-
51.
0evet panpalarım. hikayeme tüm hızıyla devam ediyorum...
-
52.
0gördüklerim beni kendimden geçirmiş olmalıydı ki gözlerimi pencereden ayıramıyordum.tam o anda ata'nın dürtmesiyle kendime geldim."malmısın oğlm gitmemiz lazım"diye bağırdı bana. hakikaten mala dönmüştüm dışarıdaki kargaşayı görünce. hayatımda ilk kez ölüm korkusu yaşadım. sahip olmadığım şeyleri kaybetmekten korktum. birsürü düşünce beynimin yörüngesinde hızla dönmekteydi ki bitanesi atmosferime girdi;gitmemiz gerekiyordu."gitmemiz lazım lan!"diye bağırdım. kapının önünde bekleyen ata;"ben bi saattir sana ne söylüyorum mal!,hadi"dedi.o konuşurken ben çoktan giyinmeye başlamıştım. saniyeler içinde kıyafetlerimi giydim. çantamı sırtladım ve evin kapısına koştum.
-
53.
0tam kapıdan çıkıyordum,ata bana "dur!" diye fısıldadı. noldu diye soramadan apartmanın içinden gelen adım seslerini ve bu seslerle senkronik giden hırıltıları duydum.ata açık olan kapının eşiğinden kafasını çıkartıp ortalığı kontrol etti.bir süre bakındıktan sonra dışarı çıktı.tam yüzünü bana döndü, hadi gidelim diyecekti ki;yan dairenin kapısı açıldı ve biri kendini kapının dışına attı. yere düşme sesini duyar duymaz ata'nın yanına gittim.bir de baktım ki komşumuz mahir abi yerde yatıyor.bir bacağı kopmuş,yok yerinde. adamın heryeri kan olmuş. zavallı bize acılı gözlerle bakıp;"yardım edin"diyebildi sadece.biz korkumuzdan olduğumuz yere çakılmıştık.o bize bakıyor,biz de ona bakıyorduk. daha ne olduğunu anlayamadan mahir abinin kızı babasının üzerine atlayıverdi. adamın neresine denk gelirse parçalar koparmaya başladı etinden. mahir abinin bağırışlarını işitirken biz halen orada dikiliyorduk, kalakalmıştık.o an gözlerimden yaşlar aktığını hatırlıyorum.
-
54.
0mahir abinin öz kızı tarafından canlı canlı yenmesini izlemeye devam ediyorduk ki karşı daireden bir el silah sesi geldi. korkudan ve heyecandan ne yapacağını şaşırmış olan biz yapabileceğimiz en mantıklı şeyi yapmaya karar verdik;kaçtık ordan. merdivenleri üçer beşer indik ve bir dakikadan az bi süre sonra zemin kata ulaştık. hava henüz aydınlanmamıştı fakat apartman kapısının camından, kaçışan insanları görmek mümkündü. hemen çıkıp kalabalığa karışmayı planlıyorduk.tam kolumu kapı kilidine uzattığım anda, bakkal hüseyin abi tanınmaz haldeki yüzü ve kançanağı gözleriyle önümüzde belirdi. kendisini boynundan hiç çıkarmadığı kolyesinden tanımıştık. camın ardından bize öylece bakıyordu.bir-iki saniye bakıştıktan sonra kaçışan insanların, hüseyin abiye aldırmadığını farkettim. ayakta duran ve hareket eden bir cesedin yanından öylece yürüyüp gidiyor gibi görünüyorlardı.
-
55.
+1birkaç saniye bize baktıktan sonra rahmetli hüseyin abi gerildi, gerildi ve aniden kapının üst cdıbına sağğğlam bi kafa attı. camın çatladığını görünce biz iki adım geri gittik. ayaklarım tir tir titriyordu. camın kırılmadığını farkeden merhum,bir kafa daha vurmak için hazırlanıyor gibiydi.bu arada apartmanın içinden gelen hırlamalar bizi daha da tedirgin ediyordu. hüseyin abinin cesedi tam ikinciyi kafayı gömüyordu ki dışarıdan "allah allah" naraları duyuldu. sesin geldiği yöne dönmesiyle ağzının ortasına çekici yemesi bir oldu zavallı bakkal hüseyinin.bir tak çuvalı edasıyla yığılıverdi yere. çekiçli adam hırsını alamamış olacak ki bir süre daha vurmaya devam etti hüseyin'in cılkı çıkmış kafasına. vururken bize;"çıkın, çıkın"diye bağırıyordu manyak huur çocuğu. bizde çıkıp yanından geçtik ve ana caddeye doğru koşan kalabalığın arasına karıştık. dönüp arkama baktığımda hala vurmaya devam ediyordu hasta ruhlu pekekent.
-
56.
0Daglin amk
-
57.
0sokaklarda resmen can pazarı vardı. insanlar yataklarından apar topar çıkmış, yanlarına ne alabildilerse almış ve kendilerini sokağa atmışlardı. koştuğumuz yol boyunca kaybettikleri annelerini bulmak için kalabalığın tersine doğru yürüyen ve ağlayarak "anne" diye haykıran çocuklar gördük. ölüler tarafından saldırıya uğrayan insanların yalvararak kaçanlardan yardım istediğini gördük. sokak ortasında ısırılan karısını vurduktan sonra intihar eden kocalar gördük. aklını yitirenlerin kaldırım kenarlarına oturup yem olmayı beklediğine tanık olduk.bu kadar insan hayatını kurtarmak için koşarken "paralarım" diye yırtınan, kendini döven ve "ölmek istiyoruum" diye bağıran üç kuruşluk insansıların varolduğunu öğrendik. düşünüyorum da eğer dünya şimdi olması gerektiği gibi olsaydı yaptığımız koşudan çok büyük dersler çıkarabilirdik. fakat ölülerin dünyasında ihtiyacın olan tek ders;nasıl hayatta kalınır'dır.
-
58.
0ana caddeye ulaştığımızda pencereden gördüğüm manzaraya farklı bir açıdan baktığımı farkettim. yanan bina birkaç metre ötedeydi. sıcak insan eti isteyen ölüler binanın kapısını tüm güçleriyle zorluyorlardı. arabalar yol boyunca birikmişti ve insanlar arabalarını terkedip yayan halde geldikleri yönün tersine kaçıyorlardı. sirenler hiç susmuyordu. polis arabalarının kırmızı mavi ışıkları gecenin karanlığını aydınlatırken, şehrin dörtbir yanından dumanlar yükseliyordu. heryerden aralıksız silah sesleri geliyordu. tüm bu kargaşanın ve kaosun ortasında fırsatçılar yine iş başındaydı. cadde'deki süpermarketin önünde toplanan insanlar söktükleri kaldırım taşlarını camlara atarak kırdılar, sonra da içeriye akın ettiler. heryeri yağmaladılar. işin en kötü tarafı herşey olup biterken polislerin oradan geçip gitmesiydi.
-
59.
0o karışıklığın içinde nereye gideceğimizi bilememiştik. kaldırımın ortasında kalıverdik. insanlar yanımızdan geçip gidiyor ve ölüler yaklaşıyordu. birkaç dakika orada dikilip konuştuk napıcaz nereye gidicez diye. fakat tartışmaktan ileriye gidemedik.tam birbirimizle küfürleşmeye başlamıştık ki yolun diğer tarafından bi korna sesi duyduk.
dolmuş şoförü ahmet ağabeyimiz bize korna çalıyordu."koşun lan"dedi, koştuk hemen."ağbi seni allah gönderdi"dedik."yok oğlm kendim geldim"dedi onun üstüne. saatlerdir ilk kez gülüyordum. hemen minibüse bindik, direk gaza bastı. adama bizi aldığı için teşekkürler yağdırıyorduk. direk;"sizi orda bıraksam içim rahat etmezdi"dedi. derin bir "ohhh" çektik sonunda... -
60.
0ahmet abiye nereye gittiğimizi sorduk. ulus'ta güvenli bir bölge oluşturulmuş olduğunu söyledi."sizi oraya zütürüyorum"dedi. bunu duyunca çok sevindik. farkettik ki ahmet abi olaylarla ilgili bilgi sahibi."noluyo abi yaa?"diye sorduk. dedi ki;"dün gece hastalar hastaneden çıktıktan sonra herşey taka sardı, karantina bölgesinden kaçtılar. virüs bi gecede bütün ankara'ya yayıldı. başbakan,başkan, milletvekilleri,bakanlar... kim var kim yoksa yönetimde, herkes apar topar istanbul'a gitti. ankara'ya girişler ve çıkışlar kapatıldı"dedi.biz bunu duyunca yıkıldık işte."abi bizim memlekete gitmemiz lazım, kalamayız ankara'da"dedik."bilemem!"dedi. öyle diyince anladık zaten bütün planlarımızın suya düştüğünü. artık tek umudumuz güvenli bölgeydi.
-
61.
0dolmuşla son sürat ulus'a gidiyorduk. bizim semtte süren kaos heryerde aynı şiddette devam ediyordu. askerlerin olaya el koyduğunu gördük, belirli yerlerde kontrol noktaları oluşturulmuş. sürekli devriye ekipleri geziyor. arabayla giderken yolda birkaç kere durduk ve sağlık kontrollerinden geçtik. askerlerin virüs bulaşan herhangi bir kişiyi direk infaz ettiğini kendi gözlerimizle gördük.tsk'nın olaylara müdahalesi sert ve güçlüydü. hiç acımadan direk vuruyorlardı ölüyü. hatta ölülerin kalabalık olduğu bölgelere bomba yağdırdıklarını öğrendik. işte bu gerçekten mutlu etti bizi. fakat bir günde nasıl herşey böyle bomtak olmuştu bir türlü aklım almıyordu.
-
62.
0ulus'a çok yaklaşmıştık ki yolda bir kadın ve çocuğa rastgeldik.yol kenarında bekliyorlardı, onları almamız için yalvarıyordu kadın resmen. çevrede hiç insan yoktu. sadece terkedilmiş arabalar ve binalar. etrafın güvenli olduğunu düşündüğümüz için onları almak istemedik fakat arka sokaklarda yavaş yavaş kalabalıklaşan ölüleri görünce birkaç metre ötelerinde durduk, aldık ikisini de.kadın arabaya biner binmez bize dua etmeye başladı. hayatları kurtulduğu için seviniyordu. hemen gitti arka tarafa oturdu oğluyla. fakat oğlunda bir gariplik vardı. sanki cansız gibiydi çocuk."nesi var çocuğun?"diye sordum."hiç hiç o öyledir zaten"falan diye geçiştirdi.ben tabi şüphelendim, kadına;"çocuğu ısırdılar mı?"diye sordum.
direk reddetti. fakat ben anladım çocuk iyi değildi. sonra ata ısrar etmeye başladı;"bi bakalım çocuğa yarası beresi varmı"dedi, diretti baya. bikaç dakka sonra kendimi çocuğu incelemek için annesiyle kavga ederken buldum. bağırış çağırış derken ahmet abi de olaya dahil oldu."noluyo lan orda?"diye bağırdı arkasını dönüp.ona doğru döndüm olanları anlatmak için ve ahmet abinin yola bakmıyor olduğunu, aynı anda yan sokaktan bir askeri kamyonun çıktığını gördüm."dikkat eett"diye bağırdığımı hatırlıyorum. sonra ani bir frenle hepimiz öne fırladık. kafamı direklerden birine vurmuştum galiba. gerisini hatırlayamıyorum...
edit:evet panpalar bununla birlikte gecenin son part'ını da atmış oldum. hikayeme tüm hızımla devam etmek istiyorum da sizlerden gelen ilginin biraz sönük kaldığını düşünüyorum. biraz ilgi çekmek adına başlığı 10 kez up'layacam. gelin,okuyun, rezervelerinizi alın. pişman olmayacaksınız. -
63.
0up up up
-
64.
0up up up
-
65.
0up up up
-
66.
0up up up
-
67.
0up up up
-
68.
0rezerved
-
69.
0up up up
-
70.
0up up up
-
anal virtuozu
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 07 11 2024
-
ordegin o obez fotosu neydi la
-
teyp kendini ikinci ataturk yapmaya calisiyor
-
döşemeci konstant uzda
-
adalet kırıntısı
-
neyy namıkkk
-
bu sozlukte yazinca sanki duvarla konuşuom
-
yaşitlarim hep evlendi
-
memati sansımızı pubg yada lol
-
tıbbi laboratuvarlık mı okuyacaksınn
-
bir kız osururken
-
tipokuyan hocamm
-
foto yukleyemeyen esskler var
-
çok yalnızımm be sözlük
-
hayat ellerinden kayıp gidiyor değil mi
-
intiharlar bilekçiler bodyciler lavaş
-
yeni alfabe ne alaja
-
kürt arap zenci afgan paki
-
27 bin tlyi katlamam lazim mac verin
-
tt oldum i t oldum
-
abd boşuna süper güç değil
- / 1