsedim hafiften. sonra etrafımda bi tur attı. sanki müzeye gidip ilginç birşey görüp incelermiş gibi inceledi beni.o ana kadar kafamda yüzlerce kez tekrar ettiğim cümleler kelimeler yapışmıştı gırtlağıma. hani karabasan çöker rüyanıza bağırmak istersiniz ama sesiniz çıkmaz bir türlü.. bende öyle oldum o anda bağırmak istedim.. seni seviyorum diye ama çıkmadı. sanki boğazımın içinde bir el çıkan cümleleri kuyruğundan yakalayıp çekiyordu içeri.. etrafımda döndükten sonra baktı gözlerime... sanki o kelimeler gözlerimden fırlamışçasına anlıyor gibiydi beni. ufak bir hareketle başını hafiften salladı öne. girdi koluma yürümeye başladık dışarı doğru..
    ···
  20. 20.
    +2
    bide içeride ankesörlü telefon var iki tane. eski manyetik kartlı olanlardan. hastanede çok gariban olanlarda vardı. gece kapılar kitlenince bedava konuşturuyordum ben onları ankesörden. bilen bilir manyetolu çakmak 1 adet dolu ve 1 adet boş kartla sınırsız konuşma. sevaba mı girdim günaha mı bilmiyorum artık.
    ···