işlem uygulanıyor

Işıklar altında yat fakat her şeyin üstünde olduğunu bilerek.

Aynı aynı rüyalar. Daha değişik kötülükler görmek istiyorum artık.

Fazla masum, draaaaaaam

Kafiyeler kendini tamamlıyor benden önce ben sadece kelimeleri tek tek harfe döküyorum ne olduğunu başlıca düşünmeden o an aklımda ne anlatmak istiyorsam o'dur fazlası değil.

Yüzlerce dedter sayfası harap oldu puslu zihnimin kalıntılarından. Deftere yaz, deftere yaz, deftere yaz sadece daha da düşüyorsunuz. "365 sayfalık bir kitaba tek günümü sığdırmak isterdim."

Çöktüm

istedim, çok istedim anasını gibeyim o kadar çok istedim ki benim olmayacağını bile bile istemeye devam ettim.
Gerçekleri duymak istemiyordum artık bana ne kadar bırak artık deseler de benim kafam oradayken başka bir şey bilmiyorum.

https://www.youtube.com/watch?v=rCXKVwcQVek

Home, sweet home

Yavaştan gibtir olup gitmek vardı.

I want your bite.
Güsel şarkı

Düşüncelerin altında ezilip duruyorum.
Okuma düşünme bakma görme.

Sen de.

Damarı al direk sömürdün her şeyimi.

Somehow means are more than a word in a mind after completing them as a sentence they lost their everything.

Ol
Kim istersen
Kimi düşlersen
Yap
Ne istersen
Ne hissedersen
Sev
Beni diğerlerinden daha çok.

Herkese bir yetenek bahşedilmedi doğarken. Bahşedilenler ise kendini hep yukarıda gördü haklı olarak.

Ben ise sahip olduğum her şeyimi doğuma bağlamadım.

Külliyatını gibeyim içimdeki nefret köpürüyor kıyıyı döven soğuk dalgalar kadar keskin.

Yazık sakat herhalde.

Yazan, yazmayı düşünen herkesin kafasının içine bencillik ilişir. Saniye saniye nüfuz eder beynine dopamin misali hoşuna gider fark edemezsin ne olduğunu. Kargaya yavrusu kartal görünürmüş o 2 satırın kıymetini canın kadar iyi bilirsin bir o kadar da değersiz olduğunun farkına varmadan.

Toz kondurmamak için elinden geleni yaparlar isterse dünyaca ünlü olsun isterse sadece kalem tutsun bu onun ne kadar düşünce yoksunu olduğunun dışavurumudur. Tekerrüre mahkum olur toz kondurmamaya devam ettikçe.

Ders çıkarana kadar o düşünceler sansürlü bir şekilde yayılır her yere ve bu senin iğrenç düşünce yapını gözler önüne sunar insanlar ne kadar nefret kusarsa kussun o egonun kafesi seni koruduğunu sanarsın ta ki o hastalıklı düşüncen seni de zehirleyene kadar.

Haha hah.
Basitleştire basitleştire geriye anlatılacak bir şey bırakmıyorlar. Tek seferde anlayacak kapasite olsa sorma ihtiyacı duymazdı zaten.

Ben de burada kendi kendime salakça sitem ve öz eleştiri yapıyorum.

Saklamak kolaydır dini bilimi inancı.
Neden sorusunu ise şöyle cevaplayabilirim size bunlara ulaşınca veya nirvanaya başka bir algının farkına varıyorsunuz içinizdeki üst akıl gibi. Sizin ama sizden bağımsız aynadaki kadar sen ama sana benzemiyor.

Düşünce yapısı orada değişir doğa kanunları ile düşünür hayatta kalamayan ölür, zayıfa yardım etmek benim görevim değil benim görevim hayatta kalmak der.
id, alter ego, bilinçaltı, ego. Çok farklı terimleri var. Ama tatava yapmaya gerek yok. Benlik güdüsü insanın içinde hep vardı var olacak. Her eylem pohpohlar onu yapabilirim. Bunu belki nietzsche okuyarak anlar belki de bir tanrıya bağlayarak keşfeder belki her zaman içindedir.

Ama yapabileceğini bildiği sürece odak merkezi kendisidir. Niye başkası olsun ki bilgiyi kendine saklar diğerlerini bunun için değerli görmez ancak be ancak idol seviyesine ulaşmış kişileri hayranlıkla izler onlara ulaşma isteği duyar.
Zirvedeki yalnızlık daha yukarısı zirveden çok uzak şu an. Hala arkadaşları var ama o arkadaşlar da kademeye göre arkadaşı onun kafasında, herkes sınıflandırılmış kendisini gördüğüyle en yakın olur. Onda kendi yanlışlarını arar ve böylece ikisi de farkındalığa ulaşır. Erken ulaşan yol ayrımı ister her zaman. Bu böyle devam eder başkasıyla ve her daim.