+6
-1
herkesin bildiği gibi dün kabede elim bir kaza meydana geldi bazı dinsiz çevreler ise kuranda kabenin güvenli olduğu şeklindeki ayete bakarak kuran hatalıdır gibi bir yoruma gitmektedir şimdi bu ayeti farklı yönlerden ele alarak uzun bir biçimde madde madde açıklayacağım ki kimsenin kafasında soru işareti olmasın
1-Sözkonusu ayet Ali imran suresinin 97. ayetidir. Bu ayette şöyle yazıyor:
”Orada apaçık ayetler vardır, ibrahim’in makamı vardır; kim oraya girerse, güvenlik içinde olur”
Bu ayettte güvenlik geçiyor, fakat ne türlü bir güvenliğin kast edildiği bahsedilmiyor. Böyle bir durumda bu ayette güvenlik için kullanılan kelimenin diğer ayetlerde hangi anlamda kullanıldığını bakılır. (eğer yoksa sözlük anldıbına gidilir)
Bu ayette kullanılan kelime ”aminen”dir. Bu kelime Kuran’da bu şekli ile tam 6 defa geçer. Peki bu iddiada bulunanlar bunu hiç incelediler mi ?
Maksat Kuran’ı hatalı çıkartmak olunca böyle bir şeye ne gerek var ki, değil mi (?)
Buradaki emniyet/güvenlik için kullanılan ”aminen” kelimesinde ne kast edildiği bu 6 ayet arasında bulunan iki tane ayette çok rahat anlaşılmaktadır.
Mesela fussilet suresinin 40. ayetine bakalım:
Arapçası (aminen kelimesine dikkat):
(innellezîne yulhıdûne fî âyâtinâ lâ yahfevne aleynâ, e fe men yulkâ fîn nâri hayrun em men ye’tî AMiNEN yevmel kıyâmeh)
Meali:
”Ayetlerimiz hakkında doğruluktan ayrılıp inkâra sapanlar bize gizli kalmazlar. O halde, ateşin içine atılan mı daha iyidir, yoksa kıyamet günü GÜVENLiK içinde bize gelen mi?”
Bu ayette güvenliğin hangi anlamda kullanıldığı çok rahat anlaşılıyor. Söz konusu fiziksel bir güvenlik değildir. Söz konusu olan bir ahiret emniyetidir. Kabeye giden Allah rızası için gider ve Allah yolunda olan biri güvendedir. Ölüm veya herhangi bir fiziksel zarar bu kişiye hiçbir kalıcı zarar veremez.
Konuya açıklık getiren bir başka ayet te ibrahim suresinin 35. ayetidir. Bu ayette Hz. ibrahimin duası aktarılıyor:
Arapçası:
(Ve iz kâle ibrâhîmu rabbic’al hâzel belede AMiNEN vecnubnî ve beniyye en na’budel asnâm)
Meali:
Hani ibrahim demişti ki: ”Rabbim, bu beldeyi (kabe ve çevresini) güvenli kıl, beni ve çocuklarımı putlara tapmaktan koru.”
Bu ayette ise güvenlikten doğru yol üzerine olmanın kast edildiği anlaşılıyor. Hz. ibrahim kabe ve çevresinin ahiretini kurtarmış olan (güvende olan) insanların beldesi olmasını istiyor.
Ayrıca klagib Arapça sözlüklerinde bu kelimenin ”korkudan korunma” ve ”şerden korunma” gibi anlamlara geldiği de yazmaktadır. (bkz: Klagib Arapça sözlüğü ”Lane’s lexicon” cild 1 sayfa 101)
Görmüş olduğunuz gibi güvenlik kelimesi birçok anlamda kullanılabilir. Güvenlik kelimesini belli bir mana ile sınırlayıp ta Kur’an hatalıdır demek şaçmalığın zirvesidir.
2-Bildiğiniz gibi islamda had cezaları vardır örnek olarak suçsuz birini öldürenin idam edilmesi gibi işte idamlık veya had gerektiren bir suçluya cezası kabede verilmez eğer o suçlu mescidi harama sığınmışsa o suçlu oradan çıkana kadar cezası verilmez orada güvenlik içinde olur çıkması için yemek ve su verilmez çıkmaya zorlanır çıknıca cezası tatbik olunur
3-"Oysa sen içlerinde iken Allah onlara azap edecek değildi. Mağfiret diledikleri halde Allah onlara azap edecek değildir."(Enfal, 8/33) ilâhî vaadi gereğince halkının, hem Resulullah (asm) içlerinde bulunduğu müddetçe hem de yüce Allah'ın mağfiretini isteyerek istiğfar ettikleri sürece azap olunmayacaklarına dair garanti verilmiş bulunması nedeniyledir ki bu belde emin vasfını kazanmıştır.
umarım açıklayıcı olmuştur