inciye göre 90larda çocuk olmak

cumartesi geceleri ne yapıp edip televizyonlu odada yatmak, uyuya kalmamak için mücadele verip, kimseye farkettirmeden kırmızı noktalı yayını izlemektir. Arada giren fan fan fan alem reklamlarını hala hatırlamaktır. Ertesi gün izleyebilmiş olmanın verdiği gururla anlatmaktır sokakta arkadaşlarına.

kızları ne yapıp edip uzun eşek oynamaya ikna etmekti. Sonra mahalleli görünce bir araba dayak yemekten çekinmemekti.

Ölüm pahasına sporcu kağıdı biriktirmek, sonrada evin üstünden sebepsizce herkese dağıtmak demekti.

Ayı yogi yayından kaldırılmıştı, mektup yazmıştım yeniden yayınlasınlar diye, yolladık diye kandırdılardı beni. Sonra yeniden yayınlanınca bak senin mektubun işe yaramış dediler yıllarca kendimi önemli biri gibi hissetmiştim.

Kahvede abilerinin yanına oturup sıranın birgün sana geleceğinin hayalini kurmaktı.

Hiçbirşey anlamadan okan izlemekti.

Sizde yazın binler ben ağlıyorum sanırım

:(

ferre dergilerinin sayfalarını yırtıp kızların geçtiği yerlere atıp, " kesin okuyorlardır lan amk diye " iç geçirmekti

@4 işte aradığımız kan bu beyler.

simiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiit

yarra yedik nefesim bitti

otobusde ablalara sürtünmek nasılsa bebeyim amk bişe demezler diye düşünmek

anasını gibim ağlıcam, detay verin binler hatırlayamadıklarımızı hatırlatın. Ben bu yeni nesile acıyorum, 80ler bizden daha iyiymiş onlara sözüm yok ama bizde en azından ucundan kıyısından yakaladık bişeyleri yinede şanslıyız

alf i seslendiren müşfik kenter'in sesini başka bir yerde;filmde, reklamda duyduğunda direk oraya kilitlenmektir. elde kapla bakkala, pastaneye açık yoğurt almaya gitmektir. deozitolu cam şişede kola almaya gitmek, bakkaldan tombi almak, mahalede oyun arasında bir dilim yağlı ekmeğe tav olup yedikten sonra oyuna kaldığın yerden devam etmektir. televizyonda clementin'i üç buçuk atarak seyretmektir. comodor 64 te oyun oynayıp karışık oyun kasedi çektirmek, amiga da sensible, cannon fodder, dune oynamaktır.

evde saatlerce goal 3 oynamaktı

simiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiit

iiiiiiiiğttt hay amk ya

evden aşırılan bozukluklarla atari salonlarında eglenmek eve geldiginde aşırılan paranın hesabını vermekti amk

(bkz: hustler)

düğün arabasının peşinden bi umut zarf atılır diye ölümüne koşmak
annenın mahalle macının ortasında camdan senı eve bagırarak cagırması

kral kraliçe diye bir oyun vardı onu oynardık. onbirelli gibi birşeydi. sadece topla oynanıyordu. ebe olan milleti topla vurmaya çalışıyordu. el fenerleri ile bahçelere kaçardık akşamları

mahalle maçları yapıp her maçın birimizin annesi seslendiğinde bitmesiydi var amuna goyım yaslanmısız

sokakta top oynarken arabanın altına top kaçınca son sondan 1 diye söylemek

-cumartesi sabahı saat 6buçukta belki kanal d de tsubasa çıkar diye kalkmaktı.

-okulda ya da sokakta maç yaparken gol atınca batistutaaaaaaaaa diye bağırmaktı.

-simit,don ateş, ebelemece,yerden yüksek, uzun eşekti.

-yazın, sabah akşam meybuz yemekti.

-power rangerscılık oynamaktı.

-süper baba, mahallenin muhtarları, çılgın bediş, çarli gibi dizilerle büyümekti.

-fransa 98 dünya kupasında, öğlenci olduğun için maçları izleyemeyince kahrolmaktı.

-her pazar akşamı istisnasız banyo yapmak, banyodan çıkınca anne babanın elini öpmekti.

-pazar akşamları evdeki ütü kokusuna, parliament pazar gecesi sinemasının giriş müziğinin eşlik etmesiydi.

-show tv de tuttu frutti seyrederken hissettiğin basılma korkusu, heyecan ve adrenalindi.

-maçları cine5 ten şifreli yayında takip etmeye çalışmaktı.

-kokulu silgilerdi, boncuk atan tabancalardı, futbolcu kartları, bugs bunny tasolarıydı ...

..

yıllın belli dönemi moda olan kibrit kutuları ve borulardan yapılan boru savaşları abilerimiz ucuna iğne takardı.

o zamanlar herkes max karbeyaz yerdi aq.

@112 adam içimdeki ses beyler ..

naber corçlar

tsubasa yi izleyip izleyip gaza gelip gecenin 10 ununa 11 ine kadar mac oynamak. ustune de anneden dayak yemek