-
26.
+7Eve vardığımda dedem bana türlü nasihatlar verdi. Ardından köy meydanında bayağı büyük bir kargaşa olmalıydı çünkü bizim eve kadar ses geliyordu dedem sen burda bekle ben geliyorum dedi ve çıktı köy meydanına gitti ve geri gelmedi ama dedem gittikten sonra bağırışmalar artmıştı. Acaba dedemi dövüyorlarmı diye düşünmekten kendimi alamadım fakat dışarı da çıkamazdım. En fazla bi cin daha giberiz amk diyip fırladım dışarıya. keşke dedemi dövüyor olsalardı fakat köy meydanına irem ve ailesi vardı. Köylüler onların bu köyden gitmesi gerektiğini söylüyor onlarda gitmemek için direniyor ve giderlerse bu köyünde eski huzuru olmayacağına dair tehditler savuruyorlardı ben ise çalıların arasına saklanmış olan biteni izliyordum. iremin Babası biz bunca zamandır burdayız da neden şimdi yansın senin ahırın yanacak olsa daha önce de yanardı. Bunu kime söylediğini göremiyordum görebilecek açım yoktu birazcık sağa kaydığımda şok olmuştum gavat salihin ahırı yanmış demekki dedim kendi kendime köylüler adamın üstüne yürüyorlardı ki hoca DURUN! diye bağırdı. Adam haklı fakat köyden gidecekler köyden gidecek olanlar sadece bunlar değil biri daha var dedi ve dedeme çevirdi gözlerini Kemal efendi torununu getir! dedi. dedem biraz tartışsa da köylülerle arasını bozmamak için tamam dedi. Ben onu yarın evine yollarım dedi. Dedemden önce eve gittim ve odama girdim. Kendi kendime seviniyordum artık bunlar bitecek diye. Muskanın verdiği güvenle uyumuştum fakat yine aynı rüyayı görmüştüm ve ter içinde uyanmıştım. Hemen kahvaltı yapmak için sofraya oturacaktım ki dedem kolumdan tuttuğu gibi dışarıya itti beni.
-
27.
+7Dede napıyosun dedim. Sus ırz düşmanı pekekent seni hadi cinlere bulaşıyosun salihin kızını niye düdüklüyosun pekekent. Ulan yoksa bu hatice söylemişmiydi. Bi dakika lan söylese bile düdüklemedim ben onu sadece seviştik. Dede düdüklemedim ben onu lan öpmüşsün ellemişsin belki de düdüklemişsin ama kız söyleyemiyor. Diğerlerini söyledi yani dedim. Dedem sinirli sinirli bakıp gibTiR GiT diye bağırdı bir daha buraya gelme benim senin gibi torunum yok dedi. Dünya başıma yıkılmıştı ne olmuştu da 1 haftada bu kadar değişmişti işler. Babam arabayla kapının önünde belirdi dedemin elini öptükten sonra dedem babamı odaya çekti ve olanları anlattı. Babam odadan çıktığında sinirli değildi fakat dedeme ayıp olmasın diye sinirli görünmeye çalışıyordu. Bana arabaya geçmemi işaret etti ve o da geldi köy meydanından geçerken iremi gördüm bana bakıp gülüyordu ama tebessüm etmek değildi bu kahkaha atarak gülüyordu sesi de ürkütmüştü beni. Tarlanın yanından geçerken haticeyi gördüm ağlıyordu yüzünde morluklar vardı. O zaman ne yaptığımı anlamıştım. Babam köyü geçtikten sonra bana gülerek bakıp sen kızmı düdükledin lan taşaksız diye gülerek bacağıma vurdu. Bu adam çok değişikti amk resmen gururlanıyordu benimle. Baba dedim diğer olan şeyleri anlattımı dedem. Haa o cin peri masalını diyosun sen gibtir et ya onlar gerçek değildir senin kafan karışmıştır dedi. O an kan beynime sıçradı ve bağırarak durdur arabayı dedim. Babam ne olduğunu anlamadı tekrar bağırdım durdursana şu arabayı ! babam durdurdu. Tamam oğlum sakin ol noluyo problemin ne söyle. Diğer tarafa sür Asım hocaya gitmem lazım dedim. Bana verdiği muskayı gösterip yenisini almam gerektiğini ve buraya her hafta gelmemiz gerekebileceğini söyledim. Biraz korkmuş olacakki dediğim tarafa sürdü arabayı. Asım hocanın köyüne girdik arabayı parketti babam ve ben hocanın kapısını çaldım.
-
-
1.
0Sardı bin seri ol
-
1.
-
28.
+8Hoca kapıyı açtı ve babama dışarıda kalmasını söyledi. Kapıyı kapatır kapatmaz Sen Benimle alaymı ediyosun Çocuk ! diye bağırdı bana. Ne oldu hocam dedim. Sana demiştim akşam ezanından sonra dışarıya çıkmaman gerektiğini sen dışarıya çıktığın ve musakn sayesinde seni alamadıkları için sinirlenip oraya buraya saldırıyorlar şimdi köyden de kovuldun ne yapıcaksın ? istanbulda yaşayıp ailene de bu korkuyu yaşatmak mı istiyorsun ha senin yüzünden bu kadar adam niye korkuyor ! gitmiyorsun hiçbir yere burada benimle 3 gün kalacaksın ve 3. günün sonunda ya onlar bizi alacak ya biz onları. Yüzümün rengi sarıya dönmüştü bundan emindim artık iş bayağı bir ciddi boyut kazanmıştı neden ben diye düşünüyordum. Hoca kapıya doğru yöneldi babama birşeyler söyledi babam kabul etmesede hoca ne yapıp edip sözünü geçirmeyi başardı artık önümüzde zorlu bir 3 gün vardı fakat hoca neden benim için kendi hayatını tehlikeye atıyordu ?
-
-
1.
+1 -1iftara kadar yazmassan sahura kadar giberim seni cocuk
-
2.
0sokucam ama he
-
1.
-
29.
+9Ben bunları düşünürken hoca içeriye geldi tekrar ve oğlum dedi sana anlatayımmı herşeyi oğlum dedi. Anlatın hocam dedim dinliyorum dedim. Sen bunlardan kurtulamayacaksın sadece bu işi başarabilirsek acın hafifleyecek belkide hafiflemeyecek bile sen çevrende olanlara alışacaksın ve bu yüzden sana normal gelecek. vaktiyle oğlum o köydeki 2 adam çok kötü birşey yaptı oğlum bunları sana anlatacağım birazdan fakat önce sana yeni bir muska yapmamız gerekiyor dedi ve tekrar o kadını çağırdı bak dedi bu benim gelinim oğlumu aldılar benden ama bende gelinimi aldım benim bırakmadım onlara. Çünkü oğlumdan kalan son hatıra o bana gelini hiç konuşmadı ve odadan gelen bebek sesine doğru gitti kafamı o tarafa çevirdim hoca yumuşak bir ses tonuyla merak ediyorsun değilmi dedi. hayır dercesine kafamı iki yana salladım hayır hocam dedim beni bu duruma bu merakım getirdi artık hiçbirşeyi merak etmiyorum hocam dedim. Güldü hoca Tekrar gelinini çağırdı ve büyükçe bir kap getirmesini söyledi içine de sıcak su koydu. ardından tekrar elimi kesti ve yaklaşık 4-5 damla kan damlattı. Ardından hayatımda hiç görmediğim aliminyum folyoyla sarılmış birşey attı sıcak suyun içine çok kötü kokuyordu bu ama dayandım kusmamak için zor duruyordum bana baktı oğlum dedi bu saatte olmaz bu iş dedi hava kararınca yapmamız gerek normalde fakat şimdi sana kimin neden musallat olduğunu görmemiz için bunu yapmamız gerek dedi ve yanındaki otlardan bolca aldı sonra da birazcık soğan ya da sarımsak gibi kokan birşey attı suyun içine ve birşeyler mırıldanmaya başladı. Bitmiyordu dualar ardı ardına ekliyordu. Bana bir halsizlik gelmişti neler olduğunu bilmiyordum başım dönüyor dengede durmakta güçlük çekiyordum derken gözlerim yavaş yavaş kapandı ve bayılmıştım anlaşılan.
-
-
1.
0Devam et bin
-
1.
-
30.
+9Uyandığımda hoca okumayı bitirmiş kitaplıktan aldığı kalın bir kitabı okuyordu. Uyandığımı gördü ve kalk oğlum kalk dedi bu kadar dayanıksız olduğunu bilmiyordum . ne oldu bana hocam dedim. Oğlum ben bunlara bakarken burada illaki birkaç tanesi vardı ve bana gelemyeceklerine göre sana geldiler ve rahatsız ettiler seni bu kadar basit dedi. Ne olduğunu anlamasamda bana kimin neden musallat olduğunu ve ne yapmak istediğini hala bilmiyordum. Hocaya sordum hocam birşeyler öğrenebildinizmi dedim. Hoca öğrenmez olurmuyum oğlum öğrendim dedi. Anlatın hocam dedim anlatında bende biliyim dedim hoca kitabı kitaplığa bıraktı ve yüzündeki o samimi ifade değişti ardından oturuşunu düzeltti arkasını oturduğu sedire yasladı. Gariptir daha yeni ilgimi çekiyordu bu evde ne televizyon ne de telefon vardı. Evde kanepe ya da çekyat bile yoktu elektriğin bile olup olmadığından şüpheliydim fakat sedirlerin bayağı sert olduğunu anlayabiliyordum. Ben bunları düşünürken hocanın söze başlamasıyla bütün dikkatimi hocaya verdim olanları hocanın ağzından anlatacağım. hoca :
-
-
1.
0Lan hızlı uydur kitap okur gibi okuyorum
-
1.
-
31.
+5beyler 1 part daha atıcam sonra ara vericem 2 saat haberiniz olsun.
-
-
1.
0Panpa sana kim büyü yaptı söle artık
-
1.
-
32.
+9Oğlum bundan 23 sene öncesi sizin köyden kenan adında bir adam sana musallat olanın babası (iremin babası ) ve aziz adında bir adam aziz daha yaşlı ve şuan yaşamıyor oğlum. Azizin ailesi darmadağın oldu çoktan. Ailesi sevdikleri hepsi teker teker öldü. ama kenan öyle değildi çünkü bir anlaşma yaptı. En baştan anlatacağım oğul hepsini Bundan 23 sene evvelisiydi. Kenan ve aziz gömü peşinden koşarlardı her zaman fakat ailelerine bakacağı bir tarlaları ve birer ahırları vardı köylülerle araları iyiydi herşey olması gerektiği gibiydi fakat bir gün köye gelen yabancı birisi azizlerde misafir olarak kaldı. O 2 günde ne olduysa bunlar bu yabancıyı köyden göndermek istemedi. 3. günün sabahında yabancıyla birlikte köyden çantalarla ayrıldılar. bir daha 2 ay sonra geldiler. gömü bulmuşlardı aziz burada kaldı ama kenan ailesini toplayıp istanbula gitti. azizin geldiği ikinci gün köyde garip şeyler olmaya başladı. Hayvanlar durduk yere geceleyin ölüyor, Atların bağı çözülüyordu. çocuklar akşam vakti kayboluyordu. Bu zincirin son halkasıda azizin ahırının yanması olmuştu ne olup bittiğini anlamıyordum o zamanlar daha genç bir delikanlıydım ben. babamda bu işlerle uğraşırdı. babama geldiler köylüler olayları anlattılar baştan sona ve babam hemen kitaplarını karıştırdı ve kapının önünde bekleyen köylülerle birlikte sizin köyünüze doğru yola çıkmak için kapıya yöneldi içimde kötü bir his vardı bende babamla birlikte gitmek istedim babam izin vermesede traktörün arkasına iliştim ve babamın haberi olmadan bende köye gittim. köye vardığımızda kimsecikler yoktu köyde gece vakti olduğu için sokaklar bomboştu. Aziz efendinin evine ilerledik ve kapıyı çaldık .
-
-
1.
0Burda birakilmazki be
-
1.
-
33.
+5 -1Söz verdiğim gibi hikayeyi iftardan önce bitireceğim beyler devam doluşun şukular şelale olsun up up up başlıyorum
-
34.
+8 -1Kapıyı aziz efendinin eşi açtı babam eve girerken beni gördü ve kızgın bir bakışla yanına çağırdı. Yanına gittim ve aziz efendinin evine bende girdim. Aziz efendi yatağında halsiz bir şekilde yatıyor ve garip garip hareketler yapıyordu. Babam aziz efendinin eşinden bir kap ve ılık su istedi. Hemen getirdiler aziz efendi yatağın içinden etrafı izliyordu babam kağıda birşeyler yazıyordu. Kağıdı ve suyu okudu sonra kibrit istedi onuda getirdiler küçük küçük kağıtları ikiye katlayarak önüne koydu aziz efendinin yanına gidip alnına baş parmağını bastırdı ve anlaşılamayan bir dilde birşeyler söyledi o zamanlar arapça olduğunu sanıyordum Aziz efendi de aynı dilde cevap verdi. babam birşeyler daha söyledi aziz efendi bu sefer hiç aklımdan çıkmayan sonradan ibranice olduğunu öğrendiğim şu cümleyi söyledi : "Tir'e zehirut tişma'." babam bunu duyduktan sonra seslerin kesilmesini istedi. kimseden çıt yoktu babam etrafa dikattli dikkatli baktı ardından tekrar aziz efendiye döndü . birşeyler daha söyledi. o da işaret parmağını kaldırarak "cinni sham" dedi babam o tarafa döndü ve bağırarak birşeyler söyledi bunları söylerkende kibriti yaktı ve kağıda tuttu yanan kağıdı aziz efendiden aldığı cevaptan sonra suya attı. böyle birkaç soru daha sordu ardından tamam diyip odadan çıktı köylülere yarın erkenden birinin gelmesini ve olayları ona anlatacağını söyledi ve evden çıktı aziz efendi bayılmıştı. traktörle tekrar eve döndük ve babam beni yanına çağırdı.
-
35.
+7 -1Oğlum sana gelmemeni söylemiştim ama bu işleri öğrenmeye pek hevesli görünüyorsun istermisin sana öğretmemi bunları gördükten sonra seninde birşeyler bilmen gerek artık yoksa kendini koruyamazsın. Kafamı onaylarcasına salladım boğazım düğümlenmişti korkuyordum fakat bir o kadarda öğrenmek istiyordum babam yarın öğreteceğim dedi ve şimdi uyu dedi. gitmedim yanından sordum olanları aziz efendiye ne olduğunu sordum ne anladığını sordum. Gece vakti bunları konuşmak hayırlı değildir dedi sabah gelen köylüye anlatırken sende yanıma gelirsin sanada anlatmış olurum dedi tamam dedim. Babam iyi adamdı evlat. Ne kadar korksam da ne kadar çekinsemde iyi adamdı 51 yaşındaydı benden önceki 2 oğlunu kaybetmişti ama bana gözü gibi bakıyordu. Ben 17 yaşındaydım daha babama sarıldım ilk defa orada babamda bana sarıldı ilk defa baba merhametini orada görmüştüm. Sabaha kadar hayatımın en güzel uykusunu uyudum. Sabah kapıya vurulmasıyla uyandık babamla birlikte gelen köylü köyün delisi musaydı tabi o zamanlar deli değildi musa daha yeni evlenmiş babayiğit bir adamdı fakat bu olaylar onu çok kötü etkiledi. babam kahvaltı sofrasına musayıda buyur etti bir kahvaltının ardından bizim evdeki sedire oturdu ve başladı anlatmaya :
-
-
1.
0Seri hacı f5 kırıldı
-
1.
-
36.
+7Bak musa efendi bunlar bir arkadaşı ve cinlerden olan bir adamla birlikte gömü aramaya gitmişler fakat cinlerin bunları seçmesinin nedeni gömüyü onların çıkaramaması gömüyü bir ademoğlu gömmüş ve ancak ademoğlu çıkarabilirmiş gömünün yerini işaretledikten sonra kazmaya başlamışlar dualar okuyarak gömüyü çıkardıklarında ortada büyük bir meblağa varmış fakat aziz efendi ve arkadaşı yabancıyı hesaba katmadan aralarında ikiye bölmüşler ve gelmeden öncede yabancıyı öldürüp gömü çukuruna koymuşlar. Eve gelememişler hemen başlarına türlü belalar türlü kötülükler gelmiş ve sonunda dayanamayan kenan bir anlaşma yapmış cinnilerle kendi payından vermiş biraz para ve acısı biraz olsun hafiflemiş aziz efendi para vermeye yanaşmamış ve anlaşılan yabancıyı öldürmekte aziz efendinin fikriymiş. şimdi onların kabilesi aziz efendiden öç almak için geldiler köyünüze kaçın kurtulun ya da satın kurtulun buraları buralarda eskisi gibi hiçbir zaman huzur olmayacak musa efendi dedi. Onlar aziz efendinin yanı başında aziz efendiye bayağı bir acı çektiriyorlar bu saatten sonra aziz efendiyi kurtarmak imkansız gibi birşey fakat yanındaki arkadaşı kaçıp kurtulduğunu zannediyor onada sıra gelecekmiş haberi olsun dedi ve musa efendiyi yolladı. O günden sonra köydeki bağlar bahçeler evler teker teker satıldı ve oralardan uzaklaştılar . Tabi aziz efendi arkadaşı ve musa hariç herkes sattı. sıra belliki aziz efendinin arkadaşına gelmiş bu yüzden köyde böyle kargaşa var eski senaryonun aynısı oluyor oğlum fakat korkarım ki sende merakına yenik düşen musanın rolündesin sorun senin sorunun değil fakat onlarla münasebete girmiş bulundun ve bu kadar merak iyi değildir oğlum dedi. Olayın devdıbını anlamak için azizin arkadaşının evine gitmek şart oğlum toparlan akşam yola çıkacağız gerekmediği sürece konuşma gerekmediği sürece kafanı kaldırıp etrafa bakma ve sakın ola sana ikram edilen hiçbir şeyi yeme içme benim yanımdanda ayrılma dedi. bunların sadece azize ve arkadaşına değil banada kinleri var zamanında babamı aldılar ama babamda az çektirmedi onlara bunlarıda zamanı gelince anlatacağım oğlum dedi. Kafamı sallayıp onayladım ve akşamı beklemeye başladım.
-
37.
+5 -1akşam asım hoca kendi köyünden biriyle konuştu ve dedemlerin yaşadığı köye zütürmesi için rica etti burada çok hatırı sayılır insanlardan olduğu için hemen kabul ettiler ve yola çıktık muskamı takmayı unutmamıştım. Köye girdiğimizde yine meydan kalabalıktı iremi gördüm bana baktı yine ve hoca kafamı eğmemi söyledi. Keanların çıkmaz sokağına girdik ve hocayla birlikte arabadan indik. hoca kapıyı çaldı ve iki adım geri çekildi. kapı açıldı ve ilk defa gördüğüm kenan kapıyı açtı yüzü çok sinirli görünüyordu yuvarlak bir siması ve çatık kaşları dikkatimi çekti içeri buyur etti hocayı ve beni içeri girdik ve hoca kapıya yakın bir yere oturdu bende yanına. hoca o günden söz etti ve anlatmasını istedi kenan biraz daha sinirlendi ve ibranice birşeyler söyledi evin içinde gölgeler hareket etmeye başladı hoca işaret parmağını havaya kaldırıp bağırarak birşeyler söyledi ve beni gösterdi. Kenan sustu ve bana baktı bunu hissedebiliyordum kalbim çok hızlı atıyordu bana baktığını hissediyordum fakat kafamı kaldıramıyordum. Tekrar türkçe konuşmaya başladılar. kenan sıranın kendisine geldiğini söylüyordu öldürdüğü yabancının babası kızını almaya çalışıyormuş kızına yeni yeni musallat oluyorlarmış. Bunu duyduğuma sevinmiştim. Demekki irem onlardan değildi. Bu evden yeterince korkmaya başlamıştım tam kenan birşeyler söyleyecekken kapının kilidi açıldı ve kapı gıcırtıyla içeriye doğru açıldı içeri gelen iremdi.
-
-
1.
0haydi karded sukular iyice dusuyo bari hizli yazz
-
1.
-
38.
+6irem normal bir insan gibi geldi ve babasını öptü bize hoşgeldiniz dedikten sonra televizyonu açtı anteni biraz kurcaladı ve yayın düzeldi sanırım daha fazla konuşulmayacaktı bu konu fakat ben tekrar anladım ki bu iremi seviyordum. Kapıdan dışarıya çıktık hocayla birlikte hemen hocama bakıp irem şuan cin mi değilmi dedim. bana baktı ve imalı bir şekilde şuan değil dedi. hocam ben iremi seviyorum heralde dedim. Sırası değil şimdi oğlum dedi eğer kurtarabilirsek seni ve onları bu işten düğününüzü ben yapıcam dedi ve bıyık altından güldü. eve geri döndük ve hoca beni yanına çağırdı hikayenin devdıbını dinlemek istermisin evlat dedi bende tabiki isterim dedim. hoca yine anlatmaya başladı o korku dolu günleri : ( hocanın ağzından yazacağım)
-
39.
+5Köy çok kötü durumdaydı herkes evini bağını bahçesini satamamıştı musa ve azizin ailesi hala köyde duruyordu kenan ise evini satmamıştı istanbula kaçmıştı. Aradan bir ay geçti ve babam hala bu konu hakkında sıkıntılar çekiyordu. Kesin bir kararla o köye gitmeye karar verdi yanına almayı kabul etti bu sefer beni. Birlikte köye gittiğimizde aziz efendi ölüm döşeğindeydi ahırı yanmış bağı bahçesi çürümüş 2 çocuğunu kaybetmişti fakat bir türlü o ölemiyordu. Bütün sevdikleri tek tek ölüyo ama o ölmüyordu. Babam aziz efendiyle konuştu ve geceyi bekledik. Aziz efendi cinnileri ikna etmişti bütün parasını onlara verecekti fakat bütün kabilenin buraya gelmesini istediğini belirtti. Müsfer kabilesinin hepsi bu gece buraya gelecekti. Babam büyükçe bir kazan istedi ve çok fazla kağıt yazdı en sona bir tane büyük kağıt sakladı ve bir koyun kestirip sakatatlarını bu kazanın içine koydu içeride bulunan herkesin elinden biraz kan damlattı kazana ardından otlar attı ve işte akşam ezanı okunmuştu. Babam birşeyler okumaya başladı ve odanın içinde önce tek tük sonra yüzlerce gölge belirdi babam şiddetlendikçe gölgelerin hareketleri artıyordu. babam sustu ve aziz efendi konuşmaya başladı ibranice olarak gölgeler durdu. Babam tam bu sırada kağıtları yaktı ve attı gölgeler hareket etti ve azalmaya başladı ama hala fazlalardı. Ardından büyük kağıdı yaktı ve kazana attı artık gölgeler yavaş yavaş kayboluyordu 5 dakika sonra hiç gölge kalmamış aziz efendi de kendine yavaş yavaş gelmeye başlamıştı o gün öğrenmediğim ama sonradan babamın anlattığına göre o kabilenin hepsini yakmıştık ya da babam öyle düşünüyordu. bu olayların akabinde 4 ay kadar çok rahat etti babam hiçbir sıkıntı çekmedi fakat 4. ayın sonunda bizim evdede o gölgelerden görmeye başladım ve bir hafta geçmemişti ki babam tekrar köye gitmek için yola çıktı ama bu sefer beni almadı o günden sonra ne aziz efendi ne de babamı gören duyan olmamış fakat köylülerin yanına gidip sorduğumda aziz efendi yok babamda yok aziz efendinin ailesi nerede dediğimde onların öldüğünü ve cenazelerinin de dün kalktığını söyle bu işin içinden çıkmam gerekiyordu fakat korkuyordum . ben onları kovalamasamda bir gün geleceklerinide biliyordum belki babam hala hayattadır diye bu kadar dikkat ediyorum çocuk belki babam hala hayattadır diye bu kadar hayatımı tehlikeye atıyorum çocuk şimdi anlıyormusun neden bu işle uğraştığımı çocuk. Üzülmüştüm hocanın bu haline ama biliyordum yarın tekrar gideceğimi artık kabus görmüyordum ama biliyordum bu işten kurtulmazsak tekrar göreceğimi bu düşünceler arasında uykuya daldım ve sabah kapının çalmasıyla uyandımTümünü Göster
-
-
1.
0Ayraç burda kaldim
-
2.
0hikaye güzelmiş panpa devam
-
1.
-
40.
+2kapıya gelen köyün muhtarıydı bize aziz efendinin öldüğünü ve kimsenin cenazeyi kaldırmak istemediğini söyledi. Hoca benide yanına çağırdı ve köye gittik muhtarla birlikte. Köy meydanında bir tabut duruyordu başında bir kız. Ağlıyordu kız, üzülüyordu. Düşünmüştüm kendi kendime neydi bu kızın suçu kenanın kızı olmak mı yoksa sadece doğmak mı düşünüyordum sadece gözlerimi iremden alamıyordum. yanına gittim sarılacak kimsesi yoktu tabuta sarılmış ağlıyordu kaldırdım onu sakin olmasını söyledim ağlıyordu gözleri şişmişti ağlamaktan bana sarıldı babam dedi neden benim babam öldü dedi. Boğazım düğümlendi kendimi bir an iremin yerinde hissettim hiçbirşey diyemedim sadece sarıldım bende tabutun bir ucunu ben tuttum bir ucunu muhtar arkadaki diğer ucuysa hocam tutuyordu fakat çok ağır olduğunu hissedebiliyordum yüz ifadesinden birden o kalabalıktan çıkageldi ve biri daha tuttu tabutu bu gelen dedemdi. Ne kadar kızsa da sövsede dayanamamıştı kendi kanının burada bu işi yaparken kenarda beklemeye mezarlığa getirmiştik tabutu. Dedemle kucaklaştık ve hiç konuşmadık sadece sarıldık öylece. Hocam gerekli duaları okudu ve tekrar köy meydanındaki muhtarın arabasının yanına geldik dedem gitmişti bile tarlasına . arabaya bindik fakat irem ne evine gidiyordu ne bizimle geliyordu. Ben o evde tek başıma kalamam dedi irem bizimle gel o zaman dedim olmaz dedi gelemem. Neden dedim neden irem niye gelemiyorsun? rahatsızlık vermek istemiyordu büyük ihtimalle fakat gelmesi gerekiyordu aşağı indim arabadan ve eğer gelmezse benimde gitmeyeceğimi söyledim biraz yumuşamıştı ve arabaya bindi birlikte hocanın evine gittik ve hoca kapıyı açtı içeri girdik hoca olanlara bir anlam verememiş gibiydi ama tekrar bir yoklamamız gerektiğini söyledi sadece tekrar o köye gidecektik bunu anlamıştım. bu akşam bu iş bitecekti bunuda anlamıştım ve hazırlıklar yapmaya başladık. irem gelmeyecekti o burada hocanın evinde kalacaktı çünkü en güvenli yer burasıydı onun için akşama az bir süre kala hoca yine köyden birinin arabasıyla bizi bırakması için konuştu ve arabada hazırdı hoca evden malzemelerini aldı kap, su , ot , kitap, ve o aliminyum folyo ya sarılı kötü kokan şeyi. Birde bıçak aldı yanına yola çıkıyorduk belki bir daha geri dönemeyecektik fakat o köye son kez gidecektik yola çıkıyorduk tüm hayallerimizi o köyün dışında bırakıp yola çıkıyorduk...Tümünü Göster
-
41.
+6BEYLER 3 PART KALDI 3 FiNAL PARTI ONLARI ATMAYA BAŞLIYORUM HABERiNiZ OLSUN...
-
42.
+11Köye girmiştik yine her zamanki meydandan geçtik ve o çıkmaz sokağa girdik evin içine girmek için kapıyı kırmak gerekiyordu fazla sağlam olmayan kapıyı kırmakta güçlük çekmemiştik. içeriye girdik elektrik çalışmıyordu burada hoca el fenerini açtı ve duvardaki kan izlerini gördü hemen birşeyler mırıldanmaya başladı ve hiç susmuyordu. Artık birşeyler olacaktı fakat ne olacağını kestiremiyorduk. Hoca feneri bana verdi ve kabın içine sırayla suyu , sonra otları, sonra aliminyum folyoyu koydu en son kendi cebinden çıkardığı bıçağı çıkardı ve elini kesti kan damlattı bende elimi uzattım ama hala dua mırıldanıyordu cevap vermek yerine eliyle itti elimi . şimdi ibranice olduğunu düşündüğüm bir dilde bağırarak birşeyler söylüyordu. Ardından gölgeler hareket etmeye başladı biraz daha konuştu hoca ardından birinden müsade istermişçesine elini kaldırdı bana evden çıkmamı ve kapıdaki adamın beni eve bırakacağını söyledi. ben başta kabul etmedim ama gölgeler tekrar hareket etmeye başlayınca arabaya binmek için evden çıktım hocam bağırıyordu hala. tam arabaya binecektim ki o sahneyi görmüştüm. Hayatımın en kötü anıydı keşke görmeseydim o sahneyi nasıl bir his olduğunu hatırlamıyorum ama 15-20 saniye hareketsiz kalakalmıştım gördüğüm şeyi tam olarak anlatmam gerekirse şöyle izah ederdim
-
43.
+5Hocam tekrar cebine koyduğu bıçağı çıkardı ve boğazını kesti. ne olduğunu anlamamıştım arabaya binmek yerine hemen eve koştum hocamın cansız bedeni orada duruyordu. Gölgeler dağılmış elektrik gelmişti ama hocam gitmişti onlarla birlikte bir daha hiç gelmeyecekti. Ağladım çok ağladım ama nafileydi yapacak bir şey yoktu beyler. Çok kötü bir duyguydu hocamı oradan çıkardık ve hemen camiye zütürdük yarın kalkacaktı cenazesi ama bu köyde olamazdı hemen arabaya yükledik cenazeyi ve kendi köyüne zütürdük. Küçükde olsa bir hastane vardı bu köyde hemen morga koydular. bende mecbur eve gitmek zorunda kalmıştım hocamın gelinine ne diyeceğimi düşünerek ilerliyordum. Kapıyı çaldığımda irem açtı kapıyı bana ve hoşgeldin dedi sabah göre biraz daha iyiydi. benim ağladığımı gördü ve ne olduğunu sordu. O sırada hocamın gelini geldi yine heryeri kapalıydı. Elindeki mektubu sedirin üstüne bıraktı ve çocuğunun yanına geçti. Mektubu açtım hocamdandı mektup. Mektubu sesli bir şekilde okumaya başladım aynen şöyle yazıyordu mektupta:
Oğlum gelinimi bırak kendi evine gitsin diğer gelinime de sahip çık kimsenin üzmesine izin verme. Şükürler olsun ki bu mektubu okuyorsan sizi bu dertten bu beladan kurtardım. irem ve sen kurtuldunuz evlat. Bazen halisülasyonlar göreceksiniz biraz rüyalarınızda korkacaksınız fakat onlarda geçecek. Merak etmeyin en son kenanın evine gittiğimde irem kızım gelmeden ibranice konuştuk oğlum hatırlarsın işte orada 2 kurban istediklerini söylemişler kenana kenan ise 2. kurbanın kızı olmasını istemediği için bunlara tahammül ediyordu. seni gösterdim orada oğul senin kurtulmanı istediğini söyledim anlamıştım oğul o kıza bakışından köyün girişinde nasıl baktığından anlamıştım o yüzden kızında kurtulmasını istedim bu sayede 2. kurban olacağımı söyledim. O eve tekrar gitme sebebim ise babamı sormaktı. Babam hayatta olsaydı hepsini yakıp babamı kurtatmaya çalışacaktım fakat babam hayatta değildi oğul o yüzden benimde yaşamak için bir sebebim kalmamıştı oğul. Gelinimi bırak gitsin ailesine oğul diğer gelinim ireme iyi bak oğul bir daha ne buralara uğra ne buralardan geç biliyorum hayatın eskisi gibi olmayacak ama musa gibide olmayacaksın oğul. Hadi allahın rahmeti ve merhameti üzerinize olsun allaha emanet olun... -
44.
0FiNAL PART GELiYOR BEYLER...
-
45.
+7---FiNAL PART---
mektubu yavaşça bıraktım yere gözlerimden yaşlar süzüldü irem yanıma geldi bana sarıldı ağlıyorduk ikimizde. Hocanın gelini yanımızdan geçti ve kapıyı açıp çıktı gidiyordu. Bıraktım zaten istesemde engel olamazdım hocanın mektubu boşuna değildi. Babamların kulağına gitmiş olacakki bu olaylar aradılar beni açtım telefonu ve olanları anlattım iremin bana hocamın emaneti olduğunu onu bırakmayacağımı söyledim kabul etmediler onu oraya geliyoruz dediler dedemin evinde olduklarını söylediler. belkide bursa da yapabileceğim son kötülüğü yapmam gerekiyordu ireme toparlanmasını söyledim. Aklımda bir plan vardı eğer babamlar gelirse iremle ayrılmamız gerekecekti. irem toparlandı bende yanıma fazla yük yapmayacak eşyalarımı aldım ve evden çıktık. Arkamı döndüm ve hocanın evine son kez baktım bu olanlar için üzgündüm fakat yapacak birşey yoktu bu buraya son gelişim olmayacaktı ama . hemen bursa da ki son kötülüğümüde yapıp bizi köye zütürüp getiren adamın arabasını çaldım. iremle birlikte ayrılıyorduk buralardan son kez baktım hocanın evine birkaç damla yaş süzüldü yine gözlerimden sürdüm arabayı gittik.
Aradan 5 yıl geçmişti ve babamlar ne yaparsa yapsın bizi bulamamıştı belkide vazgeçmişlerdi artık işte bu bursaya son gelişimizdi hocamın mezarına gittik bizim yüzümüz yoktu birşey söylemeye sadece elindeki çiçekleri mezarın üstüne koyarak nur içinde yat dedeciğim diyebildi arabadan inen küçük çocuk... -
-
1.
0Üzdün bin
-
2.
0iremi iyi gibtinmi
-
1.