Soruyorum "Ne oldu" diye kafasını çeviriyorlar. Sinirlendim Elvira'ya sordum. O da acıyarak bir bakış attı. Sınıfa bu Khalid bini gelmiş, Benim hakkımda sallamış sallamış ağzına ne geldiyse söylemiş.
-Elvira sen inandın mı peki ?
+Ee...
-?
+inanmadım ama çok kötü şeyler söyledi Fatih
Ben iyice sinirlendim imkanım olsa çıkar sınıftan gider bu Khalidin ağzına sıçarım ama öğretmen gelmişti ve dolayısıyla s
Derse başladık. Benim kafa yerinde değil. izin alıp lavaboya gittim. Elimi yüzümü yıkıyorum kafamı kaldırdığımda arkamdaki muallakyi gördüm.
+Ne var?
-Sana sormak lazım ne olduğunu?
-Geldiğin gibi kızlara bakmalar falan noluyor? Bu hava ne? Şerefsiz Türk.
Bunu demeyecektin amın oğlu deyip döndüğüm gibi kafayı geçirdim bu bine. Hepiniz aynısınız dıbına koduğumun çocukları, dedim. Bunu sesli ve Türkçe söyledim ki zoruna gitsin anlamıyor ama küfür olduğu belliydi zaten. Sınıfa gelip hiç birşey olmamış gibi devam ettim. Bu ipneyi arkadaşlarıyla gördüm teneffüs te intikam duygusuyla bakıyordu.

Elvira birşeyler yapalım mı ? Diye sordu. Pek mutlu olmadığımı söyleyince fazla üzerime gitmedi ayrılıp. Eve gittim. Kafam zonkluyordu. Niye Allahım? Ben ne yaptım ? Kafam da binbir düşünce vardı.(Yanlış anlamayın dindar birisiyim ama sinirimle söyledim onu.)

Çıktım balkona biraz hava alıyım diye. Yağmur yağdıktan sonraki toprak kokusu olur ya işte o vardı abi o koku fevkalade bir koku. Derin derin nefesler aldıktan sonra ferahladım. içeri geçip akşam yemeğini yedik. Bu arada orada çeşit çeşit sebzeler ve baharatlar yok hani Türkiye'deki çoğu şey yok bu yüzden bazen yemekler lezzetli olamayabiliyor.

Yatağa her girdiğim de ne kadar da yorulduğumu fark ediyordum. Yine yorgun bir şekilde koydum kafamı yastığıma. Hem dert, hem huzur, her türlü duygu vardı be. O duygularla yumdum gözümü...

Uyandığımda dünkü şeyler olmamış gibi neşeli ve pozitif bir şekilde kalkmaya çalıştım. Duşumu aldım, kahvaltımı yaptım, saçıda taradıktan sonra yola çıktım. Derse girdim Elvira'yla selamlaştık. O da çok neşeliydi, onun mutluluğu benim de yüzümü güldürüyordu. Ders çıkışı ara da bahçeden çok yüksek sesler geliyor. Bir grup yuvarlak oluşturmuş ortada birşeyler var. Ne olduğunu göremiyoruz. Sonra Elviranın elini hissettim
-N'oluyor orada ?
+Bende bilmiyorum ki
Ben de merak ediyorum ya Elvira'yı omzuma almayı teklif ettim kabul etti. Bu yukarıdan bakıp bana anlatıyordu.
+Aa Fatih...

+Aa Fatih çok güzel dans ediyorlar
-Ne de güzel

Bende kavga falan var zannetim amk. Kızın hoşuna gidince ben de doğal davranmaya çalıştım. indirdim Elvira'yı, kız ballandıra ballandıra anlatıyor. Sıkıcıydı ama ben sadece izliyordum. Arada izlediğimi görünce kızaraıyordu. Ders başladı o ders de çok bin birinin dersiydi adam ırkçı muallaknin biriydi. Ders'i de bıraktım sonra gözüm Amandaya takıldı. Yine çok güzel giyinmişti ama Elvira daha iyi kızdı, Tamam Allahı var Amanda güzel ama ben evlilik falan düşünüyordum oğlum. Siz olsanız huur ile mi? Yoksa Melekle mi ? Evlenirdiniz.

Dersten sonra Elvira ile "Max" diye bir hamburgerci vardı oradan Soğuk birşeyler içmek için sözleştik. Elvira da Evden izin alıp gelecekti. Ben eve gittim pedere söyledim böyle böyle, 100 kr koydu cebime. Elvirayı evinden alıp yürümeye başladık.
+Buraya alıştın mı ?
-Alışmaya çalışıyorum.
+Amanda'yla aranız nasıl ?
-Ben onunla ilgilenmiyorum o yapıştı bana
+Hee demek öyle. Bende onu senin kız arkadaşın sanıyordum.
-Yok canım ne alakası var.
+Aferin
Dedi gülerek, sohbetimizde çok çeşitli konular geçiyordu. Bir ara konu iŞiD e falan geldi. Kız seni rahatlatıyor ben ne kadar malca konuşsam da anlaşıyorduk işte ama utanmıyor da değildim. Mekana varmıştık, Elvira çikolatalı MilkShake istedi bende aynısından alıyım dedim. 50 kr tuttu. Zoruma gitmedi Abi sevdiğim kız içecekse dünayaları önüne sererim...

MilkShake'leri içtikten sonra yakında bir Mağaza vardı benim ki oraya gidip kıyafet falan baktı soruyor o olur mu? bu olur mu ? Ben de kısa cevaplar veriyordum. Bildiğin manita olmaya başlamıştık ama şu anda olmazdı benim o Amanda'yla birşeyler yaşamam gerekti. Oradan da evin yolunu tuttuk.
-Fatih şimdi biz Sevgilimiyiz?
+Bilmem ki
-Sevgili gibi hareket ediyoruz
+...
-Ben sana Aşığım Fatih.
+...
-Ya sen bana karşı ne hissediyorsun?
+Bende sana karşı boş değilim ama daha erken
-Ne için erken? eğer sende be-
+Şş Erken diyorum ki bir bildiğim var Elvira
Hadii bakalım 'Tripler is Coming' kız çok üstüme. Yolun geri kalanında sessizce yürüdük. Yağmur da başlamıştı. Hep yağmur yağıyor zaten ama bu şiddetliydi.
Hırkayı ona verdim.
-istemiyorum, dedi. Ben kıyamam ki ona zorla giydirdim. Evlerinin önüne geldiğimizde durduk. Yaklaşık bir dakika yüz yüze baktık tam ben öne eğilip öpecekken geri çekildi. Bende arkasından baka kaldım...

Hırkayı vermeyeydik iyiydi, neyse o da feda olsun sevdiğime ama çok tersledim kızı. Hazır o soğumuşken Amanda'yı becermem lazımdı. Evdekiler fazla üstüme gelmiyordu zaten, gençliğimi ortadan bölüp beni gayrimüslimlerin arasına koydular. Geldiğimde yağmur dinmişti eve girmeden yine o enfes kokuyu çekip içimi döktüm. Karnım baya acıkmıştı, bizimkilerde yemeği yemişler. Ben de evde yenilebilecek şeyleri toplayıp gömdüm. Yemeğin verdiği ağırlıkla uykuya daldım. Derin ve rahat bir uyku çektim ama ilginç bir rüya görmüştüm. Elvira bir otobüse biniyordu en arkaya geçip bana yardım et diye bağırıyordu ben ona tam elimi uzatırken cam kırılıyor ve benim elime camlar giriyor, yine de vazgeçmiyorum yakalamaya çalıştıkça boynuma bir tasma bağlanıyor. Sonunda boynum da bir tasma oluşuyor ve koşmama engel oluyor. Hareket edemeyecek duruma geldiğimde yanıma Amanda geliyor ve eliyle köpek severmiş gibi başımı seviyor, beni okşuyor...

Rüya beni çok etkilemişti kendimce ne anlama geldiğini çözmeye çalışıyordum. Bir anlam veremiyordum ama hala fikrimden vazgeçmedim. Amandayla birşeyler yaşamalıyım. Olula geldiğimde Elvira'nın kalbini kazanmam gerekiyordu geri amaaa ben ne yaptım? Gittim Amanda'nın yanına gittim ve onunla kaynaşmaya başladık onunla da eğleniyorduk ama bir Elvira değil Abi. Bu iyice kıvama geldi. Çıkışta birşeyler yapalım mı ?, Diye sordum. Onunda onayını aldım ve çıkışta beraber çıktık. Belki görmüşsünüzdür, isveç'de büyük salıncaklar oluyor. Hamak gibi neredeyse. Amanda oturdu oraya. Ben salladım aradada sohbet ediyoruz. Biraz salladıktan sonra ben de yanına yattım. Yan yana gök yüzünü izliyorduk, güneşin batışını, manzarayı, güzelliği. Huzurluydum be hacı.
-Beni seviyormusun?
+Seni sevmiyorum
-...
+Sana aşığım Amanda
Romantik bir ortam ve güneş batarken tutkulu bir öpüşme...

Beyler yorumlarınızı belirtirseniz hatam varsa bana söylerseniz gerçekten beni mutlu edersiniz. Kendinizi belli ederseniz bende gaza gelirim.

Hafiften daha da yaklaşıyorum, benim malafat zaten 4 yıl önceden kalkmış hazırda. Elimi vücudunda gezdiriyorum, yavaştan okşamaya da başladım. Kızın da hoşuna gidiyor kevaşenin. Elini omzuma attı küçük öpücüklerle birbirimizi tatmin etmeye çalışıyoruz ama benimki çıkmış belli oluyor bunu farketti tabii bir kahkaha attı. Ben utanıyorum iş bitti diyorum içimden. Kız eli benim malafata bir attı okşuyor. Lan ben buna bile boşalırım amk. Kendi dudaklarını ısırıyor, saçlarını geri atıyor. Azdığı çok belli. Uygun yerimiz burası değildi ama kız dinlemiyoedu ki Abi durduramıyoruz.
-Saat geç oldu istersen eve gidelim
Benim içimdeki azgınlık büyüyor. Sonra anladım evleri boş değilmiş. ikimizde çok fena haldeyiz ama yapacak bir şey yok. Kızı eve bıraktıktan sonra. Bunu nerede becerebilirim diye planlar kuruyorum. Buarada bizim Amanda o ortadaki yolun en yukarısında oturuyor, Elvira da biraz aşağıda yani Amandaların evden gelirken mecburen Elviraları görmek lazım. Dua ediyorum Elvira görmesin diye. Benim malafat hala hazır ol da. şerefsiz söz dinlemiyor ki. Ananı satayım Elvira'yı gördüm. Görmemiş gibi davranmaya çalışıyorum ama olmuyor. gördü beni.
-Aa nasılsın Fatih?
+Teşekkürler, sen Nasılsın?
-bende iyiyim, nerden geliyorsun?
O sırada benim çavuşu da gördü bir gülme tuttu kızı. Beni düşünen yokki utançtan ölüyorum. Gülmesi bitince sorusunu tekrarladı.
-Nereden Geliyorsun?
+...

-Ee Ben... Ben Amanda'nın yanın uğramıştım da
+Hee, Peki neden ?
-Yeni bir paten almış onu göstermek istedi de.
+Tamam, bende aranızda birşeyler oldu sanmıştım. Görüşmek üzere
- Görüşürüz, Bu arada o T-Shirt sana çok yakışıyor.
+Teşekkürler
Arkasını dönüp gidiyordu ki o sırada ne göreyim. Bu Elvira da bir züt vardı ki ananı satayım. Mükemmeldi oğlum, onu görünce ben iyice çıldırmaya başladım. Evime giderken onu da düşünmeye başladım. ikiside afet, ikiside çok güzel ikisini de becericem. Önceliği Amanda'ya vermem gerektiği kanaatine vardım. Nerede yapacağımı da gayet iyi biliyordum. Eve geldiğinde yine yemekler yenmiş bu sefer artıkları yedim. Karı kız düşünmeden uykuya dalmaya çalışıyordum...

Artık bunların numaralarını almalıydım kaç gündür alıcam unutuyordum. Avucumun içine yazdım unutmamak için. Sabahki klagib şeyler hazırlanma süreci. O sabah erken uyanmıştım. Amanda'yı da evinden alıcaktım. Koşa koşa kapısının önüne gittim geç kalma korkusuyla. Kapılarının önünde Bir kaç dakika bekledikten sonra Amanda kapıyı açtı. Beni gördüğünde gerçekten şok oldu.
-Bana eşlik edermisiniz hanımefendi?
Bu yine güldü çünkü aksanım farklı olduğu için tatlı konuşuyormuşum.
-Benim için şereftir
Dedi, sanki 16.yüz yıl da balo ya gidiyoruz. Araplarla dolu bir okula gidiyoruz amk. Ama kız kendini değerli hissetsin diye böyle küçük jestler yapıyorum arada. Okula giderken Elvira'ların evinin önünden geçip planlarımın suya düşmemesi için yolu uzattım. Amanda sorunca da
-Seninle daha çok vakit geçirmek için
+Hee, tamam
Dedi, inanmadığı belliydi ama olsun bir bahaneydi en azından.
+Sınıfta neden Elvira'nın yanında oturuyorsun?
-O benle oturmak istedi bende itiraz etmedim...

Okula geldiğimizde sınıfa Amanda'yla beraber girdik. Tabii bu huur da bir havalar bir havalar. Onun artistliği sınıfa değil de Elvira'ya ydı. Tabii ben öyle şeymiş gibi davranmıyorum, sanki bu istemiş de zorla koluma girmiş. Yerime geçtikten sonra. Amanda o olay cümleyi söyledi.
+Aşkım yanıma gelsenee

Hay amk ne aşkımı ya. Elvira bunu duydu ve bir an şaşırdı. Bende ona "izin veriyormusun?" Bakışı attım. O da onaylar şekilde kafasını salladı bende eşyalarımı alıp huurnun yanına geçtim.
+Geldim Aşkım
-Hoşgeldin
Senaryo başladı ne yapıcaksın işte artık o benim kız arkadaşımdı. Normal şartlarda çok popüler ve güzel bir kız arkadaş ama benim gözüm onda değildi ki Abi. Ders'te de oynayıp duruyor. Öpmeye falan çalışıyor hani arkada Elvira olmasa Domaltır giberdim onu ama işte Sevdiceğim arkamda oturuyordu ve bunların hepsini görüyordu ama Amandanın zütü içen katlanmam gerek hacı

Yemekden sonra kendimi dışarı attım. Bir baktım futbol sahasında yeni bir maç başlıyor ama ciddi bir maç. Bir taraf da Bu okulun reisi sayılabilecek muallakler. Diğer taraftada kendi ülkelerinde müşteci gibi yaşayan isveçliler. Kendimi sahaya atmam la isveçlilerin takımına girmem birbirini takip etti. Karşıda Khalid denen züt de vardı. Bana iyi bir hırs geldi. Takımda Simon da var. Ben Türkiyedeyken Stoper olarak Amatör ligde oynuyordum ama o maç orta saha da oynadım heryere ayak koydum. Tribünlerde bizim iki hatın da vardı. Ben iyice coştum, fena oynuyorum. Maçın sonlarına doğru bu Khalid denen muallak arkadan bana bildiğin çelme taktı oç. Ben iyice sinirlendim bir de "kalk, kalk mızıtma" diyor. Şimdi gibtim belanı deyip arkamı döndüğüm gibi bu binin kafasına yumruğu çaktım. iki takım bir anda çok şiddetli bir kavgaya karıştı. izleyenler sahaya giriyor, ayırmaya çalışıyor. O sırada bir an her yer karardı

Gözümü açtığımda ilk olarak Amandayı gördüm. Hafif bir gülümsedim, sonra kafamı sola çevirince bir de ne göreyim Elvira. Lan biri sağımda biri solumda bir. Kotuk da yatıyordum dersler bitmişti. Kimsecikler kalmamıştı odada
-Hadi eve gidelim
Dedi Elvira. Bende Zorlanarak doğruldum. Amanda Elvira'ya "Sen çık biz geliyoruz" dedi. Elvira da ne yapsın tamam, dedi. O çıktıktan sonra Amanda bana oldukça yaklaştı. Nefesini yüzümde hissediyordum. Elini vücudumda gezdiriyordu, beni iyice tahrik ediyordu benim ki taş oldu. Tabii göbekten aşağa giderken benimkini de avuçladı. Eliyle ileri geri yapıyordu, diğer eliyle de kendinii okşamaya başladı.
+Bize gidelim mi tatlı çocuk ?
-Ee.. Gaçır beni deli gız
Bu yine durdu ne diyor bu diye.
+Bu evet demek herhalde?
-Kesinlikle evet demek ehehe
+Tamam o zaman ama eve gidens kadar kendini tut Tamammı? Küçük beye de bunu izah et.
-Şüphen olmasın
Dışarı çıktıktan sonra Elvira neredeydiniz falan soru yağmuru. Benim canım sevdiğim kız kötü düşünmüyor ki hocam. Ben sizi bırakayım, dedim. Yolda kavga hakkında birkaç konuştuk. Elvira'nın evind geldiğimizde. Dudağıma bir öpcük kondurdu
+Görüşürüz Aşkım
-Görüşürüz
Buda başlamıştı Aşkım falan. Amanda hafif bir bozuldu ama aldırmadı. Evlerinin kapısına geldiğimizde anahtarıyla açtı.
-Eğlenceye hazır mısın Bebeğim?
Beni yatağa ittiği gibi üstüme çıktı ve Eğlence başladı...

Yavaş hareket ediyordu bu beni daha da azdırıyordu. Bacaklarımdan başladı okşamaya malafata geldiğinde küçük dokunuşlar yapıyordu pantolonun üstünden diliyle yalamaya başladı ama pantolon var. Elini attıyor içeri boxer dan avuçluyor. Elini çekip tekrar devam ediyor yine okşayarak dudağıma geldiğinde yavaş ve çok tutkulu tam doruktayken aşağı iniyor tekrar sürtüyor kendini. Sonunda çıkardı benimkini bir yalaması var sanki 20 kişiye sakso çekmiş. Hele o gözler tam yalarken o bakış beni bitiriyordu be Abi. O da soyunmaya başladı. Memeleri ideal boydaydı ne büyük ne küçük. O da pantolonunh çıkardıktan sonra yavaş yavaş siyah külodunu çıkardı ve o güzel kalçasını benim çavuşa teslim etti...

Uyandığımdan beri aralıklar la entry yazıyorum neredeyse 12 saattir yavaşlığımı göz ardı edin

Yavaş yavaş başlamıştık ilk başta belki de hızı ayarlayamadım ama zevkten ölüyordum. Farklı pozisyonlar denedik en sonunda ben dayanamadım.
-Acelecisin hehe
+Bu kdar sexi bir kız karşısında kim durabilir ki?
-haha
Beraber duşa girdik oradaki zevk zaten anlatılamaz Abi böyle birşey yok. Orada da biraz oynaştıktan sonra yorgunluktan bitmiştik kafamı koyarsam uyuyacağım ama Annesinin gelmesi an meselesi.
+Sen mükemmelsin Bebeğim
-Sende öyleydin Aşkım
+Birde şu Elvira ile görüşme lütfen!
-Görüşürüz
+...
Halsizlik vardı yürüyemiyordum neredeyse. Bir de Bizim hatunu görmeyeyim diye yolu uzattım. Daha önceden bahsettiğim o semtin ortasından geçen yolun yanına büyük bir meydan var. Orada bizim Simon'ları gördüm. Abi, biz bunla iki Türk gibi olmuştuk. Adamı devşiriyordum yanına gittiğimde tokalaştık.
+Nereden geliyorsun?
-Benimkinin Evinden
+Elvira'dan mı?
-Amanda'lardan.
Sonra da bir şey demeden çekip gittim. Daha fazla kalamazdım çünkü Amanda gizli kalmalıydı. O Iraklı bin ordusunu istemiyordum arkamda. Eve geldiğim de de zaten yine yara bere falan. Peder tip tip baktı. Bende hiç takmadan geçtim bizim odaya.

Aslında aldatmıştım onu yapmamaşıydım. içimde bir pişmanlık duygusu vardı ama bir yandan da yine olsam yine yaparım dlyordum. Unutmak istedim. Düşünceler içinde yüzerken bir de baktım uyumuşum.

Sabah okula gittiğimde Rektörümüz beni kapıda karşıladı saolsun iyi adamdır. Geçtik bunun odasına.
+Niye sorun çıkartıyorsun?
-Sorun çıkartmıyorum.
+Okulumuza geldiğinden beri kavgan ekgib olmadı.
-Bunu o lanet olası öğrencilerine söyle.
+Öğrencilerim hakkında böyle konuşamazsın
-Doğrusu neyse onu söylüyorum.
+demek öyle. O zaman bunu akşam babana anlatırsın.
-Anlatırım...
+defol
-Gidiyorum ama size bir soru sormak istiyorum bayım.
+Neymiş o?
-Türklerin simgesi neden Boz Kurttur bilirmisiniz?
+...
-Çünkü bir kurt ölene kadar intikam peşinde koşar.

Arkadaki mehter marşı ile odadan ayrıldım anlatırken fazla anlatamamıştım çok takılmıştım ama o benim ne demek istediğimi anladı

Beyler bugünlük yeterli çok yoruldum. Bu arada Hikaye çok uzayabilir böyle giderse uzun mu tutayım yoksa kısa kısa mı geçiyim? Cevaplarsanız sevinirim, haydi ben kaçtım iyi Geceler

Beyler yeni uyandım gün boyu part atmaya çalışıcam inşallah. Bir de son parttaki yeri içimden söyledim. zütüm yemezmdi dışarıdan söylemeye.

Babama söylesen neye yarar lan. Her şeyi anlatırım, sonunda da benim haklı çıkacağım Aşikar. Hiç olmamış gibi davranıp girdim sınıfa, öğretmen gelmişti. Rektörün odasındaydım, dedim. Yerime geçince Amanda
-Ne oldu
+Hiç, küçük bir sohbet.
-Hee. Dün Akşam nasıldı peki.
+Çok güzeldi hatta mümemmel ama lütfen aramızda kalsın.
-... Peki.
Artık Amanda'yla işim bitmişti. Lakin bu Amanda beni bırakmazdı ki bir kere verdi. Okuldan atılmam bir sözüne bakar. Geldiğimden beri iki kavga ettim. Kız tecavüz etti bile deyebilir. Ben kendi hatunumu istiyorum artık. Elvira benim Sevgilim olması gerekiyor artık ama çok zordu. Hele Amanda birşey söylese. Bu benim mutlak sonum olurdu. Diğer ders te Eşyalarımı alıp Elvira'nın yanına geçtim.
+Hala sevgili olma ihtimalimiz var mı?
-...
+Elvira ben kararımı verdim, o kişi sensin bebeğim.
-Ben de seni istiyorum Fatih ama olmaz.
+Neden hiç bir engel yok ki
-Bir engel var Fatih...

Neydi bu engel? Kim di bizim aşkımıza izin vermeyen?

Simon'un yanına gittim. Belki ona birşey söylemiştir diye. O da bilmiyormuş ne olduğunu. Ne yapacaksın Fatih? Senin neyine elin Arap kızını gibmek. Arap diyoruz ama çok taştı be.

Elvira'dan numarasını aldım o gün. Belki akşam konuşarak düzeltebiliriz umuduyla. Okul'dan sonra şehirde biraz gezmek istedim. Belki kafamı dağıtmaya yardımcı olurdu. Burada ki Türklerden bir aile bize fazla eski olmayan bir dağ bigibleti gibi birşey vermişti. Genelde bir şeyi çöpe atacaklarsa veya yenisini alıyorlarsa birbirlerine verirler. Bizim maddi olarak bir sıkıntımız yok ama öyle bir bigiblet geri çevirilemezdi. Çıkardım bigibletin kilidini bizim evin önünden başladım sürmeye. Bizim semtin dışına çıkacaktım. Yolun başındaki marketin yanından geçerken kiliseyi gördüm. Eski olmasına rağmen hala ayakta olan ve ibadet edilebilen. yaklaiık bir kilometre kadar pedal çevirdim. Dört yol gibi biryere geldim. Sağımda bir volvo galerisi. Solumda bir otomobil servisi. Hiç sapmadan devam ediyordum. Gölün ortasından tek şeritlik bir yol geçiyordu ve sadece otobüsler ve yayalara ayrılmıştı. Çok güzeldi ağaçlar neredeyse bir çatı görevi görüyordu. Yolun tam üstünü kapatın güneş ışınlarının gelmesini engelliyordu. O yol dan çıktığımda çoğu yer villa olan evlerin arasına girdim. O yolu da geçtiğimde artık şehrin ikinci büyük Avm'sine vardım. Bigibleti kilitleyip bir şeylere bakmak için içeri girdim. Sağımda bir InterSport solumda ise Oyuncakcı. ilerledikçe bir kaç mağaza daha vardı. Ben de buraya geliş amacım dolayısıyla H&M'e girdim. Normal de hediye bir kıyafet alacaktım ama beden uymaz falan giyemez diye. Çok şık bir kolye aldım...