-
26.
+2hangi film bu hacı? senaryo çok güzelmiş.
-
27.
+2görenler görmeyenlere anlatsın, ilk ve son up.
-
28.
+1 -1reis şimdi yatıyorum ben eline emeğine sağlık yazmaya devam edersen yarın okurum. hadi iyi geceler
-
29.
+2bilimden bahsetmemişiz lan, onu da yazalım yarın.
ölümsüzlüğün keşfiyle ilgili birşeyler söylemek lazım. -
30.
+1 -1amerika birleşik devletleriTümünü Göster
-1/2-
tarihinden önceki konularda bahsettiğimiz için, burada değinmeyeceğim. bu konuda, abd'nin dünya üzerinde yaptığı kumarbazlıklardan bahsedeceğim.
öncelikle, abd ekonomisini kuruluşundan bu yana savaş çıkarma ve silah satma üzerine kurmuş bir ülkedir.
amerika kıtasına avrupa'dan gelip yerleşen para babalarının etkisiyle abd, kana susamış katil haline ge(tiri)ldi.
bu yoldaki ilk siftahını 1. dünya savaşıyla yaptı ve bunu 2. dünya savaşı izledi.
savaşlarda ilk başlarda hep tarafsız görünme ve mağdur rolü yapma politikası izledi. çünkü, savaşa girebilmesi için başka yolu yoktu.
savaş demek kan demekti, silah demekti ve silah da para demekti.
mağdur politikasıyla iki savaşa da girdi abd, geliştirdiği silahları kullandı, bu silahlardan bi süre sonra para kazanmaya başladı, işi büyüttü.
2. dünya savaşına girme sebebini de pearl harbor olarak gösterdi.
pearl harbor, savaşın ilk zamanlarında amerika'nın kontrol ettiği, sonrasında ise japonlar'ın saldırısına uğramış adalardan biridir. japonlar'ın pearl harbor'a saldırmasını gerekçe gösteren birleşik devletler, savaşa girmeyi böylece meşrulaştırmış oldu.
ancak, bu sadece olayın görünen boyutuydu.
savaşa girmek ve silahlarını "savaş" denilen bu büyük pazarda denemek için can atan dönemin abd'li yetkilileri, pearl harbor olayında işi şansa bırakmak istemedi. adada bulunan amerikan askerlerinin japonlar'a karşı yaptığı taciz ateşi, japonlar'ı adaya saldırmaya adeta mecbur bırakmıştı.
2. dünya savaşı, abd'nin de girmesiyle, fazladan milyonlarca insanın ölümüne ve bir o kadar da sakat kalmasına sebep oldu.
2. dünya savaşı, yerini sovyetler ve birleşik devletler'in başrol oynadığı soğuk savaşa bıraktı.
birbirini yokedecek kadar hırslanan bu iki devlet, her fırsatta daha gelişmiş silahlar üretip, birbirlerine meydan okuyorlardı.
sovyetler'in usanmadan bu yarışa karşılık vermesi, silah pazarını elde tutmak isteyen sam amca'nın canını sıkmaya başlamıştı.
yuri gagarin'in ay'a yaptığı ilk yolculuk, abd'nin daha da tedirgin olmasına sebep oldu.
abd bu gelişmelerden geri kalmamak için öncelikle film sektörünü kullandı.
bu anlamda ilk filmlerinin adı da "ay'a adam gönderme" oldu. sahne hazırlandı, efektler ayarlandı, herşey hesaplandı ve artık dünyayı uyutma vakti gelmişti.
başrolünü neil armstrong'un oynadığı bu film, 1968'de çekildi, ay'da yürüme sahneleri dahil herşey mantığa uygun şekilde kaydedildi, yaklaşık 1 yıl boyunca bu video izlendi ve hatalar giderilmeye çalışıldı.
"film", 1969 yılında tüm dünya tvlerinde aynı anda vizyona girdi.
abd, sovyetler'den geri kalmadığını kanıtlamış oldu.
sonuç itibariyle soğuk savaşı sovyetler kaybetti.
abd teknolojisini konuşturmuş, sadece sermayesiyle o uçsuz bucaksız topraklara sahip olan birliği yerle bir etmişti.
rambo filmlerini amaçsızca izleyen nesiller olarak biz bunun farkına yıllar sonra varacaktık.
tek başına orduları dağıtan rambo, sovyet zulmünün altında ezilen milletlere ilham kaynağı olmuş, sovyetler'in kısa sürede dağılmasında büyük rol oynamıştı.
aynı şekilde, kendi kültürünü(cola+hamburger en bilinenleri) de bu ezilen toplumlara empoze etmeyi başaran abd, bu toplumların fiilen sovyetler'den kopmasını sağlamış, teknolojisi sayesinde de bu işi resmiyete dökmüştü.
sovyetler'in dağılmasında türkiye de abd'ye lojistik destek sağlamıştır.
sovyetler'in himayesinde birçok devletin türk kökenli olması sonucu, türkiye bu toplumların liderleriyle gizli görüşmeler yapmış, gerektiği yerlerde ödenek sağlamış ve sovyetler'e yapılan bu başkaldırıda büyük rol oynamış. abd'nin de desteğiyle sovyetler tarihe karışmak zorunda kalmıştır.
sovyetler'den kurtulan birlşik devletler, silah sanayisine hız verdi, ortadoğu'da geri kalmış ülkeleri birbirine düşürüp, silah satma stratejisiyle ekonomisini genişletmeye başladı.
ilk icraatı, 2 müslüman ülke olan ırak ve iran'ı birbirine düşürmek oldu.
eski sovyetler yeni rusya, bu planda geri kalmak istemedi, iran'a silah desteği yaptı.
abd ırak'a yaptığı silah desteğiyle, ırak'ın iran'a saldırmasını sağladı.
soğuk savaş, abd ve rusya arasında, ırak ve iran üzerinde devam etti. -
31.
+2ahahahahahahahahahahahahaheeeehehehehehehohohohohohoho
fena gitmiyodun ama uzaylılar ve piramitler kısmında sıçtın kanka. gerçeklerden ayrıldın bilimkurguya döktün işi dıbınasokum.
occamın usturası bütün yazdığın yazıyı yazıcıdan çıkartır. uygun ebatlarda keser, kıvırır ve zütüne sokar.
bi de ufoları ciddi mi sanıyon olm sen :D daha bi tane ufo gören varmı amk. ha ama şu var piramitlerde bi hiyeroglif vardı adam helikoptere benzer bişi çizmiş o doğruysa senin bütün yazından daha önemli bi done. 2dir done diyorum hiç hoşuma gitmedi lan noluyo bana aq.
nese bi de teknoloji okuyum ama bu kısmı hiç beğenmedim kanka. -
32.
+2@289 ya bu ilkokulda atom konusunu görünce insanın aklına ilk olarak bu teori geliyo, çopu kişi düşünmüştür mutlaka. ben tvlerde belgesellerde yer bulamamasına şaşırıyorum, yani ne biliyim transformıstan daha iyi bir seneryo bence.
-
33.
+2özet geç abi
-
34.
+21) tanrı var mı?
kesin sonuç veren gaydir
2) dinlerin doğruluk payı var mı? varsa hangisi doğru?
hiçbiri
3) uzaylıların varlığı
neden olmasın
4) piramitlerin sırrı
leylek31
5) teknolojinin gelişim ve ilerleme konusundaki istikrarı
sınırsız
6) türkiye'nin geleceği
gelecek ???
7) dünyanın geleceği
gelince bakarız
8) kapitalist sistemin ömrü
sonsuz değil -
35.
-2sen bu yazınla ancak ortaokul bebelerini ve burdaki bazı malları gibersin evlad... kelime kelime okudum yazdıklarını saygı gösterdim ama tek bir elle tutulur bulgu bile yok... hede hödö den öteye gidemiyorsun... tek bişi diyeceğim ve şu başlıkları sana tavsiye edeceğim... tesadüf die bişeyin olmadığını öğrendiğinde, umarım geç olmamış olur...
ilk zamandan bu zamana dan sonsuza
düşünüyorum öyleyse varım daki asırlıkkk
nerden biliyorsunuz amk nerdennnnnnnnnnn
beyler sizlere kibar ve güzelce bir şey için
borre maçhi
o görmek için gözlerini kapardı
eğer gerçekten o yazıları sen yazmış isen, ve ne yazdığının farkında isen, neden bu başlıkları sana verdiğimi kavrarsın... -
36.
+2reserved
not: gelince bana pm at - 37.
-
38.
+2kapitalizmTümünü Göster
insanlık, varoluşundan beri duyduğu ihtiyaçları farklı şekillerde elde etmeye çalışmış, sonuç itibariyle kısmen başarılı olmuştur. kısmen başarılı olmuş çünkü, kurulan bütün sistemlerin kendilerine göre olan zorlukları ve ekgiblikleri, ihtiyaçların tam olarak karşılanması konusunda büyük sorunlar çıkarıyordu.
yerleşik hayata geçişin başlarında takas usulünü kullanan toplumlar, ihtiyaçlarını karşılamak için sahip oldukları bazı şeylerden vazgeçmek zorunda kalıyorlardı.
sonuç itibariyle, bir süreliğine işe yarayan bu usul, insanlığa getirdiği sıkıntılar nedeniyle artık kullanılamaz hale gelmişti. paranın icadı da bilindiği gibi böyle bir döneme rastlar.
ancak, burada bilinen büyük bir yanılgı vardır. o da, parayı icat edenlerin lidyalılar olduğunun sanılmasıdır.
tarihte kullanılan ilk paralara dair ilk bulgular, asurlular dönemine rastlar. bu da, parayı icat eden toplumun lidyalılar değil, asurlular olduğu ihtimalini artırmaktadır.
tabi ki kapitalizmin ilk izlerine de, paranın icadının gerçekleştiği dönemde rastlıyoruz.
paranın icadından bu yana kapitalizm varlığını her şartta sürdürebilmiş, kendisine alternatif oluşturulan bütün düşüncelerin tarihe karışmasıyla varlığını daha da güçlendirmiştir.
kapitalizmin gerçek anlamda hayatımızda yer alması, bilindiği gibi abd'nin kurulmasından itibarendir.
kapitalizm sözkonusuyken abd tarihine değinmemek hata olur:
avrupalı ülkelere haraç vererek amerika kıtasında varlığını sürdüren kolonilerden ingilizlere ait olanlar, britanya krallığının çay vergisini artırması dolayısıyla başkaldırdı.
krallığın hiçbir teklifini kabul etmeyen ingiliz kolonileri, kendileriyle beraber diğer kolonileri de "ayartıp" bağımsızlıklarını ilan ettiler. bağımsızlığın ilan edilişinin resmi tarihi, 4 temmuz 1776'dır.
bu demek oluyor ki, kapitalizm gerçek anlamda 1776 tarihinden beri hayatımızın vazgeçilmez kurallarından biri olabilmiştir.
kapitalizmi, paranın icadından sonra ticari anlamda en büyük icat olarak da tanımlayabiliriz.
insanlığın şimdiye kadar geliştirip uygulayabildiği en mükemmel sistemlerinden biri olan kapitalizm, doğru eller tarafından yönetildiği sürece(buraya dikkat) haksızlık ve adalete yer vermeyecek şekilde varlığını sürdürmektedir.
bir işveren, çalışanının emeği karşılığı olan ücretini ekgib veriyorsa, unutulmamalıdır ki suç kapitalizmde değildir.
çünkü kapitalizm temel anlamda, herkese hakettiği kadar kazanç elde etme imkanı sunan bir sistemdir.
peki bu sistemi günümüz dünyasında kimler işletiyor?
buna kısaca, gücüne güç katan para babaları desek yanlış olmaz sanırım. bu zengin adamlar, abd'ye yerleşen ilk ailelerin soyundan gelmekte olup, abd'nin kurulduğu ilk yıllarda yeraltı kaynaklarına yasal olmayacak şekilde el koyarak zenginleşen ailelerin çocuklarıdır.
zaman içinde daha da güçlenen bu aileler, abd'nin kurulması itibariyle, bu devlet üzerinde büyük etkiye sahip olmuşlar, istedikleri herşeyi paranın gücü sayesinde kabul ettirmişlerdir ve kabul ettirmeye devam etmektedirler.
aynı zamanda bu zengin ailelerin kökeni, zamanında kiliselerin bağnaz fikirlerine başkaldırmak için kurulan illuminati'ye dayandığı da iddia edilmektedir.
bahsi geçen bu zengin ailelerin ilk işi, abd'nin kuruluşundan sonra basılacak para birimine bir anlamda kendi imzalarını atmak olmuştur. dolar'ın arkasındaki piramit şekli ve en üstteki göz logosu, illuminati'nin yönetim piramidiyle beraber, "hepinizi izliyoruz" anlamı taşımaktadır.
bu örgütün halen varolduğuna dair herhangi bir kanıt olmamasına karşın, bu fantastik oluşumdan para kazanma amacı güden bazı yazarların kitaplar yazarak insanların aklını komplo teorileriyle karıştırmaya çalıştığına hepimiz yakın zamanda şahit olduk.
bu ihtimaller dahilinde, abd'yi kuranların masonlar olduğunu söylemek mümkündür.
abd ile ilgili, konumuzla alakası olmayan ama bizimle alakası olan ve herkesin bilmediği bir konuyu daha paylaşalım:
abd kuruluşundan sonra bir araya getirilen senatoda, devletin resmi dilinin hangi dil olacağı alternatifleri arasında, ingilizce ve fransızcayla birlikte türkçe de vardı.
yapılan oylama sonucunda, ingilizce verilen oylar, türkçe'yi 1 oy farkla geçebildi ve devletin resmi dili ingilizce olarak kabul edildi.
kapitalizmden bahsederken bankacılığa da kısaca değinmemiz gerekiyor.
bilindiği gibi bankacılık, paradan para kazanma mantığıyla işleyen bir sistemdir. bu sistemde önemli olan paranın miktarı değil, dolaşım hızıdır. bankacılık dediğimiz sistemi, kapitalizmin bir tür illüzyonu olarak da adlandırabiliriz.
örneğin, bankaya yatırdığımız 10tl, yatırılma anından itibaren işleme tabi tutulur ve bu parayı aynı gün ve hatta aynı ay içerisinde geri çekmeyeceğiniz düşünülerek banka tarafından farklı alanlarda değerlendirilir.
banka bu paranın bir kısmını zorunlu rezerv olarak ayırır, bir kısmıyla para getirecek yatırımlar yapar, tahvil, bono alımı vs.
tahvile de yeri gelmişken değinelim. tahvil, devletin vadeli veya vadesiz olarak bastığı kağıtlardır. devlet size bu tahvilleri satar ve tahvilin türüne göre vadeli veya vadesiz şeklinde değerlendirilir. tahvillerin belli bir faizi vardır. devlet, paraya sıkıştığında bu kağıtları basarak halka satar ve bir süre sonra halk bu kağıtları devlete satarak, verdiğinden daha fazla para elde eder.
bankacılığa geri dönersek, yatırdığınız 10 tl'nin diğer bir kısmı da, parasını çekmek isteyen müşterilere mevduat olarak sunulur. diğer bir kısmı da faizli kredi şeklinde müşterilerin kullanması için kullanılır.
verdiğiniz 10 tl, bu ve buna benzer birçok alanda değerlendirilerek, bankaya oldukça fazla bir getiri sağlar.
bahsettiğimiz olay, değindiğimiz şekilde paranın dolaşım hızıdır. yatırdığınız 10tl, işlem hacmi denilen mantık sayesinde 50tl belki de 100tl'lik işlemin görülmesini sağlar.
ortada sadece 10tl vardır ancak, bankalar yaptıkları işlemler sayesinde 100tl'lik değerlendirme yapabilirler.
kapitalizm, kullandığı illüzyonlar sayesinde varlığını asırlar boyunca devam ettirse de, paranın ve dolayısıyla işlem hacminin değerinin beklenilenden de fazla şekilde düşmesi sonucunda bu sistemin çökmesi muhtemeldir.
diğer bir ihtimal de, kaynakların bitmesiyle alakalıdır. kaynaklar bittiğinde de kapitalizmin çökeceği ihtimali vardır ancak, kapitalizm bu sefer sahip olduğu illüzyonist sistem sayesinde, kaynakların yokluğundan da faydalanabilecektir.
örneğin, bugün dünyada sadece 1 dilim ekmeğin kaldığını varsayalım. eğer bu 1 dilim ekmek açık artırmaya sunulursa, büyük getiri sağlayabileceği gibi, savaşlara ve hatta devrimlere bile sebep olabilecektir.
bankacılık sistemi sayesinde 1 dilim ekmeğin kullanımı birçok müşterinin kullanımına sunulmuş gibi sağlanarak, sistem kendi kurallarını koymaya devam edecek ve varlığını uzun bir süre daha devam ettirme imkanı bulacaktır.
kapitalizmin çökmesi, abd varolduğu sürece mümkün görünmemekle beraber, çöktüğünde abd dahil bütün devletlerinin sınırlarının değişebileceği, büyük savaşların çıkması ve sonucunda şuan açlık sınırında yaşayan ülkelerin de kıtlığa sürükleneceği açıktır.
kapitalizmden sonra getirilecek sistemin de, kapitalizm kadar dengeleyici ve adil olacağını söylemek de neredeyse mümkün değildir.
kapitalizme alternatif olarak komünizm ise, günümüz şartlarında hayal olmaktan öteye gidememiş, kendisinden bir önceki aşama olan sosyalizmse barındırdığı hatalar yüzünden, kurucusu olan sscb ile birlikte tarihe karışmıştır.
sosyalizm, çoğumuzun bildiği gibi herkesin kaynaklardan eşit yararlanabileceği düşüncesini savunmaktaydı. ancak burada bir hata var ki, o da çalışıp emek çıkaranlarla çalışmayanların aynı şartlarda yaşamanın ne kadar adil olabileceği gerçeğidir.
bugün çalışarak kazandığınız 100 tl'nin (misal)yarısına devlet tarafından el konulacak ve üretime hiçbir katkısı olmayan diğer vatandaşa verilecekti. böyle bir mantığın yıkılmasının gayet normal olduğunu düşünüyoruz. sosyalizm, sınırlı kaynaklara rağmen herkes eşit şartlarda yaşama imkanı sunabilmek için de, doğal olarak büyük sınırlamalar getiriyordu.
bu sınırlamalardan en bilineni, en fazla 1 ev ve 1 arabaya sahip olabilmekti.
sosyalist mantıkla yönetilen devletlerde, insanların düşünme hakkına saygı gösterilmemekle birlikte, "devlet herşeyi bilir. devlet sizin için düşünür, size herşeyi üretir" mantığıyla insanların düşünmesi ve rekabet ortdıbının olmaması sebebiyle bilimsel ve teknolojik anlamda da hiçbir ilerleme kaydedilemezdi.
konuyu toparlarsak, kapitalizm bankacılık gibi kullandığı sistemlerle dünyada uzunca bir süre daha hükmetmeye devam edecek, sosyalizm gibi hayali düşüncelerse tarihe karışarak, insanlara kapitalizmi istemeden de olsa daha da güçlendirmekten başka bir fayda sağlamayacaktır. -
39.
+1beynim gibilmiş dolaşıyorum amk
-
40.
+1bilim eklendi.
-
41.
+1şuraya entry fışkırtayım da okuyayım gözler görmez oldu.
-
42.
+1@1 panpa iyi hoş diyosunda. Mitoloji, uzay bilimleri okuman lazım daha.
-
43.
+1vay be ben bunu güncel takip etmiştim
-
44.
+1@224 tanrı cezalandıran bi varlıkta değildir. benim teorime göre tanrı düşünen bi varlık değildir.
-
45.
+1@80 buna ihtiyacımız vardı kanka sağol
-
gozluklu ozgur ozelden asgari ucret aciklamasi
-
sürekli indirim yapan marketlere denetim gelmeli
-
mematiye ulaşamıyorum
-
yine bugün marmaryda intihar olmuş
-
tıp okuyan hangi hastanedesin
-
zalinazurt bora abiniz kestane yiyor
-
uzun uğraşlar sonucu muhtarın
-
polat alemdar efsane kufur
-
doğum günün kutlu olsun ramo
-
yarın erken kalkicam 9 da iş basi
-
100cc motor ile türkiye turu
-
ramo günaydın başlığı açsın diye
-
sadece 1 kere ciks yapmış patlak karı mı
-
kamil türkiyeye geldin bize niye haber vermiyon
-
keşke konstantı
-
cumhurbaskani hakan fidan
-
aga herhangi bir sosyal medyadaki postta türk
-
erdoganin tum zaferleri ve tek yenilgisi
-
zalinazurt isimli aptal maymun bak buraya bak
-
asgari ucret illere gore degismeli
-
ördek pişirmediği için erzurmlu komşumu dövdüm
-
kamilciğim çay var içersen
-
yilbasi ve noel farkini bilmeyen salaklar
-
iran olucaz diye korkarken banglades olmak
-
2024 asgari ücretliye aralık 2023 te
-
kayra ananı fifty cent e 50 cent karşılığında
-
bu tıp okuyan tam salak ya
-
tomun ayvayı yemiş olması
-
22 bin lira ile millet nasıl yaşayacak mk
-
memonun tipi çok komik
- / 3