/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +56 -7
    http://www.imgim.com/ask-buyusu2.jpg

    Beyler emeğe saygı şukuyu unutmayın..

    Keyifli bir gün geçirmiş ve şarkı söyleyerek evime gidiyordum.Dersler ve dershane beni yorsada sevgilim yanimdayken kolay geliyordu.O sanki bana verilmiş büyük bir mücevherdi.Hava kararmış onu evine bırakırken vakit kaybetmiştim.Babamın beni araması an meselesiydi.Ardından kulağıma gelen bir sesle kendimden geçtim.

    Ses; "Burakkk Burakkkkk burdayım Burak burdayım yaklaşşşş."

    Kendimden geçtim çünkü ses hem kahkahalıydı hemde okulda en nefret ettiğim çocugun sesiydi.

    " Kim var orada?" diye karşılık verdim.

    Ses karanlık bir inşaatın içinden gelmişti.Adım gibi emindim ama oradan gelmiş olamaz diyede etrafıma bakindim.3 kez bağırdım ama cevap gelmedi.Ses gelmeyince bir kez daha bağırdım

    "Mehmet sen misin?"

    Gene cevap yoktu ,gerildim bir an korktum ama sonra karanlığa doğru

    "Sıktır git Mehmet" dedim.
    ···
  2. 2.
    +18
    Ancak bu kendimi rahatlatmak içindi çünkü Mehmet le aram iyi olmasa da bana böyle saçma bir saka yapacak kadar aptal biri degildi.ilk defa boyle birşey oluyordu, saşkındım ama kafama takmamalıyım diyordum. Evime girdim. Titriyordum,olanları bizimkilere anlatmalımıydım? Anlattım tabiki , bu rahatlamamı sağladı, sesin bizim arkadaştan geldiğini sandıgımı söyledim. Babam gülüp:

    "Eve geç kaldıgın için konuyu değiştirmeye çalışma ,arkadasın sana saka yapmış boşa korkmussun oğlum simdi otur dersine çalış."

    Zaten daha fazlası beklenemezdi babamdan.Ama hakliydi yarin Mehmet e hesabını sorcaktim bunun. Kesin o olmalıydı onun sesiydi, emindim.

    Gece sigaramı Bizimkilerden gizli balkonda içip yattım. Sabah büyük bir çığlıkla uyandım. Rüyamda neler olduğunu daha sonradan tam olarak hatırlıcaktım o gece gördüklerim ise...
    ···
  3. 3.
    +8
    Reze ve şukuya göre devam edeceğim
    ···
    1. 1.
      +1
      Prim için yazma kanka. Keyif almazsın.
      ···
  4. 4.
    +17
    Yatağımdan insaatdan gelen ayni sesi işiterek kalktım, önce burnumdan kan aktığını hissettim elimi burnuma attım elimde bazı arapça sözcükler belirdi.Çığlık attım ama sesim çıkmadı, boğazım düğümlendi bağırıyordum ancak sanki birşeyler boğazıma yapışıyor ses tellerimi kapatıyordu. Ardından birini gördüm yaklaştım ve elimi uzattim. Deli gibi korkuyordum ancak sesimde çıkmıyordu. Evet o anlık cesaretle ona elimi uzattim .Gördüğüm kişi " bendim".

    Bana doğru döndügünde kendimi gördüm. Rüya olamayacak kadar gerçekti hatırladıklarım. Sanki aynaya bakar gibi korkuyla kendime bakiyordum ama bir dakika, karşımdaki ben biraz önce yaptiklarımın aynını yapıyordu.Çığlık bölümüne gelince onun sesi çıkmıştı.Öyle bir çığlık attı ki hic boyle bir ses duymamıştım, bir insandan çıkması mümkün değildi. Ardından yanıma yaklaştı uzerime yürüdü ve günlerce aklımdan çıkmayacak su sözleri fisildadi
    "Sana bağıran bendim velet,ben Dehaneşşşş".

    Ardından 7 tane gölge belirdi tam 7 tane gölge vardı ve boynumda 6 köşeli bir simge belirdi.O simge belirince gölgeler yaklaşmaya başladı hepsinin üstünde değişik renkte taca benzeyen şapkalar vardı kollarımdan tutdular ve aralarından en heybetli olanı

    " Ben iblisin oğlu, dumansız ateşten olan Mihrezzz ,bu acıyı asla unutma Âdemoğlu aslaaa "
    ···
  5. 5.
    +13 -1
    O sözlerini tamamlarken ben çığlık atmak istiyordum , ama sesim çıkmadı ,lanet olsun sesim çıkmıyordu. Yüzleri gözükmeyen üstlerinde renkli taçlar olan gölgeler üstüme doğru gelirken sesim çıkmıyordu! Ardından bana bağıran eliyle göğüsüme bastırdı.O andan sonra deli gibi çığlık attım, sesim çıkmıştı çünkü uykumdan uyanmıştım.

    Göğüsüme baktım, etrafa baktım. Adeta kan ter içinde kalmıştım. Göğüsümde ne yara ne de yanik izi vardı ,ama emindim o şey bana kızgın ateşli bir kazık saplamıştı.Ama acı gerçekti bir insani inletebilecek ,öldürecek kadar gercekti. Sanki ,sanki göğüsümü delip geçmişti. Hayatta hic bir insanin boyle bir aci cekecegini dusunemezdim ,ama ben cekmistim. Ağlamak istedim ama uyandığımda acıyı hissetmiyordum artık herşey rüyada sınırlı kalmıştı.En ufak bir zerre kalmamıştı sanki rüyadan. Zihnimdeydi herşey ama en ufak fiziksel belirti yoktu. Rüyada gördüklerimi tam manasıyla hatirlamam uzun sürecekti.
    ···
    1. 1.
      0
      rezervasyon alalım
      ···
  6. 6.
    +7
    Kalktığımda zar zor nefes alıyordum. Saat 7.30 du.Babamın kalkmasına yarım saat vardı.Ona mı gitmeliydim? Beni dinlememisti bile. Ayrıca kapının kolunu açmaya dahi cesaretim yoktu.Öylece oturuyordum. Etrafıma bakmaya bile korkar hale gelmiştim.Çekmeceme uzandım, sigaramı yaktım. Sakinlesmeye calısırken bunun öylesine bir "kabus"olmadığını anlamıştım.

    Babam kalktığında biraz kendime gelmistim.Üstümü değiştirdim. Korkuyu hala ensemde hissetsemde, sakin kalmaya çalışıyordum. Babam yanıma gelip

    " hayıdır oğlum erkencisin "dedi.

    " uyku tutmadı baba ya "dedim.
    Aslında inancı tam biriydi ama kolay kolay böyle şeylere itimat etmezdi. Okul öğleden sonraydı çıkıp hava alırken aklımdan şu 3 şey geçiyordu."Mihrez","6 köşeli simge","Dehaneş".Araştırmam gerek diye düşündüm ama cesaret edemedim.
    ···
  7. 7.
    +13
    Okula gidip kafa dağıtmak geçiyordu ki içimden sevgilim aradı,ona bu konudan bahsedip korkmasını istemedim. Beraber okula geçtik ,okulda kafam tamamen dağılmıştı arkadaşlarım ve ortamın sağlamdı. Dersleri pek sallamıyordum. Kopya çekerek, sınava bir gün kala çalışarak ve hocalara yağ çekerek geçiyordum bir şekilde. Okul bitimi onu evine bıraktım." Seni seviyorum şapşal" demesi bile tekrar mutlu olmam için yetmişti.Eve doğru yürümeye başladım. Tekrar o inşaatın yanına geldim. Karanlığa şöyle bir baktım,o kadar rahatlamıştım ki oraya girmeye bile cesaretim vardı. Gözümü karartım ve içeri daldım,ses gelmemişti ama orda birşeyler olduğundan emindim.

    "Nerdesin "Dehaneşş" Nerdesin yine bağır göster kendini, senden korkmuyorum, çık karşıma, burdayım işte nerdesin ,nerdesiniz!!!"

    Tek bir cevap dahi gelmedi, etrafta ürkmemi sağlıcak hiçbirşey yoktu. Rahatlamıştım artık iyiydim. Ancak kafamı yastığa koyduğumda kabus tekrar başlıcaktı.
    ···
  8. 8.
    +8
    Gözlerimi kapattım uykuya daldım.Ne olursa uykumda oluyordu. Yatağından kalıtım, sigara içtim.Tam o sırada sanki birisi yanımda nefes alıyormuş gibi hissettim. Işıklar kapalı ortam zifiri karanlıktı, izmaritin son kıvılcımını arkama doğru tutmuştum ki "gölgeyi" gördüm.Bu sefer çığlık atmıştım,bu gölge her kimse etkisi azdı, dokunmuyordu bana. Ancak son yaptığı şey beni çıldırtmaya yetti. Boynumda yine 6 köşeli simge belirdi.Ve o o simgeyi bir bıçakla derimden yüzene kadar kazıdı. Kazımaya başladığı andan,son ana kadar acıyı iliklerimde hissettim,ama garip olan bu gölge çok sessizdi ve beni korkutmaya çalışmamıştı. Gitmeden önce duvara "Ehlim Mürre" yazdı ve kayboldu.

    Sabah kalktığımda yine kan ter icindeydim ,göğüsümü açtım. Yine hic bir şey yoktu. Acıyıda sadece rüya halinde hissediyordum. Kalkınca herşey normaldi. Artık kararımı vermiştim,bir hocaya danışacak ve bu isimleri araştıracaktım.Ben kimdim ve neden benle uğrasıyorlardı, bulacaktım...
    ···
  9. 9.
    +7
    Kalktığımda vakit kaybetmeden
    bilgisayara yöneldim.Önce şu 6 köseli simgeyi araştırdım.
    Karşıma 2 sonuç çıktı :
    israil Bayrağı ve Mührü Süleyman.

    1.sonucun benimle ilgisi olamazdı. Müslümandım ve hicbir yahudiye hakaret etmemiştim.Ama yinede ailemle 1.5 yıl önce Kudüse gitmistik. Babamın isleri vardı, bizde gezmiştik. Bunun bir ilgisi olabilirmiydi?

    Karşıma çıkan 2.şey daha çok ilgimi çekmişti:"Mühr-ü Süleyman"

    Hz.Süleymanın cinlere hükmettiği yüzüğe verilen isim. Kesinlikle kilit nokta buydu. Peki benimle ne alakası vardı? Kudüste basımdan ilginç hiçbirşey geçmemişti. Koskaca peygamberin yüzüğünün benimle ne alakası vardı?
    Tam bunları düşünürken kapı açıldı, birden yerimden fırladım. Neyse ki gelen babamdı.
    "Sakin ol oğlum benim, nasıl fırladın öyle,ne oldu yine erkencisin ,bir problem mi var?"

    "Yok baba ya ,yapmam gereken ödevlerim var. Ondan erkenciyim."

    "Anladım, kalbime inecek bak yapma boyle şeyler.Ben ihtiyar ve yasli bir adamım."
    ···
  10. 10.
    0
    Beyler hikaye (A)lıntıdır bazı huurçocukları üzülüyor şukuya
    ···
  11. 11.
    +10
    Ödev yapmama şaşırdı. Yaşı 45 i geçmiyordu, ihtiyar sayılmazdı.Bu konuşmadan espri yeteneğinin gelişmiş olduğu sonucunu çıkarmışsınızdır(?).Olayı tek basıma çözmek istiyordum,ona kendimi inandirmakla vakit kaybedemezdim, zaten bunda pek başarılı olduğumda söylenemezdi.
    O odadan çıkmadan şu soruyu yinede ona yönelttim;
    "Baba ,biz Kudüsteyken dikkatini çeken garip birşey oldu mu bana veya size?"
    Soruyu tam aklımdan geçtiği gibi soramamıştım.Ama alaya almasına yetmişti.

    "Ne alaka oğlum şimdi, sacmalamaya başladın artık.Ne oldu yine."

    "Yok birşey baba ya sacmaladım sadece ,neyse ben ödevlerime döneyim."

    "Tamam ben çıktım, sonra konuşuruz"

    Araştırmama kaldığım yerden devam ettim.Önce Mihrez 'e sonra 'Dehaneş'e ve en son 'El Mürre' ye baktım. Karşıma çıkan şeyler felaketti...
    ···
  12. 12.
    +4
    Araştırmama göre 7 tane cin padişahı vardı.Bu 7 taçlı gölgeyi açıklıyordu.Her bir cin padişahı her bir günü temsil ediyordu buna göre;

    Pazartesi;(yani bugün) Abdullah el-Hiyem ibni Ehlim Mürre.
    -Müslüman bir cin,Hz.muhafazid tarafından müslüman olmuştur.(Bu belki beni korkutmamasını açıklıyordu.)Giyimi beyazdır.(Zaten tacıda beyazdı.)
    Kafam iyice karışmıştı maden müslümandı neden bana zarar vermişti?

    Salı;Mihrez El-Ahmer.
    -iblisin oğludur.(bunu söylemişti dedim kendi kendime.)
    -Giyimi kırmızıdır.(tacı gibi)
    -insan görünümündedir.(insan mı gölge gibiydi ama neden?)
    -Musallat olduklarının burnundan kan akıtır!(Artık emindim ve kalbim deli gibi carpmaya başlamıştı.)
    -Bütün kabilelere hükmedebilir(El Mürre belkide bu sebepten benimle uğraşmıştı.)
    Son bilgi :Mihrez 7 cin padişahı arasında en habis en azgın olanıdır. Onunla anlaşmak imkansızdır. Musallat oldukları arasında kurtulan çok azdır!!!
    ···
  13. 13.
    +5
    Bu araştırmayı yapmak saatler almıştı. Google da her kafadan bir ses çıkıyordu ve her bilgi mantıklı gelmiyordu. Elimden geldiğince seçici oldum. Araştırmam beni diğer cin padişahlarına da zütürmüştü. Bağımsız kabilelerde vardı ve "Dehaneş" bu kabilelerden birindeydi. Zuzulalar en tehlikeli kabile olarak görülüyordu. Tüm bu kabusun içinde onların olmaması beni biraz rahatlattı.

    Kahvaltımı yapıp üstümü değiştirdigimde saat 12.30 du okula yarim saat vardı ama gideceğim yer okul değildi.

    Selin'i (sevgilim)arayıp hasta oldugumu endiselenecek birşey olmadığını ve okula bugunluk gelemeyeceğimi söyledim. Ardından en yakın camiye yol aldım.
    ···
    1. 1.
      0
      Camii iyi fikir bro
      ···
  14. 14.
    +5
    Öğle namazını kılıp imamın yanina gittim. Bana zaman ayırmasını ve basımın belada olduğunu söyledim. Konu pek dikkatini cekmesede beni dinliyecekti. Basımdan gecen herşeyi tüm ayrıntılarıyla anlattım. Kabusu,inşaatı ,kabileleri...
    Beni sabırla dinledi ve şöyle dedi:
    "Öncelikle Burak bu konu beni aşar ,ayrıca pgibolojik bir şeyde olabilir. Telaş etmemende fayda var ancak bu konularla ilgilenen bir arkadaşım var, ikindi vakti yaklaşıyor. Namazdan sonra içinin rahatlaması için seni ona zütürürüm."
    Ona tesekkur edip ikindi namazının bitmesini bekledim. Camiye gelmeyeli uzun zaman olmuştu. Cumaya bile doğru düzgün gitmemistim son zamanlarda.
    ···
    1. 1.
      0
      Devam et
      ···
  15. 15.
    +3
    Hocayı beklerken aklımda şöyle bir teori oluşturdum.
    Musallat olaylarında genellikle cinler insanlara zarar verirdi. Ancak bana boyle birşey olmadı ,burnumdan kan akmıştı ama sadece ruyadaydi ne olursa olsun fiziksel birşey yoktu.Bir şekilde bana zarar veremiyor, sadece korkutuyorladı.Bu korunduğumu gösterirmiydi? Ayrıca Kuduste başıma bir şey geldiğinden de emindim.6 köşeli yildiz bu yüzden boynumda beliriyordu. Bugün kabusumda kesin Mihrez'i görecektim. Salı günü ona işaretdi.Tam bu soru işaretleri kafamda dönerken hoca namazı bitirdi, sonra yola koyulduk. Saat 4'te bir apartmanın 3. Katında bir kapıyı çaldık. Kapıyı açan adam ,hocamızı güler yüzle karşıladı.Her yerde dualar asılıydı. Bazı dualar çok garip yazı ve sembollerle doluydu. Belli ki işin ehli birine gelmiştik...
    ···
  16. 16.
    +2
    içeri buyur edildikten sonra bir odaya girdik. Bizi içeri buyur eden ,başka birini çağırmak üzere bir odaya gitmiş gibiydi. Kapı açıldı ve içeri nur yüzlü orta yasli biri girdi. Hoşgeldininz faslı geçildikten sonra konuya geldim. Herşeyi onada anlattım. Tepkisi ciddi ve sertti:

    "Bunlar tehlikeli bilgiler genç adam, eğer sana musallat olmuş bir habis varsa icabına bakarız. Ancak;sorunun pgibolojik olabilir de ,eğer anlatırkenki korkunu görmesem söylediklerine asla inanmazdım."

    "Neden ?"

    "Çünkü kardeşim,bu zamana kadar boyle birşey hiç duymadım, Mihrez'in bizzat olaya karıştığı bir hadise olmadı, kabile üyeleri onun izniyle hareket eder ve kan rüyada değil ,gerçekten burnundan gelir.El Mürre ye gelirsek o en mübarek cinlerdendir,bir insana asla zarar vermez. Anlattıkların çok tehlikeli şeyler, zannımca yanılgıdasın eğer gerçekse bile 7 padişahın da bu isin içinde olduğunu sanmam. Gördüğün sembole gelirsek;Mühür olduğuna emin değilsin, Kudüsu gezerken yada israil bayrağıyla daha önce karşılaştığın için bilinç altına yerleşmişdir. Başka bir ihtimal mümkün değil, çünkü öyle bir yüzük artık yok. Hiç bir Ademoğlunun da o yüzükle işi olamaz zaten.Son olarak "Dehaneş" dedin,O cin, insanlara halisilasyon gösterip yanıltabilir, büyük bir ihtimalle sana musallat olanda odur."

    işinin ehli biri olduğunu bana inanmasindan ve anlattıklarından anlamıştım.Ona güvenmek zorundaydım ,onaylarcasına başımı salladım.
    ···
    1. 1.
      0
      yazsana aqwq
      ···