mekandan ciktik piccadilly’yi gezcez biraz ordan da otobusle evlere dagilcaz.. hayatimda gordugum en ilginc olaylardan birine tanik oldum beyler…

leichester meydaninda anasinin ami gibi bi kasino vardi, kasinonun onunde yari ciplak model gibi iyi giyimli agir makyajli ve silikonlu yaklagib 30-40 tane hatun bekliyodu.

ilginc bir isleyis,bir duzen vardi orda. lamborgini,ferrari her turlu ultra luks araba mekanin yanina yanasip 2-3 tane bu karilardan alip gidiyodu..

ilk huur sandim sandim bunlari, bi tanesinin yanina yanastim sizin olayiniz nedir dedim tersledi beni, bizimkilerde guldu.

terslemesi gibimde degildi ama bunu got etmek istiyodum, cikardim yurdun anahtarini cebimden, kasinonun onundeki yola ciktim anahtari havaya kaldirarak italyan aksaniyla bagirdim.

‘’this is the key of my lamborgini and y’all can taste my spagetti’’(spaghetti derken elim gibimde.

kasinonun onundeki huurlar disinda herkes kahkaha atti aq kizindan intikamimi almistim. intikamin yani sira ertesi gun ayik kafayla dusundugumde irlandali karilari etkiledigimi hissetmistim.

4 sarhos gule gule, millete laf ata ata bi sekilde otobus duragina geldik.tam vedalasmaya karsiya geciyodum erika dedi nereye aq bize gidiyoz. jordan dedi uzaksa gelmeyek, dediler kensington town’da benim ev.

jordan’la direk birbirimize baktik bekler, evet ev uzakti ama orasi baya baya zengin muhitiydi. tamam chelsea’de oyle, evler en asagi haftalik 5000 pound filan.ama benim kaldigim yurdun sartlari belli odedigim fiyat belli. bindik otobuse gittik kensington'a.

gittik bunlara beyler meger ev bunun degilmis, yasli bi cift var evde buda teras katini kiralamis. olsun dedik hic farketmez nasilsa aksama bu erikayi catir cutur gibicem..(dikkat ederseniz 2. gibisim ve hala avrupali yani tek kita henuz)

neyse beyler fazla detaya inmiyim. sabaha kadar cigara ictik, cirkin erika’ya caktim.o gunden sonra bi iki kere daha mesaj atti ama pek giblemedim.

yok mu lan dinleyen

ses verin beyler giriyorum birazdan partlari

yurtta yavas yavas degigiblikler olmaya baslamisti,bu iki taylandli memleketlerine donuyodu.

herkes severdi bu taylandlilari beyler son gunlerinde cok uzucu bir ortam olmustu.

normalde yurtta icki icmek yasak ve daha onceden soyledigim gibi okulun en ust katindaydi yurt. okulun bitis saatlerinden sonra butun okul bizimdi anlayacaginiz.

neyse aksam toplandik bunlar kendi geleneksel tayland yemeklerinden yaptilar.

thuanny(brezilya) ortaya hayatimda duymadigim garip bi tekila koydu

ben bizim kebapcidan meze ayarladim

---bu arada jordan, erol abi bide yasin diye bi gibik calisiyodu kebapcida.---

tamik zengin pic gitmis bunlara harrods’dan ayakkabi almis, harrods’i da netten bi arastirin beyler. istinye’deki, nisantasi’ndaki dukkanlara benzemez.

koreli mal odasindaydi her zamanki gibi, naoki’de de bisey yoktu yanlis hatirlamiyosam ama olsun cani sagolsun kardesimin.

dedigim gibi baya uzucu bi gundu o gun. latinlerden bi kaci, muallak,vittavin filan agladi.

bense o an oyle bi ortamda alttan alttan kendimi mutlu hissettigim icin vicdan azabi cekiyodum beyler.

empati yapin picler dile kolay haftalarca bi muallakyle ayni odada kalmisim,en sonunda rahat rahat odada ustumu degistirebilcektim, boxerla uyuyabilecektim, istedigim zaman banyo yapip istedigim yerde kurulanabilecektim.o an farkinda olmasamda boyle kucuk detaylara hasret kalmistim.

neyse bunlarla ertesi gun vedalastik,2 gun sonra thiago diye bi deli geldi aq bildigin deli.

adam hem hiperaktif hem agir katolik hemde agir milliyetci.

aksam gibi geldi bu odaya bizim polonyali teyze etrafi gezdiriyo buna, tanistik cocukla filan.ilk baslarda gorunurde bisey yoktu, saat oldu gece 12 yatmaya hazirlaniyoz hepimiz.

bu transa gecti kendi kendine konusmaya basladi hepimiz bi sok olduk aq.ben nasil bi belaya bulastim diye dusunuyorum,bu konustukca ses tonu yukseliyo sonra obrigado filan diyo bense gece nasil uyuyacagimin hesaplarini yapiyodum.

bunun konusmasi bitti, gozunu acti bize bakti hicbirimizden cit cikmiyo. sessizligi hemserisi bruno bozdu portekizce biseyler soyledi.(bizim muallak gidince ben muallaknin yatagina gectim bruno benim yattigim yere gecti)

ben direk alttan durttum bunu aq bizede anlat gibisinden,

thiago durttugumu gormus olucak ki lafa girdi

bu brezilyada fakir culsuz ateistin tekiymis. annesi olmus filan kendini dine vermis.her gece yatmadan once tanriyla konusmaya baslamis, talihi donmus tanrida bunu ingiltere’ye yollamis(!)

evet yanlis okumadiniz panpalarim, cocuk her gece tanriyla karsilikli sohbet ediyodu.

—bu arada biliyorum beyler kusura bakmayin cok detaya giriyorum ama hersey gozunuzde canlansin diye—