-
1.
+1714 yaşında, liseye geçmeden önce 3 ay tatilin tadını çıkarmak hemde dedeme yardım etmek için köye gitmiştim. Tatilin ilk 1 ayında bostanla uğraşmış, fasulye çalısı vs baya yorulmuştum. Köy dağın başında olduğun için sürekli gezecek yer bulamıyoruz, sağa dönsen orman sola dönsen orman..(sinopluyum)
Çok fazla arkadaşım da yoktu, karşı köy ve bizim köyün toplamı benim gibi tatil için gelenlerle birlikte 15 kişi falandık. Bazen harmanda (samanlıkların önü) top oynar, bazen çaya (temiz dere) yüzmeye giderdik, bazen neyimize güveniyorsak kimseden habersiz büyüklerimizin tüfeklerini alıp ayı, elik (ceylan), şahin avlamaya giderdik. Ne kadar elimiz boş bile dönsek, birbirimizle acıkırız diye aldığımız azığımızı (yemeğimizi) paylaşır, güler eğlenir mutlu olurduk..
Okuyan varsa rez alsın, devamı geliyo.. gerçi okumasanızda yazıcam.. -
2.
+1110 gün kadar süre geçti, bu zamanda kızla ufak tefek bakışmalarımız, çok kısa soru cevap şeklinde konuşmalarımız olmuştu. Tatil kısaldıkça canım sıkılıyordu, kızdan uzak kalacaktım hemde tam konuşmaya yeni başlamışken. Babasına nerede oturdukları sormak aklıma bile gelmemişti, daha çok anın tadını çıkarıyordum. Böyle düşünüp dururken evde canım sıkıldı arkadaşların evine gittim çağırdım, kızlı erkekli 5-6 kişi olduk sohbet ediyoruz, gülüp eğleniyoruz. O arada kiraz mevsimiydi, hadi dedik kiraz yemeye gidelim.
Koraylarının kapının önündeydik, kiraz ağacının oraya doğru giderken bi ses geldi "Ne yana yatarsaaaa" noluyoooh aminiyüm dercesine kafamı çevirdim, kızın bana seslendiğini fark ettim "efendiiim" dedim, "napıyosunuz? nereye gidiyosunuz?" dedi, "kiraz yemeye gidiyoruz." dedi, "evde canım sıkıldı, bende geliyim mi?" dedi. Lan zaten fırsat kolluyorum babandan uzak bi yerde baş başa kalmaya nasıl yok diyim amk? "geel, hadi bekliyoruz." dedim, puşt bi sırıtmayla.. -
3.
+10 -1Ara ara kızda lafa giriyordu, herkesten önce davranıp cevap veriyordum baya baya sohbet aşamasına kadar gelmiştik. Biraz dinlendikten sonra çaya gideceğimiz aklımıza geldi toparlandık, adamı davet ettik, kızlara dönüp "gidelim mi" diye sordu, "gidelim baba da biz yüzücekmiyiz" diye sordu, izmirli olmadığı için " izleriz" dedi onaylandı, hep beraber başladık güle eğlene gitmeye..
Bi süre sonra vardık, yüzüyoruz gülüp eğleniyoruz, çıkmadan önce azık aldığımız için yemek yiyor şarkı falan söylüyoruz. O ara kız yanımızdaydı ama farkında bile değildim, arkadaşlarımla gülüp eğlenmek daha cazip geliyordu. En sonunda farkına varıp kafamı çevirdim, kızın bakışlarını yakaladım, hoşuma gitmişti açıkcası bana bakması, ergen olduğum için o bana baktıkça daha şekilli hareketlerle atlıyor, belki kendimi rezil ediyor ama onu eğlendiriyordum...
Edit: Eve döndük falan bunları es geçiyorum beyler.. -
4.
+11Tatilin bitmesine kısa bi süre kalmıştı, ne olur ne olmaz diyerek karşı köyün çocukları ve bizim köyün çocukları anlaşıp ilk önce maç yapacak ondan sonra dereye yüzmeye gidecektik. O gün gelip çattı biraz sohbet ettikten sonra harmana geçip güreştik, bağıra bağıra naralar attık saçma sapan. (köy yeri kim gibine takacak amk.) Kadroları hazırladık, maç yapmak için başlayacaktık ki karşıdan gelen kızı gördüm, yanında babası ve kardeşi ile. Sesleri duymuş ve evde sıkılmış olacaklar ki eğlenmeye gelmişler..
Geçip hemen çimlere oturdular, zaten güçlü takım, bide kız gelip iyice kendimi bozmama sebep oldu amk. Biz başladık oynamaya, normalde öyle pek hareket falan yapmam, iyi şut çeker iyi koşarım ama çalımda 0'ımdır..
Öyle bi oynuyorum ki, hem biraz sert, hemde arasıra çalım atıp kendimi şımartıyorum kızın beni izlediğini düşünerek. Neyse maç bitti ne kadar güzel de oynasan yetmiyor, yenildik amk. -
5.
+10Kapıya vurdum, "kim oo?" diyen kızın sesini duydum, utanarak adımı söyledim. Sesi bile çok hoşuma gidiyordu. Kapıyı açtı "baban evde mi?" diye sordum, surat asarak babasını çağırdı, babası geldi "oo gençler hoşgeldiniz, buyrun içeri geçin." dedi, "hoşbulduk abi, dışarda duralım ya hava sıcak baymasın ev." dedim.
Geçtik oturduk ambarın altına (mısır, fasulye vs depolandığı yer) bi süre sonra çaylar geldi. Kızın babası, annesi, kardeşi, Koray ve ben sohbet ediyoruz, kız ısrarla dışarı çıkmıyor ailesi çağırmasına rağmen.. Köyde telefon çekmediği için bulandığını söyledi babası. Neyse çaylar içildi, sohbet edildi kalktık evlere dağıldık..
Bu sohbet sürekli böyle devam etti, hergün dışarda olduğumuz için sürekli kızı görüyordum fakat konuşmaya cesaret edemiyordum sürekli surat astığı için. -
6.
+9Köyde biraz dolandıktan sonra, valizimi alıp Rabia ların evine gittim, bizim çocuklar ordaydı zaten bi süre konuştuk tekrar helallik alıp, tokalaşıp bindik arabaya. Ben ön koltuğa kadınlar arkaya geçti. Rabia babasına durumu anlatmış olacak ki, ara sıra dönüp yaran ağrı yaparsa söyle bi benzinlikte durup yara bandı vs bakalım diyordu. Neyse bi süre sohbet ettik istanbul'a döndük. Evin önünde inmedim nedense, eve yakın biyerde inip "abi ben burda ineyim, marketten bişeyler aliyim" dedim, fazla ısrar etmedi, annesi ve babasına teşekkür edip indim arabadan.
Rabia yı görmek için cama baktım, şansımı gibeyim.. Güneş var diye perdeyi çekmiş amk. -
7.
+9Tabi yorgunluk haliyle hayvan gibi uzandım çimlere, gerçi herkes aynı pozisyondaydı ama kızın orda olduğunu unutmuştum. Kafamı çevirdim kızın olduğu tarafa doğru, kızı ilk defa gülerken gördüm, daha önce tebessüm bile etmemişti. Sanırım hayvan gibi üst üste yatışımıza gülüyordu. Kahkaha atarak yanımıza geldiler babasıyla, kızlar ayakta, babası bağdaş kurdu "biz köyde yaşarken kimse yenemezdi, siz bitmişsiniz." dedi gülerek. Ben hemen atladım lafa fırlamayım ya amk sözde "eskilerden kim kaldı abi." falan zırvalamaya başladım ama kız sürekli gülüyordu. Biz hiç kimseyi umursamıyor manda gibi yayılmaya devam ediyorduk.
Ben kızın güldüğünü gördükçe rahatlıyor, daha net cümleler kuruyordum. Bi süre sonra kızın hoşuna mı gitti doğallığım bilmiyorum ama kızın bana bakışlarını yakalıyordum. Bundan biraz zevk alıyor, biraz da utanıyordum.. -
-
1.
0Özet geç bin
-
1.
-
8.
+9Yine aynı şekilde eve döndüm, sanıyorum biraz erken dönmüş olucam ki babamın dikkatini çektim, "ne işin var senin bu saatte evde" dedi, "ders yok baba erken döndüm" dedim, ilk günler olduğu için üstelemedi ama aşırı derece de korkmuştum. Ayakkabıları balkona aldığı için evde olup olmadığını da anlamıyosun amk.
Bi süre daha okuldan böyle kaçtıktan sonra evin yakınlarındaki su bayisine eleman arandığını öğrendim. Gittim konuştum adamla, yorulursun ama paranı akşdıbına alırsın dedi. Para zaten yok el mahkum kabul ettim. Okulda devamsızlık işlenedursun ben paramı kazanıyor akşam eve yorgun argın geliyordum. Babamda çok yoruluyor herhalde okulda diyerek ses etmiyordu. (Dükkana giderken üst, baş getiriyordum. Üstümdekiler kirlenmesin diye. Okulun çıkış saatine doğru da dükkan kapanıyordu zaten)
Ta kii bi gün okul müdür babamı arayıp haberdar edene kadar. Söylemiş pekekent ne varsa, bi akşam işten geldim bütün evin gözü üstümde. Babam atladı lafa bağırarak;
B: Nerdesin lan sen pzevenk?
Ben: Okuldaydım baba ne oldu?
B: Senin yalanının dıbına koyarım. (diyerek ayaklandı üstüme yürüdü)
Ben: Okuldaydım baba nerde olucam başka.
B: Lan bana yalan söyleme, bugün müdür aradı. Devamsızlığın kaç gün haberin var mı senin?
Ben: Baba tamam az kızma anlatıcam. (kollarımı kalmıştım vurmasın diye, gözlerimde dolmuştu)
B: Anlat lan, ne anlatıcan.
Ben: işe başladım ben sucuda çalışıyorum 15, 20 gündür.
B: Çok mu ihtiyacın var lan senin çalışmaya ( dedi ve bana bi sinir geldi)
Ben: Var tabi. Okulda ki bütün pekekentler elinde sigara, hamburger, ayran dolaşıyo. Yeter be ! Canım çekiyo kimsenin yanına yanaşıp, bi parça ver diyemiyorum. Okula giderken 1-2 lira para alıyorum onunla ne alayım ben? Su mu alayım karnımı mı doyurayım sen söyle? ( ağlaya ağlaya konuştum. hala unutmam)
Babam ne diyeceğini şaşırmış bi halde baktı yüzüme, bi sigara yaktı. O sigarayı öyle bir çekişi vardı ki, kelimelere dökemem.. -
9.
+8Tersleyeceğini düşünüyordum ama güler yüzlü bi şekilde oturduğu mahalleyi söyledi. Ben işte o an sevinçten bağıra bağıra koşmak istedim canımın acısını bi kenara bırakıp. istanbulda olması bi yana benim oturdğum mahalledeydi ve aramızda yürüyerek 10 dakikalık bi mesafe vardı. Mutlu mutlu sohbet ediyoruz "aa bende orda oturuyorum, sokak adı vs" söyledim, oda bende sokaklarımızı biliyorduk. Hatta bizim oradaki liseye yazılmıştı. Sevinçten ölecektim amk.
Tabi kii, hangi kafayla yaptım? Mutluluktan mı? O an ki samimiyetten mi bilmiyorum ama;
B: Sevgilin varmı? Diye sordum kafamıı gibeyim.
K: Sevgilim yok ama sevdiğim birisi var, platoniğim.
Dedii.. içimdeki bütün mutluluk bitti, acılarımı daha çok hisseder hale geldim. Canım çok yandı ama belli etmedim, sonradan aklıma dank etti.. Belki de dedim hoşlandığı kişi benim? O kadar zaman geçirdik, baktı, güldü. (Çocukluk aklı işte)
B: Adı ne sevdiğin çocuğun?
K: Neden sordun ki?
B: Bilmem aynı yerde oturuyoruz ya, belki tanıyorumdur.
K: Aramız da bak (diyerek girdiği cümleyi) Serkan (diyerek bitirdi)
Yıkık, dökük, yaralı bi ergendim artık. Çaresizdim, elim ayağım bağlı.. Lafı bi çekilde çevirip, canım acıyor vs bahanelerle eve gitmek istedim, tamam dedi çocukları çağırıp köye döndük, gittim eve düşüne düşüne bi hal oldum. -
-
1.
+7Panpa kızla kanka olmuşsun be ):
-
-
1.
+1ilerisini dinle panpa asıl süpriz orası (:
-
2.
+1Dinliyorum panpa da ters gülücük yaptın kalbime dokundun resmen amk
-
1.
-
1.
-
10.
+8Bi yandan korkuyorum, diğer yandan nasıl çıkıcam burdan diye düşünerken Cengiz diye bi arkadaş dal uzattı, pek sağlama benzemiyordu ama güvenerek tuttum amk. Korayla Cengiz dalın bi ucunda ben bi ucunda başladılar beni çekmeye resmen sürünüyorum yokuş yukarı. Korka korka çıktım yukarı, Rabia atladı hemen lafa "iyi misin?" dedi, "iyiyim, iyiyim de kalbimin üstünde bi acı var." dedim.
K: Olum aç bi bakalım lan, belki kötü bişeydir.
R: Aynen 'ne yana yatarsa' bi aç bakalım.
Ben: Yok ya bişey yoktur.
R: Sinir etme kaldır şu tsirt'ü (anlam bozulmasın diye ü yazdım)
"Tamam, tamam." dedim bi kaldırdım tsirt'ü sol tarafımda yarılma var biraz, az bişey kanıyor, sanki böyle faça atmış gibi olmuş amk.
Bunlar hemen telaşlandı görünce, hadi köye gidiyoruz diyerek hızlanmaya başladılar. Ulan heryerim ağrıyor, dayak yemiş gibi oldum koşturuyorlar amk. Belli etmedim koştum peşlerinden zaten havanın karardığını unutmuş acımla uğraşıyordum.
Bi süre sonra köye döndük, Koray ve Cengiz beni eve getirdiler, ne olur ne olmaz diyerek, evi yakın olanlar yol üstünde geçtiler evlerine Rabia da dahil buna.. Neyse zaten akşam olmuştu, dedemle biz tek kalıyorduk evde, dedemde biraz korku yarıkları görünce ama köylü adam alışkın o yüzden hemen ne gerekiyorsa yaptı..
Gece yatakta döne döne bi hal olmuş, ağrıdan yatamıyordum. Belli ki yuvarlanırken darbe almış ama o an hissetmemiştim. Gece saat 3 falandı sanıyorum, uyudum sonunda .. -
11.
+8Geldi yanımıza ağır adımlarla sohbet ede ede gidiyoruz, ben bu sefer daha ağır başlı takılıyorum, bizim çocuklar tabi durumun farkında muallak muallak yüzüme bakıp gülüyolar, kızlarda kif kif sırıtıyor ordan, bizim garibanda durumdan habersiz katılmaya çalışıyo neye güldüklerini bile bilmeden..
Geldik kiraz ağacına, kızlardan 1 tanesi ve erkeklerin hepsi çıktı yukarı, bizim ayağımızda lastik vardı. Biz yukarda hayvan gibi kiraz yiyoruz hatta birbirimize atıyoruz derken aşağıdakileri unuttuk dıbınakoyim. Garibanlar oturmuş sesleride çıkmıyor. Farkına varınca ufak bi dal kiraz koparıp "Rabiaa" diye seslendim, yukarı baktı, "elini aç kiraz atıyorum." dedim. Kirazı yukardan aşağı bi saldım, şaap diye kzın yüzüne geldi. Herkes gülmeye başladı, ben utandım korka korka indim, kızıp kızmadığından habersiz, "bişey oldu mu?" dedim, kısa bi süre gözünü ovuçturup başladı katıla katıla gülmeye.. -
12.
+8Neyse çok yoruldum, uykumda geldi özet geçiyorum..
Babama kabul ettirdim durumu seneye okurum vs diyerek.. Bi süre sonra bizim soförle samimi olduk, enseye tokat bi hale geldik hatta aramızda çok yaş farkı vardı ama eğlenceli birisiydi, Rabiayı anlatmıştım, sürekli onun okulunun oralarda dolaşırdık, sürekli dediğim sipariş olmadığı zamanlarda.. Rabiayı ara sıra görüyor mutlu oluyordum.. Bi gün bi deli cesaretiyle yanına gittim buluşmak istediğimi söyledim, sebebini sordu, söylemedim kabul etti biraz ısrar edince.. Yanımda ki abinin tembihi üzerine güzel ve öz kelimeleri seçerek akşam çıkış saatinde yanına gittim, durumumu anlattım ona karşı, biraz şaşırmıştı beklemiyordu tabi ki.. O zamanlar öyle faceymiş falan nerdeee amk.. Telefon bile yaşıtlarımda yoktur o zamanlar..
Düzgün bi insan olduğumu söyleyerek bi süre düşündükten sonra kabul etti.. Bi süre platoniğini sevdiğini biliyordum ama Rabiayı kendime çekecek şeylerle sevdirdim kendimi, 14 yaşımdan, 16 yaşıma kadar devam ettik.. Sonrasında ailesi öğrendi, yaşının küçük olduğunu söyleyerek ayırdılar.. Okula gitmedim, sürekli çalışmaya devam ettim.. -
-
1.
+3Panpa uyumuş kalmışım kusura bakma da hikaye bitti deme dıbına çalı süpürgesi sokarım (:
-
-
1.
0Bitirdim panpa (:
-
2.
0Ulan bin kızı bidaha görmedin mi ): ve senin yaş kaç, kaç sene öncesini anlattın bize
-
1.
-
2.
0Eee kardes simdi ne yapıyon, calisiyon mu yoksa okulu bitirdin mi ?
-
-
1.
010 sene öncesine dostlarım bu anlattıklarım. Suan 24 yasım. Kız başkasıyla sözlü
-
1.
-
1.
-
13.
+8Artık tatil yarıyı geçmiş, dedemin benimle işi bittiği için istanbul'a yollamaya çalıştığı günler gelmişti. Bende eğlendiğim için ısrar eder aklına girerdim sürekli. Bigün sabah uyandım 10 gibi, kahvaltımı yapıp köyün içinde avare avare dolaşmaya başladım. Saat erken olduğu için arkadaşlarımın yanına da gidemiyorum ayıp olur diye. 1 saat kadar böyle dolaşmaya devam ettim, aşağı köyde yabancı bi araba gördüm, köye yeni biri gelmişti.
Hiç istifimi bozmadan yavaş yavaş aşağı köye gittim, arabanın yanına yaklaştım saf saf bakınıyorum etrafa, bi süre sonra dayanamayıp arkadaşımın evine gitmeye karar verdim. Kapıyı çaldım bi kaç kez duymadılar, "Koraaayyyy" diye bağırdım, kapıya çıktı, "Ne bağırıyosun lan amk kahvaltı yapıyoruz" dedi. "Kanka dışarı gelsene sıkıldım amk" dedim. "Tamam kahvaltı bitsin geliyorum." dedi. Ben öyle salak salak dolaşmaya devam ederken, arabanın olduğu yerde ki evden birisi çıktı.
Yabancı geldiği için o tarafa doğru gittim selamlaşırım, bi hoşgeldiniz derim diye. Gittim adamın yanına beni gördü, hafif bi tebessümle, "hoşgeldiniz abi" dedim. "ooo yeğenim hoşbulduk." derken kimlerdensi sen doğru devam etti muhabbet. -
-
1.
0Sinop'un neresi panpa
-
-
1.
0ayancık panpa
-
1.
-
1.
-
14.
+8Konuşmaya devam ederken içerden bi kız sesi "baba içeri gel, kahvaltı hazır." diyerek adamı çağırdı. Kızın sesini duyduktan sonra adamın dediklerine odaklanamamış bi şekilde konuşmaya devam ettim. Adamla sohbeti sonlandırıp 2 ev yandaki arkadamın yanına gittim. Oda dışarı çıkmış beni bekliyormuş..
Çocuk ağzını bile açamadan direkt lafa atladım;
B: Koray şu gelenler kim lan?
K: Kanka tanımıyorum da bizim akrabalar galiba, babannem söylüyordu gelecekler diye.
B: Akrabaysa tamam kanka (muallak gibi güldüm)
K: Ne gülüyosun lan?
B: Kanka içerden bi kız sesi geldi, çok hoşuma gitti
K: Tanımıyorum kanka kızı, akraba falan deme yürü
Yarım saat kadar yürüyerek konuşmaya devam ettikten sonra yine onların kapının önüne gelip durduk. Bu sefer kapıdan, konuştuğum adam, 2 kızı ve eşi çıktı.
Meraktan ölmek üzere olduğum kızı gördüm ama nasıl bi güzellik. Doğuştan sarı saçlı, kahverengi gözlü, minyon tipli.. -
15.
+8Okulun önüne geldim.. Ya çıkışına denk gelecektim ya da okula yeni geliyor olacaktı. 15-20 dakika kadar bekledim, bi anda 'ne yana yatarsa' diye seslendi birisi, ben kim bu diye etrafıma bakarken, Rabia'yı yanımda fark ettim. "napıyosun burda" dedi, heyecanla "bi arkadaşı bekliyorum." dedim. "anladım, dersim var benim, geç kalmiyim." dedi. "görüşürüz" dedim girdi içeri.
Ulan içimde yine bi sevinç belirdi amk. Bak ben tanımadım o tanıdı beni diyerek çıldırıyorum, o an aklımda sevdiği olduğu yok. -
16.
+7Tatilim zaten bitmek üzereydi, son 2 gün kalana kadar dışarı çıkmadım, gelenlerle evde konuştum. Hatta hiç unutmam, Rabia tek başına gelmişti bi keresinde, evde çay yapmıştım içmiştik gülüşmüştük. Ne kadar başkasını da sevse gülüyorduk dıbınakoyim, gelmiş oraya kadar, terslesen başka, gülsen başka.. Gülmeyi tercih etmiştim ama bi yanım buruktu..
Son 2 gün kala dışarı çıkma sebebim, Rabianın babasıyla dedem konuşmuşlar, onların arabasıyla gidecektim istanbula, evler yakın olduğu için beni bırakacaklardı. Eski kasa Ford bi minibüsleri vardı.
Son gün gelmişti artık, köyde ki herkesle vedalaştım helallik istedim, hemen hemen her evde yemek yemişliğim vardı.. Karşı köye gittim fırsat bulup ordakilerle vedalaştım.. Akşam üstü yola çıkacaktık 5 gibiydi sanıyorum.. -
-
1.
0Rez
Burda kalsin
-
1.
-
17.
+7Öğlene doğru 11 falandı sanıyorum, gözümü açmamla "uyansana lan ölü gibi yatıyosun pekekent." cümlesini duymam bir oldu, Koray muallaksi gelmiş, dedem gece uyumadığımı söylemiş oda başımda bekleyip televizyon falan izlemiş. "lan olum bi sus, zaten canım yanıyor dıbına koyim, sende başlama sabah sabah" dedim. "kalk lan hazırlan, birazdan bizimkiler gelecek." dedi, "hangi bizimkiler"? diye sordum, "senin ki falan işte" dedi.
içimden, ben bu kıza ne ara bu kadar tutuldum amk diyerek yataktan kalktım, üstümü giyindim. Bahçeye indik Korayla, yalan olmasın 5-10 dakika içinde bizim çocuklar geldi Rabia ile birlikte..
Selamlaştık, bi süre nasılsın iyi misin muhabbeti ettik benim canım sıkıldı amk. Dedem sürekli dikkat et diyor, Rabia acıyan gözlerle bana bakıyor diğerleri gülüp eğleniyor kendi aralarında. Kalkında biraz dolaşalım dedim, ağrın var olum saçmalama falan dediler ama bunaldım amk tatilim zehir oldu zaten, gitmeye de 1 hafta falan vardı sanıyorum.
Kabul ettirdim sonunda, yürüye yürüye gidiyoruz. Bi anda aklıma Rabia ya açılmak geldi, hem bana acıyor şuan terslemez diyerek ağır adımlarla geriden ağır ağır yürüyorum. Koray fark etti yanıma geldi "ağrın mı var kanka yavaşladın?" dedi, "kanka biraz hızlı yürüyün, Rabia tek kalsın benimle" dedim, "sen çok yavşak adamsın" dedi hafif tebessüm ederek, bizimkileri alıp biraz daha hızlı adamlarla ilerledi. -
18.
+7Çay çorba faslı bitti biraz sohbet edip, kendi köyümüze yola koyulduk. Hafif hafif hava kararmıştı. Ormanın içinden geçiyorduk beyler köye gitmek için, kamyon yolu dediğimiz biyer var ama çok uzun oluyor, 20 dakika geri atıyor.. Neyse hepimiz korku içindeyiz ama kimse kimseye belli etmiyordu. Patikadan gidiyorduk, orası da dar ve aşağısı çaya kadar iniyor, bi ayağın kayarsa yannanı yedin, çaya kadar yuvarlanırsın. Herkes düzgünce gidiyor, bizim Koray muallakside Kübra dan hoşlanıyodu, ona korktuğunu belli etmeyecek ya, hoplaya hoplaya gitmeye başladı amk. Bi süre böyle gitti dengesini kaybetti düştü zütünün üstüne az bişey kaydı.
Tam bunu kaldırayım derken ayağım yerde ki köke bi takıldı, az bişey kaydım korkuyla bi ağacı tutup kaldım ama yokuş olduğu için çıkamıyorum amk. -
19.
+7Yürüyerek gittiğimiz için 20 dakika kadar güle eğlene sohbet ede ede gidiyorduk yine, fakat bu sefer Rabia ya bakmamak için çabalıyordum, tatil biteceği için. Baktığım zamanlarda da onun bana baktığını fark ediyordum, tabi o zamanlar hoşlanıyor vs gibi düşünmüyordum..
Köye vardık, köydeki köpeklerle biraz oynadık, çocuklarla selamlaştık ve tanıdık bi evden yemek yememiz için çağırdılar. Gittik selam sabah derken elimizi yüzümüzü yıkadık, oturduk sofraya, ev sahibi abla "Ne yana yatarsa, siz ne kadar benziyosunuz birbirinize." dedi, Rabia ve beni göstererek. ikimizde utandık sesimizi çıkarmadık anlaşılmış olacak ki kaşık, çatal tutuşumuza kadar benzetip devam ettiler.. Köydeki çocuklarda yaptığı için alışkındım bu duruma ama kızın yanında yapılması çok utandırmıştı, kızda aynı durumdaydı.. -
20.
+7Kızmadığını anlayınca rahatlayıp bende gülmeye başladım. Bidaha ağaca çıkıp, bu sefer emin bi şekilde güle eğlene hem onlara kiraz atıyor hem kendim yiyordum. O gün çok eğlenmiş ve Rabia ile çokça kez sohbet etmiştim buna rağmen biraz dikkatli duruyor ilk günler gibi olmamak için çabalıyordum. O günü güzel bi şekilde kapatmıştık..
Aradan 2 veya 3 gün geçti tam hatırlamıyorum, arkadaşlarla öğlen sıraları toplandık yine canımız da sıkıldı, ne yapalım diye düşünürken ben atladım lafa "hadi karşı köye gidelim" dedim. Anlaştık bu sefer Rabia nın katılmasını seslenmesini bekleyemezdim, benim içinde fırsat olmuştu, "Rabia yı çağıralım mı?" diye sordum bizimkilere, kızlardan birisi "tabi canım onsuz olur mu?" dedi, bu diyince hepsi sırıtmaya başladı. Allah'tan kızın yanında böyle diyip beni utandırmıyorlardı. Rabia nın kapısının önüne gittik, kapıyı vurduk, babası çıktı, durumu anlattık, izin verdi biraz bekledikten sonra başladık gitmeye..