izmirli sevgilim cigdemle olan iliskimi anlatyorum

reserved

laikgül teyzesine beni sevgilisi olarak tanıttı. biraz sohbet ettik ben eve gitmem gerektiğini söyledim ancak buna karşı çıktılar. anlattıklarına göre sevgilinin görevi muntazaman sevişmemiş. ve laikgül le bizi bırakıp laikgüllerin evine gittiler. eminim bu kutlu haberi aile bireyleriyle paylaşmak onlar için bir vazife olarak görünmekteydi. biz laikgül le son bir defa diye diye saatlerce seviştik ve halsizlikten bitkin düştüm eve gitmem gerektiğini söylesemde. laikgül buranında benim evim olduğunu istediğim kadar kalabileceğimi deklare etmekten kaçınmadı. bilehare gereklilikleri ve ciksten daha önemli şeyler olduğunu anlatarak laikgül ü de alıp kuzenin evine gittim.

yaz amk

laikgül le eve ulaştım. zile bastım açan yok tekrar ve tekrar bastım kuzen kapıyı açtı. içeri attım kendimi odasının önünden geçerken baktım aslı bunun yatağında yatıyor. salona geçtim kuzen peşimden geldi. telefonu istedi arabada unutmuşum karnım aç bi yemek yiyelim gider alırım dedim tamam dedi, mutfağa giderken bunun zütüne şaplağı bastım yine ne güzel züt varmış lan bu çocukta da. bu kahvaltılık birşeyler hazırlarken gözüm laiknur' u arıyordu derken koltuğun üstünde uyuduğunu farkettim. yanına yaklaştım oturdum koltuğa saçlarını yavaşça okşadım buna baktım gülümsemeye başladı, mutlu olmuştu. fısıldayarak laikgül e seslendim ve bir küp buz istedim. laikgül buzu getirmek için mutfağa gitti. bende yavaşça elimi laiknur' un kalçalarına zütürdüm oynuyor mıncırıyordum. daha da mutlu oldu laiknur. laikgül istediğim buz u getirdi yavaşça laiknur' un taytını araladım ve buz küpünü çatalından içeri bıraktım. çığlıkla koltuktan fırladı ama bi görseniz varya gülmekten kalp krizi geçirebilirsiniz.

kuzen kahvaltıyı hazırladı, burdada kahvaltı yaptık bir güzel. kuzen telefonu arabadan almak için anahtarı istedi. gel beraber alıp gelelim dedim dışarı çıktık arabanın yanına geldik, baktı bi konsola falan bulamadık telefonu benim telefonu istedi kendi numarasına çağrı attı, telefon kapalıydı. sağını solunu kontrol etti telefon yok. nereye koydun diye sordu bana konsolu işaret ettim. sağ arka pencereyi çaktırmadan açtım bu amk salağı farketmedi. birden hışımla çıkıştım ananı gibiyimmmmm cam açık kalmış allahtan arabamı çalmamışlar. bizim bi ahmet abi vardı camı açık kalmış arabanın içinde de bilgisayar varmış bilgisayarı zütürmüş adamlar dedim. artık çalınmış süsü vercem. bu çalınmış olabileceğine inanmadı altüst etti arabayı bulamayıncada bana inandı işte. emniyete gitti suç duyurusunda bulundu tabii etrafta kamera olmayınca kimin çaldığını bulamadılar.

kuzenin kalp kırıklığı ve hüsran içinde eve girdik. bugün yine kuzenin nöbeti varmış, bana nöbete onunla gitmemi teklif etti çiğdemle buluşacağım için kabul etmedim. saat 4 gibi kuzen nöbete gitti aslı kuzenle birlikte çıktı laiknur ve laikgül benimle kaldı. gittim bilgisayarı çamaşır makinesinin altından çıkardım düzelmişmi diye baktım düzelmemiş aldım bilgisayarı bu ikizleri de aldım yanıma bilgisayarın servisine gittik adam bi erkrana 550 lira fiyat çekti amk dedim kalsın kuzenden o kadar para tırtıklamadım ki ben üstümde 200 lira falan var. gittim bilgisayarcının birine kardeş dedim bana bunun ekranı lazım takalım abi 180 lira dedi yuh amk 550 lira nerde 180 lira nerde dedim al bilader yap. laikgül cüzdanından kartını çıkardı burdan 50 lira geçin kalanı arkadaş ödeyecek dedi. laiknurun gözlerinin içine baktım o da etkilendi tabi bir jest yapmak istedi. uzattı kartı adam 50 lira geçecekken sen kalanı ordan geç taksit yap hatta dedim laiknur nakit verdim. yarım saat kadar kafede oturduk sonra bilgisayarı aldık eve gittik. açtım mynet oyunu ve facebook ta yorum beğeni mesajlaşma görevime devam ettim.

bin ötesi

hadi amk bekliyoz

laiknur çay içermisiniz diye sordu, olur canım dedim çay hazırlamaya gitti. laikgül bunu kendine yediremedi tabi benden istediğin birşey varmı canım diye sordu. böyle birşey nasıl söylenir ki amk ? bi anlık cesaretle ayaklarımı yıkamasını istedim seve seve yapacağını söyledi şaşırmıştım amk. şaka yaptığımı söyledim istersen yıkıyım diye ısrar etti. boşver onu dedim ve banyoya gireceğimi söyledim. tamam dercesine kafasını salladı, bilgisayarın başına geçti laikgül ben ise banyo ya girdim. beş dakika geçmedi kapı açıldı, laikgül banyoya yanıma geldi. beraber banyo yapalımmı diye sordu? olur dedim arayıpta bulamadığım şey amk. kapı aralandı bi baktım laiknur da geldi. köpük partisi veriyoruz sanmış dedim sende gel amk. sende gel 300 olsun. neyse geldi bu da birbirimizi keseledik okşadık derken küvette 3 kişi eğlenceli bir şekilde banyo yaptık ve su faturasından tasarruf etmiş olduk.

çiğdem le buluşmak için dışarı çıkacaktım laiknur ve laikgül ü evlerine bırakmayı teklif ettim. kabul ettiler zaten çiğdem i almaya evlerine gidecektim. atladık benim arabaya hın hınnnnnn hımnnnnnn diye diye çiğdemlerin evine ulaştık laiknur ve laikgül ün kapısının önünde arabadan indim babaları balkona çıktı elinde bir pankartla. dikkatimi çekti gözlerimi kısarak okudum. kırmızı yazıyla ikizler yeşil yazıyla çiğdem yazıyordu. kendimi tutamamdım güldüm amk. çiğdem aşağı indi arabaya bindi ikizlerle öpüştük görüşmek üzere dedim ve aracımı çalıştırıp yola koyuldum.

rezerve

nereye gideceğimiz konusunda en ufak bir fikrimiz yoktu öylece sürüyordum sanki gökyüzündeyim ve heryer benim, çiğdem yanımdaydı daha ne istiyim. gitmek istediği biryer varmı diye sordum sadece sürmemi istedi bende arabamı dört nala sürüyordum. kijahhaa kiaiaia diye diye bi baktım gaz kırmızı yanıyor, gelebileceğimiz son yer burası dedim ve en yakın markete çektim. birkaç tane bira aldım çiğdem jest yapmak istedi cüzdan dan kredi kartını çıkardı bir daha ilgimi çekmişti çiğdem, ve marketçi abiye dönerek kısık ve titreyen gözlerle torbaya 4 tane daha bira eklemesini rica ettim.

biralarımızı aldık en yakın parka çektik aracı ve biralarımızı açıp muhabbet etmeye başladık, zaman ilerledikçe bizde birbirimize doğru ilerliyorduk. çiğdem' in ellerini tuttum, başını omzuma yasladı. mutlu olduğunu hissediyordum, bende mutluydum çünkü. birkaç saat oturduktan sonra çiğdemi evine bıraktım ve bende eve geçtim. kuzen nöbetteydi, telefonum çaldı arayan laikgül' dü açtım telefonu arkadaşlarıyla dışarı çıkmışlar ancak eve dönecek bir ulaşım aracı bulamamışlar, onları oradan almamı rica etti bende kabul ettim ve laikgül ü almaya gittim. yanında 2 tane daha kız arkadaşı vardı. arkadaşlarını evlerine bıraktım laikgül eve gitmek istemediğini bizim eve gidip benimle sabahlamak istediğini söyledi bende kıramadım kabul ettim ve eve gittik.

açtım bilgisayarı koltuğa uzandım laikgül geldi yanıma oturdu başımı bacaklarının üstüne koydum, laikgül başımı okşuyordu, inanırmısınız beyler hayatımın en güzel günlerini geçiriyordum. yarım saat kadar böyle takıldık sonra şımarık kız laikgül elini gömleğimden içeri saldı. vücudumu okşuyordu benimde hoşuma gidiyordu bilgisayarın başına birşey gelmesin diye kaldırdım hemen. usulca sevişmeye başladık doyumsuz sevgilimle. sabaha kadar seviştik seviştik ve seviştik.

reserved

Reserved bin

sevişmelerimizin ardından laikgül ü evine yolladım. bende bir istirahate çekildim birden gelen mesaj tüm rahatımı bozmuştu ama mutlu olmuştum gelen mesaj çiğdemden di buluşmamızı talep eden bir mesaj kabul ettim ve evime geldi. biraz konuştuk durumlardan ve olabilecek sorunlardan bahsetti. bende anlayışla karşıladım ancak çiğdem i bırakmayı istemiyordum ve bir kahve istedim o mutfağa gittiğinde hiç yapmadığım bir şey yaptım ve telefonundaki mesajları okudum. birde ne görsem dersiniz? aşkım cumartesi saat 2 de karşıyaka iskelesinde buluşallımmı? keşke okumasaydım. tabii saat 2 de bende ordaydım. aman allahım gözlerime inanamadım. hayatta en çok nefret ettiğim ve yıllarca mesajlarla küfür ettiğim kemalist arkadaşım ozan. beni onunla aldatmıştı. yemin ederim beynimden vurulmuşa döndüm. kısacası ayrıldık. duydum ki 20 gün sonra onun la nişanlanmış. bizim semt te bir eğlence kulübü var orada gördüm ozan' ı keyifli keyifli eğleniyordu arkdaşlarıyla huur çocuğu.

Aklıma aynadaki adam geliyor

yeni nesil doktorlar 6 yıl okumayıp sağlık meslekten mi mezun oluyor huur evladı?

"benim kuzenle sağlık meslek lisesinde aynı sınıfta okumuşlar"

masamdaki bira şişesini kaptığım gibi yanına gittim ve ona dedim ki senmiydin sevgilimi çalan. bu huur çocuğu inceden sırıtmaya başladı bira şişesini çaktım kafasına kanlar içinde yere yığıldı kulüp birbirine girdi bende arada sıvıştım. huur çocuğundan hıncımı alamamaıştım hala. kaçarken arabasının lastiklerini bıçakladım kapılarını çizdim. ve hızlıca biryere saklandım. sonra polisler, sağlık ekipleri falan geldi. bende huur çocuğunun sedyeyle zütürülüşünü izledim.