insan oğlu dünyaya nasıl geldi

@1 adam haklı beyler , ama şu konuda ;

evet biz dünyaya gönderildik buraya başka bir evrenden başka bir formdan gelmedik , evrenin ötesinde oluşumlar var bu evren sonradan big bang denilen patlamayla var olmuş ve bir ömrü var güneş tükeniyo , yakıtı bitince kainattaki yaşam son bulacak , çünkü her şey güneşe bağlı ( bitkilerin gelişimi , enerji üretimi , teknoloji vs vs ) . biz buraya evrenin ötesinde var olan bir yerden gönderildik. kuranı okudun mu bilmiyorum ama bilimin daha yeni tespit ettiği ve henüz tespit edemediği bir çok olay evvelden bildirilmiş kuranda . Tin suresi 4. ve 5. ayetler "Biz, gerçekten insanı en güzel bir biçimde yarattık. Sonra onu, aşağıların aşağısına indirdik. evet bu ayettede görüldüğü üzere allah adem ( a.s ) yaratmış ve daha sonra dünya ya göndermiştir yani buraya başka bir evrenden geldiğimizi ve diğer yaratıklardan üstün olduğumuzu bu iki ayetle açıklayabilirim .

Not : şimdi ben bunları yazdım , sen dini cevapları reddedeceğim diyorsun , bende sana kuranın örneklemeleriyle bilimsel olarak cevap vereyim . bu kadar kafa patlatıyorum oku bari .

Üstünüze yedi sağlam gök bina ettik. (Nebe 12) ; burada yedi katmandan bahsediliyor .

Gökyüzünü de korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise oradaki, (Allah'ın varlığını gösteren) delillerden yüz çevirmektedirler (enbiya 32)

Allah gökleri görebileceğiniz direkler olmaksızın yarattı... (lokman 10) ; Tavanlar , direklerle yada sutunlarla havada tutulur burda da açıkça evrenin bir askı gibi hiç bir güç olmaksızın ( inananlar için bu ilahi bir güçtür ) , gezegenlerin , yıldızların havada durduğu görülüyor biliniyor.

"Görmediler mi, Biz geceyi onda sükun bulmaları için, gündüzü de aydınlık(la görsünler) diye yarattık. Şüphesiz, iman eden bir kavim için bunda ayetler vardır." (Neml Suresi, 86)

Dikkat edilirse ayette gecenin özel olarak yaratıldığı bildirilmektedir. Bundan kısa bir süre öncesine kadar bilim adamları evrendeki yıldız sayısını ve ürettikleri ışığı hesapladıklarında evrenin aslında sürekli aydınlık olması gerektiği sonucuna varmışlar ve karanlığın sebebini anlayamamışlardı. Bu konu ancak karadeliklerin keşfiyle açıklığa kavuştu. Çünkü evrenin her yerine dağılmış olan karadelikler, sahip oldukları korkunç çekim alanlarıyla yıldızların ürettiği ışınları büyük ölçüde yutmakta ve karanlığa sebep olmaktadırlar. Bir başka deyişle, karanlık özel olarak üretilmekte yani "yaratılmaktadır".

O, birinin suyu lezzetli ve tatlı, diğerininki tuzlu ve acı olan iki denizi salıverip aralarına da görünmez bir perde ve karışmalarını önleyici bir engel koyandır. ( furkan suresi 53 )

"(Suları acı ve tatlı olan) iki denizi salıvermiştir; birbirine kavuşuyorlar. (Fakat) aralarında bir engel vardır, birbirine geçip karışmıyorlar. " ( kıyamet suresi 18 - 19 )

Kıyamet gününe yemin ederim. ﴾1﴿ (Kusurlarından dolayı kendini) kınayan nefse de yemin ederim (ki diriltilip hesaba çekileceksiniz). ﴾2﴿ insan, kendisinin kemiklerini bir araya getiremeyeceğimizi mi sanır? ﴾3﴿ Evet bizim, onun parmak uçlarını bile düzenlemeye gücümüz yeter. ( kıyame suresi ) burada parmak ucu detayına dikkat , şuzamana kadar yaratılmış , aynı renk sipermden çıkan milyarlarca , kat trilyonlarca dna sı farklı insan tipinin her birininde parmak izlerinin farkından bahsediliyor ki , günümüzde bu yeni fark edilmiş ve kimlik tespiti için kullanılan en önemli unsur olmuştur

Rahmân Kur'an'ı öğretti. ﴾1-2﴿ insanı yarattı. ﴾3﴿ Ona beyanı (düşünüp ifade etmeyi) öğretti. ﴾4﴿ Güneş ve ay bir hesaba göre hareket etmektedir. ﴾5﴿ Otlar ve ağaçlar (Allah'a) boyun eğerler. ﴾6﴿ Göğü yükseltti ve ölçüyü koydu. ﴾7﴿ Ölçüde haddi aşmayın. ﴾8﴿ Tartıyı adaletle yapın, teraziyi ekgib tutmayın. ﴾9﴿ Allah yeri yaratıklar için var etti. ﴾10﴿ Orada meyve(ler) ve salkımlı hurma ağaçları vardır. ﴾11﴿ Yapraklı taneler, hoş kokulu bitkiler vardır. ( rahman suresi )

ve daha burada yazmadığım niceleri , ayrıca (bkz: Yâ Sîn ﴾1﴿ (Ey muhafazid!) Hikmet dolu Kur'an'a andolsun ki sen elbette dosdoğru bir yol üzere (peygamber) gönderilenlerdensin. ﴾2-4﴿ Kur'an, ataları uyarılmamış, bu yüzden de gaflet içinde olan bir kavmi uyarman için mutlak güç sahibi, çok merhametli Allah tarafından indirilmiştir. ﴾5-6﴿ Andolsun, onların çoğu üzerine o söz (azap) hak olmuştur. Artık onlar iman etmezler. ﴾7﴿ Onların boyunlarına demir halkalar geçirdik, o halkalar çenelerine dayanmıştır. Bu sebeple kafaları yukarıya kalkık durumdadır. ﴾8﴿ Biz onların önlerine bir set, arkalarına da bir set çekip gözlerini perdeledik. Artık görmezler. ﴾9﴿ Onları uyarsan da, uyarmasan da onlar için birdir, inanmazlar. ﴾10﴿ Sen ancak Zikr'e (Kur'an'a) uyanı ve görmediği halde Rahmân'dan korkan kimseyi uyarırsın. işte onu bir bağışlanma ve güzel bir mükafatla müjdele. ﴾11﴿ Şüphesiz biz, ölüleri mutlaka diriltiriz. Onların yaptıklarını ve bıraktıkları eserlerini yazarız. Biz her şeyi apaçık bir kitapta (Levh-i Mahfuz'da) bir bir kaydetmişizdir. ﴾12﴿)