-
1.
+1herkes saygı çerçevesinde ilmi ve sanatsal konulardan bahsetse, muazzam türkçemizin güzelliklerini ortaya dökse sizcede güzel olmaz mı?
-
2.
0fevkaladenin fevkinde olur panpa
-
3.
+5valıdenızın nacızane bedenıne kafam gırsın , bın nevse bedel sefkatle sıkıyım. oldu mu panpa ?
-
4.
0@3 sizin aldığınız eğitimde bir ekgiblik olmalı.
-
5.
0@3 gereken bilgi birikime sahip takdir ettim bin
-
6.
0olmaz.
-
7.
0entel olamayız
-
8.
0sensin entel
-
9.
0hemen editle hemen, gorurlerse giberler
-
10.
0çok taktire şaayan bi hareket
-
11.
0yoga da yapalım amk
-
12.
0@1 lakabıyla müsemma
-
13.
0bu başlık gibilmelii milletin aklını çeliyo huur çocuğuTümünü Göster
i̇slamiyet etkisindeki i̇lk eserler
i̇slam uygarliği öncesi̇ türk edebi̇yati ve i̇slami̇yet etki̇si̇ndeki̇ i̇lk eserler
tarih içinde türk toplumunun farklı coğrafyalarda karşılaştıkları farklı kültürler ve uygarlıklar, türk edebiyatını ve türk düşünce dünyasını derinden etkilemiştir. göçebe bir yaşam süren türkler, i̇slamiyet öncesi dönemde büyük ölçüde yazılı eserler verememişlerdir. türklerin i̇slamiyet'i benimsemeleri farklı kültürlerle tanışmalarını sağlamış, bu durum edebiyatımıza renk katmıştır. türk edebiyatı tarihi bu kültürel değişikliklere göre biçimlenmiş buna göre incelenmiştir.
türk edebiyatını, etkisinde kaldığımız kültür ve uygarlıklar açısından üç ana dönemde değerlendirebiliriz.
i̇slam uygarliği öncesi̇ türk edb.
a) sözlü edebiyat
b) yazılı edebiyat
i̇slam kültürü etki̇si̇ndeki̇ türk edb.
a) halk edebiyatı
b) divan edebiyatı
bati kültürü etki̇si̇ndeki̇ türk edb.
a) tanzimat edebiyatı
b) servet-i fünun edebiyatı
c) fecr-i ati edebiyatı
d) milli edebiyat
e) cumhuriyet dönemi edebiyatı
f) 1940 sonrası edebiyatı
i̇slam uygarliği öncesi̇ türk edebi̇yati
tarihin karanlık devirlerinden başlayıp i̇slamiyet'in kabul edildiği 8.-10. yüzyıla kadar süregelen bir dönemi içine alır. bu dönemde orta asya'da yaşayan türkler çeşitli devletler kurmuşlar; değişik inançların etkisinde kalarak ortaya koydukları edebi ürünlere de bu inançlarını yansıtmışlardır. i̇slamiyet'in kabulünden önce türklerin göçebe bir yaşam sürmeleri ve farklı inançların etkisinde kalmaları bu döneme ait edebi ürünlerin günümüze ulaşmasını doğal olarak engellemiştir. bu döneme ait bilgiler, kendi kaynaklarımız dışında çin kaynaklarından da alınmıştır.
bu dönemi iki bölümde inceleyeceğiz :
1. sözlü türk edebi̇yati
(destanlar dönemi̇)
türklerin yazıyı henüz kullanmadıkları dönemde oluşmuş bir edebiyattır. bu dönemde sadece şiirle ilgili ürünler vardır. dönemin en önemli ürünleri de destanlardır.
türk boylarında "şaman, ozan, kam, baksı" gibi adlarla anılan sanatçılar, törenlerde ve eğlence merasimlerinde şiir söyler, destan okurlardı. kültür değişimlerine rağmen yok olmayan bu gelenek, varlığını günümüze kadar sürdürebilmiştir. koşuk, sagu, sav ve destanlar bu dönemin ürünleridir.
sözlü türk edebi̇yatinin genel özelli̇kleri̇
— dönem ürünleri, dini törenlerde doğmuş, din dışı törenlerle gelişmiştir.
— şiirler, "sığır, şölen, yuğ" adı verilen törenlerde kopuz eşliğinde okunmuştur.
— şiirlerde daha çok doğa, aşk, yiğitlik ve ölüm konuları işlenmiştir.
— yabancı etkilerden uzak yalın bir dil kullanılmıştır.
— genellikle yarım uyak kullanılmış, rediflere yer verilmiştir.
— nazım birimi dörtlük, ölçü ise hecedir.
— hecenin 7'li, 87/ ve 777/ kalıpları kullanılmıştır.
— şiirin uyak düzeni genellikle "aaab, cccb, dddb" biçimindedir.
— dönemin en önemli ürünlerini doğal destanlar oluşturur.
sözlü türk edebi̇yati ürünleri̇
koşuk: "sığır" adı verilen törenlerde söylenen şiirlerdir,
— halk edebiyatındaki karşılığı "koşma"dır.
— aşk, yiğitlik, tabiat ve hasret konuları işlenmiştir.
— uyak düzeni koşmaya benzer "aaab, cccb, dddb"
— genellikle yarım uyak kullanılmıştır.
sagu: "yuğ" adı verilen ölüm törenlerinde ölen kişilerin iyiliklerini, kahramanlıklarını, onların ölümüne duyulan acıları dile getiren şiirlerdir.
— uyak düzeni "koşuk" gibidir.
— halk edebiyatındaki karşılığı "ağıt"; divan edebiyatındaki karşılığı ise "mersiye"dir.
sav: dönemin özlü sözleridir. sav için bugünkü atasözlerinin ilk biçimidir diyebiliriz.
destan: milletlerin zihninde derin izler bırakan savaş, göç, afet, kıtlık gibi olayların etkisiyle söylenmiş, halk arasında kendiliğinden oluşan manzum öykülerdir. edebiyatımız destan yönüyle zengindir.
özellikleri:
-destanlar, köklü bir tarihi geçmişi olan milletlere özgüdür.
-milletlerin tarihten önceki çağlarda yaşayış ve inançları destanlarda yer alır.
-olağanüstü özellikler taşır. kahramanlar seçkin kişilerdir.
-bir milletin ortak hayat görüşlerini yansıtır.
-olaylar toplumda derin izler bırakır.
-dörtlük sayısı konunun özelliğine bağlıdır.
i̇slami̇yet'i̇n kabulünden önceki̇ türk destanlari
saka destanlari : alp er tunga, şu
hun destanlari : oğuz kağan
göktürk destanlari: bozkurt, ergenekon
uygur destanlari: türeyiş, göç
alp er tunga destani
sakaların yiğit komutanı alp er tunga'nın i̇ranlılarla yaptığı savaşlar destanlaştırmıştır. bu destanda anl -
14.
0i̇slamiyet etkisindeki i̇lk eserlerTümünü Göster
i̇slam uygarliği öncesi̇ türk edebi̇yati ve i̇slami̇yet etki̇si̇ndeki̇ i̇lk eserler
tarih içinde türk toplumunun farklı coğrafyalarda karşılaştıkları farklı kültürler ve uygarlıklar, türk edebiyatını ve türk düşünce dünyasını derinden etkilemiştir. göçebe bir yaşam süren türkler, i̇slamiyet öncesi dönemde büyük ölçüde yazılı eserler verememişlerdir. türklerin i̇slamiyet'i benimsemeleri farklı kültürlerle tanışmalarını sağlamış, bu durum edebiyatımıza renk katmıştır. türk edebiyatı tarihi bu kültürel değişikliklere göre biçimlenmiş buna göre incelenmiştir.
türk edebiyatını, etkisinde kaldığımız kültür ve uygarlıklar açısından üç ana dönemde değerlendirebiliriz.
i̇slam uygarliği öncesi̇ türk edb.
a) sözlü edebiyat
b) yazılı edebiyat
i̇slam kültürü etki̇si̇ndeki̇ türk edb.
a) halk edebiyatı
b) divan edebiyatı
bati kültürü etki̇si̇ndeki̇ türk edb.
a) tanzimat edebiyatı
b) servet-i fünun edebiyatı
c) fecr-i ati edebiyatı
d) milli edebiyat
e) cumhuriyet dönemi edebiyatı
f) 1940 sonrası edebiyatı
i̇slam uygarliği öncesi̇ türk edebi̇yati
tarihin karanlık devirlerinden başlayıp i̇slamiyet'in kabul edildiği 8.-10. yüzyıla kadar süregelen bir dönemi içine alır. bu dönemde orta asya'da yaşayan türkler çeşitli devletler kurmuşlar; değişik inançların etkisinde kalarak ortaya koydukları edebi ürünlere de bu inançlarını yansıtmışlardır. i̇slamiyet'in kabulünden önce türklerin göçebe bir yaşam sürmeleri ve farklı inançların etkisinde kalmaları bu döneme ait edebi ürünlerin günümüze ulaşmasını doğal olarak engellemiştir. bu döneme ait bilgiler, kendi kaynaklarımız dışında çin kaynaklarından da alınmıştır.
bu dönemi iki bölümde inceleyeceğiz :
1. sözlü türk edebi̇yati
(destanlar dönemi̇)
türklerin yazıyı henüz kullanmadıkları dönemde oluşmuş bir edebiyattır. bu dönemde sadece şiirle ilgili ürünler vardır. dönemin en önemli ürünleri de destanlardır.
türk boylarında "şaman, ozan, kam, baksı" gibi adlarla anılan sanatçılar, törenlerde ve eğlence merasimlerinde şiir söyler, destan okurlardı. kültür değişimlerine rağmen yok olmayan bu gelenek, varlığını günümüze kadar sürdürebilmiştir. koşuk, sagu, sav ve destanlar bu dönemin ürünleridir.
sözlü türk edebi̇yatinin genel özelli̇kleri̇
— dönem ürünleri, dini törenlerde doğmuş, din dışı törenlerle gelişmiştir.
— şiirler, "sığır, şölen, yuğ" adı verilen törenlerde kopuz eşliğinde okunmuştur.
— şiirlerde daha çok doğa, aşk, yiğitlik ve ölüm konuları işlenmiştir.
— yabancı etkilerden uzak yalın bir dil kullanılmıştır.
— genellikle yarım uyak kullanılmış, rediflere yer verilmiştir.
— nazım birimi dörtlük, ölçü ise hecedir.
— hecenin 7'li, 87/ ve 777/ kalıpları kullanılmıştır.
— şiirin uyak düzeni genellikle "aaab, cccb, dddb" biçimindedir.
— dönemin en önemli ürünlerini doğal destanlar oluşturur.
sözlü türk edebi̇yati ürünleri̇
koşuk: "sığır" adı verilen törenlerde söylenen şiirlerdir,
— halk edebiyatındaki karşılığı "koşma"dır.
— aşk, yiğitlik, tabiat ve hasret konuları işlenmiştir.
— uyak düzeni koşmaya benzer "aaab, cccb, dddb"
— genellikle yarım uyak kullanılmıştır.
sagu: "yuğ" adı verilen ölüm törenlerinde ölen kişilerin iyiliklerini, kahramanlıklarını, onların ölümüne duyulan acıları dile getiren şiirlerdir.
— uyak düzeni "koşuk" gibidir.
— halk edebiyatındaki karşılığı "ağıt"; divan edebiyatındaki karşılığı ise "mersiye"dir.
sav: dönemin özlü sözleridir. sav için bugünkü atasözlerinin ilk biçimidir diyebiliriz.
destan: milletlerin zihninde derin izler bırakan savaş, göç, afet, kıtlık gibi olayların etkisiyle söylenmiş, halk arasında kendiliğinden oluşan manzum öykülerdir. edebiyatımız destan yönüyle zengindir.
özellikleri:
-destanlar, köklü bir tarihi geçmişi olan milletlere özgüdür.
-milletlerin tarihten önceki çağlarda yaşayış ve inançları destanlarda yer alır.
-olağanüstü özellikler taşır. kahramanlar seçkin kişilerdir.
-bir milletin ortak hayat görüşlerini yansıtır.
-olaylar toplumda derin izler bırakır.
-dörtlük sayısı konunun özelliğine bağlıdır.
i̇slami̇yet'i̇n kabulünden önceki̇ türk destanlari
saka destanlari : alp er tunga, şu
hun destanlari : oğuz kağan
göktürk destanlari: bozkurt, ergenekon
uygur destanlari: türeyiş, göç
alp er tunga destani
sakaların yiğit komutanı alp er tunga'nın i̇ranlılarla yaptığı savaşlar destanlaştırmıştır. bu destanda anl -
15.
-1i̇slamiyet etkisindeki i̇lk eserlerTümünü Göster
i̇slam uygarliği öncesi̇ türk edebi̇yati ve i̇slami̇yet etki̇si̇ndeki̇ i̇lk eserler
tarih içinde türk toplumunun farklı coğrafyalarda karşılaştıkları farklı kültürler ve uygarlıklar, türk edebiyatını ve türk düşünce dünyasını derinden etkilemiştir. göçebe bir yaşam süren türkler, i̇slamiyet öncesi dönemde büyük ölçüde yazılı eserler verememişlerdir. türklerin i̇slamiyet'i benimsemeleri farklı kültürlerle tanışmalarını sağlamış, bu durum edebiyatımıza renk katmıştır. türk edebiyatı tarihi bu kültürel değişikliklere göre biçimlenmiş buna göre incelenmiştir.
türk edebiyatını, etkisinde kaldığımız kültür ve uygarlıklar açısından üç ana dönemde değerlendirebiliriz.
i̇slam uygarliği öncesi̇ türk edb.
a) sözlü edebiyat
b) yazılı edebiyat
i̇slam kültürü etki̇si̇ndeki̇ türk edb.
a) halk edebiyatı
b) divan edebiyatı
bati kültürü etki̇si̇ndeki̇ türk edb.
a) tanzimat edebiyatı
b) servet-i fünun edebiyatı
c) fecr-i ati edebiyatı
d) milli edebiyat
e) cumhuriyet dönemi edebiyatı
f) 1940 sonrası edebiyatı
i̇slam uygarliği öncesi̇ türk edebi̇yati
tarihin karanlık devirlerinden başlayıp i̇slamiyet'in kabul edildiği 8.-10. yüzyıla kadar süregelen bir dönemi içine alır. bu dönemde orta asya'da yaşayan türkler çeşitli devletler kurmuşlar; değişik inançların etkisinde kalarak ortaya koydukları edebi ürünlere de bu inançlarını yansıtmışlardır. i̇slamiyet'in kabulünden önce türklerin göçebe bir yaşam sürmeleri ve farklı inançların etkisinde kalmaları bu döneme ait edebi ürünlerin günümüze ulaşmasını doğal olarak engellemiştir. bu döneme ait bilgiler, kendi kaynaklarımız dışında çin kaynaklarından da alınmıştır.
bu dönemi iki bölümde inceleyeceğiz :
1. sözlü türk edebi̇yati
(destanlar dönemi̇)
türklerin yazıyı henüz kullanmadıkları dönemde oluşmuş bir edebiyattır. bu dönemde sadece şiirle ilgili ürünler vardır. dönemin en önemli ürünleri de destanlardır.
türk boylarında "şaman, ozan, kam, baksı" gibi adlarla anılan sanatçılar, törenlerde ve eğlence merasimlerinde şiir söyler, destan okurlardı. kültür değişimlerine rağmen yok olmayan bu gelenek, varlığını günümüze kadar sürdürebilmiştir. koşuk, sagu, sav ve destanlar bu dönemin ürünleridir.
sözlü türk edebi̇yatinin genel özelli̇kleri̇
— dönem ürünleri, dini törenlerde doğmuş, din dışı törenlerle gelişmiştir.
— şiirler, "sığır, şölen, yuğ" adı verilen törenlerde kopuz eşliğinde okunmuştur.
— şiirlerde daha çok doğa, aşk, yiğitlik ve ölüm konuları işlenmiştir.
— yabancı etkilerden uzak yalın bir dil kullanılmıştır.
— genellikle yarım uyak kullanılmış, rediflere yer verilmiştir.
— nazım birimi dörtlük, ölçü ise hecedir.
— hecenin 7'li, 87/ ve 777/ kalıpları kullanılmıştır.
— şiirin uyak düzeni genellikle "aaab, cccb, dddb" biçimindedir.
— dönemin en önemli ürünlerini doğal destanlar oluşturur.
sözlü türk edebi̇yati ürünleri̇
koşuk: "sığır" adı verilen törenlerde söylenen şiirlerdir,
— halk edebiyatındaki karşılığı "koşma"dır.
— aşk, yiğitlik, tabiat ve hasret konuları işlenmiştir.
— uyak düzeni koşmaya benzer "aaab, cccb, dddb"
— genellikle yarım uyak kullanılmıştır.
sagu: "yuğ" adı verilen ölüm törenlerinde ölen kişilerin iyiliklerini, kahramanlıklarını, onların ölümüne duyulan acıları dile getiren şiirlerdir.
— uyak düzeni "koşuk" gibidir.
— halk edebiyatındaki karşılığı "ağıt"; divan edebiyatındaki karşılığı ise "mersiye"dir.
sav: dönemin özlü sözleridir. sav için bugünkü atasözlerinin ilk biçimidir diyebiliriz.
destan: milletlerin zihninde derin izler bırakan savaş, göç, afet, kıtlık gibi olayların etkisiyle söylenmiş, halk arasında kendiliğinden oluşan manzum öykülerdir. edebiyatımız destan yönüyle zengindir.
özellikleri:
-destanlar, köklü bir tarihi geçmişi olan milletlere özgüdür.
-milletlerin tarihten önceki çağlarda yaşayış ve inançları destanlarda yer alır.
-olağanüstü özellikler taşır. kahramanlar seçkin kişilerdir.
-bir milletin ortak hayat görüşlerini yansıtır.
-olaylar toplumda derin izler bırakır.
-dörtlük sayısı konunun özelliğine bağlıdır.
i̇slami̇yet'i̇n kabulünden önceki̇ türk destanlari
saka destanlari : alp er tunga, şu
hun destanlari : oğuz kağan
göktürk destanlari: bozkurt, ergenekon
uygur destanlari: türeyiş, göç
alp er tunga destani
sakaların yiğit komutanı alp er tunga'nın i̇ranlılarla yaptığı savaşlar destanlaştırmıştır. bu destanda anl -
16.
0entry-nick
-
17.
0çok entel olmak istiyosan ekşiye git bin
-
18.
0vajina anüs göğüs