Her yaz bi işte çalışırdım, aslında kendi isteğimle çalışırdım aileyi geçindirmek için falan değil babam memurdu maaşı bize yetiyodu.Ama hergün aynı işi yapmak köle gibi, robot gibi hissettiriyodu. işten eve evden işe gidiyordum. Zehrayla buluşursak keyfim yerine geliyordu.Bu şekilde bir kaç ay geçirdik ve eylül ayına geldik tercih sonuçlarına baktım bir yere yerleşememiştim zoruma gitmişti ailemde üzgündü ama seneye yaparsın tarzı şeylerle teselli ettiler.

Zehrada beni teselli ediyordu üniversiteye beraber gidicez diyordu. Mutlu oluyodum o böyle diyince.ilk aşkım melekti ona çok değer veriyordum çok bağlanmıştım ama zehrayı onun kadar sevemedim. Zehrayı çok sevmekten korktum, bağlanmaktan korktum.Ben zehraya açık açık bana bağlanma sakın, çok sevme beni derdim ama hiç alınmazdı çok seviyordu beni hissediyordum aşık olmuştu.Bu arada zehranın bahsetmediğim hastalıkları vardı ve bir kaç hafta sonra ameliyat olması gerekiyordu çünkü kalp yetmezliği ve kan yetmezliği vardı.Bu genetik bir hastalıktı. Zaten sülalesinden bi yarar görmemişti kız. Sülalesinden ona geçen en iyi gen sanırım büyük göğüslerdi. Onlarda büyük göğüs genetikmiş.

Tarihi tam olarak hatırlamıyorum ama hafta sonu değildi bir tek bunu hatırlıyorum. Zehra'nın ameliyatı ertesi gün saat 10'da idi.Bir haftadır çok hassas davranıyodum ona hiç üzmüyodum sürekli moral veriyodum.O günü unutamam çok duygusal bi gündü çünkü yarın geçireceği ameliyat çok ciddi idi. Akşama doğru bir kaç saat sahilde yürüdük yine hayal kurduk falan filan sonra kızı eve bıraktım derken ertesi gün oldu. işten izin alamadım çünkü bir haftadır kaytarıyodum. Zehranın yanında olamadım ama ailesi ve bir kaç kız arkadaşı ameliyat bitene kadar yanında duracaktı. Sabah arkadaşı "Zehrayı ameliyat odasına aldılar telefonu bende sana haber ederim "dedi. Bende içimden dua ediyom iyi gecsin diye. Dört saat falan sürecekti sanırım ameliyat ama başarılı geçeceğine gerçekten çok inanıyodum.

Yaklaşık dört saat sonra mesaj attım arkadaşına ne oldu diye bitmişti ameliyat normal geçmişti şuan narkozun etkisindeymiş.Bir kaç saate uyanmıştı zehra hemen aradım sesi fazla çıkmıyodu tamam canım kendini yorma dedim kapattım.Bu geçirdiği ameliyat kalp ameliyatıydı artık kalbinde pil vardı,bu kadar genç yaşta pille gezmek insanın zoruna gider onunda zoruna gidiyordu. Doktorun dediğine göre artık koşmamalıydı, yüzmemeliydi,ağır işler yapmamalıydı ama hiç biri zehraya göre değildi o çok hareketli bir kızdı nasıl durabilirdi.

iş çıkışı zehrayı görmeye gittim babasıda ordaydı selam verdim geçmiş olsun dedim yabancıymışım gibi biraz utandım zehranın sınıf arkadaşıymış gibi davrandım. Kısa bir süreliğinede olsa zehranın odasına girmeye izin istedim. Yanına yaklaştım bana doğru çevirdi yüzünü ve gülümsedi. Hastaneleri hiç sevmem  bu yaşıma kadar hastaneye 2-3 kere ya gitmişimdir ya gitmemişimdir. Etrafta tuhaf tuhaf cihazlar vardı yanına oturdum zehranın kısık bir sesle hoşgeldin diyebildi anca. Elini tuttum öptüm onu hiç bu halde görmemiştim çok halsizdi."Sana iyi geçicek demiştim" dedim gülümsedi saçları açıktı dağalmıştı çok güzeldi saçları hiç toplamazdı saçlarını açıkken daha çok sevdiğimi bildiği için.Son olarak yanaklarından öptüm ve dışarı çıktım

Bir kaç gün hastanede dinlendikten sonra babası alıp eve zütürdü zehrayı. Evde rahat durmadı tabi bulaşıklardan tuvalet banyo temizliğine evin her bi işini yapmış kalkmış yemek hazırlamış. Annesi evde fazla durmadığından ilgilenmezdi ev işleriyle iyi bir kadın değildi pek sevmezdim. Evde iş kalmayınca dışarı çıkalım dedi zehra sahilde buluştuk doktoru dinlemediği için baya kızdım buna iş falan yapma yat uzan dedim.Ama yatalak gibi yaşamakta çok zor yani zehra kendine yediremezdi bunu. Gönlünü aldım zehranın çünkü hassas davranmam gerektiğini hatırlamıştım. Biraz yüzelim mi diye sordu zehra yüzmemesi gerekirdi ama kıramadım hadi dedim tamam.

Daldık suya birden çocuklar gibi gülüyoz eğleniyoz ama zehranın ameliyat yarası daha kapanmamıştı tuzlu suya girince yanmıştı göğüsünün yukarısı kızarmıştı ama belli etmemeye çalışıyordu
B:yanıyo mu kıvırcık ? *
Z: hayır bitanem
B:dur dur bi bakayım
Z:bu dikişler iz kalır mı sence?
B:estetik iptir bu kalmaz kalsada ne olacak ki
Z:çirkin olur beğenmezsin beni
B:ben seni hep beğeniyorum dedim sarıldık gözlerimiz doldu.
   Çıktık sudan ama havlu falanda getirmemiştik yürürken üstümüzde kurur mantığıyla yürümeye başladık. Başka bir yerde takıldığımızı hatırlamıyorum sürekli sahildeydik yüzmeyi, denizi çok seviyorduk. Hava kararmadan kızı evin yakınlarına bıraktım ordan kendisi gitti.

Gece devam edicem

Özür dilerim beyler bu hafta boyunca meşguldüm yakın zamanda devam edicem