0
Hikay şeklinde yazmayacağım, canım çok sıkkın içimi dökmek istiyorum sadece.
29 ocakta yengem kanserden vefat etti. Gençti daha 40 olmamıştı annem gibi severdim çok gidip gelirdim. Uzun bi süre acı çekti amca oğlumla amcam da çok çektiler hep yanlarında olmaya çalıştım tek amca oğlum o vardı zaten, yaşımız da birbirine yakındı. Herneyse ablam şehir dışında evli 25 yaşında. Ablamın baş ağrısı vardı 1 ay kadardır 7-8 hastaneye zütürdük bir sonuç çıkmadı. 14 gün sonra bir telefon geldi gece 2-3 gibi, eniştem aradı ablamın kötü olduğunu hastaneye kaldırıldığını söyledi. Annemler hemen ilk uçakla gittiler ablamın yanına diğer ablam ve ben evde kaldık. Sabah oldu babam olmadığı için amca oğlumla ben babamın çalıştığı yere gittik onun boşluğunu doldurmak için. Arıyorum babamı hastanede olduğunu doktorların bakımı altında kaldığını söylüyorlardı açıkçası pek umursamıyordum çünkü daha 15 gün önce gördüm ablamı, pek bir şeyi yoktu hafiften baş ağrısı vardı. 14 şubat geldi uzun zamandır beraber olduğum kız arkadaşımın yanına gittim hediyesini vermek için, öyle sarıldık oturduk falan derken geçtim eve amca oğlunun yanına o gün sabaha kadar takıldık evde. Tabi uykusuzuz biraz da yorgunluk var, ertesi gün işe gidiyoruz. Saat 11 gibi amcama telefon geliyor -Amcam ile babam aynı yerde çalışıyorlar- amcamın birden yüzü düşüyor kapının önüne çıkıyor tabi biz telaş yapıyoruz bir şey mi oldu diye. Amca oğlunu çağırıyor ona bir şeyler söylüyor herneyse amca oğul geliyor diyor ki Pheles babannem kötüymüş onu hastaneye zütürecekmişiz. Ben mutlu oluyorm çünkü babannem hastalık hastası yani bir şeyi olmasa bile hastayım doktora zütürün beni diye gezer. Yolda gidiyoruz diyorum işte lan amca oğul babannemi hastaneye zütürürüz sonra evde bi güzel uyuruz falan mutluyum tabi. ilk amca oğulunun evine geçiyoruz birkaç bir şey almam gerek diyor iyi tamam diyorum geçiyoruz onlara, eve geldiğimizde bana telefon geliyor diğer ablam aradı başladı telefonda ağlamaya Napıcam ben Pheles napğıcam ben diyip duruyor. Abla ne oldu söylesene diyorum hiçbir şey anlatmyıor sadece onu sayıklıyor o sırada amca oğlu geliyor ablamı sakinleştirmeye çalışıyor telefonda kapatıyorum telefonu hadi gidelim kötü bir şey oldu diyorum. Aklıma ilk gelen rahatsız olan ablamın kafasında tümor vb bir şey olduğu. Tam kapıdan çıkacağız dur diyor bana. Ne oldu olum yolda söylersin diyorum Pheles ablan vefat etmiş diyor bana. Saçma saçma konuşma kalk gidelim diyorum ağlamaya başlıyor. Ne diyorsun oğlum sen diyorum vuruyorum buna sakinleştirmeye çalışıyor. Oturup ağlıyorum birkaç saat sonra zar zor taksiye binip zütürüyor beni. Mahalleye gidiyoruz anne baba şehir dışında ablamın yanında, teyzemler komşular tüm akrabalar toplanmış eve ve mmahalleye ağlıyorlar. gibtirin gidin diye bağırıyorum benim ablamın bir şeyi yok diyorum herkes bana bakıyor. Teyzemler sarılıyor ağlıyorlar ulan diyorum napıyorsunuz siz daha 15 gün önce gördümb ir şeyi yok diyorum kimse konuşmuyor. Diğer ablamın yanına gidiyorum 2 saat önce ki gibi oturduğu yerde napıcam ben diye sayıklıyor. Çıkıyorum dışarı koşabildiğim kadar koşuyorum saat öğlen 3, oturuyorum bi parka amca oğlumda beni takip etmiş geliyor yanıma. Sigara üstüne sigara yakıyorum, ne sigara dayanıyor ne ben dayanabiliyorum. Ama bir türlü kabullenemedim birkaç gün boyunca. Akşam oluyor babamlar hava alanına gelecek ablamı kargoyla yollamışlar, ne kadar acı değil mi? Bir düşünün ablanızı kargoyla yolluyorlar. Saat 8 oldu ben hala parkta bir sigara bitiyor diğeri yanıyor. Babamı arayıp duruyorum, sesini duymaya o kadar çok ihtiyacım var ki anlatamam. En sonunda açıyor efendim oğlum diyor ama öyle bir ses tonuyla söylüyor ki ömrüm boyunca unutamayacağım ses tonudur o. Doğru mu baba diyorum, kapatıyor telefonu. Saat 10 buçuk olmuş hava alanına gidiyoruz babamla annemi almaya. Bir geliyorlar ama öyle bi haldeler ki ikisininde koluna girmiş akrabalar ayakta duracak bir gram halleri yok. Sarılıyorum bunlara ama ağlayamıyorum öyle garip bi kafa yaşıyorum ki anlatılacak gibi değil. Mahalleye giriyoruz tam eve girecekken birden başlıyorum hıçkıra hıçkıra ağlamaya. Kısa keseyim biraz toprağa verme zamanı geliyor kendi ellerimle veriyorum toprağa ablamı ama hala kabullenemiyorum bür türlü. Tabi her gün gidiyoruz mezarlığa saatlerce ağlıyoruz, fakat annem 1 ay boyunca mezarlığa gelemiyor. Bir hafta sonra gittiğimde mezar taşı konmuş onu görüyorum ve o zaman kabulleniyorum ablamın öldüğünü. Diyorum ki benim ablam gerçekten ölmüş, gerçekmiş hepsi. O sıralar tabi kız arkadaşım çok yanımda oluyor, her gün beraberiz beni ayakta tutuyor. Evde ki herkes kötü zaten evi sırtlayan ben oluyorum. 3-4 ay geçiyor ben kızın ailesiyle kız benim ailemle tanışıyor iş iyice ciddiye biniyor derken ben okulu bırakıyorum. 20 yaşındayım bu arada üniversite 1 e giderken yarıda bırakıyorum okulu kızla beraber şehir dışında beraber üniversite okumak için. Anlayacağınız iki yılım çöpe gidiyor. Fakat kızda 5 ay kadardır şehir dışında babasının işlerinde dolayı. Zamanla pek görüşemiyoruz ayda bir iki defa belki. Her şey iyi güzel derken 1 ay kadar önce benden ayrılmak istiyor. Ne diyorsun sen o kadar şey yaşadık okulu bıraktım senin için falan senden sıkıldım soğudum diyor. Bir şey diyemiyorum tabi benim iki senem çöpe gidiyor. 1 buçuk ay sonra aynı eve taşınacaktık dostlar. o kadar dayanamadı ve ben dün gece anneannemi kaybettim. Bu son 7 ayda öyle bir hale geldim ki kafam hiç yerinde değil, 3 yakınımı ve canımdan çok sevdiğimi kaybettim. 2 hafta sonra tek başıma gidiyorum şehir dışına okumaya yaş oldu 21. Okul hayatım, iş hayatım, evim, arabam hepsi iki yıl ertelendi bir kız yüzünden. Çok kötü durumda olduğum için hastaneye gittim bipolar bozukluk diye bir hastalık çıkmış. ilaç falan verdiler işte anlatamadım bir türlü kimseye, o yüzden buraya döktüm içimi. Bir tavsiyem var abi kardeş olarak ağlayın arkadaşlar. Yengem öldü ağlama dik dur dediler dediler, ablam öldü ağlama evdekiler kötü dik dur dediler, sevgilim bıraktı gibtir et ağlama sana kız mı yok dediler, anneannem vefat etti ağlama annen kötü dediler. Ağlayamadım ben beyler siz ağlayın, gibtir edin her şeyi.
Tümünü Göster