incirlik bir açık işgal alanı

Ülkemizdeki Amerikan üsleri

Türkiye NATO'ya girdikten 4 ay gibi kısa bir süre sonra izmir'de Müttefik Kara Kuvvetleri Karargahı kuruldu. Bu karargahın başına Amerikalı bir korgeneral getirildi. 1954'te karargaha Fransa, ingiltere ve italya'nın askerleri de dahil edildi.

1954'te Türkiye'de NATO üslerinin açılmasına ilişkin bir anlaşma imzalandı. Bu anlaşmanın ardından ülkemizin dört bir yanında pıtrak gibi üsler çoğaldı. 1966'da, ülkemizdeki üs sayısı 112'ye ulaştı. Türkiye topraklarının 35 milyon metrekarelik bölümü NATO ve ABD'nin denetimine girdi. Türk yetkililerin (bakanlar da dahil) bu üslere, Amerikan komutanlardan izin almaksızın girmesi yasaklandı.

Halkın emperyalizme ve özel olarak üslere yönelik tepkilerini nötralize etmek için oligarşi, genel olarak üslerle ilgili gerçekleri, rakamları, emperyalizmin buralarda nasıl egemen durumda olduğunu tam olarak halka açıklamamıştır. Buna karşı üslere yönelik anti-emperyalist tepkiyi savuşturmak için zaman zaman da "üs yok tesis var" demagojisine sarılmışlardır.

ABD, Türkiye'yle NATO haricinde ikili anlaşmalar da yaparak, üsleri kendi denetimi altına aldı. ABD ile Türkiye arasında 1976 yılında imzalanan "ABD-Türkiye Savunma ve işbirliği Anlaşması" ile incirlik, Kargaburun ve haber alma tesislerinin, Amerika tarafından kullanılmasına onay verildi.

12 Eylül'le birlikte ABD ile yeni anlaşmalar imzalandı ve bu imzalar doğrultusunda da ülkemizde yeni Amerikan üs ve tesisleri kuruldu. 15 kadar havaalanı her türlü savaş uçağının inip kalkacağı şekilde genişletildi. Amerika'ya özel kolaylıklar sağlandı.

- 29 Mart 1980'de Amerika ile Savunma işbirliği Anlaşması imzalandı. Bu anlaşmayla ABD, Türkiye üzerindeki egemenliğinde yeni mevziler elde etti. Bir çok üssün denetimi Amerika elinde toplandı.

Sinop'tan Pirinçlik'e, incirlik'ten Karaburun'a kadar sayısız üs, ABD'nin denetimine geçti.

Anlaşmayla, bu tesislerde bir Türk, bir Amerikalı subayın yetkili olması, ABD kuvvetleri karargahına Amerikan bayrağı çekilebilmesi, ABD uçaklarının, gemilerinin, Tükiye havaalanlarını ve limanlarını kullanabilmesi karara bağlandı.

Bunların karşılığında ise Amerika "Ordunun modernizasyonu için elinden gelen her türlü gayreti gösterme"(!) sözü veriyordu. Amerikan ordusunun külüstürleri hibe, ödünç ya da kira yoluyla orduya verilecekti.

"Ortak savunma" adı altında ABD bayrağı çekilen 12 "tesis" birer Amerikan üssüne dönüştürüldü. Anlaşmanın süresi dolmasına rağmen süre uzatıldı.

1982'de imzalanan Zincirleme Harekat Üsleri Anlaşması ile de Amerika'ya 16 üssü kullanma izni verildi. 2 üssün modernleştirilmesi ve 3 yeni üssün daha inşa edilmesi kararlaştırıldı.

Anlaşma metninde, "Üsler NATO çerçevesinde yapılır ama masrafları ABD karşılar" deniliyordu.

Kağıt üzerinde NATO'ya ait gözüken üsler, tesisler gerçekte ABD'nindir.

Tüm bu anlaşmalar sonucunda incirlik; "Doğu Akdeniz'de bir bunalım halinde en ileri hattaki Amerikan uçaklarının kilit üssü" haline getirilmiş oldu.

Yine ABD ile imzalanan "Çabuk Mukabele" Sistemi Anlaşması ile; SSCB'den gelebilecek(!) bir nükleer saldırıya karşılık vermek üzere, nükleer bomba yerleştirilmiş uçakların 24 saat hazır bekletilmesi kararlaştırıldı. Bu anlaşma sonucunda incirlik, Eskişehir, Balıkesir, Mürted ve Erhaç üslerine nükleer bomba yüklü uçaklar yerleştirildi.

12 Eylül faşist cuntası, kuşkusuz ülkemizin Amerikan üssüne çevrilmesinde en büyük payı olan yönetimdir: 12 Eylül;
- Emperyalistlere yeni üsler kurulması, varolanların genişletilmesine izin verdi.
- Üslerdeki silah ve teçhizatın artırılmasına izin verdi.
- Nükleer silahların ülkemize yerleştirilmesine ve üslerde nükleer bomba taşıyan uçakların bulundurulmasına izin verdi.
- Emperyalizmin oluşturduğu "çevik kuvvet" için topraklarımızı kullandırdı.
- Silah üretimi konusunda bağımlılığı pekiştiren "ortak" yatırımlar yapıldı.
- Herhangi bir savaş halinde Amerika'nın Türkiye topraklarını, ve Türkiye'nin bütün olanaklarını kendi malı gibi kullanmasına imkan veren anlaşmalar imzalandı.

12 Eylül döneminde imzalanan son üs anlaşmasının süresi "5 yıllık" olmasına rağmen bu anlaşma, ABD'nin talebi doğrultusunda sürekli uzatılmıştır ve halen yürürlüktedir.

Nokta bu gece yeter bu kadar

Anadolu'nun bağrında bir hançer

incirlik Üssü, Türkiye'nin ABD'ye olan bağımlılığını, yeni-sömürgecilik ilişkilerinin askeri-politik ve stratejik açıdan nasıl yürüdüğünü çarpıcı bir şekilde gösteren örneklerin başında gelmektedir.

1950'lerde Türkiye'yi "Küçük Amerika" yapmak için yola çıkanlar, kelimenin gerçek anlamıyla incirlik'i küçük bir Amerika'ya dönüştürmüşlerdir. incirlik'in ABD için önemi, yıllar içinde artmıştır.

incirlik Üssü'nün kısa tarihçesine bakacak olursak;

• 1950- Türkiye'nin NATO'ya girmesi üzerine incirlik'te bir üs açılması gündeme geldi. Üssün yapımı için ilk adım Hava Atış Bombardıman Destek Grup Komutanlığı'nın kuruluşuyla atıldı.
• 1951- Üs yapımına başlandı.
• 1954- Üssün yapımı tamamlandı. ABD Libya'daki önemli bir üssünü Adana'ya taşıdı. Aynı yıl "Adana Hava Üssü" adıyla hizmete açılan üs, askeri amaçlarla kullanılmaya başlandı.
• 1955- ABD Hava Kuvvetleri ve CIA'nın çalışmaları nedeniyle incirlik U-2 Merkezi oldu.
• 1958- Üsse yakındaki beldenin adından esinlenilerek "incirlik" adı verildi.
• 1960-incirlik'ten kalkan bir U-2 uçağı Sovyetler Birliği üzerinde SA-2 füzeleriyle düşürüldü.
• 1997-Üs'deki birlik Tugay seviyesine yükseltildi.
• 2002- ABD'nin "Sonsuz Özgürlük Operasyonu" adını verdiği Afganistan'a yapılan saldırıda"ileri Karakol" konumunda kullanılan incirlik'ten yararlanıldı.
• 2003-Mart ayından itibaren, Irak'ın işgal edilmesi saldırısında yoğun biçimde kullanıldı.
• 2003- Haziran ayında AKP Hükümeti tarafından imzalanan kararnameyle incirlik 2004 başında "Anti Terör Üssü" adıyla, Ortadoğu ve Asya arasında ABD asker ve teçhizatlarını geçirmek, belirli süre konuşlandırmak amacıyla transit üs haline getirildi.

incirlik çevresindeki 1852 km yarıçaplı alan ABD işgali altındadır. incirlik ve çevresi tamamıyla Amerikan işgali altındadır. Üs, Türkiye'de barınan küçük Amerika'dır. incirlik Uygulama Anlaşmasına ek "Adana Askeri Terminal Kontrol Sahası içinde Trafik Hizmetlerine Ait Usuller" başlığı altındaki hükümlerde, "merkezi incirlik Tacın'ın oluşturduğu yarıçapı 50 deniz millik (1852 km) saha" özel bir saha olarak ilan edilmiştir.

ABD güvenlik gerekçesiyle, Adana ve çevresindeki ulaşım, telekominikasyon, limanlar, havaalanları, sanayi tesisleri, tarım alanları ve yerleşim birimlerine, istediği müdahalede bulunma yetkisine sahiptir.

incirlik ve çevresi 55 yıldır ABD'nin işgali altındadır. Bugün 142 bin Amerikan askerinin ülkemize gelebilmesi, ABD'li görevlilerin ellerini kollarını sallayarak iskenderun ve Mersin Limanlarında teftişte bulunabilmesi, limanlarımızı ve bütün tesislerimizi kullanabilmesi için ABD'ye her türlü yasal olanak sağlanmıştır. ABD'ye verilen imtiyazlar da ikili anlaşmalarla güvence altında alınmıştır.

Üssün komutanı ABD'li bir subaydır ve üsle ilgili olarak TSK'ya bilgi vermekle yükümlü değildir.

"incirlik Üssü'nün varlık nedeni olan harekatlar için kullanımında görev ve yetki ABD'nindir."