iç anadoluda yaşadığım aşk hikayesi

Adam inşaat tanrıçası amelos beyler

yinede bu hislerimi belli etmiyor aynı lise yıllarımda hoşlandığım kızlara bile attığım o soğuk bakışları atarak aykut kocaman gibi kendimi frenlemeyi başarıyordum zaten bu vurdum duymaz tavırlarım yüzünden elimden çok kız kaçtı lisede silik bir tip olsamda benimle ilgilenen kızlar vardı ben ise bu kızları elimden birer birer kaçırarak saçımı başımı defalarca yolmuştum bu kızın bana bakmayacağına düşünüyordum zira fazla güzeldi almancıydı yani büyük ihtimalle parası fazlaydı bana bakması imkansızdı bu düşüncelerden sıyrıldım sonuçta bana yardım etmiş biriydi hakkında böyle şeyler düşünmek hoş değildi

diğerlerinin odasına girmedim iyikide girmemişim üçüde faaliyet halindelermiş kuzen yanıma geldi kaş göz yapıyodu abimlerde gülüyordu ne oldu diye sordum dünkü kızla nasıl gitti dediler evin yolunu tam bilmiyordum sağolsun yardım etti eve kadar bıraktı sonra gitti dedim

hayatım boyunca sakin bir yaşam sürmüştüm ama artık farklı şeyler yaşayacağımı az çok seziyordum güneş ışıkları gözümü almaya başlamıştı içeri girdim mutfaktan sesler geliyordu iki abim ve kuzenim mutfakta yemek hazırlıyorlardı yanlarına gittim büyük abim bana dün kapıyı çalmadan neden girdin diyip biraz kızdı özür diledim

üstüme bir hırka giydim memleketimde deniz kenarında yürüyor zihnimi rahatlatıyordum ama burada deniz olmadığı için balkona çıkmakla yetinebiliyordum eski kız arkadaşımı düşündüm beni sömüren bir tipti tek amacı evlenip kendini kurtarmaktı kızlara güvenim kalmamıştı artık ama bu kız farklı diye düşünüyordum

en azından öyle olmasını kalbimden istiyordum bu kız farklıydı kötü biri olmasını asla kabul edemezdim güneşin doğuşunu izledim bütün gece balkonda düşüncelerle boğuşmuştum kendimi çok halsiz hissediyordum lakin artık hayatımda yeni ve farklı şeyler olacağını seziyordum

bu yüzden kafamdan bu hayalleri atmaya çalışarak uykuya daldım yeni bir günün neler getireceğini bilmiyordum ama bu kızı bir kez daha görmeyi gerçekten çok istiyordum hatta tek amacım buydu diyebilirim uyumaya çalışıp kızı kafamdan atmaya çalışyordum ama bir türlü başaramıyordum biraz uyudum sonra kalktım hala karanlıktı kendime bir çay demledim balkona çıktım evin arka balkonu oldukça genişti serin bir rüzgar esiyordu bir yandan çayımı yudumluyor bir yandanda şehre bakıyordum

hasan bana haşhaş verip kurduğu hayali cennet bahçelerinden birine sokmuştu bende o cennet bahçelerinden bir huriyle tanışmıştım haşhaşın etkisi gittiğinde ve gerçek hayata döndüğümde ise artık tek amacım ölmek ve o cennet bahçesine geri dönüp huriyi bir kez daha görebilmek kollarında uyumak ona sarılmaktı
tabi kızın normalden daha fazla güzel oluşu bu işi platonik yaşamam gerektiğini düşündürüyordu kendime güvenim yoktu kız çok güzeldi bana sadece iyilik yapmıştı ben ise binbir türlü hayale kapılıp boş yere kendimi üzeceğimi biliyordum

sadece onu hayal ediyor ve istemsizce gülümsüyordum yatakta uzanmış içimdeki garip hislere engel olmaya çalışıyordum bu şehirde beni mutlu eden tek gelişme bu kızla tanışmak olmuştu ilk başta yaşadığım rezillik artık umrumda bile değildi bu sayede o eşsiz güzellikle tanışmış olmuştum acaba bir kez daha onu görebilecekmiyim diye düşünmeden edemiyordum o benim hayatım boyunca gördüğüm en güzel kadındı onu bir kez daha görmek istiyordum kız almacıydı içimde ülkesine dönerde onu bir daha görme fırsatım olmaz düşüncesi vardı onu bir kez daha görememek benim için kesinlikle bir yıkım olurdu bunu düşünmek bile bana acı veriyordu ona sarılıp bir kez olsun öpmek için herşeyi yapabilirdim resmen hasan sabbahın fedaisine dönmüştüm

resmen şok olmuştum ne ara bu kızı eve getirmiş terbiyesiz emellerine alet etmişti göz göze geldik abim dışarı çık dedi ama çok sakin bir ses tonu vardı oturma odasına gittim oradanda odama geçip oturdum aklıma o kız geldi uzun altın rengi saçları uçsuz bir okyanusu andıran masmavi gözleri kar gibi bembeyaz teni ve insanın içine işleyen o gülümsemesiyle eşsiz nefes kesen bir güzelliği vardı

edebiyatın kötü hikaye tutmaz panpa gibtir git

kız kana kana su içiyordu dikkatle kızı izliyordum o kadar güzeldiki her baktığımda daha bir aşka geliyordum içimde kopan fırtınalara engel olmakta zorluk çekiyordum ilk defa bir kıza karşı böyle hisler besliyordum bardağı bana uzattı iyi geceler diyip gitti büyük abimin odasından bir ses geldi sanki birşey devrilmişti hemen kapısını açtım karşımda devrilmiş bir masa, abim ve inleyen bir kız gördüm

cebimde duruyordu o an aklıma gelmemişti anahtarı çıkardım kız yine gülmeye başladı rezilliğin her türlüsünü yaşamıştım kızda her rezilliğimde kahkahayı patlatıyor beni yerin dibine sokuyordu gerçi kızın gülümsemesini görmek çok hoştu en azından onu güldürmeyi başarıyordum bu iyi bir şey olmalıydı içeri girdim kıza teşekkür ettim sanki birşey bekliyordu gözlerimin içine bakıyordu bari birşey ikram edeyim dedim su istermisin diye sordum kız deli gibi susamış söylemeyede çekinmiş hemen başını salladı gittim mutfağa soğuk bir su getirdim

kaç defa teşekkür ettim sayamamıştım ama içimden geliyordu ve söylemeden duramıyordum kapıyı çaldım kimse açmıyordu değişik sesler geliyordu sanki birileri can çekişiyordu inlemeler geliyordu birden fazla inleme vardı hepsi birbirine karışıyordu sanki içerde koyun kesiyorlardı ve koyunda kaçmaya çalışıyordu kapıyı çaldım çaldım açan olmadı kızda yanımda bekliyordu sonra aklıma abimin verdiği anahtar geldi

Reserved

yok kanka ordan daha kötü bir yer emin ol

şehir kesin sivas amk

işte o an nasıl bir yere geldiğimi daha iyi anlamış oldum kızda bu müziği çok duyduğunu hiç sevmediğini söyledi bende sevmediğimi söyledim harbidende hiç sevmem kız söz verdiği gibi dediğim yere kadar zütürdü kıza teşekkür ettim evi bulduğum için rahatlamıştım derin bir oh çektim iyi akşamlar dileyip içeri girdim evin orda pasajda vardı değişik bir yerdi ama güzeldi hoşuma gitmişti içeri girdim kız arkamdan geldi şimdi başın döner merdivenlerde yığılıp kalırsın kapına kadar zütüreyim dedi
ilk defa bir kız benimle bu kadar alakadar olmuştu ve gerçekten gururum okşanmıştı yüzüme bir gülümseme geldi kızda bana bakıp gülümsüyordu zaten her güldüğünde gözlerimi üstünden almakta dahada zorlanıyordum gözlerine saatlerce bakabilirdim ve asla sıkılmazdım en üst kata çıktık kızda nefes nefes kalmıştı bir kez daha teşekkür ettim

vay koçum benim diyip tebrik ettiler adını sordular dona kaldım bilmiyorum dedim gülmeye başladılar kızın karşısında çok heyecanlı olduğumu ama bir kez daha görmek istediğimi söyledim onlarda kızdan hoşlandığımı çakmışlardı mecnun gibi dolaşıp duruyordum onlar iş için dolaşıyorlardı

peşlerine takıldım aklımda sadece o kız vardı ruh gibi etrafta geziyor şu kız karşıma çıksa diye hayal ediyordum ama göremiyordum onu içimde bir boşluk vardı adeta her an karşıma çıkacakmış gibi hissediyordum ama yoktu işte bulamıyordum onu belkide gitmişti

Buraya çapa attım daha sonra okicam