(bkz: https://www.youtube.com/watch?v=SzCGRYgxOeA

Diyelim ki tanrıyı bir başka tanrı yarattı onu kim yarattı bir diğeri mi onu? Başka bir tanesi mi dostum inanç bu tanrı doğmaz ve doğurmaz doğmamıştır ayrıca

Ayni soruyu anan sordugunda karnina seni birakmistim demek nesilden nesile geciyo ateistlik

rezerve

“Pascal beklenen değer teorisini kullanarak hayatını dine adaması gerektiğini kanıtladı. Her matematikçi gibi o da, bu soruyu bir formüle indirgedi.”
Hangisi daha büyüktür?
a) Beklenen değer (hedonizm yani fiziksel yaşamdan zevk alma)
Ya da
b) Beklenen değer (dini hayat)
Varsayım…
a) Olasılık (ölümden sonra hayat yok) * (hedonizmden alınacak zevk) +
Olasılık (ölümden sonra hayat var) * (sonsuza dek lanetlenmek) Ve
b) Olasılık (ölümden sonra hayat yok) * (dinden alınacak zevk)
Olasılık (ölümden sonra hayat var)* (sonsuz mutluluk)

Pascal’ın mantığı çok basitti: Eğer (a) (b)’den büyükse o zaman hedonizme devam edecekti, ama
eğer (a) (b)’den küçükse o zaman dindar olmalıydı.”
“Ama değişkenlerin değerlerini bilmeden bu denklemi nasıl çözdü?” diye sordu Michael.
“Birkaç varsayımda bulundu, örneğin, sonsuz mutluluğun değeri pozitif sonsuzdu ve sonsuza dek
lanetlenmenin değeri negatif sonsuzdu.”
Sonsuz mutluluk = +00
Sonsuza dek lanetlenmek =-00
“Eğer bir denklemde sonsuzu kullanırsanız bu diğer her şeyi etkiler, çünkü çok büyük bir sayıdır,
böylece (a) hedonizmin beklenen değeri negatif sonsuz ve (b) dini hayatın beklenen değeri pozitif
sonsuz.”
(a) hedonizm = -00 ve (b) din = +00
o zaman
{a)< (b) böylece... (b) beklenen değer (hedonizm) < beklenen değer (dini hayat) "Anladınız mı? Ölümden sonra insanın ruhunun yaşamasının veya her hangi bir şekilde bir hayat olmasının olasılığı ne kadar az olursa olsun, Pascal’ın dine bağlı bir hayat yaşamasından beklediği getiri, yine de dünyevi zevklerle hedonistik bir yaşam sürüp de sonsuza dek lanetlenmeyi göze alacağı bir durumun getirisinden daha büyüktür.”

Adam FAWER-Olasılıksız (kitap)
Şimdi anladın mı bay gerizekali

Yobazlar gelmeden diyeceğimde gelmişler bile amk.

Tartisilmamasi gereken bi soru diye dusunuyorm sjsjsnsjsjs

termodinamik kanunlarına göre hiçbir şey yoktan var edilemez dolayısıyla büyük bir kudret eli olmadan evrendeki kanunlara göre evren kendi kendine yoktan var olamaz herşeye gücü yeten biri buna yardım etmeli evreni oluşturacak olan güç öyle kudret sahibi olmalı ki kimseye ihtiyaç duymamalı işte biz buna Allah diyoruz

Sandalye düşünün öndeki 2 ayağı var sadece bu sandalye ayakta durabilir mi (bazi gerizekalilara gore durabilir)duramaz arkasında yine 2 ayaklı sandalye bu böyle devam eder ama herşeyi ayakta tutan 4 ayaklı sandalyedir burdan tanrının 4 ayaklı sandalye gibi muhtaç olmadığını çıkarırız
Anlayana

Boşver dünyayı sen nasıl oldun onu anlat ...

Cevap yazardım da üşeniyom

Ulan hadi diyelim Allah yok biz yaptığımız ibadetlerle kalacak bi zararımız olmayacak. Ama eğer Allah varsa öbür tarafta görüşürüz.

Bazı gerizekalilar da yobaz kelimesinin anldıbını bilmeden karşıdakini tanımadan bu kelimeyi kullanabiliyor

Birader sana verilebilecek en güzel cevabı veriyorum;
Dışarıdan bakan biri olarak tanrının varlığının ne kadar mantıksız olduğunu anlayabiliyorum. Bununla birlikte eğer sende içeriden (doğru bilgilerle objektif olarak) bakarsan tanrının varlığının ne kadar mantıklı olduğunu göreceksin. iki şekilde de gördükten sonra ben tanrının varlığına ve Islam dininin bütün dinlerden üstün olduğuna inandım.

100 sukuya 200 cugu amk ellemeyin

Allah seni 2 bireyin birleşerek oluşabileceğin şekilde yaratmış. Yani herşeyi yaratan Allah bizim gibi acizlerin özelliklerine sahip olması sencede biraz garip olmazmıydı? Yaratıcının yaratılandan farklılıkları olmazsa ne üstünlüğü kalırdı? Bu insan aklının yetmiyeceği bir soru.

Bu diyaloğu daha önce okumuştum çok mantıklı

Ulan tamam hadi ateyizlerin dediği çıkıyor.Kim ne kaybedecek?
Ama Allahın varlığına ve birliğine oldukten sonra inanman ne fayda edecek.O zaman sen gg biz win

hemen anlatayım güzel kardeşim... Ama yazın cidden çok mantıklı yazılmış bu arada kabul ediyorum fakat bir ateist için... neyse biz konumuza dönelim; biz diyoruz ki evreni allah yaratmıştır. öncelikle allahın varlığını kendi uydurduğumuz fizik kanunlarına göre bulamayız çünkü kuantum dünyasında bu fizik kanunları işe yaramaz. bize heryerde geçerli bir ölçü kavramı lazım : ZAMAN! zaman tek gerçek ölçü birimidir. fakat zaman bile evrenin büyüklüğü karşısında ezilir... demek istedim kütle çekimin etkisiyle uzay ve zaman bükülür. evren için bile zaman kavramı bu kadar istisnai iken biz evreni yaratan varlık için zaman kavramından bahsedebilir miyiz? yani allah zaman kavrdıbını yarattı ve biz onun için zaman kavrdıbını sorguluyoruz.. sizce bu doğrumu?? allah için zaman kavramı yoktur... bu da onun için öncesi ve sonrası kavramlarının da olmadığı anldıbına geliyor... o zaman allahı kim yarattı sorusu başlı başına bir hata olmuyor mu? biz ona her şeyi yaratan diyoruz; zamanıda...
ayrıca allah gaybı (geleceği) görebilir. bu da buradan gelir zaten onun için zaman kavramı yoktur... [bu arada ben sık namaz kılan biri değilim fakat allahın varlığı konusunda çok düşündüm] [bazı yerlerde hatam olabilir; daha 15 yaşındayım fakakt bu konulara çok kafa yoruyorum ayrıca görüşlerinizi yaşımı önemsemeden ve küfürsüz aktarırsanız sevinirim. lakin ben yaşımın göz önünde bulundurmadan kendi akranlarınızdan biriymişim gibi konuşmanızı tercih ederim... ] Saygılarla ve Allaha inanmanız Umuduyla! Aklınıza bir soru gelirse iletin bende bu tip konulara kafa yormaya bayılıyorum!!!

Allaha bir yaratılmış sıfatı yüklersen o zaman Allah yaratan değil yaratılmış olur Allahı yaratanı sorarsan başka bir yaratan bulursun bu döngü böyle sonsuza denk sürer. Çıkmaza girersin ve bir yerde mutlaka durursun.
Örnek verecek olursak bir dolabı marangoz yapar ama marangoza kapaklıdır altı düzdür diyebilir miyiz ya da dolaba 2 gözlü 2 ayaklıdır diyebilir miyiz burdaki mantıksızlık olduğu gibi Allah'a yaratılmış diyemeyiz o zaman Allah yaratmış olmaktan çıkar biz gibi yaratık olur