kafes dövüşü hikaye

arkadaşlar elim yoruldu gerçekten bu arada şu hikayeyi gibenleri de bi eksileyin lütfen

daha sonra gittim yanına anlattım paraya ihtiyacım olduğunu ve gülerek yanıma geldi gel dışarı çıkalım dedi dışarda siyah bir bmw vardı

artık senin deyince sevinmiştim ama hani maaş arabayla karın doymuorki neyse git bin arabaya dedi

arabaya bindim şöfor koltuğunun yanında bir hesap cüzdanı içini açtığımda gördüğüm rakam beni çok sevindirmişti 10 bin tl ve daha sonra arif abi yanıma gelip koçum benim yanımda hiç bir sıkıntın olmaz hele maddi hiç olmaz tek istediğim senden adam gibi adam olmandır yanımda beni satmamandır dedi bende sevinçle ilk boynuna atlamak istedim ama sonra sevinçle sağol abi dedim daha sonra

bu aylık maaşın şimdi git ailenin yanına dedi bende

müzik açtım yolda cıstak cıstak havamdan geçilmiyor geziyorum eve gittim saat 8 gibi tabi acımı bir kez daha yüzüme vurdu evin duvarları

kardeşimin daha 40 çıkmamışken ben müzik açmışım geziyorum kim oldum lan ben hemen eve gittim

dolabı açtım dolap tam takır kurubakırdı

size söylediğim parayı bulamadınızmı arasaydınız beni derken babam lafı ağzıma tıkadı

senin paran batsın nerden getiriyorsun bu paraları köyden geldiğimiz gün nevzat geldi ve

paranın aslında onun seninde kafes dövüşüne katıldığını söyledi

bunu duyunca kan beynime sıçramıştı içeri annemi çağırdım bankadan çektiğim maaşımın yarısını 5 bin tlyi saydım eline

daha sonrada çıktım evden nevzatı bulmak için bir ganyan bayinin önünde 3 kişi muhabbet ediyorlardı arabadan iner inmez buna 2-3 yumruk geçirdim yere düştü ne olduğunu anlamadı sonra yanındaki arkadaşları bana vurmaya çalışırken onlarıda 2-3 yumrukta yıktım

sonra ganyan bayi sahibi elinde sopayla çıktı noluyor derken gittim yerde duran nevzatın yakasına yapıştım

:bak nevzat aileme karışırsan harcarım seni yaparım bunu gerçekten yaparım

n:lan it benim sayemde adam oldun hakkımdı lan o para dedi

buna 2 tane daha vurdum arabayla gittim ordan tekrar eve geldim

babam ve anneme olan biteni anlattım kardeşim için yaptığımı ve artık dövüşmediğimi söyledim onlarda inandı ve en ufak bir şey de beni aramalarını tembihledim o gece evde kaldım ve annem babam ben çıkıp markete alışverişe gittik parayı dert etmeden ay sonunu düşünmeden doldurduk poşetlerimizi evimizde güzel bir akşam geçirdik

@77 panpa utanıyorum harbiden o aklıma geldikçe yaptık bi cahillik

neyse sabah 6 gibi evden çıktım villaya gittim patronda 7 gibi evden çıktı şirkete gittik

bende şirketin kapısında bekliyordum arabanın içnide filan bi ara güvenliklerle muhabbete dalmışken arabanın üstünde bir zarf olduğunu gördüm hemen zarfı alıp arif abinin odasına gittim

içeri girdiğimde içerde bir müdür vardı galiba
:sen kim oluyorsunda içeri giriyorsun çıklan dışarı dedi bana

b:özür dilerim efendim tam çıkıyordumki arif abi ejder buraya gel dedi

:girdim içeri tekrar arif abi yerinden kalktı ve sinirli sinirli suratıma bakarken arkasına dönüp o dıbına kodumun göbeklisine yumruğu patlattı

adam neye uğradını şaşırdı sonrada arif abi gibtirgit lan dedi

adam çıktı 1-2 saniye bakıştık sonra birden kahkahalarla gülmeye başladık

arif abi:bende başlıcam artık kafes dövüşlerine hehehehe

onun böyle bir gülüşü vardı

sonra ben daha fazla cıvımadan zarfı verdim keyifli keyifli arif abi zarfı açarken zarfta gördüklerini moralini bozmuş olacakki birden suratı düştü tamam sen çık dedi bana bende çıktım çıkarkende telefona sarıldığını gördüm keltoşu aramıştı

aşşağı indim 10-15 dk sonra keltoş 4-5 tane arabayla adamlarla gelmişti şirketin güvenliğini korumak için etrafa dağıldılar

bende ne oluyor dediğimde arif abi tehdit almış iş ciddi dedi çatılardan kaldırım taşlarına kadar her tarafa bak gözünü aç dedi bana içeri girdi

bende etrafa bakarken ilerde duran bir tane simitçi gördüm genç birisiydi daha öncede hiç burda durmamıştı

bunu söylemek için şirkete girdim keltoşu aramaya başldım sonra arif abinin odasında olabiliceğini düşündüm ve oraya çıktım

odaya girdiğimde ise dehşete kapıldım ama kendimi allahtan çabuk toparladım keltoş arif abiye silah çekmişti

bende hemen eline atılıp silahı kaptım sonrada arif abi aşşağıdan güvenlikleri çağırdı

keltoş giderken elbet ölüceksin arifff diye bağırıyordu

ve arif abi gerçekten mosmor olmuştu 10 senelik adamıydı keltoş bu kadar mı sızmışlardı içeriye

a:eyvallah gülüm sen olmasaydın öbür taraftaydım sana güvenmekte haklıymışım
b:görevim abi ama çok tedbirli olmak gerek
a:haklısın içimizde yine köstebek olabilir

sonra şirketten çıktık ve kapatılmış bir fabrikaya geldik keltoşa çeşitli işkenceler ediyorlardı

en sonunda arif abi çocukları geldimi dedi , yanındaki uzunsa evet efendim dedi sonra çocukların gelmesi için eliyle işaret etti 5 metre ilerdeki adama arif abi çocuklar geldi ve keltoş çocukları görünce kızardı

k:yapma arif abi takunu yiyeyim
a:ulan it sana yemek verdim bumu lan sadakatin
k:abi yapma nolursun
a:konuş kim bunları yaptıran
k:abi valla baştakini tanımıyorum çocuklara birşey yapma mehmet diye bir adam haber veriyordu bana 5 seneden beri gün ve gün rapor ediyorum

arif abi bunu duyunca ne 5 senemi lan bu zamanı niye bekledin o zaman

k:abi söyleyemem

kalan diğer dişlerinide çekin

k:tamam abi söylicem dur

bu arada benim kanım donmuştu resmen filmlerdeki gibi mafyacılık oynuyorduk

k:abi bu adamlar büyük iş adamlarının yanına adam sızdırıyorlarmış her iş addıbının yanında adamları var gün ve gün rapor alıyorlar iş adamlarıylada çıkmaza düşünce bu adamları kullanıyorlar tüm iş adamlarının yanında adamları var abi nolursun abi çocuklarını öldürürüz dediler

a:çocukları çıkarın

a:hadi ejder gidiyoruz

giderken 1 el silah sesi duydum ve orda acıdığım kişi sadece ağzı kanlar içinde birisine köpek gibi yalvaran babalarını gören çocuklardı

daha sonra bunun şokunu 2-3 gün üstünden atlatamadı arif abi ve hep şunu söylüyordu girmeyecektim o ihaleye girmeyecektim ihaledeki rakipleri ise birisi sudi arabistanlı biriside israilli bir iş adamıymış düşmanlarmız bu adamlardı muhtemelen veya bu adamları destekleyen kişiler olay çok derinlere giriyordu ve mahalesinden bir yere çıkmamış benim için çok büyük olaylardı bunlar

1 hafta sonra işler eski yoluna girdi ama artık her gün başka bir yol kullanıyorduk ve korumalar 2 katına çıkmıştı ve artık keltoşun yerinide ben almıştım korumaların başı bendim güvenlikten ben sorumluydum iki işi zor yapıyordum hem patronu koruyup hem öbürlerini zaptetmek

bu arada arif abi bir gün beni odasına çağırdı ve banka hesabıma 100 bin lira yatırdığını git ailene ver bizi sıkıntılı günler bekliyor dedi

eve gittim parayı babamın hesabına geçtiğimi söyledim biraz hasret giderdik sonra ben tekrar işimin başına döndüm

artık bende güvende değildim ve silah taşımaya başlamıştım o olaydan beri

herneyse olaylar yine sakinleşti derken arif abinin bir telefon aldığını ve artık harekete geçip bu adamları bulmamız gerektiğini söyledi beni bir adama yolladı lakabı kasap iranlı birisi

adamın yanına gittim melek yüzlü birisi 30-35 yaşlarındaydı beni arif abinin gönderdiğini ve birisini bulmasını istediğimizi söyledim

ücretide dert etme dedim çok adam oldum ya kimim ben amk

adam kahkaha atarak ben ücret almam koçum dedi sadece başım sıkışınca bir telefon ederim

züt olmuştum

ve bana sen yenisin galiba dedi

sesim biraz ezik bir şekilde evet dedim

bırak bu işleri harcatma kendini genç çocuksun

sonra sustuk biraz içerden bir çuval getirdi içinden bir makinalı çıkardı 2 tanede tabanca 1 tanede kasap bıcağı napıcaksın bunları rambomusun sen dedim

yok bunlar iş için değil normal gidicem aramaya bunların temizlenme vakti geldi dedi

sonra ordan çıktım arabaya binmeden arif abiyi aradım etraf çok sessizdi ve evlerin ışıklarının hepsi sönmüş kapılar kapanmıştı halbuki içeri girerken sokakta bir çok çocuk vardı yaz ayıydı nerde bu dıbına koduklarım derken telefonun 2.dıt sesinde olan biteni anladım ve o anda bir silah sesi duydum

karşı evin çatısından gelmişti bu ateş sonra silah sesleri peş peşe gelmeye başladı hemen arabanın yanına girdim sonra kasabın evine girdim pusu yemiştim ve daha doğru dürüst silah kullanmayı bile bilmiyorum akşam karanlığında nereye nişan alıcam içeri girdiğimde kasap çoktan firar etmişti arka camın açık olduğunu gördüm

ve onun kaçtığı yerden bende kaçtım

kuytu bir sokağa girdim hızla koşarken

birisi kolumdan tutarak beni kendine çekti bu kasaptı sonra hemen bir bodrum gibi bir yere indik uzun bir yol vardı ordan başka bir sokağa çıktık

ordan başka bir tünele girdik allahım ben nerdeydim lan ben karateciydim nerelere geldim sonunda böyle mahallenin sonuna kadar geldik

sonra kasap arifi ara dedi

arif abiyi aradım

arif abinin sesini duyuyordum

a:noldu kasap ejder nasıl

k:dıbına koyim arif dıbına koyim bu nasıl iş kime bulaştığını biliyomusun sen

a:bişey söyle lan ejder iyimi

(beni merak etmesi sevindirmişti beni)

k:iyi iyi yanımda kaçtık benim klubeye gel bunları araştırmama gerek yok kim olduklarını biliyorum

a:tamam kapat geliyorum

beyler yalnış isim verdiğimi yazmıştım bir entryde züte gelmeyelim diye

ama ismim gerçektir haberiniz olsun

neyse devam ;

kasap birisini daha aradı önümüzde bir şahin durdu adam arabadan indi biz bindik gidiyorduk lan ben nereye düştüm duygu patlaması yaşadım o an o nevzatın yüzünden o başlattı onu bulayım belasını gibicem diyordum sesli sesli ve bu arada kolum kanamaya devam ediyordu

k:ağlama lan karı gibi arif senin gibi bebeyi nerden bulmuş al şu bezi koy koluna giberim belanı

dayan biraz geldik

gittiğimiz yer çay bahçesi gibi bi yerdi dükkanın arkasına geçtik

küçük bir klube hemen çay bahçesinden birisini çağırdı kasap ismi diyar dı diyar tıppı bırakmış son sene dağa çıkmış teroristti yani ve hiç hazetmem ama eline mahkum düştük hemen bir kaç alet edavat getirdi çay bahçesi değil sanki hastahane sonra koluma lokal anastesi yapıp kurşunu çıkardı fazla derine girmemişti hemen bana içerden yeni bir takım verdiler onları giydim

bu arada arif abi gelmişit gelince direk bana sarıldı koçum iyimisin diye iyiyim abi dedim ve artık söz kasaptaydı kimdi bunlar ??

k:abi bu eve daha girerken dışarda bir hareketlilik olduğunu anladım silahları tam hazırlamaya başlıyordum ki çatışma erken başladı bende hemen arka yolu kullandım bu salakta arkamdan gelsin diye camı açık bıraktım

a:lan dıbına kodum film anlatma kim bunlar

k:dur lan bi anlatıyoruz işte kaçarken daha önce bir operasyonda gördüğüm adamı gördüm arkadaşımdı beni görünce sıkmadı bana bu şahın adamı

a:şah kimlan

k:abi kod adı galiba şah bu israilli birisi

a:kim peki bunlar xxx şirketimi

k:yok bu adamın şirketi yoktur şirketleri paravan olarak kullanır parasına bakar

a:keltoşu yanıma sokanlarda bu binler o zaman

k:keltoş nerde

a:gibtir et

k:çıkalım artık burdan bi kural vardır bi mekanda 30 dkdan fazla bulunma diye

çıktık mekan değiştirdik sahile indik bakırköy sahiline oturduk üçümüz bir restorantta yemek söyledik bu arada kolum hala acıyor

güzelce balıklarımızı yedik rakılarımızı iştik

a:artık iş konuşalım kasap artık böyle milletin ayak işlerini yapma gel yanıma gir

k:beni bilmiyormusun kimsenin köpeği olmam

b:ben kimsenin köpeği değilim

a:lan it sen böyle yapınca milletin köpeği oluyosun aslında

k:bilmiyorum

a:bırak bu işleri hem geçici ejdere öğreteceksin bu işleri hemde bi süre zütümü kollayacaksın

k:karşlığı

a:sen ne istersen

k:zora düşersem ararım 2nizide

a:tamam

ve ordan kalkıp eve geçtik

eve geçerkende kasap çoktan başlamıştı işe telefonları susmuyordu şahın yerini arıyordu bi telefon rusyada diyor bi telefon çerkezköyde diyor bi telefon ankarada diyordu

iyice işler taka sarmıştı

benimde canım hala acıyordu kolumdan vurulmuştum

ilkez vurulmuşum tırsıyorum acaba ölürmüyüm diye :D

sonra 1 hafta filan geçti aradan hala şahın yerini bulamadık bu arada kasap beni bir sürü adamın yanına zütürüp tanıştırdı bu adam benim velihattim diye birisinin ismi saatçi birisininki gümüş farklı farklı lakaplar hepsininde bir hikayesi var

her neyse artık biraz çevre yapmıştım silah kullanmayı filanda öğrendim öğretti kasap tabanca ve makinalı kullanabiliyordum kolumda iyileşmeye başladı

@119 hahahahahaha dıbını gibim kahkaha attım panpa kaç sayfa yazdım ayıp insaf ama elim yoruldu lan
-
ertesi sabah kalktım kapalıydı hava arif abi geldi kasap mefta dedi

şok oldum

resmen kolum kanadım kırılmıştı
-
yemek yiyom yavaş yazcam

beynimden vurulmuşa döndüm ve zütüm üç bucuk atıyor lan keltoş gitti kasap gitti sıra bende amk arif abinin yanındakiler teker teker ölüyor kasabın ölüsünü kimse görmemiş ama

eski bir fabrikada şahın pşeine düşerken çatışma çıkmış sonra yangın çıkmış herşey yanmış

o haberi bulabilirsem atarım fabrikanın yanındığı haberini fabrikada iş yapan bir fabrikaydı

kasap ölüncede arifin tek adamı ben kalmıştım artık bana eskisinden daha fazla güveniyordu ama artık hedef bendim bu yüzden ailemi köye gönderdik ve orda onlar gizli gizli korunacaktı

1 hafta daha geçti arif ihaleden inat etti çekilmedi bir şirket dönüşü polis çevirmesi vardı çevirmedeki polisler tüm arabaları durdurup arıyorlardı ama bizi geçirdiler istisnasız tüm araçları ve kimseyi göndermiyorlardı ben biraz şüphelendim ama bizim arabamız bir jipti yani ondandır belki dedim

100 metre ilerde 2 polis arabası yolu kapamıştı durduk

1,70 boylarında hafif kirli sakallı bir polis memuru elinde telsizi ile yanımıza yaklaştı yavaş yavaş camı açtım iyi akşamlar beyfendi ehliyet ruhsat ehliyet ruhsatımı aldı o sırada 4 diğer kapılar aynı anda açıldı ve arabaya 2 si arkaya olmak üzere 3 adam bindi ben noluyo deyip silahımı çekerken diğer polis memuru da beni aşşağı indirip silahımı aldı ve sonra hızla uzaklaştılar

ben hemen bizim çocukları aradım olay yerine geldiler

sabah 4 de kadar arif abiyi aradık bakmadığımız fabrika depo kalmadı ormanda bile gezdi adamlar yaklaşık 200 kişi aradı

sabah 4:10 gibi bir telefon geldi gizli numaraydı arifi almak istiyorsan xxx limanına gel

30 dakikalık bir yoldan sonra vardım gün yeni ağırıyordu gittim zaten üstümde silahım yoktu artık ne olursa olsun beni iki kişi aldı

ve hep aklıma takılan birşey vardı adamların yüzünü gördüm neden bana sıkmadılar

yavaş yavaş bir yük gemisine yaklaştık ağır adımlarla sonra gemiye girdik alltaki depoya indik yosun kokuyordu bu kırmızı beyaz gemi merdivenleri indiğim sıra bir silah sesi duydum ve depoya girdik geniş bir yerdi ve arkası dönük bir adam ve yerde yatan cansız bir beden vardı yeni ölmüştü yayılmıştı barut kokusu buram buram gemiye

veya ben öyle sanıyordum çünkü güvendiğim son dağda yıkılmıştı