1. 1.
    0
    işten çıkarken ingilizce am günü yağın sırrını açıklıyorum.

    gerçek bir efsane ve ibretlik bir öykü

    bir yıllık araştırmalarımın sonucu

    işte açıklıyorum:

    yıl 1948 akhisar -

    ikinci dünya savaşı yeni bitmiş. ülke fakir. akhisarın saruhanlı köyünde incir işiyle uğraşan ali simsirtarrak ve oğlu ihsan simsirtarrak körpe bir evde kıt kanaat geçiniyorlardı. ihsan birgün okul için çıktığında artık hiçbirşey eskisi gibi olmayacaktı.

    herzamanki gibi babasıyla kahvaltısını yaptılar. sonrasında ihsan okul için çıktı ve okula gitti. yolda hiç sevmediği aykut dene çocuğu ve onun kıl arkadaşlarını gördü. yolunu değiştirdi.ilk derse 10 dakika geç kaldı. muallim onun kulağını çekti ve cezalandırdı. ihsan muallim behçetten çok korkardı. çünkü okulda, onun cetveliyle bulduğu kişinin som altına dönüştüğü ve 50 yıl sonra ancak birisinin sihirli sözleri söylemesiyle kurtulacağını biliyordu.

    tenefüs vakti gelmişti. ihsan arkadışıyla bahçeye çıktı. ancak bin aykut, ihsan koşarken ona çelmeyi taktı. ihsan yere düştü
    ···
  1. 2.
    0
    anan da okumamıştı
    ···
  2. 3.
    0
    ihsan yere düştü. bunun üzerine aykut sanki hiç birşey olmamış gibi "ay afedersin" dedi. ihsan kalktı ve aykutun üzerine yürüdü. kısa sürede kavga çıktı. ancak ihsan,10 kişilik aykut ve çetesi tarafından dövülmeye başlandı. hıncahınc vuruyordu. ancak sonra ne varki, ihsan toparlandı ve 10 kişinin arasından aykutu bulup, sümsüğü burnuna indirdi ve aykut yere düştü.tam bu sırada muallim behçet, avluda belirmişti. ihsanın arkasındaydı. aykut hocayı görmüştü ve "cetvelinden" korktuğu hocayı gördüğü için hiçbirşey demeden susuyordu. ihsan ise:"ebeni giberler işte böyle.ne oldu taş kesildin" diye çıkıştı aykuta. ardından bir tahtanın, kılfıından ayrılışının o hazin sesini duydu. arkasını döndü, muallim behçet ahşam cetvelini kafasını indirene kadar ne olduğunu anlayamadı.

    derin bir sessizlikten sonra ihsan yavaş yavaş kıpırdayamaya başladı. rivayet gerçekleşiyordu. ihsan altına dönüşmeye başlamıştı. aykut dahil herkesin beti benzi atmıştı. ihsan tamamen altına dönüştüğünde, muallim behçette şafak attı.bu olana inanamadı.

    akşam vakti, ihsanın babası ali efendi, oğlunun altından bedenine bakıyor ve bir yandanda hüngür hüngür ağlıyordu. ancak tabiki, bunu, olayın sorumlusu muallim behçetin yanına bırakacak değildi. tüfeğini aldığı gibi çıktı ve behçetin evine vardı. köy ahallisi alinin yanında,25 kişi muallim behçetin kapısına vardı. çaldılar kapmayı,ses gelmedi.bir daha çaldılar,ses gelmedi.en sonunda ali efendi,bir tekmeyle kapıyı kırdı. ancak gördükleri karşısında şoke oldular. kanepenin üstünde muallim behçet, sağ elinde cetvel,24 ayar olmuş vücüduyla karşılarında duruyordu.

    bu olay saruhan köyünde bir efsane olarak kaldı. behçet ve ihsanın altından vücutları ise menteşe dağındaki bir mağarada saklandı

    yıl 2010,izmir

    ismail altuner 27 yaşında bir iş adamıydı. konaktaki evinden çalıştığı citibank arası sadece 100 metre mesafedeydi. tabiki yürüyerek gidip geliyordu işinden evine. işini severek yapıyordu. özellikle amerikalı arkadaşı adam jonass,ona yeni olduğu zamanlar çok iyi davranmıştı. kısacası yabancılık çekmeden alışmıştı yeni işine

    günlerden bir gün, ismail ve adam çalışırken öğle tatiline çıktılar:

    adam:hey ismail, bugün boşmusun maaan ? çıkışta bir şeyler yapalım diyoruz arkadaşlarla. gelmek istermisin ?
    ismail:tabi gelirim lan. bende sıkılıyorum amk sürekli evde. naapcaz ?
    adam:karşıyakda çok güzel bir restaurant açılmış. bugün iş çıkışı oraya gideceğiz.
    ismail:tamam olur

    iş çıkışı geldi. ismail ve adam beraber çıktılar. ancak o sırada ismaile garip birşeyler oldu.bu,daha önce tatmadığı çok tuhaf bir histi. başı dönüyor, kendini kaybediyordu.en sonunda arkasını döndüğünde, siyah kapşonlu, kırçıl sakallı,25 yaşlarında birini gördü.bu,inci sözlük yazarı simsirtarrak tan başkası değildi. ismaile doğru yürümeye başladı. ismail kaçmak istiyor ancak kıpırdayamıyordu.en sonunda adam durdu. ismailini yüzüne baktı ve "bu gece... bu gece, seni burada bekliyor olacağım... beni bul" dedi.bu sırada adam bağırdı"ismail, what fuck are you doing man ? gelsene".ismailin hayatı asla eskisi gibi olmayacaktı
    Tümünü Göster
    ···
  3. 4.
    0
    http://www.incicaps.com/r/5-11.jpg/k/1/
    ···
  4. 5.
    0
    özet geç bin.
    ···
  5. 6.
    0
    ismail ne yapacağını bilmiyordu. adam ve arkadaşları ile beraber yeni açılan restoranamı gitmeliydi, yoksa konaktaki iş yeri önünde,o garip adamımı bulmalıydı. tüm bunların kafa karışıklılığı içinde kıvranıp duruyordu.en sonunda merakına yenik düştü adamı arayarak "kusra bakma dostum, işim çıktı, gelemeyeceğim" dedi ve iş yerine doğru gitmeye başladı.15 dakika sonra işyerinin avlusundaydı.ilk başta bulamadı birşey ancak daha sonra arkasında buz gibi bir sesle "burdayım" diyen o garip adamı gördü. ismail korkmuştu ancak belli etmemeye çalışıyordu. kendini toparlayarak:"kimsin birader ? ne istiyosun benden" diye sordu. hiç bir şey söylemedi simsirtarrak. sonra ismail "lan cevap versene ?" diye diretti. gene birşey söylemedi. sonra ismail, artık korkudan eser kalmamış bir halde"lan ebeni gibiyim, cevap ver amk çocuğu" dedi. simsirtarrakin bir anda gözleri parladı.ve dedi "evet,ebe gibmek... ebe gibmek şart olur... "ismail afallamıştı. ancak daha sonra birşeyin ağzını kağadığını gördü.bu eterli beze sarılı bir mendildi. ismail, bayılmaya başlamıştı.en sonunda bayıldı ve tamamen düştü.

    ismail uyandığında kendini loş bir odada buldu. önce ne olduğunu anlamaya çalıştı. hava karanlıktı. duvardaki saat, gece 2 yi gösteriyordu. ismail önce hareket etmek istedi ancak ayakları ve elleri,bir iskemleye bağlanmıştı. sonra konuşmak istedi, ancak ağzındaki bant buna engel oluyordu. sadece çıkarabildiği "mmmh mmmmmmh" gibi sesleri duyabiliyordu. kısacası ismail tuzağa düşürülüp kaçırılmıştı. solunda ise simsirtarraki gördü. kapşonu çıkarmıştı. kahverengi saçlarıyla ismaili süzüyor,bir yandanda "ebe gibmek şart olur" diyordu.en sonunda ismailin yanına gidip:"bağarmayacaksan, bandı çıkaracağım.yok eğer bağırırsın, ebeni giberim" dedi. ismail bağırmayacağına işaret olarak kafasını salladı. bantı çıkardı. ismail:"kardeşim manyak mısın ? ben sana ne yaptım ? napıyon amk ? dedi. simsirtarrak yüzündeki o ifadeyi bozmadan :"ismail altuner... 27 yaşında... izmir doğumlu... ana adı gülşah, baba adı orhan... tc kimlik no:1202985734" ismail şaşırmıştı çünkü simsirtarrak hakkındaki herşeyi biliyordu.en sonunda simsirtarrak"hakkında herşeyi biliyorum ismail. çünkü sen, seçilmiş kişisin. ailem 50 yıldır bu anı bekledi. dedemin kardeşini canlandırmayı... bunu sen yapacaksın dedi. ismail ise "nasıl olacak o iş ?" diye sordu. simsirtarrak birşey demedi. çekmeceyi açtı ve içinden bir desert eagle çıkardı. ismaile doğrulttu ve :"şimdi seni çözeceğim ve beraber menteşe dağına gideceğiz. eğer yanlış bir şey yaparsan acımam, titreterek boşalırım"
    Tümünü Göster
    ···
  6. 7.
    0
    ismail ve simsirtarrak, menteşe dağına doğru yola çıkmıştı. araba ise koskocaman bir renault kangroo idi. direksiyonun başında simsirtarrak vardı.ne olur ne olmaz diye ismail elleri (arkadan),ayakları ve ağzı bağlı arkada duruyordu. izmir muğla arası 4 saatti. hava karanlıktı, saatler 4ü gösteriyordu. yolu yarılamışlardı. simsirtarrak aydın - çinede bir benzilikte durdu. marketten su aldı. sonra arabayı ormanlık bir araziye çıkardı ve durdu. arka kapıyı açtı. ismaile:"su istermisin ?" diye sordu. ağzı bağlı olduğu için cevap veremeyen ismail, başını sallamakla yetindi. sonra simsirttarrak bir kamış ve bir bıçak çıkardı. bıçakla ismailin ağzındaki bantı ortasından hafif bir delik açtı ve kamışı oradan soktu. kamışın diğer ucununuda su şişesine sokan simsirtarrak:

    "şimdi çok iyi dinle. buradan menteşe dağının doruğuna çıkacağız. büyük dedem, orada, karacalı denen bir mağarada olacak.onu bulacağız. sihirli sözleri söyleyeceksin. bilmediğini biliyorum, bende bilmiyorum. bunu orada keşfedeceğiz. bunu ancak sen yapabilirsin. eğer sana sözlü şekilde anlatsam, kabul etmezdin biliyorum.o yüzden kaçırmak durumunda kaldım. heralde ciddiyetimi anlamışsındır. şimdi ağzındaki bantı çıkaracam ve ayaklarını çözüp öne bindiricem. daha 2 saatlik yolumuz var"

    dedi

    simsirtarrak ve ismail,2 saat sonunda menteşe dağının doruğuna ulaştılar. ismail arabayı durdurdu. elinde silahla ismailin kapısını açarak, inmesini işaret etti. ismail indi ve simsirtarrak onu kolundan tutarak:"yürü ismail.az kaldı. biraz sonra sende kurtulacaksın ve ben istediğimi alacağım diye konuştu. ardından yola çıktılar. karacalı mağarasına vardılar. içerisi zifiri karanlıktı. simsirtarrak feneri açtı. ilerlemeye koyuldular. yürüdüler yürüdüler yürüdüler.en sonunda büyük bir taş mekana vardılar. burada masum bakışlı küçük bir çocuğun şaşkın dolu bakışları ve elinde cetvel ile oturur durumdaki bir adamın, altından vucütları duruyordu. simsirtarrak ismaili bir kayanın dibine oturttu ve kayaya bağladı. ardından bir ateş yaktı. ateş harlanıyordu ve tabi ismail, olan bitene bir anlam veremiyordu.en sonunda bir kap çıkardı. ismaile dönüp:"şimdi sessiz olacaksın. eğer çıt çıkarırsan vururum" dedi ve silahı gösterdi. ismail:"yok susarım" dedi. kabı ateşin üstüne koydu ve çantasından acaip malzemeler çıkardı. sırasıyla malzemeleri, kızan ateşin üzerindeki kaba atıyordu ve bir yandanda: "

    eeeey göklerin gökleri, uluların ulusu, yücelerin yücesi. sesime kulak ver... feryadımı duy... beni anla ve beni gör.şu an burada seni çağırıyorum.gel suzan"

    diye bağırdı.ve bu sırada inanılmaz parıltılı bir ışık, odayı kapladı. ismailin aklı yerinden çıkacak gibiydi. simsirtarrak ise gayet sakin bir şekilde olan biteni izliyordu.en sonunda çok güzel ve alımlı bir kız geldi ve simsirtarrak:"buyur ciciş, beni çağırmışsın" dedi

    suzan simsirtarrak a yaklaştı. simsirtarrak ise :"suzan, senden dedemi tekrar eski haline getirmeni istiyorum diyerek, altından çocuk vücudunu gösterdi. suzan iste:" biliyorsunki bunun için sihirli sözlere ihtiyacın var şekeeer" dedi. simsirtarrak ise:"bunları sen soracağın sorular gerçekleştirecek. işte şurada gördüğün adam varya, soruları ona sor" dedi ve ismaili gösterdi. ismail ise zangır zangır titreyerek suzana kafasını salladı. suzan iste başladı : "tamam şekeeer işte soruyorum.

    bir:simsirtarrakı ilk ne zaman gördün ?
    ismail:işten çıkarken

    suzan:kime konuşuyordun ?
    ismail:adama (adam johson)

    suzan:nece
    ismail:ingilizce (amerikalı adamla fransızca konuşacak hali yok)

    suzan:en çok neremi isterdin ?
    ismail(gülerek ve mest olmuş şekilde):am

    suzan:seni çapkun seniii... peki bugün hangi gün =
    ismail:cuma günü

    suzan:hmm... peki son soru... baban hangi işle uğraşıyodu ?
    ismail:yağ

    bu sırada simsirtarrak atladı ve : işte kutsal sözler bu.tanrıma şükürler olsun. kurtuluyorsun dede" dedi ve "işten çıkarken adama ingilizce am günü yağ" diye haykırdı.
    Tümünü Göster
    ···
  7. 8.
    0
    birden odayı bir ışık kaplamıştı. simsirtarrak bunları söyledi. yanına baktığında ise suzan adlı peri, kaybolmuıştu. sağında ismail, duruyordu.ve karşısındaki dedesi... yavaş yavaş altın çözülmeye başladı... ve simsirtarrak karşısında çözülmeye başlayan dedesini görünce gözlerinin dolmasına hakim olamadı... bağırdı:"dede, dedecim... şükürler olsun... 50 yıl sonra hayata döndün. ihsan ise kafası karışık bir şekilde :"kimsin sen,ne yapıyorsun burada diye bağırdı." ancak simsirtarrak ın unuttuğu bir şey vardı.bu sözler, behçet muallimide canlandırmıştı. muallim behçet "ne oluyor lan burada" diye bir nara koparttı. ihsan:"eyvah, behçet muallim" diye bağırdı. simsirtarrak "dede,kim bu adam diye bağırdı" ihsan:"bu behçet muallim, cetveliyle vurduğu kişi taş kesilir" diye bağırdı.bu sırada simsirtarrak "huur çocuğu... sendin demek dedemi altına çeviren... al dıbına koyim" diye bağırdı ve iki el ateş etti behçet muallimi. muallim, yere düşerken cetvelini elinden attı ve cetvel, doğruca simsirtarrakın kafasına çaptı ve altına dönüştü. ihsan, altına dönüşen simsirtarrakı gördü ve dehşete kapıldı. ancak solunda hala kayaya bağlı ismaili gördü. ismaili çözdü.ve bu sırada şiddetli bir sallantı hissetliler.oda sallanıyordu ve çökmeye başlamıştı. ismail ve ihsan, koşarak mağaradan çıktı. geride ise çöken bir oda, simsirtarrakın altına dönüşmüş vücudu ve behçet muallimin cesedi kalmıştı
    ···
  8. 9.
    0
    ihsan olan biteni kısa sürede öğrendi,ve kendini feda eden torununu düşündükçe hüngür hüngür ağladı.ve onun anısını her daim yaşatmaya karar verdi. inci sözlüğe girerek simsirtarrak ın hesabıyla giriş yaptı ve inci sözlükte bu fenomeni başlattı.

    işten çıkarken adama ingilizce am günü yağ

    tabi ebe gibmek şart olur !
    ···
  9. 10.
    0
    ve işte

    aylardır çözemediğinizz soru bu beyler
    ···
  10. 11.
    0
    okumadım
    ···
  11. 12.
    0
    ha gibtir demek istiyorum ha gibtir ha gibtir
    ···
  12. 13.
    0
    auhauha sardı lan baya aferim bin verdim şükületayı
    ···
  13. 14.
    0
    @12 osman abi selamlar
    ···
  14. 15.
    0
    up up up up up
    ···
  15. 16.
    0
    rezerve
    ···
  16. 17.
    0
    vay amısını gibiyim sayın seyirciler süper lan şukulardan şuku beğen afferim ipne süper olmuş
    ···