Cehennemden mi yazıyon panpa

Buyrun gelin seri yazıyorum beyler

Edit: bu hikaye 'kendine iyi bak' ve 'uçuş' filmlerinden esinlenerek yazılmıştır.

Ben ağlayarak çocuğu kucağıma aldım. Sarıldım ona. Kokladım kızımı. Gözlerine baktım. Annesinin gözleriydi. Bir süre sonra kızımı kucağımdan indirdim. Kadın bana bir çekmece gösterdi. Kızımı odadan çıkardı kapıyı kapattı. Çekmeceyi açtım. Ecem in ayrıldıktan sonra bana yazdığı mektupları okudum ağlayarak. Okudum, okudum ve ağladım. Sonra Ecem in yatağına yattım ve ağlamaya devam ettim.

Thé End

giberim lan sizi dedim heriflerin üstüne koştum. Poslu olana kafa attım. Diğeri bana bir yumruk çaktı. Gözüme geldi. Sonra bir daha çaktı. Arkadan Yılmaz buna daldı. Ben Poslu olana bakayım dedim kafamı bir çevirdim.. Herif bana bir tokat attı yere düştüm. Lan o kadar Poslu gözükmüyordu herif. Sonra bu beni pataklamaya başladı. Birkaç yumruktan sonra herif üstüme düştü. Herifi üstümden attım bir baktım Serkan. Herifin kafaya yapıştırmıştı.

Peki ne istiyorsun dedim. Benimle çıkacaksın dedi. Madem gibemiyordum o zaman öperim dedim içimden. Tamam dedim. Bu birden bağırdı üstüme atladı. Noluyo amk dedim içimden. Aşkımmmmmmm dedi beni dudağımdan öpmeye başladı. Müşteriler falan herkes bize bakıyor. Dur yavaş kızım dedim. Bu toparladı kendini. Işimize geri döndük. Akşam için anlaştık ben bunu dışarı çıkaracaktım. Iş bitti eve gittim. Kapı çaldı.

Gel zaman geç zaman Ecem in doğumgünü geldi. Serkan çok iyi bir parti organize etmişti. Doğumgünü nden sonra Ecem i lunaparka zütürecektim. Artık farketmiştim. Ecem e aşıktım. Gülüşüne aşıktım. Saçına, gözüne, kokusuna, tenine aşıktım. Onu kaybetmekten korkuyordum. Neyse. Herşey hazırlanmıştı. Ben Ecem i almaya gittim. Kapıyı çaldım. Kapı açıldı. Bembeyaz bir elbise ile meleğe dönüşmüştü adeta. Belki de melekti. Başından beri.

Travesti falan ama adamın dibi. Soluma baktım diğer herif yerde Yılmaz bana bakıyor. Herkes bize bakıyor zaten. Serkan dedim sarıldım buna. Kardeşim falan dedik nerden çıktın sen dedim bensiz bara mı gidiyon sen dedi. Kızlara baktım ben. Ecem ağlıyor Sena ise Ecem i sakinleştiriyor. Çıktık hemen bardan. Ecem i evine bıraktım ordan da Serkan la eve gittik. Olayı konuştuk. Bi gib olmaz dedik yattık uyuduk.

Ilk zamanlarda huur diye nitelendirdiğim kız şimdi benim meleğim olmuştu. Melekler görünmezmiş güya. Yalan. Herkesin bir meleği var. Ruh ikizi var. Melek olmak nasıl bir histi acaba? Sorsamıydım? Neyse dedim. Hazırsınız galiba hanımefendi dedim. Güldü. Hazırım dedi. Merdivenlerden indik arabaya bindik gittik mekâna. Arabadan indik. Içeri girer girmez bir alkış koptu. Tanıdık tanımadık birsürü insan vardı.

Bende sana aşığım dedim. Öpüştük tekrar. Sonra evine gitmemizi istedi. Ben yok falan dedim karşı koyamadım sonra Ecem e. Eve girdik. Bi tane aşk filmi izledik. Sonra yemek yedik. Biraz muhabbet derken bu üstünü değiştirmeye gitti. Bende dolabı açtım baktım. Nutella vardı. Aldım Nutella yı bir de kaşık aldım. Daldırdım kaşığı Nutella ya.

. Ben durdum heriflere bakıyorum. Ecem arkasını döndü bana baktı. Noldu aşkım dedi. Ben heriflere, herifler Ecem e, Ecem bana bakıyordu. Kafamı Ecem e çevirdim. Yok birşey dedim Yılmaz ların yanına gittik. Yılmaz a söyledim şu heriflere Tav oldum falan. Yılmaz heriflere baktı. Biri boylu posluydu ama halleder gibiydik. Herifler Yılmaz a baktı. Ne ayak falan yaptı Yılmaz. Herifler kafalarını çevirdi. Biraz daha durduk sonra çıktık bardan. Çıkarken arkama baktım herifler bizim kızlara bakıyor.

Sena ve Yılmaz da gelecekti. Buluştuk bir yerde gittik bara. Içeri girdik. Yüksek sesli müzik, sarhoşlar, huurlar derken Yılmaz ve Sena dans etmeye başladılar. Ecem beni kendine çekti. Dans mı edicez dedim evet dedi. Ben dans etmeyi bilmem dedim. Bilmiyordum harbiden. Ben sana öğretirim dedi. Yaptıklarımı yap dedi. Ilk başta biraz tökezledim. Ecem in ayağına bastım falan. Sonra taktiği çözdüm. Bunun ayaklarını izledim. O ayağını geri çektiğinde ben ileri atıyor, o ileri attığında ben geri çekiyordum. Ayaklarım yavaş yavaş alışmıştı. Az da olsa becerebiliyordum.

Evde kafede orda burda yayıldı. Hiç hoşuma gitmemişti bu. Neyse dedim giblemedim. Ama o geceden sonra Ecem ile birbirimize olan aşkımız azalmıştı. Her gün azalıyordu da. Artık dışarı pek çıkmıyorduk. Işten işe görüşmeye başlamıştık. Ben Yılmaz Serkan dışarı çıkıp geziyorduk. Artık Ecem e aşık değildim. O da bana aşık değildi. En azından ben öyle anlıyordum. Üç hafta geçti. Ecem benden ayrıldı. Şaşırmadım.

Madem sen bana aşıksın o zaman bana da öğret. Bende sana aşık olayım dedim. Bu güldü bana. Noldu dedim yok bişey dedi. Biraz sohbet muhabbet derken dolaştık birşeyler içtik evlerimize döndük. Eve girdim baktım muallak benim yatağıma yatmış. Dedim ellemiyim giber miker kurtulamam mazallah. Uzandım koltuğa düşünüyorum. Ulan kız çok mutluydu amk. Kız derken aklıma geldi. Geceleri mesajlaşılıyordu dimi amk dedim.

Nedenini sormadım belliydi çünkü. Herşey yalan olmuştu. Hiç mutlu değildim. Depresyona bile girdim. Iki hafta gitmedim işe. Allah tan patron insaflı adam. Kafede birbirimizi görüyorduk diyeceğim ama öyle olmuyordu. Taşınmıştı da Ecem. Bana yaşama sevinci veren kadın artık hayatımda yoktu. Kendimi mi suçlayacaktım bilmiyordum. Kimdi suçlu? Kader miydi neydi? Yaşama sevincim gerçekten kalmamıştı. Intiharı bile düşündüm. Çok düşündüm. Intihar edecektim. Planlar yaptım. Kendime intihar çeşidi aradım.

Ecem; Geriye kalan ömrümde sıkılmadan, sonsuz aşkla bakabileceğim bir çift gözün sahibi, intiharın eşiğinde iken bile bana sonsuz yaşama sevinci veren meleğim olur musun? Dedim. Biraz gözyaşı ile gülümsedi. Öpüştük. Herkes bağırıyordu. Sözlenmişmiydik yoksa başka birşey miydi anlamamıştım. Herkes bizi tebrik etti. Bir süre sonra herkes yavaş yavaş evlere dağıldı. En son Ecem ile ben kaldık.

Ne isteyecekti ki zaten amk. Bunun yüzünde bi gülümseme oldu. Ne istersem mi dedi ne istersen dedim. Gülümsemesi belirginleşti. Tamam dedi. Affettim dedi. Nedensizce sevindim. Umrumda değildi pek.

Korka korka kabul ettim. Akşam geleceğim dedi tamam falan. Kahveleri zütürdüm. Yılmaz geldi yanıma. Ecem Sena ya anlatmış Sena da buna anlatmış. Lan kız sana aşıkmış sen nasıl hemen gibmeyi düşünürsün falan diyor. Aşık sa nabim dedim ne demek nabim falan dedi. Aşk bilmem ben dedim biliyorum dedi. Git kızın gönlünü al falan anlattı. Tamam dedim gittim Ecem in yanına. Kafasını çevirdi uzaklaştı benden. Of çektim tekrar gittim yanına. Dur dedim durdu döndü bana baktı. Ne var dedi. Bak, Özür dilerim. Dün geceki olay için. Ben aşk nedir bilmem. Biraz odunum. Ne istiyorsan söyle yapayım ama beni affet dedim. Niye son cümleyi söyledim amk dedim içimden. Söylemiştim artık. Yapacaktık.

Çayları doldururken Yılmaz kolilerle içeri girdi. Her işi Yılmaz yapıyordu neredeyse. Yani zor işler onundu. Yılmaz iyi çocuktur. Adamdır. Iki yıldır bu kafede çalışır. Sena isimli kıza aşıktı. Sena birkaç hafta önce bu kafede çalışmaya başladı. Güzel kızdı. Ama benim favorim Ecem di. Ecem 8 ay a yakın süredir buradaydı. Sarışın, 1.70 boyunda, kahverengi gözlü bir kızdı. Aga bunda bir züt var anlatamam. Efsane. Yüzü de güzel kızın. gibişe aday zaten huurluklar peşinde. Yılmaz kolileri içeri zütürdü sonra yanıma geldi.

Kızın kalacak yeri de yokmuş. Sevgilisinde kalıyormuş önceden. Gittik benim eve. Çaldım kapıyı Serkan açtı. Noluyo lan dedi senin hastanede olman gerekmiyor mu bu kız kim falan dedi. Herşeyi anlattım tamam dedi girdik içeri.

Kadının sözünü kestim ve Zeynep le kaldığım oteli aradım. O günlerde odaları tutan kişinin ismini sordum. Ecem xxxxx dedi. Ben ağlamaya başladım. Ecem in annesi de ağladı. Bana bir oda gösterdi. Içeri girdim. Odada deminki kız çocuk vardı. Elimle benim mi dedim kadına kafasını salladı.