Uyuya kalmışız kalktığımızda saat öğren 17.35 civarı idi. Ben sağdaki kanepede sefada soldaki kanepede yatıyoruz. hemen sefayı kaldırdım git bakkaldan peynir ekmek falan al da yemek yiyelim vakit yaklaşıyor düüşüncesi ile dün'ün sendelendiği anılarla kanepeden doğrulunca sefayı kaldırmam bir oldu. olum kalk git yemek alda yiyelim. Tamam abi deyip pantolonunu giyip bakkala doğru yol aldı. karnımızı bir güzel doyurduktan sonra saat 18 civarlarında gelmişti. hırsızlar bir nevi yarasa gibilerdir. sabahları yatar akşamları işe koyulurlar.
Nihayet beklediğimiz saat gelmişti artık sefayla son kontrolleri yapıp soyacağımız muhite doğru yol aldık. yolda giderken sefaya uygulayacağı talimatları verirken malum muhite doktor yanında bir kadınla giriş yapmıştı. bu beklenmedik bir vaziyetti. ama bizim için iyi bir şey. olum sefa bu gün şanslısın bak manitada düşürdün gene iyisin şakalarındayım. işin aslı doktorun kadınla sevişme esnasında içeri dalıp hiç beklenmedik bir anda el ense edip işimizi rahatlıkla yapmayı planlıyorduk.
Planımız Evin bodrum camından içeri sızıp üst kata çıkmak ve doktorla bu kadını sevişirken yakalayıp bağlamak. çok da uygun bir senaryo. o an aklıma gelmişti sefa da zaten bunu yargılamaz...
Evin karşısında bulunan Çöp konteynırlarının arkasında evi gözetlerken içeriden bir kaç çığlığın atılmasıyla önümde ki çöp konteynırının koku bulutunu sendelemiş oldu. sefaya baktım olum sefa senin doktor işinin ehli baksana :D 5 dakika sonra içeri giriyoruz dedim ve evi dikizlemeye devam ettim.

işlem çok basitti yerden bulduğumuz yumruk büyüklüğündeki taşa evden getirdiğimiz bezi taş kağıt makasdaki kağıt taşı sarar mantelitesi ile sarıp bodrum camından içeri dalmak...

Sefa benim Çocuk Esirgeme kurumundan arkadaşım. Ranzalarımız altlı üstlü idi "bir çok çocuk esirgeme kurumu gösterildiği gibi güzel ve düzenli değil arkadaşlar bu denli çalışanlar biliyor zaten) ama günümüzde nasıl onu bilemiyorum. ikimizde Annemizi Babamızı görmeden büyüdük. o bana abilik ben ona kardeşlik yaparak büyümüştük.
Annesizlik ve Babasızlık büyümek çok kötü arkadaşlar hayata 2-0 yenik başlıyorsunuz. Sizler nasıl büyüdünüz bilemiyorum ama ben her zaman kin beslediğim küçük yaşta bize öğretilen buydu. Bir bakıcımız vardı Allah rahmet eylesin. kendisini sevmezdim pek ama Arkadaşım sefa'yı yanımdan ayıran ilk o olmuştu. Kadın tam bir manyaktı beyler
o da bizimle aynı binada yatıyordu sanırım o da çocuk esirgeme yurdunda büyümüş . Askerdeki Komutanlar gibi "Ktm'lerinde ezilip ezilip hıncını komutan olunca eratlardan alırlar"ya buda öyleydi. her zaman sefaya kızar onu binanın içinde kovalardı. yakalayıncada yemek yememe cezası verirdi...
Kadın tam bir pgibopat Sefa ile bazı geceler odasının deliğinden bakardık kendi kendine konuşurdu huur dualar mualar bu cin duaları gibi bir şeyler yapardı. gözlüktü çenesi hafif önde dişleri takma ve sarıydı...

Kafa'yı dağıttıktan sonra eve gelip yatıp Yarın ki vurgundan gelen paraları nerelere harcayacağımızı konuşurken Sefa'nın afgantazisi gel bu gün bu işi bitirelim demesi ile irkildim. olum yat uyu plana sadık kal ne zaman dediiysek o zaman!...

Hırsızlar gireceği evi önceden bir çok kez denetler. Sabah eve kaçta giriyorlar? Akşam kaçta eve gliyorlar? kaç kişi yaşıyor? çöpü saat kaçta dışarı çıkartıyorlar? v.s Bizim evi 1 gün önceden seçmemizde buna tekabul ediyordu. eve giren çıkan her zaman tek kişiydi. Adamın hakkında bildiğim yegane şey adam Beyin Cerrahıydı. "salı ve perşembe günleri olmak üzere 2 gün arayla çöplerini çıkartır etrafı yavaştan süzer ve geri evine dönerdi. iş saatleride oldukça sıkıntılıydı ne zaman giriş çıkış yaptığını bilmek delilik adam beyin cerrahı istediği gibi çıkar hastaneye gider. belki ameliyatı geldi o gün daha erkenden çıkar."
Neyse fazla zorlamayacağını düşündüğümüz bu adam 40'lı lı yaşlarda beyaz tenli kel omuzları geniş oldukça fit, Kare gözlüklü" kararlaştırdığımız gün de yarın için büyük vurgun olacağından sefa ile planımızı bir kez daha kontrol ettikten sonra dışarı çıkıp kafa dağıtalım dedik...

Lan huur yazsana

ihbar ettim qumQi.

Ilk sukun benden

Reserved

Rezz panpa

Merhaba arkadaşlar. Ben bir çok faili meçhul hırsızlık vakalarının başrol kişisiyim. bir çok gecekonduya girdim. bir çok Villa'da bulundum fakat. girdiğim son ev beni mesleğimden iştirak ettirdi...

Bundan 7 sene önce Ekmeğimi bir çok insanın alın teri ile kazandığı malları çalıp satarak kazanan biriydim. bu denli bir çok eve girip para eden eşyaları çaldım. sattım. Ama her ne kadar hırsız olsamda insanım benimde duygularım düşüncelerim MERHAMET'im var... Merhamat? en son bu sözü nerede duydunuz? günümüzde çok sık rastlanılan bir lügat.
Suriyede savaş oluyor adamlar bizim ülkemizde bizden iyi yaşıyor neden? MERHAMET aga merhamet etmeyeceksin... MEHMETÇiK neden 10 yaş ve bazı terör mensubu üyelerini vuramıyor. elinde vurma emri varken. çünkü çocuk sebebi merhamat...
Merhamet Aslında göreceli bir kavramdır. Bir insana yardım edersin bunu Merhametliğe bağlamak kolaydır ama bu yardımı ne için yaptığın önemlidir...

Arkadaşım Sefa ile birlikte bir gün öncesinden kararlaştırdığımız kimsenin pek girip çıkmadığı sakin bir muhitteki 2 katlı eve girme planımız hazırdı. bu sefer vurgunumuz oldukça büyük olacaktı..