istanbullu sosyetik sekreteri sikme hadisem

inanılmaz ama hakikat.

güzel şeyler bunlar. sevişiyorsun sonra ne o seni arıyor ne sen onu. en sevdiğim olay

iş yerimdeydim, tam pc'yi kapatıcam sms geldi "mailine bak" diye. açtım bundan mail, pdf yollamış. onu da açtım bilmediğim bişeyler yazıyor, yukarda sağlık merkezinin anteti var. bu ne lan diye bakınırken test sonuçları olduğunu ve negatif çıktığını gördüm. aradım ödüm koptu demet, ömrümden ömür gitti dedim. meğer rahminde kan pıhtıları mı ne oluşmuş ondan kanaması gecikmiş. dediği gibi de oldu bi daha ne o beni aradı, ne de ben onu...

ben yıkıldım, daha 24 yaşındayım, bambaşka planlarım var hazır değilim. gib beyinli bi yaratığın peşinden koşup onun yaramazlıklarının bedelini ödemeye evlat sevgisi diyordum daha düne kadar, bugün baba mı olucam? tamam geliyorum dedim kapattım telefonu.

@20 okudun yanı helal panpa xD

lan ne hamileliği, daha ben askere gitmemişim diye söylendim. şimdi düşünüyorum da ne alaka dıbına koim di mi??? olmaz öyle şey ben vazektomi yaptırdım taşak geçme benle kim bilir kim babası dedim. bu sefer ağlamaya başladı sen bana ne demek istiyorsun diye. hay anasını gibeyim bu karı milleti de hemen ağlıyor. hele hamileyse üfff susmuyor her gibe ağlıyorlar.

bunu uğurladım, arabada saç telini buldum dönerken. o hala kibrit kutusu içinde duruyor, koleksiyonumun baş köşesinde. neyse aradan 2-3 hafta beni aradı. aybaşım gelmedi dedi. aaa maaş mı yatmadı, borç mu istiyon dedim. salak, regl olmadım dedi. hamileyim hayırlı olsun dedi.

inandırıcılıktan uzak

ben işe gidicem pazar sabahı, 10 da çıktık evden yalova'ya bırakıcam hatunu o hostes arkadaşına. bişey dedi tam hatırlamıyorum, "bi dahaki buluşmamıza yaparız" dedim. bir daha buluşmucaz ki dedi kararlı bi ses tonuyla. lan en gib gibi kaldığım durumlar da bu durumlar. insan n'apçağını şaşırıyor. kem küm ettim, sonra da şak diye "kötü mü gibtim ki?" dedim. hayır ilk 3'e düşünmeden sokarım seni ama benden 2 yaş ufak nişanlım ile evlenicem bu yaz dedi. şok şok şok...

sigara bira faslına geçildi hemen. tabii o zamanlar türkiye çok moderndi, güzel yıllardı o yıllar. 7/24 açık tekeller vardı en ufak kasabada bile. bu zevki bugüne kadar yaşamamış olmam çok acı dedi. neden bahsettiğini sordum, ilk defa bir ayak fetişisti ile sevişmiş. tarif edilemez bişey olduğunu söyledi. tabii zütüm havada agalar. sonra bunu tekrar aldım yarağa zütürdüm sağ ayak serçe parmağından saçının her teline kadar vücudunun her santimini yaladım öptüm kokladım. hatunun ruhu burnumdan içeri girdi o derece kokladım. o da bana kallavi bir sakso çekmişti, çarşaf zütüme kaçtı. uzuuuun sevişme sonrası baygın halde uzandık yatapa. her zaman dediğim gibi en kötü karı en iyi yastıktan iyidir. yine sarıldım delice, sabah uyandığında bana kimse böyle sarılmamıştı dedi. e iyi hafif duygusallık var, ben bunu istanbul'a her gidişimde giberim diye düşündüm.

ee sonra

ben pompaladıkça yüzünde acı çeker ifade ile bir yandan göğsümü tırnaklıyor diğer yandan "öğretmenim acıyorrr yapmayın" diyor. hemen gaza geldim tabii anında role bürünürüm olm tam 1 iguanayım hemen ortama uyum sağlarım demek istiyorum. "sınıfa ilk geldiğin günden beri seni gibmek istiyordum, biraz büyümeni bekledim ama dayanamadım işte şimdi tecavüz ediyorum sana" dedim. "neden tecavüz ediyorsunuz öğretmenim ben de ilk dersten beri gözümü gibinizden alamıyorum, isteseydiniz zütümü verirdim" size dedi. kalın ve damarlı yannanım amcığının içinde astral seyahata çıktı resmen. yalan yok bu laflar beni azdırdı anında patladım atom bombası gibi.

çıktım üstüne, klagib olarak basıyorum misyonu (bu arada meme hiç yok hatunda desem yeridir) bana birden "öğretmenim hani acımayacaktı, acıyor öğretmenim" demeye başladı. aha fanteziye gelin agalar.

ben bunun ayakları aldım aşağı verdim yukarı, yala yala em em emmmm ısır ısırrrrrrr hatunu çığlık çığlığa inletiyorum. yazlık olduğundan etrafta bi insan yaşamıyor, bağır lan burda allah bile duyamaz seni diyorum bi taraftan da hatun iyice titriyor zıngır zıngır.

o zamanlar ayrı eve çıkmadığım için bizim yazlığa atmıştım hanımefendiyi, tabii haliyle soba yok. klima var ama o da salonda hangi akla hizmetse. yatağa girdik, tangasındaki günlük pedi kıvırdı kıvırdı kıvırdı şak diye duvara yapıştırdı ciklet gibi, sabah alırım dedi.

eve gittik, bi sırt çantası almış yanına içini açtı ki allahım sanki victoria beckham'ın iççamaşırı gardrobu gibi. file çoraplar, cartiyerler, topuklu ayakkaplar, kremler... ben görünce titredim oraşta zaten. ama evin içi buz, n'apçaz bilmiyorum.

ee sonra

derken siyah giyen adamlar içeri girdi. meğer kızın patronu mafyaymış. barda filmindeki gibi mekanı boşaltıp beni sırayla zütten gibtirler. buda böyle bir anımdır

not: özür dilerim panpa hep bunu yapmak istemişimdir sana kısmetmiş k.bakmazsn artık

karnım acıktı dedi, ben bunu mcdonalds'a zütürdüm hem de arabaya servise. kafamı gibsinler gir işte içeri, yanındaki kahpe ile bas havanı ama aptallığıma geldi. nedense arabaya servis aldım. demek vakit kaybetmeden direkt eve atmak istedim. helalde *

sağ elimle araba kullanıyorum, sol elimi koltuğunun altına ateşini ölçer gibi koydum. salak dedi öyle mi konur dedi altı elimi te sol memesinin üstüne avuç açık koydu elbisesinin altından. aboooo kitabını gibeyim arabada birden 2 vites kolu oldu gibim sayesinde.