tanım; gördüğüm en looser tipi oluşturan varlığımsılardır.
farklı bir başlık açabilirdim bunun için. en büyük başarısı sözlükçü olmak olan asosyal tip vs vs diye.. hatta eklentiler de yapabilirdim ancak karakter engeline takıldığından yapamadık. birkaç özelliğinden değineceğim bu tiplerin.
evet bu tipler ne yazık ki sözlüğün çoğunluğunu oluşturan tiplerdir. sözlükçü olmayı başarı addederler. vakitlerinin çoğunu internet başında geçirip, karma yaptılar mı, mutluluktan zütlerine güzel bir serinlik iner.
ortak bazı özellikleri vardır. mesela entel görünmek çok önemlidir bu looserlar için. entel görünmek için araştırırlar, okurlar. amaçları kesinlikle bi halt katmak değildirl benliklerine. beyinlerinde kurdukları bir senaryo vardır çünkü bunların. entel görün, ilgi çek, karma yap, popi ol vs vs.. sonra da kendi kuramlarında gelsin hatunlar, övgüler, ortamlar vs vs..
özellikle başlık da seçer bu tipler. az kişinin bildiği süper şarkılara, ömründe iki defa dinlemediği şarkılar yazarlar mesela. işte ben ortak müziği dinlemem, çok seçiciyimdir imajı verirler alttan alttan. avamın dinlemediği, farklı olan müzikleri bulur dinlerler.. böylece seçkin ve entelektüel olurlar bir anda. halbuki bakınca evde son ses serdar ortaç dinleyen tiplerden öteye gitmez çoğu.
sevdiği başlıklardan biri de evrim teorisidir çoğunun. ne din adına, ne de ateizm adına bilgi birikimi yoktur bunların. araştıımazlar, umursamazlar asla. ama buna rağmen sözlük ateizme prim verdiği için ateist görünürler. çoğunluğa göre ateist görünmek de entelliktir çünkü. ateistim, bilgeyim vs vs.. emin olun sözlükte dinci olmak prim yapsaydı, allah adına övgülerden övgü düzerdi bu tipler.. o kadar eziktirler..
bir diğer özellikleri çoğunlukla meteliksiz veya kıt kanaat geçinecek durumda olmalarıdır bunların. kariyer.net' e sallarlar. ülkeye sallarlar. her taka sallarlar iş yok diye. saatlerce burda eleştiri kasarlar. hükümet yıkar, yenisini kurarlar entryleriyle. ne öss ne kpss giblerinde değildir çünkü. ekşi maaş veriyor nasılsa. burada 12 saat geçirerek, ek mesaiye kalarak alacaklardır evlerini arabalarını çünkü. ulan mal oturup kendine bir şey katsana günlerini burada geçireceğine. ne bileyim ingilizce öğren, bi sanat alanında yetiştir kendini, bi tak ye. ama yok, sözlükçümüz büyüyen zütünden dolarlar sıçacaktır hayalinde. temennisi budur.
örnekler çoğaltılabilir ama ben bunların bir gününü özetleyen bir tasvir yapacağım kendimce.
e:entel görünmeye çalışan, zütü büyük asosyal ekşici
k:verse nefessiz gibeceği ancak sözlükte kezban demek prim yaptığı için sözlükte kezban diye nitelendireceği kız
m:asosyallikten öteye gitmiş, belli bir alanda kendini geliştirmiş, nitelikli ve metelikli, iş sahibi er kişi.
e sabah uyanır. zaten önceki gece sözlük sebebiyle geç uyuduğu için saat 11:00 da uyanmıştır. annesinin oğlum kahvaltıya kalksana laflarını da saatler öncesinde anne niye bu saatte uyandırıyorsun yeaa diyerek terslemiştir zaten.
güne yine başlamanın verdiği sıkıcılığı yaşayan insan modeli vardır içinde. acaba böyle bir başlık açsam tutar mı diye düşünür o arada. küçükken en sevdiği çikolata çokoprens olmasına rağmen sözlükte prim gördüğü için, nutellasını koyar kahvaltı masasına. bugün ne yapsam diye bir an geçirir aklından. aman ne yapacağım ki der. biraz sözlükte takılıyım en iyisi, gün nasılsa geçer.
kahvaltısını yapan e daha sonra bilgisayar başına geçer. sözlüğünü açar. başlıklara şöyle bir göz atar. birkaç saniye düşüncesine şunlar düşer; acaba iş mi arasam şöyle bir, ya da biraz ingilizce mi çalışsam ya. off neyse sonra yaparım. biraz sözlükte takılayım.
sonra sözlüğüne geçer. başlıklara bakar. kendini ifade edebileceği bir yer arar. daha fazla nasıl entel görünebilirim ki acaba en büyük hayalidir. acaba şunu yazsam karı kız düşer mi ki bir kaç tane. ekşi itiraf a bir şeyler karalar. uzun zamandır yalnızım vs vs.. romantizmin dibi.. sonra aklından geçer e nin. acaba yanar mı yeşil? kezban da düşse razıdır hani. ama çoğu zaman hayal kırıklığı olur bu onun için.
dakikalar saat olur. saatler saatleeri kovalar. akşama kadar farkında olmadan takılmıştır sözlükte e. sonra bir den telefon gelir. arkadaşı m arar onu. akşama bi yerlere takılalım der e ye. e de, aslında m nin karşısında kendini ezik hissetse de biraz hava alsam nasıl olur ya diye geçirir aklından. bir şekilde kabul eder. 2 bira içip kafa dağıtmak vardır aklında. belki beğendiği de bi hatun kişisi olur hani.
akşam vakti gelir. yine o entelliğin dibine vuran, farklı gösteren kıyafetlerini giyinir e. çoğu kişiye göre sünepe görünmektedir belki ama onu anlayacak kızlar için bu çok çekici olacaktır nasılsa. hem onu anlayacak kızlar daha çağdaş, vermeye daha meyilli insanlardır. böylece az da olsa öz felsefesine göre hayallerini şekillendirir. kezbanlarla işi yoktur nasılsa.
akşam olur. cebine attığ,ı annesinden aldığı 50 tl ile buluşmaya gider. hani o 50 tl de hesap gelirken cebinden bi şeyler çıksın diye alınmıştır yanına. yoksa iyi bir yerde hesap ödemek çoğu zaman hayaldir onun için. zaten hesap ödemek kıro olmaktır onun yanında. çok çağ dışı yeaa der kendi içinden. ama içten içe erir gider bir yandan e'ciğimiz.
ortama otururlar. m e ve k ile birkaç kişi vardır. sevgilisi olan m, yalnız e ve yalnız k arasında muhabbet gelişir bir şekilde. e'nin ilgisini çekmiştir k. zaten uzum zamandır asosyallikten ötürü sağ elinden daha yakın bir arkadaşı olmayan e' nin salyaları akmaktadır içten içe. ama cool görünmeye çalışır. freddie mercury den söz açar. deizmin saçmalğından konu açar. bir sürü bir şeyden bahseder. nasılsa m nin de sevgilisi vardır. kızın kendine hayran kalması için bir sürü takla atar ordan. entelektüelitesinin her bir yanından güzel örnekler sunar kızımıza.
k sonra birden m ye döner.
k: ee m sen neler yapıyorsun.
m: iş güç ya. koşturuyoruz işte. birkaç şirketle iyi işler kaptım. prim falan olayları var. 2 aya kadar da terfi alacağım.
k: hım ne güzel. gömleğin de çok şıkmış ;)
m: teşekkür ederim.
daha sonra biraz daha takılırlar ortamda. m hesabı öder. sonra da arabasıyla önce e yi eve bırakır.
e her zamanki gibi sözlüğüne koşar. hemen ekşi itirafı açar. bugün bir kızla buluştuğundan, çok etkilendiğinden, bildiği en edebi, imla kurallarına en uyacak şekilde bahseder. hayat çok garip vapurlar filan diyerek de güzel bir klişeyle sözünü sonlandırır. aşk başlığına da bir şeyler karalar. şöyle de, böyle de, acaba uğrar mı diye tekrardan ümitlendiğine dair falan filan..
gece yatağa 4 te de olsa acaba k onu düşünüyor mu diye yatar. sabah uyanır yine nutellasına sarılır. dünden farklı olarak acaba k beni düşünüyor mudur düşüncesi eklenmiştir sadece gününe. yine sözlüğü açar. aynı şeyleri tekrar eder dünkü ile. akşama doğru da m yi arar.
e: m naber dostum iyi misin?
m: iyiyim ya birazdan işten çıkacağım. hayırdır aramazdın sen?
e: ya canım sıkıldı da bi arayayım dedim. ya m bu arada ben dünkü k yı çok beğendim. bi ara tekrardan görüşsek ha? cidden uzun zamandır böyle hissetmemiştim.
m: hım. e olur ama ufak bi sorun var.
e: ne oldu ya yoksa lezbiyen mi? biciksüel falan da mı olamaz ya?
m: hayır biz yattık onunla. hatta kendi istedi. bir de yanlış anlama ama senden çok mal bi tip olarak bahsetti. kusura bakma e.
e: hım. ya yok zaten çok da şey olmadım. neyse ya çok sağol yine de.
m: rica ederim kardeşim kusura bakma.
e için bir hayal kırıklığı daha yaşanmıştır. tekrar tek aşkına koşar. züt büyüteçine tabi ki. sözlüğüne girer. hayata dair iç burkan detaylar başlığını açar. yine bütün noktalama işaretlerine ve imla kurallarına uyarak züt acısını dillendirir bütün entelliğiyle.
evet.