+6
görmekten bıkmayacağım yüzüdür. galatasaray lisesi'nin karşısından ömer hayyam caddesine uzanan yol bir çeşit zaman tüneli gibi, şehrin tedirgin eden yüzü kendisini ancak o taraflarda açık ediyor. torbacılar, çalgıcılar, romanlar, onlarla birlikte aynı yerde yaşayan envai çeşit yabancı ülkeden öğrenciler. afrikalılar ve onların işlettiği küçük telefon işletmeleri, travestiler, kirli sakalı olan ama en absürdünden kadın elbisesi giymiş crossdresserlar, onlarla pazarlığa giren uzak semtlerin atarlı gençleri.
hayata anlam katabileceğiniz her şeyin en ucuz tarafını gözlemleyebiliyorsunuz. kokoreç tezgahının önünde dönen fuhuş pazarlığından sadece oradan geçtiğiniz için nasibinizi alıyorsunuz. peruk satan dükkanlar, inanılmaz çirkin ve bir o kadar renkli peruklar, bir aksesuar olarak sizi farklı görünmeye davet ediyor ama görüşünüzün güzel olacağını kesinlikle garanti etmiyor. 45 numara topuklu ayakkabı satan dükkanlar ve içinde sigaradan suratı sararmış yaşlı bir esnaf her gün istikrarla dükkanını açıyor.
o sokakların çoğu gündüz yaşamıyor ama akşam çalgıcı roman ailelerinin arasındaki kavgalar bazen meydan savaşına dönüyor. aynı apartmanda sürekli birbirlerinin kapılarına dayanıp küfürler yağdırıyorlar, bir saat sonra ise evlerden sadece müzik sesi yükseliyor. polis, mahalleli işlenen ve işlenecek olan her suçun farkında ve bilincinde, buna rağmen aralarında sessiz bir anlaşma var.
ömer hayyam'a giden yoldaki belirgin tek değişikliği evsizler yaratıyor. yazın alt geçitle, ingiliz konsolosluğu arasında kalan trafonun orada yıldızlara bakarak yatarken, kışın ise kat kat battaniyelerle geçitin hemen altında uykuya dalıyorlar. yolun sakinleri bu durumu benimsemiş olacak ki dönüp bakmıyorlar bile. inanılmaz çirkin bir otelin bir o kadar virane durumdaki çalışanı bir paket sigarayı bitirmeye and içmişçesine kapının önünde, soğukta travestileri izliyor. erkek olarak geldiği dünyada mini etekli bir bacağa en yakın olduğu dakikaları sigara ile şenlendiriyor.
hayat her gece 01'de başlıyor 06'ya kadar tüm acaipliği ile devam ediyor. sabaha kadar onlarca torba esrar çeşitli semtlerdeki sohbetlere meze olmak amacıyla tarlabaşı'ndan yola çıkıyor. sabaha kadar travestiler ve gençler arasındaki 50 liralık oral ciks ücreti pazarlık konusu oluyor. ilginçtir tek gözü kör ve yarısı yanmış bir kedi bütün bu olayların arasında kokoreç tezgahından düşen parçaları beklerken ortama en çok uyum sağlamış canlı olarak göze çarpıyor. ironi hayatın en sevimsiz dakikalarında bir kokoreç tezgahının altından bize el sallıyor.
saygılar.
Tümünü Göster
