-
51.
0UP UP UP DEVAM PANPA
-
52.
0UP UP UP DEVAM PANPA
-
53.
0UP UP UP DEVAM PANPA
-
54.
+2Emredin, her türlü vazifeye hazırım dedim.
Sözlerimden hoşlanmıştı ki
Yiğit bir askersin bu göreve senin gibi birinden başkasını beklemezdim dedi.
Burada biz 3. Dünya savaşının fitilini ateşleyen olay olan Kudüs'ün işgalinden sorumluyuz dedi. Sen ve bir kişi daha Kudüs'e gönderileceksiniz ve vereceğiniz durum raporuna göre size talimatlar vereceğiz dedi. -
55.
+1Hazırım komutanım dedim. Komutan ayağa kalktı ve 2. kişide geldi dedi. Kapının kapanma sesini duymam ile arkama döndüm.
Gelen kişi
Eylül'dü ???
Buz kesilmiştim, Eylül'ün burada ne işi vardı. Tamam orduya katılabilirdi ama bu göreve gelmesi tesadüf müydü?
Eylül gülümsedi ve vereceğiniz talimatları şimdiden olmuş bilin komutanım, hazırız dedi.
Komutan telsiz ile Araç 16K yi hazırlayın dedi.
Siz gidin ve 2. Katta Ekipman bölümünde size verilecek olanları alın dedi.
Odadan çıkar çıkmaz Eylül'e
Ne iş arıyorsun burada dedim
Eylül seni arıyordum hadi yine iyisin beleşten Kudüs gezisi yapıyoruz dedi.
Ne kadar ciddi olarak söylemese de şu an hiç gülecek durumda değildim.
Hadi alalım alacağımızı dedim.
Aşağı inerken beni sevmiyor muydun ya dedi
Seviyorum, sevmesine ama oralarda başımıza ne gelecek bilemeyiz senin gözümün önünde can verdiğini düşünemiyorum dedim.
Aynı şey benim içinde geçerli, öleceksek birlikte ölürüz dedi Eylül.
Ve 2. Kata Ekipmanlarımızı almaya gittik.. Eylül ile tonlarca şey yaşayacaktık ama hiç de beklediğimiz durumlarla karşı karşıya kalmayacaktık.
Bu bir görev mi yoksa imtihan mı olacaktı ? -
56.
+1Binada öyle bir yoğunluk ve koşuşturma vardı ki iğne atsan ucu yere değmezdi. 2. Katta ki görevlileri ekipmanların nerede olduğunu sorduk.
Koridor boyunca düz devam edin sağa dönün biraz ilerleyin solunuzda kalacaktır dedi
Sanki Taksim meydanı nerede diye sormuştum
acelemiz vardı koşarak gidemezdi çünkü çok kalabalıktı.
itişe kakışa girdik odaya.
Odada ki görevli ne aramıştınız dedi.
Kudüs'e gideceğiz neleri alalım?
demem ile demir bir dolabı açıp beden boyutlarımızı sordu.
Ve gerekli ekipmanların içinde olduğu bir paketi verdi.
Sanki bayram alışverişi yapıyorduk bu halli düzenli çalışmaları hoşuma gitmişti tabi -
57.
0Parmağı ile kabinleri gösterip orada giyinebilirsiniz dedi.
Eylül halinden memnun ve hevesli görünüyordu ki hiç oyalanmadan kabine girdi.
Bende yandaki kabine girip paketi açtım.
Telsiz, askeri elbise ve Kudüs'de tercih edilen giysiler, gözlük ve kulaklık çıkmıştı. Hiç biri kalitesiz bir şeye benzemiyordu ama ne giyeceğimi çözememiştim
Eylülün kabini yanımdaydı çok bağırmadan
Hangisini Giyeceğiz ??
Askerli olanı giy dedi.
Eylül çok doğal ve samimiydi yeri geldiğinde ciddi de olursa yeme de yanında yat denilebilecek birisi.
Askeri giysiyi giydim telsizi ve kulaklığı aldım, Kudüs'de giyeceğim giysileri de poşete koyup çıktım kabinden -
58.
0Eylül de giyinmişti
Görevli biz çıkmadan bu siyah çantaları da alın dedi. Normal bir çanta gibi görünse de aramalardan içi gizlenerek geçebilecek bir çanta, ayrıca ikinizin çantasına da ilk yardım seti koydum, kolay gelsin dedi.
Teşekkür edip çıktık
Bu işlerle meşgul olurken savaş durumunun stresi azcık olsa da üstümden gitmişti. Ama attığımız her adım Kudüs'e ve Bizi bekleyen Varlıklara zütürüyordu.
3. Kata çıktık ve görevi aldığımız odaya girdik.
Tam zamanında dedi komutan
Araç da hazırlandı
ben aracın bizi nereye zütüreceğini düşünürken
komutan beynimi okumuşcasına Araç ile hava limanına gideceksiniz, oradan da Kudüs yakınlarında ki Ürdün ülkesinin başkenti olan Amman şehrine gideceksiniz dedi.
Oradan sonra da göreviniz tam anlamı ile başlayacak.
Komutanım, hiç bir türlü eğitim almayacak mıyız? -
59.
0Sorumu duyunca Araca binince 3 saatlik yolunuz var o sırada size gösterecekler dedi
Askerler, vazifenizi unutmayın ve ciddiyetinizi, soğukkanlılığınızı, zalimlere merhamet etmeyeceğinizi unutmayın. Ama sakın bir anlık öfkeye kapılıp ani kararlar vermeyin. Bu harp'da büyük rol oynayacaksınız. Binanın önünde araç sizi bekliyor, Rabbim yardımcınız olsun.
Sağ ol komutanım! diyerek odadan çıktık. Ben üniversiteli sıradan bir öğrenciyken, sadece düşünen ve izleyen, kafamda senaryolar kurarken nasıl buraya gelmiştim.
Eylül hadii burası üniversite değil derin derin düşünme de aşağı inelim dedi.
Gülümsedim ve hızlı adımlar ile dışarı çıktık.
Zırhlı, Arka tarafı bir oda gibi büyük olan ilk defa gördüğüm bir askeri araç karşımdaydı. 4 Üniformalı profesyonel asker bizi bekliyordu. Arka tarafın kapısını açtılar ve içeri girdik. Ticari araçlar gibi tavanı yüksekti ki Ayakta dimdik bükülmeden durabiliyordum.
2 Tane ekran ve galiba çelikten bir kasa görüyordum. -
60.
02 Asker öne 2 tanesi de arkaya bindi ve kapıları kapattılar.
Bu göreve kimse katılmaz, en sona kalır diye düşünüyorduk ki kendine güvenen insanlarda çıkıyormuş demek ki, hoş geldiniz dedi.
Hoş bulduk dedik o arada araba da harekete geçti.
Ben Semih yanımda ki de Yiğit. Hava limanına kadar öğrenmeniz gereken şeyleri öğreteceğiz ve sizi bu kısa sürede Kudüs operasyonu için hazır hale getireceğiz.
3 Saat boyunca videolar ve uygulama yaparak minik fakat hayat kurtarıcı bir şekilde yararlı bir eğitimden geçtik.
ilk yardımdan, Çatışma pozisyonlarına kadar her şeyi işlemiştik.
Bu adamlar cidden de işini biliyordu çünkü 3 saatte bunları gösterip öğretmek kolay bir iş değil.
Uçakların kalkış seslerini duyunca anladım ki hava limanına varmıştık. -
61.
0Araçtan indik, Semih görevde ihtiyaç duyabileceğimiz bilgilerle dolu bir defteri de çantama koydu.
Pasaportlarımızı ve bu görevde olduğumuzu ifade eden dosyaları görür görmez görevli uçağa doğru yönlendirdi bizi.
Semih ve yiğit ile son kez görüştük, tavsiyeler aldık ve uçağa bindik.
First class bölümünde yolculuğumuzu yapacaktık.
Bu kadar lüks bence gereksizdi ama uçak harekete geçmeden telsizden
Simenzss ve Eylül, siz iş adamları olarak gösterdik ve en lüks şartlarda yolculuk yapacaksınız ki senaryo kuvvetlensin. Çok göze batmamaya çalışın ve dediklerimi asla unutmayın. Kudüs elbiselerinizi de giyin.
Uçakta nasıl giyecektim diye düşünürken hostes kabin şurada diyerek gösterdi.
Uçak değil malikaneydi sanki
Kudüs elbiselerini giyince daha önce hiç görmediğim ve denemediğim tarzda giysiler ile bir değişik hissetmiştim.
Koltuğuma döndükten sonra Semihin verdiği defteri açtım ve okumaya başladım. -
62.
0Defterde her türlü durum için detaylı bilgiler de verilmişti. Dış kabı ve içinde ki bazı sayfalarının günlük gibi görünmesi de klişe belki de işe yarayacak bir tasarlama olmuştu
Eylül ise kulaklığı ile bir şey dinleyip not alıyordu. Eylüle ne dinlediğini sorunca Yiğidin verdiği sesi dinliyorum. Defterde anlatılmayanları sesli ve ayrıntılı anlatmış dedi.
Eylül çok ciddi bir şekilde notlarını alırken ben de dikkat ederek defteri okuyordum.
Son günlerde dünyadan da çok haber alamamıştım. Savaş daha da şiddetlenmiş, başka ülkeler de dahil olmuş olabilirdi.
Yemekler de servis edildi ( uçak kısmını daha uzatmak istemiyorum)
Ve Amman şehrine varmıştık -
63.
+1Uçaktan inip, eşyalarımızı almaya gittik. Eylülün de benim de giysim de değişik bir amblem vardı. Bu amblem ne işe ve ya bir işe yarayacak mıydı?
Eşyalarımızı da aldıktan sonra Hava limanından çıktık.
Kahverengi bir cipin önünde güneş gözlüklü, bir kadın duruyordu.
Giysilerimizi görünce gel dermiş gibi bir el işareti yaptı.
Yanına gittik ve Kudüs'ü bilir misin diye bir soru sordu.
Bu şifreli sözcüktü, Defterin ilk sayfalarında bizi tanımaları için bu soru sorulacaktı.
Ve bende bana söylenen cevabı söyleyerek Bileceğim dedim.
Karşımda ki gülerek atlayın araca dedi.
Çalıştırdı ve sürmeye başladı
Bana şimdilik Hüv Diyebilirsiniz
Bu operasyonda siz ikinize yardımcı olacağım.
Ve ya olmak zorundayım,
neyse ki işimden memnunum.
Kudüs buradan 255 kilometre uzakta, 4 saate yakın bir yolculuk yapacağız dedi -
64.
0( Yine yolculuk kısmını geçeceğim)
Günlerdir oradan oraya kuş gibi göçüyorduk ki sanıyorum bu son yolculuktu.
4 Saat süren bir yol ardından akşamüstü varmıştık Kudüs'e.
Cipten indik, Hüv arkada olan kasalardan en çok gerekli olanları çıkardı.
2 Tabanca, 2 asker bıçağı, 2 Taarruz tüfeği, 30 El bombası, 10 sis bombası, 10 da flaş bombası, 1 yıl bile yetebilecek kadar cephane ve Kurşun geçirmez yelekler. Belliydi ki neredeyse hepsi yabancı ülkelerden temin edilmişti.
Cip bir anda cephaneliğe dönmüştü
Hüv bize gösterdi şimdilik neyi nereye, nasıl kuşanmamız gerektiğini. Ve hazır hissedince Komutanı arayın dedi. -
65.
+1Hazır olmasaydık buraya kadar gelmezdik düşüncesi ile ben hazırdım. Eylüle arayım mi diye sordum. Kafasını salladı
Ve komutanı aradım.
Kudüs şehrine vardık, bir kaç kilometre ile Kudüs sınırları içine girmiş oluyoruz. Giysiden silahlarımıza kadar her şeyimiz hazır. Etraf genelde yıkık dökük halde daha buradan çatışma izlerini görebiliyoruz dedim. -
66.
0Komutan
Kudüs şehrinin tamdıbını Hristiyan örgütler işgal etti. Orada şu an bir sıkı yönetim ve savaş durumu var. Bir kaç saat sonra çok büyük bir konvoy ile en önemli liderleri gelecek . Bu gelecek kişiler tam olarak kim bilmiyoruz, Örgütün mü lideri yoksa daha derin toplulukların mı lideri bilemeyiz.
Bir toplantı yapılacak, ve sen ile Eylül'ü yahudi bir iş adamı biliyorlar -
67.
+1Komutan cümlesine devam etti
Aldığımız istihbarat raporlarına göre sizi Theodor adlı bir mekandan alacaklar. Hüv sizi oraya zütürecek ve siz dönene kadar da oralardan uzaklaşmayacak.
Simenzss, toplantı bitmesine yakın ve ya bittikten sonra herkes dağılmadan durum raporunu bildir ki yapacağın hamleyi söyleyelim. Öğrenebildiğin kadar bilgi öğrenmeye çalış. Son olarak
Çantanda ki Semih'in verdiği defteri aç. Defterin sondan bir önceki sayfaya yapıştırılmış minik bir kese var. Kese hakkında bilgiyi size Hüv verecek.
Anlaşılmayan bir şey var mı?
Yok, anlaşıldı komutanım diyerek aramayı sonlandırdık.
işte şimdi tam anlamıyla
operasyon
başlamıştı -
68.
0Eylül ile merakla defteri açtık ve keseyi aldık.
Kesenin içindekini çıkardım gördüğüm şey
Neredeyse 1 Türk Lirasıyla aynı eni ve çapı olan
Altından bir para
Üstünde gümüş bir Davud yıldızı vardı ve altında
ters harfler ile bu günün tarihi yazıyordu.
Bu galiba toplantıya girmem için işe yarayacaktı.
Hüv amma düşündün anlatmama gerek kaldı mı dedi
ben hayır ne işe yarayacağını anladım da bunu nasıl ele geçirdiler ki
Hüv uzun hikaye... Şimdi Theodor a gidiyoruz gelmelerine az kaldı -
69.
+1Issız bir yerde ışıl ışıl bir yere gittik.
Bu arada yakınlardan gelen silah ve patlama sesleri de dikkatimi de çekiyordu.
Theodor Herzl siyonizmin kurucusu, israilin babası
Hüv benden bu kadar, yakında tekrar görüşeceğiz, dikkat edin dedi ve gitti.
Eylül ile binaya gittik
Tek katlı aydınlık bir binaydı. Kapıyı tıklattım
Kameradan kim olduğumuza baktıktan sonra kapı açıldı.
Kapıyı açar açmaz karşıma yahudi sembolleri çıktı.
Duvarlarda özel simgeler ve semboller olan bir odadaydım.
Bir sandalye vardı ve bir kapı daha vardı.
Ben oturdum, Eylül de yanımda ayakta durdu. Öyle yapmamızı istediler -
70.
+1Beyler bu günlük bu kadar, yarın devam edeceğiz
başlık yok! burası bom boş!