1. 1.
    +11 -2
    din adı altında o kadar çok yalanınız, saçmalığınız var ki

    sizin gibi itaatkar, biatçı olmayıp sorgulayabilenleri nefret ettiriyosunuz

    örnek: suriyede muhalif denen teröristler her gün bi kadınla nikah kıyıp gibiyor

    boşaldıktan sonra boşayıp başka karılara göz dikiyolar

    az araştırın görüceksiniz

    ayrıca insan öldürürken allahu ekber demek ne lan

    hani allahın verdiği canı allah alırdı ?

    edit: ulan cennette huri yok deseler çoğu ateist olup allaha söver ahahahaha

    not: ateist değilim
    ···
  2. 2.
    +2 -1
    @17 senin gibiler de adamı zorla akpli yapar lan

    fakat şukuladım seni o yazdıklarında haklısın
    ···
  3. 3.
    +1 -2
    yobaz mallar diyorsunuz da ...
    Bir örnek verin bakayım diyecem, örneğiniz şu olacak:

    Arap televizyonlarında çıkan, dünya düzdür diyen adam yobazdır. Tamam da, adam kurana göre konuşuyor. onun dediklerine katılmıyorsan kitabını reddediyorsun demektir.

    Peşinde bilmem kaç karıyla dolaşan cüppeli sakallı herifler yobazdır. Tamam da, bu da peygamberinizin sünneti değil midir? "Ama onlar eskidendi, şimdi devir değişti" gibi muhabbetlere girmeyin. Allahınız bu kitabın ve bu dinin 2013 senesine kadar ulaşacağını bilmiyor muydu?

    vs vs ...

    Şimdi söyleyin bakayım: Kime ve hangi sebepten ötürü yobaz diyorsunuz?

    özet: müslümanım diyen herkes yobazdır. "Hayır ben değilim" diyen sebebini açıklasın da o sebebi vazelinsiz zütüne sokayım.

    not: ateistim.
    ···
  4. 4.
    +1 -1
    yarım doktor candan yarım imam dinden edermiş
    bir de yarım döner vegan edermiş zaa xd
    ···
  5. 5.
    -1
    dıbına koyim senelerce müslüman olmayanlar dışındakiler cennete gidemeyecek dedi din hocaları

    e hristiyanların dinini, kitabını,peygamberini sabri mi yolladı amk
    ···
  6. 6.
    +1
    http://www.google.com.cy/...p=17&tx=100&ty=87
    https://fbcdn-sphotos-g-a...04545364_1348235728_n.jpg
    ···
  7. 7.
    -1
    cennette huri yok deseler bu yobazların alayı ateist olur amk ahahahahaha
    ···
  8. 8.
    +1
    @19 işte kendisine saygı duyulmasını isteyip milleti ötekileştiren ateist panpamız

    yani adamın mantığına göre ateist olmayan herkes müslüman
    ···
  9. 9.
    0
    biri beni mi çağırdı?
    ···
  10. 10.
    0
    @37 gel gelelim sanaa...

    "@36 ağır vurdun, seni cevaplayamaz. şimdi kalkar senin sorularınla alakasız birşeyler söyler ve diğer müminler tarafından yine zeytinyağı gibi tepeye çıkar, hep böyle olmuştur * sorduğumuz soruları anlamıyorlar bile."

    sanırım @36'ya verdiğim cevaplar sana güzel bir kapak olmuştur...

    "@35 o soruyu bekliyordun ama o soruyu cevaplamamışsın. anlat, sünnetçi hadisçi değilsen namazı nasıl kılıyorsun? namazın nasıl kılınacağı kuranın neresinde yazıyor? soru açık. bize açık bir cevap ver."

    ben hurafeye karşıyım. Kuran'la, vicdanla, akılla çelişen şeylerin uydurulmasına ve dinle bağdaşlaştırılmasına karşıyım. Namaz kılmak için de sünnetçi, hadisçi olmaya gerek yoktur. Namazın nasıl kılınacağı kitabın neresinde yazıyor demişsin, güzel...

    Kur'anda güsul abdestinin nasıl alınacağından, su bulunamazsa ne yapılması gerektiğinden, abdestin ne olduğundan ve nasıl alınacağından tut da; namazın ne olduğundan, rüku ve secdeden, hangi vakitlerde namaz kılınması gerektiğinden, Allah'a yönelerek ne şekilde, nasıl dua edilmesi gerektiğinden (Kuran'da dua şeklinde ayetler vardır; nas felak, ihlas gibi), hatta namazda dua ederken ses seviyesinin nasıl olması gerektiğinden bile bahseder... Hayatında bir kez adam akıllı Kuran okumuş biri de namazın ne olduğunu gayet iyi bilir... Kaldı ki namazın peygamber efendimiz tarafından daha detaylı gösterilip, bunların kuşaktan kuşağa, müslümandan müslümana nakledilmesi fikrine karşı olduğumu nereden çıkardın?

    illa hangi ayetler diye tutturursan, hadisçi arkadaşa yaptığım çalışmanın bir benzerini de sana yapmam gerekecek, yani bayağı uğraşmam gerekir çünkü namazla ve abdestle ilgili gerçekten çok ayet var. Beni uğraştırma aç oku. yine de ille sen yaz diyorsan yarın sabaha karşı uğraşır mesai harcar yazarım...

    "@29 peki o zaman neden imamlar yüksek maaşlı devlet memurlarıdır?"

    işte nasıl bir çağda olduğumuzu ve bu çağda müslümanlığın nasıl yaşandığını sen anla...
    ···
  11. 11.
    0
    @32

    Enfal 31: "Onlara karşı âyetlerimiz okunduğu zaman, “Duyduk, istesek biz de bunun benzerini elbette söyleriz. Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir” dediler."
    ···
  12. 12.
    0
    yıl olmuş 2013 ha... ulan 1400 yıl önce delinin biri kuyuya taş atmış, binlerce akıllı çıkaramadan gebermiş hala da değişen yok, vay arkadaş mitolojik dinlerin şu zamana efsane olarak kabul gördüğünü varsayarsak önümüzde bi 1000 yıl daha falan var heralde ibrani dinlerin birer masal olduğunu kabul etmek için. uyanın artık lan.
    ···
  13. 13.
    0
    telde olmasam sukunu verecektim guzel kardesim. Ayni durumdayim bende sizin gibi
    @6 kahkaha attim amk bu saatte
    ···
  14. 14.
    0
    adam akıllı sorusu olan sorsun 15 dk içinde yatıyorum
    ···
  15. 15.
    0
    @28 islamda din adamı kavramı yoktur. imam namaz kıldıran kişiye denir ve topluca namaz kılmak isteyen cemaatte herhangi bir kişi imam olabilir. imamın bundan öte bir anlamı yoktur.
    ···
  16. 16.
    0
    @33 sünnet ve hadisi kaynak olarak görmüyorsan namazını nasıl kıldığını bir anlatasana kardeşim? ayrıca hadis tasnifini biliyor musun? Kur'an'ı mealden mi tefsirden mi öğrenmeliyiz?
    ···
  17. 17.
    0
    @34 işte bu soruyu bekliyordum...

    sünnetçi-hadisçilerin en klagib bel altı vuruşu işte budur, namaz...
    namaz kılmak, peygamber efendimizin ilk müslümanlara, ilk müslümanların da ondan sonrakilere öğrettiği, bu şekilde müslümandan müslümana nakledilen, dinimizin temel emridir. ve namazın nasıl kılınacağıyla ilgili temel bilgilere de Kur'an-ı kerim'den ulaşılabilir (bkz: kıyam rüku secde abdest namaz kılınması gereken vakitler)

    Kuran'ı arapça öğrenerek aslından okumak, benim hedeflerimden bir tanesi. Ben Kuran'ın birebir (kelime kelime) tercümesini okumanı tavsiye ederim. Yaşar Nuri Öztürk'ün tercümesini beğeniyorum. Yani okuyacağın Kuran tercümesinin dil kurallarını ve inceliklerini iyi bilen birilerinin hazırladığı, akademik bir çalışma olması lazım... mümkünse diyanetin, yaşar nurinin ve bayraktar bayraklı'nın tercümelerini al üçünü de karşılaştırarak oku...
    ···
  18. 18.
    0
    @36
    "'ben kuran'ın birebir (kelime kelime) tercümesini okumanı tavsiye ederim' bu dediğinin meal alelade bir meal okumaktan hiç bir farkı yok, arapçaya ve gramer kurallarına hakim olmadıktan sonra isterse hece hece çevirsin."

    yazdığım yazıyı tam olarak okumayıp cımbızla bir cümleyi çekersen, bir tarafından anlarsın işte böyle... bak ben ne demişim:

    "ben kuran'ın birebir (kelime kelime) tercümesini okumanı tavsiye ederim. yaşar nuri öztürk'ün tercümesini beğeniyorum. yani okuyacağın kuran tercümesinin dil kurallarını ve inceliklerini iyi bilen birilerinin hazırladığı, akademik bir çalışma olması lazım... "

    kelime kelime tercümeden kasıt şu sitedeki gibi bişey: http://www.kuranmeali.org
    üst tarafta her kelimenin teker teker anlamları yazıyor, alt tarafta da meal yazanların her birinin tercümeleri... bu şekilde hem karşılaştırarak, hem de her kelimenin anldıbını bilerek okursun...

    "ayrıca tefsir için gerekli ilimlerin kaçına sahipsin, hangi ayet ne zaman nerde hangi olaydan sonra indirilmiştir bilgin var mı?"

    tefsir için gerekli ilimlerin hiçbirine sahip değilim, ve kendimde de hiçbir ekgiblik hissetmiyorum. Allah'ın bütün insanlığa gönderdiği; akla, duygulara ve vicdana hitap eden yüce kitabı anlamak için kurslara gitmeye, öyle acayip ilimlerin bilimlerin sahibi olmaya çalışmaya gerek yoktur... vicdanın, aklın dersi, ilimi, bilimi yoktur... vicdan vicdandır, akıl akıldır... Bu kitap Finlandiya'da balık avlayan sarışın adama da, nijerya'da kömür madeninde çalışan siyahi adama da, japonya'dakine de, çin'dekine de, ötedekine de, berikine de; kısacası akıl ve vicdan sahibi herkese, okuyup anlaması için gönderilmiştir... Al sana Kuran'ın birçok yerinde geçen bir söz:

    "Bu her şeyi açık açık anlatan kitaptır"

    bu sözü söyleyen kitabı anlayabilmek için ordinaryus profesör olmaya gerek var mıdır sence? senin yıllarca halkı Kuran'dan uzak tutan üfürükçü hacı hocalarının sözleridir "siz bu kitabı anlamazsınız, o ilim sizde yok" tarzı sözler...
    ···
  19. 19.
    0
    @36 hadislerin nasıl aktarıldığından da, hadis hafızlarından da, emeviler döneminde müslümanlardan zorla ve baskıyla nasıl hadis rivayet edildiğinden de, islamda mezhepçiliğin nasıl ortaya çıktığından da haberim var, merak etme sen. bunlara bir girersem, yazmaya bir başlarsam ortaya angiblopedi boyutunda bir şey çıkar, ama istersen ve ben de zaman bulabilirsem; işi gücü bırakıp, mesai harcayıp bunları uzuuuun uzun sana anlatabilirim. bu işin içinde ingilizlerin parmağı bile var belki şaşıracaksın ama...

    şimdi de sana birbiriyle çelişen hadislerden biraz bahsedeyim istersen...

    “Kan aldırmak, yapanın da yaptıranın da orucunu bozar.”
    Tirmizi Oruç 60; Ebu Davud Oruç 28; Buhari Oruç 32

    “Peygamber’imiz oruçlu iken kan aldırmışlardır.”
    Ebu Davud Oruç 29-30; Tirmizi Oruç 59; Buhari Tıp 11

    “Gerek küçük, gerek büyük tuvaletinizi yaparken kıbleye dönmeyin.”
    Hanbel 3/12

    “Peygamberimiz bir takım insanlar küçük ve büyük tuvaletleri için kıbleye dönmeyi hoş karşılamadıklarından, bu bidatı (hurafeyi) kaldırmak için tuvaletini kıbleye doğru yaptırdı.”
    Buhari 4/11

    “Peygamber oruçlu iken hanımlarını öptü.”
    ibn-i Kuteybe, Hadis Müdafası

    “Oruçluyken hanımını öpenin durumu sorulduğunda Peygamber; ‘Orucu bozulmuştur’ dedi.”
    ibn-i Kuteybe, Hadis Müdafası

    “Biriniz evinde namazı kılar da sonra namaz kılmakta olan imama yetişirse, onun arkasında namaza dursun. ikinci kıldığı onun için nafile olur.”
    ibn-i Kuteybe, Hadis Müdafası

    “Bir namazı günde iki defa kılmayın.”
    Ebu Davud 2/56

    “Kim size Peygamberimiz’in ayakta küçük tuvaletini yaptığını söylerse inanmayın.”
    Süneni Nesei 1-2/25

    “Peygamberimiz bir kavmin süprüntüsüne varıp ayakta küçük tuvaletini yaptı.”
    Buhari 1/167

    “Peygamber ayakta su içilmesini yasakladı.”
    Ebu Davud 4/No:3717

    “Peygamber’i sizin benim gibi ayakta su içerken gördüm.”
    Ebu Davud 4/No:3718

    “Peygamberimiz caminin bahçesine girerek şöyle dedi: ‘Şurası muhakkak ki cami ne cenabete, ne aybaşılıya helal değildir.’”
    Müslim, Hayz 11; Ebu Davud, Taharet 104; Tirmizi, Taharet 101; Süneni Nesei, Hayz 18

    “Peygamber’in hanımı anlatıyor: ‘Peygamberimiz, bizden biri aybaşılı olduğu halde, onun kucağına başını koyar ve Kuran okurdu. Bizden birimiz aybaşılı iken camiye gidip Peygamber’e birşeyler zütürürdük.’”
    Süneni Nesei, Hayz

    “Baldırları açık olan bir sahabeye Peygamberimiz rastlamış ve ‘Baldırlarını ört. Baldırlar da avret yerlerindendir.’ demiştir.”
    Tehzibut Tezhip 2/69

    “Peygamber’imiz evde baldırları açık yan üstü yatıyorlardı. Ebu Bekir izin istedi Peygamber hiç istifini bozmadan izin verdi. Ömer istedi aynı şekilde ona da verdi.”
    Hanbel 1/71

    “Peygamberimiz; ‘Deri işlendi mi temiz olur’ dedi. Sonra ölü bir koyuna rast geldi ve ‘Onun derisinden faydalansanıza’ dedi.”
    Buhari 72/30

    “Peygamberimiz ‘Ölü hayvanın ne derisinden ne de sinirinden faydalanınız.’ dedi.”
    Hanbel 4/310,311

    sanırım yeterli olmuştur, işi gücü bıraktım bunlarla uğraştım senin için...
    Tümünü Göster
    ···
  20. 20.
    0
    @36 "'siz allah'ın indirdiğinden başka şey mi arıyorsunuz' şu bilgiye kaynak ver sana zahmet"

    şimdi bu konuda sana, okuyup mal gibi biat ettiğin insan yazması uyduruk kutsal kitaplarından, yani hadis kaynaklarının bizzat kendilerinden örnekler vereceğim...

    “Benden Kuran dışında hiçbir şey yazmayın. Kim benden Kuran dışında bir şey yazmışsa imha etsin.” (Müslim, Sahihi Müslim, Kitab-ı Zühd; Hanbel, Müsned, 3/12, 21, 33)

    “Sahabe Allah’ın elçisinden sözlerini yazmak için izin istediler. Ancak onlara izin verilmedi.” (Darimi, es-Sünen)

    “Biz hadis yazarken Hz. Peygamber yanımıza geldi ve ‘Yazdığınız şey nedir?’ dedi.
    ‘Senden işittiğimiz hadisler’ (sözler) dedik. Hz. Peygamber; ‘Allah’ın kitabından başka kitap mı istiyorsunuz? Sizden evvelki milletler Allah’ın kitabı yanında başka kitaplar yazdıkları için yoldan çıktılar.’ dedi” (El Hatib, Takyid,)

    “Allah elçisinden sözlerini yazmak için izin istedik, bize izin vermedi.” (Tirmizi, es-Sünen, K. ilm)

    Bir gün Hz. Ali’ye gelirler ve “Halk hadislere dalmış” derler. Hz. Ali sorar: “Gerçekten öyle mi?” “Evet” derler. Peygamber’den işittim ki gelecekte vuku bulabilecek bir fitneden söz ediyordu. “O fitneden kurtuluş nedir, nasıldır?” diye sordum. Resullullah dedi ki: “Kurtuluş Kuran’dadır. Çünkü sizden öncekilerin haberleri de sizden sonrakilerin haberleri de aranızdakilerin hükmü de Ondadır. O gerçek ile yalanı birbirinden ayıran kesin bir hükümdür, şaka ve boş söz değildir. Onu terkeden her zorbanın Allah boynunu kırar. Hidayeti, doğru yolu Ondan başkasında arayanı Allah sapkınlığa düşürür. O, Allah’ın en sağlam urganıdır. O, hikmetle dolu Kuran’dır. O en doğru yoldur. O, boş arzuların haktan saptıramayacağı, dillerin, karıştırıp belirsiz edemeyeceği, ilim adamlarının doyamayacağı, çok tekrarlanılmasından bıkılmayan, ilginç özellikleri bitip tükenmeyen bir kitaptır.”

    (Tırmizi; Darimi)

    Ebu Bekir, Peygamberimiz’in vefatından sonra halkı toplamış ve onlara şöyle demiştir: “Sizler Allah’ın elçisinden farklı hadisler naklediyorsunuz. Bu durumda sizden sonrakiler daha büyük anlaşmazlıklara düşecektir. Allah’ın elçisinden hiçbir hadis nakletmeyin. Sizden hadis nakletmenizi isteyenlere deyiniz ki: işte Allah’ın Kitabı aramızda, onun helalini helal kılın, hardıbını haram görün.”

    (Zehebi, TezkiratulHuffaz 1/3; Buhari l.cilt)

    "Hz. Ömer’in bu konudaki tavrı aynı Hz. Ebu Bekir gibidir, hatta diyebiliriz ki Hz. Ömer bu konuda Hz. Ebu Bekir’den çok daha sert davranmıştır: Hz. Ömer diğer şehirlerdeki sahabelere de mektuplar yazarak ellerinde yazılı bulunan hadis mecmualarını yok etmelerini istedi."

    (ibni Abdül Berr, Camiul Beyanil ilm)

    Hadisler, Ömer döneminde çoğalmıştı. Ömer halktan beraberlerinde bulunan hadis sayfalarını getirmelerini istedi. Sonra bunların yakılmasını emrederek şunu söyledi: “Kitap Ehli’nin Mişnası gibi Müslümanların Mişnasıdır bunlar.”

    (ibni Sad, Tabakat, 5/140)

    Hz. Ömer, Irak’a yolculuğa giden arkadaşlarına şöyle demiştir: “Siz öyle bir ülkeye gidiyorsunuz ki halkı arı uğultusu gibi Kuran okur. Hadislerle onları meşgul etmeyiniz ve yollarını saptırmayınız.”

    (Hanbel, Kitabul Ilel 1)

    Hz. Ömer şöyle der: “Ancak sizden önceki kavimleri hatırladım, onlar da kitaplar yazmışlar ve Allah’ın Kitabı’nı bırakarak onlara sarılmışlardı. Allah’ın Kitabı’na hiçbir şeyi karıştırmam.” Diğer bir rivayette; “Allah’ın Kitabı’nı asla başka bir şeyle değiştirmem.” Başka bir rivayette; “Ben yemin ederim ki Allah’ın Kitabı’nı hiçbir şeyle gölgelemem.”

    (El Hatip, Takyıdul ilm; ibni Sad, Tabakat)

    "Hz. Ömer’in bu tavrını üçüncü halife Hz. Osman da çok hadis nakleden Ebu Hureyre ve Kab’a karşı koyarak devam ettirmiştir:

    "Hz. Osman çok hadis nakletmelerinden dolayı Ebu Hureyre’yi Devş dağlarına göndermekle, Kab’ı da Kırede dağlarına sürgün etmekle tehdit etmiştir."

    (Tahzırul Havas 10b.)

    "Şeddad, ibni Abbas’a “Hz. Peygamber bir şey bıraktı mı?” diye sordu. O da “Sadece Kuran’ın iki kapağı arasında olanları bıraktı.” cevabını verdi."

    (Buhari, K. Fezailul Kuran; Müslim, K Fezailus Sahabe; Ebu Davud, K. Fiten; Tırmizi K. Fiten)

    ibni Abbas hadis yazmayı yasaklar ve şöyle derdi: “Sizden önceki ümmetlerin sapmaları bu şekilde kitaplar vücuda getirmek yüzünden olmuştur.”

    (ibn Abdül Berr, Camiul Beyanil ilm 1)
    Tümünü Göster
    ···