/i/Ben

Kendini ifade et !
  1. 1.
    +81 -5
    Aslında içime attığım için böyleyim.Sürekli içime attım çünkü içime attıkça güçleneceğimi düşündüm.Haklıydım aslında, çünkü güçlendim.

    Bunları yazarken şu an tam bunu dinliyorum, belki okurken dinlersiniz: https://www.youtube.com/watch?v=qxu1bku4wN0

    insanlar ;hiç bir şeyi, hiç kimseyi sallamadığımı düşünüyor.Öyle değildim aslında, ama o hale getirdim kendimi.ince bir kılıçtım irademin kalın ellerine düşmeden önce.Sonra kendimi döve döve bu hale getirdim.Eskiye de dönmem, dönemem daha.istesem de yapamam bunu.Yeterince insan pisliği gördüm, yaşadım.insanlarla sürekli tanışırım, o konuda cesaretim var.Cesaretimin kaynağı da umutlu olmam.Temiz kalpli, samimi, kültürlü ve birikimli insanlar bulacağıma inanıyorum çünkü umutsuzluk insanın başına gelen en mantıksız beladır.Bu duygusal hale geldiğimden dolayıdır sanırım, kaybettiğim, terslendiğim ve terkedildiğim zamanları gömüyorum.Ne olduysa oldu artık, kesilen bacağın arkasından ağlamak kadar saçma geliyor.
    insanlar terslediği zaman umursamıyor davranıyorum.Kendimi avutmayı öğrendim artık.Eskiden başkasının beni teselli etmesine ihtiyaç duyardım.Gelen tesellilerin de samimi olmadığını anladıktan sonra kendime yetmeye karar verdim.Kendimi avutabiliyorum artık.

    Kendimi değiştirme adına çok şeyden de vazgeçtim.Mesela çoğunuza da muhakkak bela olmuş ferre alışkanlığım vardı ve kendimce fazla izlediğimi düşünürdüm.Onu da azalttım.Fark ettim ki sizi hiç sahip olamayacağınız kadınlara şartlandırıyor.Uzun bir süre bıraktım hatta önceden bir başlık da açmıştım bununla ilgili."Mutluluğun tek bir yolu vardır, o da irademizin gücünden üstün olan şeylerden vazgeçmek." tarzı bir laf vardı, Epiktetos'tu yanılmıyorsam.Sigara, alkol alışkanlığım zaten yok..

    Dışarı çıkar dolaşırım, yalnız başıma.Çünkü yalnız olduğum zaman ne yapmam gerekeni söyleyen veya yaptığım şeyi yargılayan kimse olmaz.Zaten çağırsam kimse gelmez veya gelse de bambaşka bir kafada olur, içimi açmayan bir sohbet başlar, "niye konuşmuyorsun" lar başlar.Ben de kendim geziyorum.Kızılay'da Dost kitabevi var bazen oraya bazen de oturduğum yere yakın yerlere giderim ve her gittiğimde seçtiğim bir kitabı kaldığım yerden devam eder okurum.Git gel git gel bir kaç kitap bitirdim.Gören tanıdıkların da 10'da 9'u yüzünü çeviriyor.Tamam ona da tamam, ne diyebilirim ki.Olmuş bitmiş şeylere üzülmüyorum, daha doğrusu üzülemiyorum artık.

    Eğer umutsuzluğa düşmek istemiyorsanız tavsiyem kendinizi tanımanızdır.Başkasının takdiri için uğraşmayın.O 'aferin' kelimesi için uğraşmayın.Kendi iyi ve kötü yönlerinizi bilirseniz kendi yanlışlarınızı da başkalarınınkini de görürsünüz.Kendi kendinize yetin.
    Yeni insanlarla tanışmaya hep açığım.Onların gelip tanışacağından değil zaten (ki bunu yapan sadece bir insan tanıdım, ve o da çok iyi bir insan çıktı, buradan selam olsun sana kova burcu koca yürekli insan) ama dediğim gibi, umut sizi hayata bağlar.

    Kötü hissettiğiniz zaman sizi koruyacak şeyler olsun.Bilgisayar oyunları, sürükleyici hikayeler, film, müzik gibi şeyler sizi alır zütürür.Dünyevi dertlerinizden uzak kalırsınız bu da kafanızı boşlar ve tamamen alakasız bir dünyanın içinde gezersiniz.insanın depresyona girmesi olayı budur zaten.Depresyon dediğimiz şey kafamızın 2 saniye olsun susmamasıdır.Depresyon halindeyken uykuya dalmanın zor olması da yine bu nedendendir.

    Üstteki resimde gördüğünüz mesajlaşma gerçektir, daha geçen gün yaşandı.Beni ne kadar terslese de ben bu insana kendimi göstermeye niyetliydim.Aldığım her soğuk cevap karşısında yine güzel güzel yazdım.Kendi birikimimi gösterdim, kendime güvenim tam.Çünkü kendimi tanıyorum.Farkındalığımı koymak için her şeyi yaptım.Samimiyetsiz, sıradan sohbetlerden iğrendiğim için daima farklı konulardan konuştum.Sıra dışı yaşamak benim her zaman hoşuma gitti çünkü.Belki de farklı olduğumdan dolayı terslendim, bilmiyorum.Sıradanlık benim için bir lanet gibi bir şey.Yaşanan 1-2 günlük sohbetin sonunda da üstteki cevabı aldım.Üzüldüm mü? Eskiden olsaydı herhalde yine umutsuzluğa kapılırdım.Şimdi ise laftan anlamayan insanlara laf anlatmaya çalıştığımı fark ettiğimden dolayı üzülmüyorum hatta bu insanların yüzüne gülüyorum inadına.Çok okul, şehir değiştim ve insanların çoğunun aynı olduğunu gördüm.Ortak istekler, ortak davranışlar.Buradan da hep medyanın bizi etkilediğini düşünürüm.Gördüğümüz şeyleri taklit ediyoruz, neyse konumuz bu değil.

    Beni etkileyen çok önemli eserlerden biri de Fight Club olmuştu.Chuck Palahniuk'un diğer kitaplarını da tavsiye ederim.Hatta bir alıntı yapayım:

    "Kendinizi tak gibi hissederseniz,
    sizden nefret eden herkes kazanır."

    Sanırım bunun üstüne bir yorum katmama gerek yok, anlamışsınızdır olayı.
    insanların yanına gidip tanışmam, başkaları aracılığıyla değil kendim gidip dümdüz konuşmam her zaman daha iyidir diye düşünüyorum.Kız veya erkek, hiç farketmez, hepsiyle böyle tanışırım.Bazen insanların gözlerinden okursunuz bazı şeyleri, gerçekten söylüyorum.Gözlerinde bir şey görmediklerimi de zaten varolmamış kabul ederek yoluma devam ediyorum.Gören de yine etiketliyor 'kimseyi giblemiyor' diye.Evet, sen öyle görüyorsun arkadaşım.içeride olan biteni görmek için tek yapman gereken gelip iki muhabbet etmek ama hayır, sen toplumun koyduğu kurallardan sıyrılamayan, insanlara rezil olacağım korkusuyla kendine özgü bir iş yapamayan bir zavallısın.Bu düşüncelerden ötürü seni de umursamamayı öğrendim.Tabi bu yargılarımda yanılmış olabilirim, kabul ediyorum.Sadece samimiyetsiz insanlardan ciddi anlamda bıktım, o kadar.
    Gülümsemek çok etkili bir silahtır.Kolay sinirlenmemeye alışın.Gülümsemeye alışın.Size bağıran insanlara, sizden nefret eden insanlara gülümseyin.Ne düşündüklerini fazla takmayın.

    Görüşümce, hayat bir oyundur.Ne diye geldiğimiz, ne için gideceğimiz belirsiz.Saçma sapan kavgalara, savaşlara, şerefsizliğe harcanan bu kadar zamana yazık.Bunlardan oluşan keder ve üzüntüye yazık.

    Belki biraz kendi içimi dökmüş gibi oldum.Bundan dolayı da bu haldeyim diyebilirim.Biraz daha uzatabilirdim açıkçası ama okunabilirliği kalmazdı.
    Buraya kadar okuyan veya bu kelimeye kadar okumayıp elenen herkese selam olsun.

    Kendinizi hiç üzmemeniz dileğiyle.

    Edit:yazım ve noktalama.
    Tümünü Göster
    ···