-
101.
+1sahne istanbul boğazı'nı gösteriyordu, burada normalleşti. normallaşti derken? ilk başta normaldi, fakat ağır ağır ilerliyordu; birden dondu. sonra sahne celal'in restoranın gösterdi. burası da normaldi. şu an gördüğüm en normal sahneydi. diziyi izlerken görüntüler arada bir sallanıyor, donuyordu... sahne birden mezbahayı gösterdi? mezbaha da ne olacaktı...Tümünü Göster
mezbaha, bayağı korkunçtu. görseniz şok olurdunuz. mezbahada sıralanmış iNSAN cesetleri vardı. acaba bunları restorantta millete mi yedireceklerdi? kamera mezbahayı dolaştırıyordu; bazı cesetlerde parça ekgibliği vardı. bazılarının kafaları, kolları ya da ayakları bile yoktu. kesmişlerdi herhalde. mezbaha iğrenç kokuyordu; bunu hissediyorum. kapı açılmıştı, minik çıktı. minik birisine gidiyordu. miniğin ne işi vardı yamyam mezbahasında. sonra da kimi gördüm? YEŞiM! minik ve yeşim arasındaki diyalog şu şekilde:
MiNiK: istediğiniz gibi oldu.
YEŞiM: ha şöyyleee...
diyalog kısa geçti. sahne tekrar restorantı gösteriyordu. oradaki gördüğüm insanlar düzgün biri görünse de aslında öyle biri değilllerdi. neden dersek aralarındaki konuşmaya bir bakın, şok oldum resmen:
- bu et leziz, harika olmuş.
+ aynen, bir daha gelelim ve bunları yiyelim. üstelik iNSAN ETi yediğim etlerden daha tatlı oluyor.
satanist yeşim restorantı yamyam restorantına çevirmiş ve bir de kendisi gibi manyaklara insan eti yediriyordu. kebapçının restorantı bildiğin yamyam restorantına dönüştü...
sahne tekrar minik ve yeşim'i gösteriyordu. fakat yeşim'in yanında celal'in evindeki iki satanistler yine burada vardı. artık yeşim'in satanist olduğunu biliyordum. çünkü o SATANiST YEŞiM oldu. yine mi ayin yapacaklardı, yeşim miniğe emretmiş gibi birşeyler söylüyordu:
MiNiK: başka emriniz var mı?
YEŞiM: var!
MiNiK: ne istiyorsunuz?
YEŞiM: benim ne istediğimi biliyorsun değil mi?
konuşmalar dehşeti. minik kısa düşünceye kapılır. sonra ne yapar? belinden silahını çıkarır; kafasına sıkarak kendini intihar eder. ben de içimden "YOK ARTIK!" dedim. yeşim o sırada
- alın bunu, çizdiğimiz sembolün üstüne koyun, dedi.
ölen miniği yeşim'in iki satanist adamı miniği yerden alarak çizdikleri sembolün üstüne koyar. ben de sinirlenerek "YETER LAN!" deyip, o karanlıkta kumandayı aramaya başladım. kumandayı buldum. bir bastım, kanalı değiştirdim; kanalı değiştirdiğimi zannettim sevinsem mi ağlasam mı yine aynı sahneyi gösteriyordu. nereye bassam aynı dizi, aynı yayın, farklı kanal. sadece kanal isimleri değişikti. dizide hala ayin yapıyorlardı. bu sefer uydu menüsüne bastım, yine yanıldım. üç saniye sonra show tv ye geri döndü. dönse nolacak? hala aynı dizi awk. bu sefer uydu ve televizyonun fişlerini çekmeye başladım, nasıl da takılıysa çıkmadı. zorladım ama nafile. ellerim yoruldu, bu sefer tek çaresi televizyonu kırmaktı ya da devirmekti. televiyonu devirmeye doğru gidince ekrana birden YEŞiM bana doğru geliyordu. ben de korkudan geriye düştüm. sanki bana sesleniyordu YEŞiM:
- yayını değiştirerek benden kurtulacağını mı SANDIN?
sanki benimle konuşuyordu. korkudan hiçbir ses çıkaramadım. resmen bayılacaktım. yeşim bana aon konuşmasıyla beni yerden yere vurdu:
- BiZ BiTTi DEMEDEN BiTMEZ! dedi ve sahne birden siyahlaştı. bana kalmış tek çaresi bu lanet diziyi izlemek... -
102.
+1bu part uzundu, bir sonraki part daha geliyor. bu normal olacak. sizi caymayacak şekilde hazırlıyorum partları. onun için rezervlerinizi alıp buraya belli edin. ayrıca yeni okuyacak arkadaşlar, hikayeyi seri takip edelim.
-
103.
0Yaz yaz yaz
-
104.
0Az sonrada fatih terim ve milli takim gelicek amk
-
105.
0geciktiğim için özür dilerim. az sonra yeni part atacağım...
-
106.
0sahne davut'u gösteriyordu. önceki gibiydi ama işi bitmiş gibi duruyordu. sanırım davut meleği gibmiş. melek ise ağlıyordu. fakat davut başka birşeylerin peşindeydi, öyle görünüyordu. işi bitmeyen davut melek ile konuşuyordu:
DAVUT: daha bitmedi, senin ağzını da gibmek istiyorum MELEEK!
MELEK: (ağlıyordu) yyaptığın yettmedi mi hala?
DAVUT: hayır, ağzına vermem gerek...
MELEK: hayır, assla buna müssaaade edemem...
DAVUT: etmeyeceğini biliyorum, başka yollarla vereceğim ağzına...
MELEK: (şaşırır)... ?
davut başka yollarla derken neyi kastetti? dolaba gidip birşeyler arıyordu, aradığını bulmuş, sırıttığını anladım. bulduğunda da:
- AĞZINA BUNUNLA VERECEĞiM!
derken elindeki PENSEYi gösterdi. napacaklan davut penseyle? yoksa meleğin DiŞLERiNi mi ÇEKECEK?
davut manyağı elindeki penseyi aldıktan sonra yerine gider. fakat bunu yapacağını hiç düşünmemiştim. davut yerine gelir ve meleğe derki:
- SÜRPRiZ! bak bakalım ağzına neyle vereceğim? (elindeki penseyi gösterir) nasıl? güzel mi?
melek korkudan şaşırdı. davut'a yalvarıyordu. melek en son "HAYIIR!" deyince davut manyağı meleğin ağzını zorla açarak penseyle TEK TEK DiŞLERiNi ÇEKiYORDU. bu sahne gördüğüm en korkunç sahneydi. o meleğin bağırışını, davut'un kahkahası, ağzından çıkan kanları görünce; bu ağır işkenceli vahşeti izlememek için kafamı battaniyemin altına çekip koltuğun dibine yasladım; kulaklarımı ise ellerimle tıkadım. daha fazla dayanamadım; ağlayacaktım neredeyse... melek ölmüş de olabilir. fakat bu sahnenin tamdıbını görmekten kurtardım kendimi... -
107.
0beyler yeni part daha gelecek, onun için rezlerimizi ekgib etmeyelim. yeni okuyacak arkadaşlar, rez alıp hikayeyi takip edelim.
-
108.
0hmm... okuyanınız yok herhalde, okuyun bilgilenin daha üç part var. rez lazım.
-
109.
+1Rez okurum
-
110.
+1kulaklarımı açtım, kafamı koltuktan kaldırdım. kaldırdığımda ise o sahne yok olmuştu. sahne alyanak'taydı; alyanak, berke ve barbaros birlikte yemek yiyiyordu. orada yediği tek şey insan etiydi. önceden görmüştüm. bu üçlü salaklar mert'i yiyiyordu. merak ediyordum; mert delisi eylem ve füsun'u öldürmüştü, cesetleri nereye saklamıştı? sahne banyoyu gösterir ve banyoda ne vardı? eylem ve füsun'un CESETLERi vardı. çırılçıplaktı, mert vahşice öldürüp banyo küvetine üst üste koymuştu cesetleri. banyo kapısı açılır ve berke gelmişti. şok olmuştu, hemen alyanak'ı ve barbaros'u çağırdı. ikisi de şok olmuştu. cesede bakarken konuşmaları şu şekildeydi:Tümünü Göster
ALYANAK: nolmuşlan bunlara, mert nasıl yapmış anlayamadım, vay anasını.
BERKE: ne biliyim abi, ama çok kötü yapmış belli.
BARBAROS: giberek öldürmüş bunları.
ALYANAK: aynen barbaros, bak giberek öldürmüş işte hayvan nasıl kudurmuşsa... gibtir et, getir bumları da yiyelim, yiyemezsek depoya saklarız.
BERKE: iyi de abi, daha mert'i bitiremedik.
ALYANAK: kafa mı kaldı dıbına koyayım. neyse bunları depoya atarız. hadi, bunları taşıyın da arabaya koyun. (araba neredeydi?)
berke ve barbaros cesetleri taşıyıp depoya atacaktı. vay amk, nasıl da şok oldum. kusacaktım resmen. eylem ve füsun'un cesetlerini görünce gibim kalktı. acaba ben nekrocumuyum? ilk defa bir ölüye gibim kalktı. ha bu arada sahne mezbahaya döndü...
ha bu arada diziyi telefonda video çekip fotoğraflıyordum. çünkü kanıt lazımdı. kanıt çok önemlidir. hani biz desek de böyle bir saçmalığı uydurmadık diye.
sahne mezbahayı gösterdi dedim. bu sefer başka bir olay dönüyordu; bir masa var, masada üç kişi vardı. bunlar mert'in polis arkadaşlarıydı. bunlardan; şişko musa, selim ve sema vardı. BirDe ayakta duran vardı; yine o satanist YEŞiM'Di. bu sefer napacaktı yeşim? artık nerde olay olsa hep yeşim oradaydı. biraz sırıtıyordu. yeşim elindeki silahı(revolveri) çıkartarak, silaha iki mermi koyup, tabancayı çevirerek masanın ortasına koydu. silah celal'in tabancasıydı. sanırım yeşim bu polislere RUS RULETi oynatacaktı. yeşim o sırada:
- hayatta kalan benimle gelir, diyerek oyunu başlattı.
hemen silahı ilk musa alır, korka korka kendisine sıkar ve tetik boş çıktı. musa bu defa şanslıydı.. sonra tabancayı sema aldı; düşündü ve kafasına sıktı. sema kendi kafasına sıkarak öldü, silahın mermi tarafı sema'ya geldi. tabancadan çıkan ilk mermi sema'ya geldi. sıra selim'e gelmişti. selim korkarak tabancayı alıp korka korka kendisine sıkar. sıkarken suratı terliyordu. neyse, buna da boş tetik çıktı. bir daha oynandı ve yine musa'ya verdiler silahı. musa yine kendisine sıkar ve boş çıktı. bu sefer selim aldı silahı. bir musaya bakıyordu bir de yeşim'e. selim gözlerini kapatıp kendisine sıkarak öldü. son mermi de selim'e geldi. bu sırada yeşim:
- çok şanslısın musa, hadi gel benimle...
musa da çaresizlikten yeşim'le gitmek zorunda kalır. yeşim onu beklenmedik yere zütürmüştü. yine ayin yapacaktı, ben o sırada bayağı sinirlenmiştim. bu sırada yeşim musa'ya başka tabanca verir ve şunu söyler:
- ne yapacağını biliyorsun değil mi?
bu aynı lafı miniğe de söylemişti. musa da tir tir titriyerek kafa salladı. silahı eline alır ve kendi kafasına sıkarak intihar eder. ben o sırada küfrettim:
- yine mi ayin yapacaksın huur ÇOCUKLARI! yeter lan kaçıncı ayininiz oldu sizin. giberim sizin dizinize de işinize de...
dememle yeşim birden bana döner ve şunu söyledi:
- korkma, merak etme. bunu görmeyeceksin. sen daha güzel bir şey göreceksin.
demesiyle ekran birden siyahlaştı. noldu lan acaba? televizyon mu kapandı diye düşündüm ama maalesef kapanmamış. bu sefer sahne depoyu gösteriyordu... -
111.
+1Okuyorum ben haberin olsun
-
-
1.
0oky tamam.
-
1.
-
112.
0depoda meleğin ağzını gösteriyordu, birkaç dişi vardı. meleğin her tarafı kanla dolmuştu. davut'un delice fantezisi. davut meleği tutmuş birde sakso çektiriyordu. kesin kusacaktım bu sahneye. o kadar iğrençti ki gibim korkudan içine kaçmıştı. davut çektirirken kendinden geçiyordu. tam o sırada melek ölmüştü. davut oh çekerken birden tetik sesi duyuldu, tetiği kim çekti? COŞKUN! coşkun tetiği çektikten sonra:
- DAVVVMiiiiTT!
davut şaşırır, davut mal mal coşkun'a bakıyordu. tam o sırada coşkun ateş etti davut'u öldürdü. coşkun seke seke davut'un yanına gelir. zaten davutu öldürdü, birde meleğe bakar; çok pis iğrenir ama gibmeyecek hali de yok coşkun'un. meleğin kanlar içinde öldüğünü farkeden coşkun kanların nereden geldiğine bakmak için meleğin ağzını açar. ağzında birkaç diş vardı demiştim, yanlış görmüşüm. ağzında hiçbir dişi yoktu. vahşet biçimdeydi. coşkun yere bakar, meleğin dişlerini farkeder. sonra coşkun şunu söyledi:
- kız sidikli; bu davut naptı sana böyle? resmen dişlerini çekip ağzına vermiş. vay anasını ya... ama öncelikle ben seni gibmek isterdim ama önceden çok sidikliydin ve harbiden öyleydin. şimdi de güzel olmuşsun ama seni gibmeye fırsat bulamadım. ne fark eder, ha ölü ha diri... seni gibmeyecek değilim ya. şimdi seni gibebilirim artık.
coşkun sadece altını çıkarır ve meleği gibmeye başlar. BirDe o tadına bakar gavatın oğlu, harbiden çok iğrençti. gibtikten sonra dışarıya çıkıp ve ekrana yani bana şunu söyledi:
- gördüklerini asla kimseye söylemeyeceksin.
tamamen şok oldum resmen. en sonunda televizyonu kapattım, az da olsa nefes alabildim. gerçekten de kurtuldum mu? -
113.
0Yazsana amk
-
114.
0Ben ne okuyorum anasını gibim
-
115.
0Ya bi gibtir git amk millet kafayı yemiş
-
116.
0hikaye çok sardı sizi. o yüzden son iki partı da atıp hikayeyi bitiriyorum. bunu izledim çok pişmanım. zaten dizi de bitti artık. artık sizi caydırmayacağım ve son iki partı yazacağım...
-
117.
0birden evde "tak tak taka tak" sesi duydum. arkama dönmek istemiyordum, yine birden:
- DDAVVMMMiiiiiiiTTT!
tam o sırada:
- ANANI gibiM!
dedim. arkama aniden bakınca birden evde COŞKUN'u gördüm. yere düştüm. coşkun elindeki tabancayı doğrultmuştu ve bana şunu dedi:
- (kahkaha attı) ne korktun ama ha, şunu demeye geldim; izlediklerini, gördüklerini, duyduklarını ve benim evine geldiğini asla kimseye söyleyemeyeceksin, tamam mı?
ayağa kalktım. ben de o arada kafa sallıyordum. coşkun söylese de kanıt topladığımı düşünüyordu. hemen elimdeki telefonu isteyince vermek zorunda kaldım. o sırada coşkun:
- olum bune, birde bizi kayıt almışsın, hem de fotoğraflamışsın. ne dedim sana ben? gördüklerini, izlediklerini, duyduklarını kimseye söylemeyeceksin demedim mi sana ben?
BEN: (o sırada sinirlenmiştim) napacaktım, bunu millet görsün diye, belki izlediklerimi hatırlarım diye kanıt alıyorum.
COŞKUN: neyini napacaksın kanıtı? (sd kartı çıkarır ve kırar. birde elime verir) al sana kanıt. hadi, çok konuşmadan gideyim, yoksa kafana sıkmak zorunda kalırdım.
ne diyeceğimi şaşırdım. coşkun salağı evden gitti. belki silse anında geri getirirdim. muallak naptı, kartımı kırmıştı. hiçbir şey de diyememiştim. yoksa beni öldürmek zorunda kalırdı. evden gittiğinde yine yüzüğünü bastonuna vurmuştu.
"tak tak taka tak" -
118.
0beyler son partı da atıyorum...
-
119.
+1uyanmıştım, nasıl uyandıysam... sonra televizyonu açtım, yayın normale dönmüştü. kanalları değiştiriyorum olduğu gibi normal. sanırım bu olayı rüya olarak algılamıştım ama telefonumdaki kırık sd kartı görünce rüya olmadığını fark ettim. ben öyle görüyor olabilirdim. bu olayı dizi senaristlerine söylesem ya dalga geçerler ya da inkar ederler. maalesef elimde kanıt da vardı, coşkun sağolsun; o kanıtı yok etti. bunları içimde tutamayacağımı söyledim. bunu izledikten sonra imana gelip beş vakit namaz kılıyorum. daha da içerde izlememeye kararlıyım. sarp'ı o halde görmem, meleğe yapılan tecavüz ve işkence, dizinin tam ortasına yapılan iğrenç bir ayin, canice katliamlar ve intiharlar hrp aklımdaydı. unutamayacağım kesinleşti. siz siz olun içerde kayıp bölümünü izlemediyseniz iyi yapmışsınız. çünkü ben bunu izlediğim için çok pişmanım.
sizlere bunu söyledim; acaba coşkun beni bulup öldürecek mi? -
120.
0HiKAYE BiTMiŞTiR, SORULARINIZ iÇiN BU BAŞLIĞA YAZMANIZ YETERLi. AYRICA BAŞLIĞI ŞUKULARSANIZ SEViNiR, EMEĞiM BOŞA GiTMEZ iNŞALLAH!
DUR Bi DAKKA, COŞKUN HAKKATTEN BENi BULUP ÖLDÜRECEK Mi?
başlık yok! burası bom boş!