-
1.
0ÜST EDiT: Bu masalı sizinle paylaşmak istedim umarım beğenirsiniz. (Şuku Esirgeme)
Çok uzun zaman önce uzaklarda bir ülkede,
isimsiz bir canavar varmış.
Canavar çaresizce bir isim istiyormuş.
Ve günün birinde canavar bir isim bulmak için yolculuğa çıkmaya karar vermiş.
Ama dünya çok büyük olduğu için bu yolculuğa ikiye bölünerek çıkmak istemiş.
Bir tanesi batıya giderken diğeri doğuya yol almış.
Doğu tarafına giden canavar kasabanın birine ulaşmış.
Kasabanın girişinde kasabanın demircisini görmüş.
“Demirci Bey, bana lütfen ismini ver” demiş canavar.
“ismini öyle kolayca veremezsin” diye cevaplamış demirci.
“Eğer ismini bana verirsen, senin içine girip sana güç vereceğim.”
“Gerçekten mi? Eğer beni güçlü yaparsan, sana ismimi verebilirim.”
Canavar kasabanın demircisinin içine girmiş.
Sonunda canavar, demirci “Otto” olmuş
Demirci Otto zaman içinde kasabanın en güçlüsü haline gelmiş.
Ama bir gün ağzından şu kelimeler dökülmüş,
“Bana Bakın. Bana bakın. içimdeki canavar ne kadar büyüdü.”
Ham Hum! Ham Hum! Şapır Şupur! Gulp!
Aç canavar demirci Otto’yu içten dışa yemiş.
Ve yine isimsiz bir canavar haline gelmiş. -
2.
0Kasabanın ayakkabacısı Hans’ın içine girdiğinde bile…
Ham Hum! Ham Hum! Şapır Şupur! Gulp!
Ve yine isimsiz bir canavar haline gelmiş.
Kasabanın avcısı Thomasın içine girdikten sonra…
Ham Hum! Ham Hum! Şapır Şupur! Gulp!
Ve yine isimsiz bir canavar haline gelmiş.
Canavar yeni bir isim bulma umudu ile gezinirken güzel bir şato görmüş.
Bu şatoda, hasta bir çocuk varmış.
“Bana ismini verirsen, sana gücümü veririm.”
“Eğer bu hastalığı iyileştirip bana gücünü verirsen, sana ismimi veririm.”
Canavar çocuğun içine girmiş.
Ve çocuk iyileşmiş.
Kral çok sevinmiş! “Prens iyileşti! Prens iyileşti!”
Canavar çocuğun ismini çok beğenmiş.
Aynı zamanda şato da yaşamayıda çok sevmiş.
Ne kadar acıksa da, bu açlığa dayanmış.
Her gün karnı guruldamış ama yine de dayanmış.
Fakat, günün birinde pes etmiş ve şöyle demiş,
““Bana Bakın. Bana bakın. içimdeki canavar ne kadar büyüdü.” -
3.
0Çocuk kralı ve hatta yardımcılarını bile yemiş
Ham Hum! Ham Hum! Şapır Şupur! Gulp!
Yine etrafta kimse kalmayınca, çocuk yollara düşmüş.
Günlerce yürümüş, yürümüş.
Günlerden bir gün, çocuk, batı ya seyahat eden diğer canavarla kaşılaşmış.
“Artık bir ismim var. Çokta güzel bir isim.”
Batıya giden canavar şöyle cevaplamış,
“Benim isme ihtiyacım yok. Böylede çok mutluyum.”
Şunu kabullenmeliyiz “Biz isimsiz canavarlarız”.
Çocuk batıya giden canavarı tek lokmada yutmuş.
Ve canavarın sonunda bir ismi varmış,
Fakat onu bu isimle çağıracak kimsesi kalmamış.
Johan ne güzelde bir isim.
ALT EDiT: Eğer beğendiyseniz aynı yazardan bi masal daha anlatıcam .Düşüncenizi belirtin lütfen ;-) Teşekkürler .
başlık yok! burası bom boş!