1. 1.
    -1
    okuyan kendi kazanır.ama okuduktan sonra hayata bambaşka gözle bakıp yolunuzu çizmeye başlayacaksınız. okumayanda kendisi bilir.ben anlatayımda.

    okuduğum 2 yıllık dandik üniversiteyi bile bitiremeyip memleketime yani ankaraya dönerek iş dünyasına atıldım.iş dünyası dediysek öyle holdingler falan değil.her gencin çalışabileceği burger king,mc donalds tarzı fast food yerlerde çalıştım.5 ay burgerda çalıştım.2-3 ay daha dursaydım service süpervisör olacaktım.1 sene içinde de müdür. fakat ben orda kalmadım, kalamazdım.şapka takıp, burnu büyük müşterilerle uğraşmak bana göre değildi.hem maddi açıdan anca kendimi kurtarıyordum. bize işmi yok amk diyerekten burgerdan ayrıldım. fakat umduğum gibi olmadı harbiden bize iş yoktu. baktım bütün daşşaklı firmalar haliyle daşşaklı personel arıyor. birde tecrübe tabiki. boş duracağımıza bildiğimiz işten devam edelim şimdilik deyip fast food olayına tekrar döndüm. burgera girmeyi yediremedim. bizden ayrıldı yapamadı geri döndü denmesin diye. rakip firma mc donalds'a başladım.3 ayda orada maceramız oldu. allaha şükür elimiz yüzümüz diksiyonumuz düzgün olduğu için böyle yerler bu tarz tipleri bırakmak istemiyor.mc donalds'tanda çıkma müdür yapalım tekliflerine karşılık istifayı bastım.en azından 1 sene içinde fast food tarzı yerlerde tecrübe edinmiş. oralardaki işimi garantiye almıştım. hiçbir yer bulamazsam orada çalışırım rahatlığıyla yeni iş aramaya koyuldum.
    ···
  2. 2.
    0
    önce nasıl bir iş aradığımı kafamda planladım. bana kaliteli insanlarla iletişim halinde olacağım, şık kıyafetleri olan. uzaktan bakınca göze hoş gelen bir iş lazımdı. amacım hem sosyal çevremi genişletmek, hemde kendimi geliştirmekti.ama bu tarz yerlerin beni alması zordu. fakat şunuda biliyordum hayat insana inanılmaz fırsatlar sunuyor. yeterki değerlendirmesini bil. sonra dedim ki kendi kendime.lan dalyarak ingilizcen varmı yok, bilgisayar eğitimin varmı yok. kişisel özelliklerimin ne kadar zayıf olduğunu farkettim.o an kafamda bir fikir canlandı. elimdeki bütün parayı kendimi geliştirmek için kullanacaktım. diğer çalıştığım yerlerden kalan 2.000 liraya yakın birikimim vardı. önce sağlam bir ingilizce kursuyla anlaştım.6 ayda konuştururuz dediler.500 lirayı oraya gömdük.bir yandan spor salonlarında takılıyordum iyi görünmek için. ardından sırf sertifika almak için belediyenin açtığı bilgisayar kursuna katıldım. hemde beleşti 3 ayda veriyorlardı. ardından kişisel gelişim kurslarına yazıldım. müşteriyi ikna teknikleri, iletişim faktörleri v.s. gibi yerlerin eğitim progrdıbına kaydoldum. herşeyim tamamdı işe gider gibi sabah çıkıp o kurs senin bu kurs benim geziyordum.
    ···
  3. 3.
    0
    fazla uzatmayacağım çünkü sözlükte problem var galiba. yazıyorum yazıyorum tam gönderirken sayfa gidiyor amk deli oldum sabahtan beri.

    müthiş eğitimlerle geçen 7.5 ay sonunda artık 11 tane ayrı dalda sertifikam vardı. görmemiş gibi denk gelen seminerlere, eğitimlere herşeye katıldım. amacım başvuracağım firmalara şişkin bir cv vermekti. ingilizcem iş görüşmelerinde derdimi anlatacak kadar gelişmişti, bilgisiyarda fena sayılmazdı. kendime para vererek özel bir cv yaptırıp kopyalattım. bütün belgeler cv'min içindeydi.o kadar gururlanıyordum ki amk. şimdi sırada iş aramak vardı. sadece ve sadece büyük firmalara başvuruyordum. çünkü büyük firmada yükselme şansın daha fazla olur + referansıda güçlü olur.hep üst pozisyonlara başvuruyordum. yönetici kadrosuna asistan, yardımcı v.s. bir şekilde girmem lazımdı. başvurduğum çoğu yerden aradılar, görüştüğüm yerlerin hemen hemen hepsi gel başla dedi.ama bulamıyordum amk kafama göre bir iş.
    ···
  4. 4.
    -1
    1 hafta içinde 20'den fazla iş görüşmesine gittim.16 tanesi evraklarını hazırla gel başla dedi. içlerinde en iyi olanları erteliyordum ki başka yer bulamazsam oralara gitmeye şansım olsun diye. ardından dünyanın önde gelen markalarından biri olan coca cola'dan iş teklifi aldım. görevim fabrika saha sorumlusuydu. gelin görüşelim dediler gittim.iş görüşmesinde nasıl davranılır ne yapılır ona kadar eğitim almıştım amk.5 dakikada bağlıyordum karşımdakini. ağzımdan öyle kelimeler çıkıyordu ki ben bile anlamıyordum nasıl söylediğimi. karşımda 3 tane takım elbiseli coca cola yetkilisi vardı.cv'me baktıvayy bu yaşta bu donanım bunlar sahte olmasın diye şaka yaptı bir tanesi. eğer şüpheniz varsa şu an kalkıp gidebilirim efendim dedim.3-5 saniye züt oldu dur yav sende gelmeden gitmeyi düşünüyorsun dedi. demek ingilizce biliyorsundan girdiler. çatır çatır soruyor. çatır çatır cevaplıyorum. herbiri bir yerden birşey soruyor. cevaplarını veriyorum.bu görev için kendini hazır hissediyormusun çünkü yaşın çok genç dedi kaldırabilirmisin yöneticiliği dediler. kendini yöneten insan herkesi yönetir diyerek dumur etme çalışmalarıma devam ettim. hayretler içinde kaldılar. neler söylüyordum lan ben.
    ···
  5. 5.
    0
    karşılıklı gülüşmeler, ters köşelerle geçen bir görüşme şeklinde devam ediyordu.en sonunda para konusuna geldiler. benimde aldığım eğitimlerde eğer iş görüşmesinde maaş olayına girerlerse bilki seni işe alırlar istediğin parayı verirler. bunuda yazın aklınıza beyler. bizden beklentilerin ne diye sordu bir tanesi. işte huzurlu ve güvenli bir çalışma ortamı ve emeğimin karşılığını almaktan başka beklentim olamaz diyerek kendimden emin bir cevap verdim. bunuda unutmayın kendinizden emin olun sıfır bir insan olsanız bile karşınızdakine çekingen imajı vermeyin. saha çalışması yaparken şöyle bir olay oldu ne yaparsın tarzı bir soru sordular. kendim halletmeye çalışırım halledemezsem müdürlerime aktarırım dedim. buda kilit sorudur her görüşmede sorarlar ve vereceğiniz cevap budur sakın başka cevaplara girmeyin.her sorularına ters köşeler yaparak cevap verdim. bana hayranlıkları tam aradıkları eleman olduğum gözlerinden belliydi. bizden ne kadar maaş bekliyorsun çekinmeden söyle dediler. daha önce görüştüğüm ve beklemede olan yerlerden 3.000'e kadar veren oldu.ama sizin firma prensipleriniz nedir bilemem tabiki. eğer anlaşırsak ortak bir nokta buluruz dedim. adam sana tek bir teklif yapıcam ister düşün ister kabul et dedi. buyrun dedim.3.400 lira maaş + şirket arabası + şirket telefonu + aylık 1.000 lira ekstra giderlerin için hesabına para yatıracağız dedi.
    ···
  6. 6.
    0
    ohaa lan müthiş bir teklifti bu.ama hemen atlamamam ağırlımı korumam lazımdı. içim içimi yiyordu amk. pekala ben size şimdi ne söylersem yalan olur, teklifiniz yarına kadar geçerliyse yarın ben size ulaşayım olurmu dedim. olur dediler. kapıdan çıktım bir sigara yaktım lan olum anasını gibecem piyasanın bekle lan iş dünyası ben geliyorum dedim evin yolunu tuttum. ertesi gün adamı aradım tamam kabul ediyorum dedim. evrak listesini hazırladım ve işe başladım. altımada beyaz bir polo verdiler. cebimde faturalı şirket hattı.lan dedim amk voleyi vurduk ama doymuyordum yetmezdi. görevimde şuydu beyler. coca cola'nın ankaradaki bir fabrikasında fabrika içini ve dışını yönetmek. elim zütümde orada burada geziyordum. millet inanmıyordu saha sorumlusu olduğuma. beni patronun amerikadan gelen oğlu falan sanıyorlardı amk.o toplantı senin bu toplantı benim altımda arabamla gezip duruyordum.bir haftada 4-5 şehir gezdiğim oluyordu.ne güzel bir şeymiş lan yönetici olmak. fabrikaya bir giriyorum babam kadar adamlar yalakalık yapıyorlar amk. tabi bende zamanında çok gibildiğim için yalaka adamlarıda sevmediğim için en çok yalakaları gibiyordum. sessiz sakin adamları hep kolluyordum.

    edit : inanmayan bazı arkadaşlar olmuş. açıkcası pek umrumda değil.ben oraya müdür olarak değil saha sorumlusu olarak girdim. müdürlük için fakülte mezunu arıyorlar, bazı istisnai durumlarda okuduğu okulu gözetmeksizin müdür yapabiliyorlar.ben sadece burda birikimlerimi aktarıyorum. inanmayın ama ders çıkarın.
    ···
  7. 7.
    0
    1 ay boyunca çok huzurlu şekilde çalıştım. paramda vardı, arabamda hatta gibişmek istesem gibeceğim tonla ofis çalışanı vardı.ama gözümü karartmış köpek gibi çalışıyordum. izinli olduğum bir gün şirketten aradılar. böyle böyle uruguay'dan satış temsilcileri gelip fabrikaların işleyişini göreceklermiş. bende bunlara yardımcı olacakmışım her konuda. peki dedim. uçakları gece 02:30'da ankaraya inecekmiş. bende gittim iyi bir otelde bunlara yer ayarladım. herşeylerini hazırlayıp havalimanına gittim. yanımada fabrikada benle takılan diğer saha sorumlusunu aldım. neyse adamlar uçaktan indi bunları karşıladık. otellerine yerleştirdik. ertesi sabah almak üzere otellerine bıraktık. ertesi gün 3-4 saatlik uykuyla gittim bu muallakleri otelden aldım. kahvaltılarını yaptırdım. ordan fabrikaya geçtik.ben anlatıyorum onlar dinliyor. meğer içlerinden bir tanesi coca colanın uruguay bölge sorumlusuymuş. sonradan belli olmuş geleceği kimsenin haberi yok. bende fabrikada öğrendim. tabi adam daşşaklı kafalamak lazım. bunları ben akşama kadar yanımdan ayırmadım fabrikada işimiz bitince ora senin bura benim ankarayı gezdiriyorum. diaron isimli bölge sorumlusu beni beğenmiş. yurtdışında çalışmak istermisin dedi bana. hayır düşünmüyorum dedim.amk uruguayda ne yapıcam gidip orası aklıma geldi. coca cola değil başka bir yerde ama uruguayda dedi. hayır teşekkürler diyerek mevzuyu kapattım. hedefim amerikaya gitmekti zaten.
    ···
  8. 8.
    -1
    herifleri 3 gün yedirdim içirdim gibiştirdim bile. diaron bana kartını numarasını verdi. bendende numaramı aldı seni arayacağım dostum diyerek ülkeden ayrıldı. bunlar gittikten 1 ay sonra coca cola'dan bana e-mail geldi. diaron hakkımda amerikaya rapor sunmuş genç dinamik bir yönetici adayı diyerek coca cola'nın akademilerine katılmama referans olmuş. amerika los angeles'ta 1 senelik akademi eğitimine davet edildim. fakat gitmedim. çünkü daha sektörde toydum oraya gidersem ezilme şansım vardı. diaron'un falan oralarda giblenmediğinin farkındaydım. sadece referans olabilirdi. diaronu aradım nezaketinden dolayı teşekkür ettim fakat gidemeyeğimi söyledim. anlayışla karşıladı o zaman sana bir teklifim var dedi. nedir dedim. türkiye piyasasına uruguayda kendi işlettiği restourant zincirini getirmeyi düşünüyormuş.ilk şubesini istanbulda açacakmış. coca coladan ayrılıp oranın başında dururmusun dedi.bu teklifiniz etik değil dedim. farkındayım sadece sen ve ben bileceğiz bunu dedi. düşünmek için zaman istedim ve telefonu kapattım.
    ···
  9. 9.
    0
    düşün düşün kafayı yiyecektim.bir yanda hayallerimdeki iş diğer yanda daha iyi para, daha iyi pozisyon ama tanımadığım bir istanbul çevresi. zütümde yemiyordu açıkcası ama arkam çok sağlamdı. diaron tam bir para babasıydı. aradım bu lavuğu türkiyeye gelirmisiniz görüşmek istiyorum sizinle dedim.ben gelemem ama birilerini gönderirim dedi. olur dedim. adamlar geldi evimde misafir ettim. oturduk konuştuk. restourant türkiyede hiç olmayan tipten çok değişik menülere sahip hem güney amerika mutfağı hemde dünya mütfağını bütünleştiren bir restouranttı. maddi konuları hiç konuşmadık. ayda en az 15.000 lira alacağımı biliyordum ama. adamlarla konuştum kafama yattı tamam gelin açalım dedim.ama istanbuldaki piyasayı bilmediğimide söylemiştim. orasını bize bırak dediler. coca cola'ya istifayı bastım. hemen istanbula gittim. ortaköyde bir otele yerleştim. arada geçenleri anlatmıyorum uzun sürer.
    ···
  10. 10.
    0
    restourant 3 ay sonra açılacaktı. benim gibi hazırda 20'ye yakın personeli vardı şimdilik. hepsiyle irtibat halindeydik. diaron iş görüşmelerini ve restourantla ilgili herşeyi benim yapmamı söyledi. kariyer.net'e oraya buraya ilan verdik.amk iş görüşmesine giden tarafken iş görüşmesi yapan taraf olmuştum. birde diaron saolsun hesabıma amerikan dolarlarını yapıştırıp duruyordu. görüşmeye gelen adamları alttan yetiştiğim için gözlerinden tanıyordum.ama yetişemiyordum. coca cola'dan tanıdığım bir tane müdürü aradım.gel böyle böyle yanımda başla altımda çalışacaksın ama parası çok iyi dedim. direk dalgamı geçiyorsun dedi. seçim sizin dedim. adam aradı 2 gün sonra geliyorum dedi. coca coladan bu şekilde 3 tane müdür çektim yanıma yardımcı olsunlar diye. daha önceden restourant müdürlüğü yapmış bir sürü adamı asistan olarak aldım yanıma. hayatım inanılmaz değişmişti bir insanın hayatı 2 senede bu kadar değişemezdi olamazdı ama olmuştu. benim azmim, kendime olan güvenim başarmıştı bunu. inanın dostlar herşey insanın kendinde bitiyor. neyse diaron'u aradım olum bu böyle olmaz buraya adam gönder amk dedim herif hemen 10 kişilik bir kadro gönderdi. kimisi aşçı, kimisi ızgaracı, kimisi müdür. altımda 100'e yakın adam olmuştu nerdeyse daha restourant açılmadan.ve hepsi zütümde geziyordu. diaronun sağ kolu gibi birşeydim amk.
    ···
  11. 11.
    0
    etiler nispetiye caddesinde 3 katlı bir dükkanı kiraladım. sistemi oturtmuştum artık ilgilenmiyordum herşeyi mühendisler, müdürler,mimarlar, dekorasyoncular hallediyordu.ama uruguay'a girip ordaki restourantları görmem lazımdı.1 haftalığına uruguay'a gittim. sistemi işleyişi gördüm. aynısını burdaki şubeyede uyguladım.bir yandanda istanbul sosyetisiyle irtibat halindeydik. kimseyi tanımıyordum amk.ama konu gırtlak olunca bir anda sosyete çevrem oluştu. ünlüler,iş adamları beni görünce şaşırıyorlardı.bu yaşta bu sorumluluk inanılmaz diyorlardı. kokteyllere,reinaya, nusrete,günaydına gidip gelerek orada kodaman bir çevre yaptım. girişimci bir iş adamıydım artık. ailem tedirgindi bu kadar yükselişin inişi hazin olabilirdi.ama gözüm karaydı karşıma kimse çıkamazdı. parayla herşeyi hallettiriyordum.bir telefonla onlarca kişiyi diziyordum karşıma. restourant 3 ay içinde yetişmedi 5.5 ay sonunda herşeyini tamamladım. kocaman 3 katlı dev bir restourant sahibi gibi birşeydim artık. güzel bir açılışla şubemizi açtık. açılışa acun,cem yılmaz, kenan doğulu, ferit şahenk gibi adamlarda katıldı basının ilgiside yoğundu. rüyada gibiydim amk nerden nereyee
    ···
  12. 12.
    0
    açılmıştık. restourant çok farklı bir şekilde dizayn edildiği ve farklı menüleri olduğu için dikkat çekiyordu. kısa zamanda istanbul sosyetesinin gözdesi olmuştu.her akşam paket oluyordu. emrimde 40 tane garson 22 tane komi ve 10 tane yönetici vardı. diaron bana güveniyordu maaşımı kendim belirliyordum. inanmazsınız her ay 50.000 liraya yakın para kazanıyordum. çalıştım,didindim, mücadele ettim. istanbulun en büyük mekanlarından birinin sorumlusuydum. hayatım tamamen değişti.ama yüküm çok ağırdı. kendimi bir yandan geliştiriyordum. kıbrısa gittim şarap eğitimi aldım, amerikaya gittim restourant düzeni konusunda dersler aldım, türkiyede yöneticiliğin el kitabını yazacak derecede eğitim aldım. herkes hayran kalıyordu her konuda bilgili olmama. durduramıyordum kendimi lan nasıl bir insan olmuştum.ama ailemden uzak sevdiklerimden uzaktım. yanımda sadece mevkim için duran, menfaat için yalakalık yapan insanlar vardı. ailemi getiremedim yanıma. istemediler.muhafakar bir aile olduğumuz için ailem istemiyordu bu işi yapmamı. alkollü mekandı ve annem sürekli rüyasında kötü şeyler gördüğünü bana söylüyordu.

    edit : he amk hee gecenin bir körü oturdum zütümden uyduruyorum. diaronlar uruguaylar yalan tamam yalan amk inanmayın ama dediklerimi uygulayın be olum. artık kimseye şu şöyle bu böyle demicem bir tane kardeşim kendinden bir şeyler bulursa o bana yeter. entry bile girmeyin çok ciddiyim. benim amacım insanın isteyince başaramayacak şeyinin olmadığını göstermek. paragraflar dolusu yazılarımın içinde cımbızla kelime çıkarıp yalancı yaftası yapıştırmayın bana.
    ···
  13. 13.
    0
    bir yandan para basan bir dükkan bir yandan 24 saatin 15-16 saati çalışan ben. rüyamda bile duyduğum gürültüler.ama kesin olan şey zirveye doğru yürüdüğümdü. tabi bu arada etilerin gözde mekanlarından tekliflerde aldım ama hayır bırakamazdım bunuda. diaronu yüzüstü bırakamazdım. adam her hafta geliyor benim fikirlerimi alıp gidiyordu. parasını bana emanet etmişti. arkadaşımın biri sormuş gibiş sokuşun kralı oluyordu olmazmı amk. koskoca mekanda daşşaklı daşşaklı gezen ben ve mekana gelen benden zengin sosyete kızları.bir gecede 3 tanesiyle takıldığım bile oluyordu. derken beklenmedik bir şey oldu. işyerime bir zarf geldi beyler. üstünde adım yazıyordu. öğlen saatlerinde gelmişti. zarfı açtım. içindeki kağıtta sadece vergi makbuzu adınıza kesilmiştir.500.000 TL yazıyordu.bu neydi amk. sağ sola araştırdım sordum. herhangi bir devlet kurumu değildi, isimde yazmıyordu sadece adım tutar ve bilgidir yazısı yazıyordu. sonradan öğrendim haraç istiyorlarmış. giblemedim tabi amk. aradan 1 hafta geçti mekanın yan bölümüne sigara içmeye çıktım. yanıma pardüseli birisi yanaştı. adımı söyledi müşteri sandım buyrun dedim. verginizi ödememişsiniz dikkat edin şu abinin selamı var dedi. ismini söylemeyeceğim ahmet diyeceğim. kimdi lan bu ahmet. hemen soruşturdum etilerin haracını yiyen bayağı daşşaklı bir adammış.
    ···
  14. 14.
    0
    hemen diaronu aradım. böyle böyle haraç istiyorlar dedim. güldü.beni aramana değecek birisimi dedi. galiba dedim. isim ver dedi. ismini verdim 1 saat sonra arayacağım seni dedi. artık ne yaptı ne ettiyse adam aradı. tamam akşam misafirin olacak iyi karşıla onu dedi.ne demek istiyorsun dedim. gelince anlarsın dedi. akşam başladım beklemeye.bu huur çocuğu 6-7 kişi geldi mekana. selamun aleyküm ben ahmet dedi. vayy vergi memurumuz gelmiş dedim. benimde arkamda müdürler var amk vur desem vururlar yalakalık olsun diye. koçum bu muhabbetleri geçelim buyur etmeyecekmisin dedi. edeple geleni hürmetle göndeririz buyrun dedim.ama adamlar kapıda beklesin dedim. eyvallah dedi.eee anlat ahmet abi derdin ne dedim. derdim yok birader mekanınızın adını duydum yemek yemeye geldim dedi. eyvallah bendensin o zaman bugün dedim. bunları ağırladım. çıkarken dadanan olursa haberim olsun dedi.o an anladım diaron buna ayarı verdirtmiş taa uruguaydan. mafyayla bile muhattap oldum amk yerinde. istanbullular bilir nispetiye caddesi sosyete mekanıdır gece tanımadığınız adam göremezsiniz.bu şekilde olduğu için mafyatik olaylar çok oluyor. neyse gibtir et. annem aradı bu olaydan 2 gün sonra. annemde kalbi temiz kadındır rüyasında ne görse çıkar. olum rüyamda gördüm belinde silah vardı ama çıkaramıyordun düşmanların var senin falan dedi.yok artık dedim ama içten içe tırstım.2 gün önceki olaydan dolayı. olum parası batsın bırak gel sana göre değil oralar dedi. tamam anne sen düşünme bunları haftasonu geleyim yanına sen beni özlemişsin dedim kapattık. haftasonu ailemin yanına gittim. haliyle mekan boş kaldı.kim olduğu belli olmayan adamlar arabayla geçerken 3 el ateş etmişler mekanın en yoğun olduğu saatte haberlere falanda çıktı. evdekilere olayı çaktırmadan istanbula gittim hemen.
    ···
  15. 15.
    0
    gittiğimde olayın detaylarını öğrendim. kameradan izledim siyah bir bmwden mekana sıkmışlar. plaka falan araştırdı polis ama sonuç çıkmadı. ahmet olayı duymuş aradı beni.ben hallederim ama nakit lazım dedi.o an mevzuyu çözdüm. ahmet bizi mekandan çökenlerden kurtarma dümeniyle bizden para koparmaya çalışıyordu yermiyim ben amk. diaronu aradım şu ahmetle ilgilen tekrar dedim. diaron yine ne yaptıysa ondan sonra adamı ne gördüm ne duydum. mekan çatır çatır işlemeye devam ediyordu. bütün tanındık simalarla boy gösteriyordum.bir yandan cıvıl cıvıl bir hayat diğer yandan annemin söyledikleri kafamı karıştırıyordu. allahım sen soktun beni bu işe sen çıkar hakkımda hayırlı değilse dedim. devam ettik. yaklaşık 1 sene boyunca bu mekanda patronluk yaptım. kasa bendeydi hesaba ne atarsan diaron eyvallah çekiyordu. allah var hiç haram yemedim, çalmadım zaten kredim sonsuzdu adam maaşını sen belirle demişti. artık gözümü büyüme hırsı bürümeyede başlamıştı yavaş yavaş. diaron arayıp sıkıştırıyordu bazen. canımı sıkıyordu ama sonra gönlümü alıyordu.bir gün dedim ki kendime lan ben niye diarona hesap vereyim.amk işte insanın doyumsuzluğuda burda başlıyor. emrimde onlarca eleman var ben bir tane para babasına hesap verdiğim için zoruma gidiyordu.ne çabuk unutmuştum burgerda orda burda aldığım emirleri. büyük bir salaklık yaptım diaronla ters düştüm.15 ay adamın kasa görevini yaparken bıraktım işi. zaten ne para konusunda ne iş konusunda sıkıntım vardı.bir yandan ailemin ısrarları ile ankaraya geri döndüm.
    ···
  16. 16.
    0
    beyler şimdi bakınca çok salakça geliyor eminim her insan bunları yaşamak ister ama hiç kolay değil.taa ebesinin amından seni arayan bir adama hesap vermek, istanbulun bir numaralı mekanında patronluk yapmak en önemliside aile problemleri. ailemle aram çok açılmıştı. akrabalarda parayı buldu bizi unuttu modundaydı zaten kimse anlamıyordu beni. para her zaman huzur getirmiyor sözü çok doğruymuş bunu anladım ben. ulan herşeyim on numaraydı ev bile tutmamıştım otelde kalıyordum. reina'nın müdavimi olmuştum. amaa yoktu işte ilk başlarda güzel geliyordu ama zaman geçtikçe hayatımı çok etkiliyordu. aşırı büyüyordum öyle böyle değil.ben büyüdükçe çevremde büyüyordu. diaron defalarca aradı türkiyeye geldi. ankarada açalım dedi.yok dedim benim huzurum kalmadı artık anla beni dedim.o şaşalı o stresli hayatı bırakmıştım. helal olsun diarona tamam dostum anladım dedim. benim yerime uruguaydan birini göndermiş sonradan öğrendim. ülkesine dönünce beni aradı teşekkür etti senin sayende dostum sana teşekkür amaçlı bir hediye gönderdim banka hesabını kontrol et dedi.tam 500.000 dolar yatırmıştı hesabıma. zaten bir o kadarda birikim yapmıştım.1 milyon dolara yakın param vardı amk. ailemin yanındaydım mutluydum. azıcıkta pişman olmuyor değildim.şu an bir iş yapmıyorum para bankada yatıyor. biraz dinlendikten sonra ankarada iş kuracağım. çalışmak isteyen arkadaşlarım olursa burdan yardımcı olurum ankara için.ama şu an dinleniyorum. kardeşlerim inanıp inanmamanız zerre kadar mühim değil. benim başıma bu olaylar geldi. genç yaşta zirveye çıktım. size tek tavsiyem evinizde yatarak,pc başında vakit öldürmeyin. zaman kıymetli.bu zamanın kıymetini bilin. değerlendirin.inanın karşınıza fırsatlar çıkıyor.her çıkan fırsat başka fırsatları doğuruyor bunu unutmayın. kendinizi sürekli geliştirin.10 yaşındaki çocuğu bile dinleyin ondan bile birşeyler öğrenebilirsiniz. alçakgönüllü olun sadece isteyin. umudunuz bitmesin yeter. başkada sözüm yok arkadaşlar istediğinizi sorabilirsiniz.iş dünyasının biniyim desem yeridir.her konuda yardımcı olur bilgi veririm.
    ···
  17. 17.
    0
    @62 kardeşim kalbin ne söylüyorsa onu yap.ben üniversitede bankacılık okudum ama okulla aram hiç yoktu aklım hep ticarette,iş dünyasındaydı.ve bıraktım kendi yolumu çizdim. eğer okul konusunda zorluyorsan yapamıyorsan bırak okulunu ama gireceğin yola sağlam girki okulu bıraktığına değsin. burda yazan lavuklara bakma sen şu an türkiyenin en zengin adamlarına bak kaç tanesi üniversite mezunu? alayı ilkokul terk amk.ama adamlar ticari kafa var ve bunu kullanmışlar. insan içinden gelen şeyi azmederek yaparsa herşeyi başarır.ben her zaman buna inanırım. hayata umutsuz bakarsan zaten kaybetmeye mahkumsun.bir dostumun sözü vardı asla unutmam. ömrü 1 gün olan kelebekteki yaşama umudunun yarısı insanda olsa kelebek gibi uçabilir. kendini hangi konuda başarılı görüyorsan o yolda git dostum.
    ···
  18. 18.
    0
    @63 uruguaydaki mekan.

    http://www.allposters.com...uay-Posters_i2704015_.htm

    resimdekide diaron

    http://brophyworld.com/wp...steUruguay_Restaurant.jpg
    ···
  19. 19.
    0
    @66 ismini verirsem mekanın özelinide paylaşmış olurum anla beni.ama resimdeki mekanın ismine dikkat et adı ordakinden birazcık değişik o kadarını söyleyeyim sana. doğru birşey değil burayı herkes görebiliyor.ama şuna emin ol ben bırakırken istanbulda ciro anlamında 2 numaraydı.şu an ne durumda bilemiyorum.
    ···