Bugün işlenen cinayet ilk defa bir komiser olarak beni korkutmuştu. Ceset bacakları kırılmış bir şekilde bıçağın üstüne oturtulmuştu. Cesedin yüzünden de tek gözü alınmıştı.Ölen kişi varlıklı ama yalnız yaşayan bir adamdı.Ona yardımcı olan tek kişi senelerdir yanında olan hizmetiçisiydi.
Onunla konuştuğumda ağlamaklı bir şekilde bugün pazar olduğu için çalışmadığını söyledi. Adamın kayıtlarına göre eşi veya çocuğu yoktu.Bir villa tipi evde yaşıyordu.
Olay yerinde ne bir parmak izi vardı nede başka birşey.Bu konuyu büroda Muratla tekrar gözden geçirdik. Otopsi sonucu geldi ama ondanda bir sonuç yoktu. Elimize hiçbir ipucu geçmedi.Bu olay sinirimi bozmuştu.
Murata:
-Ben eve gidip geliyorum Murat. Gelince şu cinayetin işlendiği yere tekrar bakalım.
Murat kafasını salladı. Oradan ayrılıp eve gittim. Yanıma para almayı unutmuştum. Evin önüne geldiğimde dış kapı açıktı. Elime silahımı aldım ve içeri girdim. Butun odaları kontrol ettim. Sonra dışarı çıkıp evin etrafını en az 2 defa gezdikten sonra tekrar içeri girdim. Parayı koyduğum dolabı açtığımda Hasgibtir diyebildim sadece. Paranın hemen yanında bir göz duruyordu. Paraya dokunulmamıştı ve bir not vardı.

Büroda poşeti teslim ettikten sonra Murat'ın yanına geçtim. Murat'a:
-binimiz ölen köpeğin gözünü yine dolabıma bırakmış. Yaptirdigim kameraları da kırmış yine bir iz yok bi tek not var
+Ne notu kara ?
-Zırvalamış işte en sona da göze göz dişe diş yazmış
Bunun üzerinde biraz Murat'la düşündük. Ellerimiz kollarımız bağlı bir şekilde yeni cinayetin işlenmesini bekliyorduk resmen.ilk defa böyle bir olayla karşılaşıyordum polislik hayatımda.Bir katil cinayet işliyor, beni tanıyor ve hiçbir iz bırakmıyordu. Notun ne anlama geldiğini anlamaya çalışırken bir cinayet işlendiğinin haberini aldık ve Murat'la olay yerine gittik.
Bu sefer ölen kişi bir kadındı.Bir sandalyeye bağlanmış, dişleri sökülmüş bir şekilde cesedi duruyordu.

Notta:Bu tek ipucun komser.Bol şanslar

O an aklımdan çok şey geçti. Hemen elime bir eldiven geçirip gözü küçük bir poşete koydum ve evden çıktım. Büroya gittim Murat'ı yanıma çağırdım ve poşeti verip bunu incelettirmesini söyledim. Murat poşeti ulaştırdıktan sonra yanıma geldi:
-Hayırdır kara ?
+binimiz gözü benim dolabıma bırakmış.Bu adam beni tanıyor Murat. Parama da dokunmamış.
Biraz daha lafladiktan sonra olay yerine gitmemiz gerektiğini söyledim. Murat'ın arabaya bindik ve villaya geldik. içeriye girdiğimizde bazı eşyaların yerleri değişmiş ve bazı parçalar yerinde değildi. Bunu Muratla ikimizde farketmistik. Hizmetçi bunu yapmış olamazdı çünkü o günden sonra bidaha buraya gelmesinin anlamı yoktu. Murat:
-Bunu kesin o yaptı kara
+Başka bir açıklaması olamaz zaten.Hep bizden 1 adım önde.
O anda telefonum çaldı:"Komiserim bir cinayet daha işlendi."

Cinayetin işlendiği yeri öğrenir öğrenmez Muratla olay yerine intikal ettik.Bu sefer ölen kişi hizmetçiydi. Cesedi küvette kanıyla karışmıştı. binimiz hizmetçinin bileklerini kesmişti. Cesedin herhangi bir uzvuna dokunulmamıştı. Olay yerinde uzun incelemeler yapıldı fakat ne bir parmak izi nede başka birşey bulunabildi. Apartman sakinleri ses duymadıklarını söylüyorlardı. Ceset yaklaşık 1 gündür küvette duruyor olmaliydi. Guvenlik kameralarını kontrol ettiğimde apartmanın içine yüzü maskeli kapşonlu bir kişi giriyor ve 10-15 dakika sonra hızlıca apartman çıkıyordu.Bu o olmalıydı. Kayıtları incelenmesi için aldım ve picimizin yüzünün benzerini bi ihtimal çıkartılması için Ahmet'e teslim ettim.Bu işlerden iyi anlıyordu.

Murat ben çıkıyorum birşey olursa telsizden bildirirsin dedim ve eve gittim. Tanidigim kamera işleriyle uğraşan bir arkadaş vardı eve gelip kameraları takmasi için 2 kişi gönderdi. Elemanlar kamerayı takıp gittiler. biri dış kapıya diğeri de kapının girişini gören evin içinde bir yerdeydi. Kameralarin yeri iyiydi. icimden bu sefer elime düştün derken murat telsizden başka bir cinayet daha işlendiğini söyledi. Nerde olduğunu öğrenip cinayetin işlendiği yere gittim.Bu seferde bir adam köpeğiyle birlikte öldürülmüştü. Sıradan bir cinayetti adamın kalbine 2 el kurşun sıkılmıştı. Fakat köpeğin gözü çıkarılmıştı. Olay yerinde herhangi bir parmak izi çıkmadı. Kurşunlar inceletilmek üzere poşete konuldu. Gorgu tanığı yoktu ama apartman sakinlerinden biri yüzü maskeli kapşonlu bir adamın apartmandan hızlıca çıktığını ve kaybolduğunu söyledi. Aklima direk dolabım geldi. Dolabima köpeğin gözünü yerleştirmiş olabilirdi. Murata durumu söyleyip oradan ayrıldım.Bu sefer onu yakalaycaktim.

Evin önüne geldiğimde kapı açık değildi.Ben yinede elime silahımı alıp etrafı dolaştım. Emin olduktan sonra içeri girdim.Eve girdiğimde etraf bıraktığım gibi değildi. Biraz dağılmıştı sanki. Kameralara baktığımda 2 side yerinde değildi, parcalanmislardi.Kameralarin bağlı olduğu bilgisayara baktığımda bilgisayarın da paramparça olduğunu gördüm. binimiz bunu farketmiş ve bütün kayıtları yok etmişti. Dolabı açtığımda yine bir göz dolabın içinde duruyordu.Bu ölen köpeğin gözü olmaliydi ve yine bir kağıt parçası vardı. Kagitta:
Bunu anlayabileceğimi farketmemen beni üzdü komser. Paralarından biraz odunc aldım yerine koyucam merak etme. Göze göz dişe diş.
Son cümleyi anlamamistim. Paralarimi kontrol ettiğimde birazı eksilmisti.Bu bin beni izliyor ne yaptığımı biliyordu. Ailem olmamasına ilk defa sevinmiştim. Korktugum tek şey bir gün beni enseleyebilecek olmasıydı. Gözü yine bir poşete koydum ve büroya geçtim.

Yorgun bir gün geçirmiştim eve gitmek için Ahmet'in yanından ayrıldım.Eve giderken kendi kendime düşünüyordum acaba yine dış kapı açık mı olur diye.Eve geldiğimde ne olur ne olmaz diye etrafı biraz kontrol ettim.
Eve girdim ve aklım direk dolaba gitti. Dolabı açtığımda herşey yerli yerindeydi. Yorgun geçen günün ardından yemek yedim ve yatağıma uzandım. Biraz dinlendikten sonra evden çıkıp Ahmet'in yanına gittim. Ahmet:
-Komiserim yüzü kayıtta çok belli olmuyor. Uzerinde çok durdum ama sonuç alamadım.
+Sen yinede üzerinde biraz uğraş koçum.
Murat'ın yanına gittim. Murat:
-Otopsi sonucu geldi ama herhangi bir iz yok
Kafamı salladım sadece. binimiz işini ustaca yapıyordu. Beni izlediğini düşünüyordum.Eve ne zaman gelip gittiğimi biliyor olmalıydı.Bu yüzden eve gizli bir kamera yerleştirmeyi düşündüm.

Göze göz dişe diş bu yüzden yazmış demek diye düşündüm içimden. Murat'a olay yerindeki herşeyi incelemesini söyleyip oradan ayrıldım.Şimdiye kadar işlenmiş bütün cinayetlerin dosyalarını aldım ve ölen kişileri inceledim. Hepsine tek tek baktığımda tek ortak noktaları zamanında insanları kandıran, kötülük yapan kişiler olduğunu farkettim. Katilimiz acaba böyle insanları mı cezalandırıyor diye düşündüm içimden. Eğer boyleyse bir hayvanı neden öldürmüş olsun ki,bunda da işin zevkine mi kaçıyor?Bir adamın bacaklarını neden kırıyor? resmen kendimi sorguya çektim. Biraz daha bilgi toplamam gerekiyordu.Bu ölen kişilerin hayatlarına dair en önemli ayrıntılarına kadar incelemek istiyordum. Ahmet'in yanına gittim. Ahmet:
-Komiserim çok üzgünüm ama yüz konusunda yardımcı olamıyorum size.
+Ciğerim sen şimdi o işi bırak. Onune ölen kişilerin listesini bıraktım. Cogu bilgi burada var. Hepsinin detaylı hayatını istiyorum. Yarın gelip alacağım.
-Tamamdır komiserim.
Oradan ayrıldım ve büroya geçtim. Murat beni bekliyordu.

Saat 2 den sonra partlar seri seri gelecek beyler

Beyler yarın hikayeyi bitiricem merak etmeyin yarım kalmayacak. Yarın çok hızlı bir şekilde partları atmaya başlayacağım saat 1-2 gibi en geç

Murat soda şisesine oturtularak öldürülmüş olabilir

Murat beni gördüğünde:
-Kara beklenildiği gibi binimiz yine iz bırakmamış
+Yavaş yavaş çözüyorum artık murat.Şu ana kadar ölen kişilerin bu adamla pek ilgisi yok. Zamanında kötülük yapmış kişileri aklınca cezalandırıyor. Tabi işini yaparken kendince fanteziler yapıyor. Yarın Ahmet'ten dosyaları alıp daha da detaylı inceleyeceğim
Bugünlük yapabileceğimiz pek birşey kalmamıştı her hangi birşey olursa yine bana telsizden haber vermesini istedim Murattan. Bürodan çıktım ve eve gittim.Bu sefer çevremi kontrol etme gereği duymadım. binimiz isterse beni enseleyebilirdi çünkü ama bunu istemiyordu.Eve girdim ve dolabın yanına gittim. Dolabı açtığımda bir kağıt parçası vardı yine

Okuyacak varsa rez alsın

binimiz ne zamandır cinayet islemiyordu.Bu araştırmaları yaptıktan sonra gidip Murat'la konuştum ve onunda daha detaylı bir şekilde incelemesini söyledim. Gozden kaçırdığım şeyler olabilirdi. Bürodan çıkıp eve doğru yol aldım. Yeni bir not veya ipucu olur diye belki.Eve girdiğimde dolaba baktım.Bir not vardı notta:
-Sakın arkanı dönme komiser
Bayılmışım. Yüzüme su döküldüğü gibi uyandım. binimiz karşımdaydı
-Beni hatırladın mı komiser?
+bin herifin tekisin.
Bu adam içeri tiktigim kişilerden biriydi gerçekten. Bazen bana tehdit mektupları geliyor ama kimden geldiği yazmiyordu.Son 2 yıl,15 ay gibi. Demek bu bin oydu. Bana takık biri olması normaldi. Yaptıkları gün yüzüne çıkınca ailesi onu terketmişti.
-Yaptıklarının cezasını cekiceksin komiser.
+Seni boşu boşuna mı içeri tiktim ben. Neler yaptığını unutma.
-O yaptiklarimin hepsi ailem içindi.Ben hep tehtid edildim ailem tarafından. Zorla o işleri yaptım ama sen bunları bilmiyordun komiser. Senin yüzünden ailemden oldum.
Yüzüme 5-6 tane yumruk attı. Eline bir sopa aldı ve bacaklarıma vurmaya başladı.Her vurduğunda bulunduğum yerde çığlıklarım yankı yapıyordu.

Yannan gibi bir hikâyeydi ve çok saçma bir şekilde bitti. Böyle hikaye mi olur amk

Rezervasyon

Rezerved

Rezerve

Rezerve

Rezzzz usta yaz sen be yarım bırakma