inci sözlüğün en ağır hikayesi

sonra bide upluyo amk

up up up up u p

ve sonra yürümeye başladım elimde silah üstümde evlatlarımın kanlı gömleğiyle.

ben kötü birisiydim güneşten yürekli,
iyilerin arasında savaşmış en iyi savaşcı.
kötülerin içinde daha da kötü olmam gerekli,
savaşımın sanatını yapanlar yahut cani yahut sanatçı.

evlat katili emek katili olmam,
sanıldığından da kolay adam öldürmek.
evlatlarımın kanıyla hayatta da kalamam,
en zoru sevdiğini içine sindirmek.

sevmedi kimse beni en sevilmeyen ben,
en seven ben oldum hep seven ben.
kimse istemese de sevmek istediğimden.
ben sevmeyi seçtim kandır kendini sen.

ben sevmeyi sevdim güneşi sevdim yaktı,
ben hayatı sevdim kaçmayı seçtim yaktı.
ben insanları sevdim uzak durdum buldu,
kırılmasın diye sakladıklarım bulundu kırıldı.

öldürmekti bir çare kendini, sebepsiz.
hayatta değerini bulamadığında yaşamak gereksiz,
al silahı sık kafana yapamazsın yüreksiz.
vur insaları o zaman şerefsiz.
yürürsün hem amaçsız hem yersiz,
yuvanı yaktın bulma suç, bahanesiz
hayat bitti, ben bittim çaresiz

okuyun lan!!!

suratıma baktı masum masum, niye baba dedi, niye öldürüyorsun söyleyemeyeceğim nedenlerden dedim bir nedeni yoktu sadece bir ailem artık yoktu olmamalıydı çünkü hapise girebilirdim yani girecektim belki kaçarım belki orada ölürüm belki de yaşam ölüm emek üçlemesinde kaybolurum. ama kızıma bu hayatta ihtiyaç yoktu yaktım evi polisi aradım, ihbar ettim. çünkü intihar etmiştim yusuf, karım, oğlum, kızım taksici hepsi öldüler.

eve girdim kızım sarıldı bana, gömleğini çıkar temizleyeyim dedi, bir şey söyleyemedim ona, bana bakıp onu öldürmen için sana getirdim dedi peşindeydi dedi, annesiz kaldım bir de babasız kalamam dedi. şaşırmıştım, kızımın bu kadar duygusuz olması bana bu kadar benzemesi beni çok şaşırtmıştı. belki bir gün seni öldürmek zorunda kalırım dedim.

hiç bir şey demedi söz söylemenin vaktinin geçtğini anladım. hayatımı orada biteceğini anladım. ama sorumu sormadan ölürsem emin olamazdım.

- benim oğlum, benim canımdır ben onu sevdiğim için ama sen benim oğlum bile olsan seni asla sevmiyeceğim.

- ne demek bu?

- öldü demek huur çocuğu.

tam ateş edecekken kolundan tutup çevirdim valizde getirdiğim silahları çıkardım ve hiç acımadan onu vurdum akşam eve gittiğimde gömleğimde kan vardı. bu kan evladımın kanıydı benim kendi kanımdı.

--- akşama ---

ve oğluma baktım kızıma baktım kızım henüz anlamasada oğluma dedim ki,

" şimdi gidiceğiz ya hani gelince ne yapıcaksın?"

" vasiyetin nedir baba?"

" kardeşine ona iyi bak ben beceremedim annenden sonra senden sonra ben yıkıldım"

" vasiyetini yerine getireceğim baba"

kızım şaşırmıştı bu abim mi deyip duruyordu ama biz çıkmıştık arabaya bindik ve benim yusuf'u öldürdüğüm yere gittik, valizi koydum bir kenara içinde kıyafet yoktu. oğlum kafama silahı dayadı ve konuşmaya başladık.

oğlum:

- niye yaptın baba niye bıraktın gittin bizi tehdit edilemeyesin diye mi baba? o kadar mı nefret ettin bizden? sen gidince bana bin dediler, babam yoktu benim öldü dediler, katil dediler baba dayanamadım eridim. ama senden vaz geçmedim en son anneannem gile yerleştik adamlar geldi baba dedim vudular annemi vurdular beni alıp zütürdüler baba. sen yoktun hiç gelmedin. niye yoktun baba sen?

ben:

- oğlum, siz bana tehdit meselesi olmayasınız diye değil ben savaşımı sizden uzak sürdürmeye kçatım anneni aradım isveç'e gidin dedim gitmediniz gitseydiniz gelecektim.

oğlum:

- ah be baba! keşke isveçe gidin demeseydin telefonu annem değil ben açtım annem öldükten sonra açtım. sana nefretle açtım isveç'e gittim baba seni orada bulup öldürmeye gittim baba.

ben:

- bir soru sormak istiyorum sana.

bana sürekli sorular soruyordu çocuk, bende her sorusunu cevaplıyordum. ona daha önce hiç birisini öldürüp öldürmediğini sordum bu sorudan sonra kızım bana sinirlendi ama çocuk güldü ve şöyle dedi, " küçükken bir katilin çocuğuydum kendi karısını öldüren bir katilin ama hiç kimseyi öldürmedim babamı arıyorum bulunca ona sormak istediğim bir kaç soru var"

" belki baban suçsuzdur"

" ben zaten suçludur demedim ki sadece emin olmak istiyorum."

benim oğlumdu bu kızım da ne demek istediğini anlamaya çalışıyordu bu çocuğun, aklıma bu konuşmadan sonra yusuf gelmişti eğer yusuftan kaçmasaydım tüm bunlardan kurtulabilirdim ama oğlumdan kaçmayacaktım tüm bunlardan kurtulmak için değil oğlum aklında şüpheyle yaşamasın diye hep. evden ayrılmaya hazırlanıyordum bir hafta sonra yeniden geldi kapıda durdu içeriye girmedi kızım içeriye almaya çalışıyordu valizimle çıktım karşısına.

@50 senin üstüne hikaye yazan olmadı olamazda

hacı niye durdun

yıllar geçti kızım büyüdü ve bana kızıp duruyordu her gün bir sevgilisi eve bırakıyordu onu benim de durmadan uykum geliyordu gavat diyebilirsiniz ama gavatlığın bile bir gururu vardı iki tane adam öldürmüştüm hiç de az değildi. bir gece kapım çalındı kızımdan yaşca büyük birisi kızımın sevgilisiymiş benimle tanışmak istediğini söyledi. beklediğim kişi oydu. konuşmasından tanımıştım kızıma dokunmuyordu hatta hiç yakın değillerdi.

@78 haklısın panpa @42 biraz çocuksu gibi ama başıma böyle bir dolandırıcılık mevzusu gelmişti gerçek olduğu için yazdım. hatta benim gibi birçok adamı dolandırmıştı paramızı geri alamadık çünkü adam piyasada yoktu.

reserved bi ara okurum

@42 den sonra kimse okumaz ki bunu

kızımı da aldım yanıma anneannesi salmam dedi o benim kızım dedim onu bari ben yetiştiriyim dedim o benden ayrı kalmasın dedim nasıl bakacaksın dediler o bana bakacak dedim. nasıl doyuracaksın dediler, açlıktan ölmeyi diğer ölüm alternatiflerine tercih ederim dedim nasıl giydireceksin dediler bizim bayramımız olmayacak dedim. dağılmıştım çocuğun hayatını da mahvediyordum okulu değişti sırf bişr şey olmasın diye okula salmıyordum her gün bana acıyarak bakan bir evladım vardı. nasıl babaydım ben? kızım bana acıyordu.

ama öldürdüğüm adamlarla ilgili bir kanıt bırakmamıştım arkamda oğlumun yüzünü hatırlayamıyordum neredeyse? o duruma gelmiştim anımsamaya çalışıyordum ama hatırlayamıyordum elimdeki anahtarla evime dönmüştüm anahtarı taktım esnaflardan birisi geldi. konuşmaya başladık.

- iyi misin?
- iyiyim.
- yapabileceğimiz bir şey.
- başımdan defolup gitmek.
- gel bir kaç gün biz de kal.
- niye siz de mi benim yüzümden ölmek isyorsunuz sizin de mi oğlunuz benden intikam alsın istiyorsunuz? söyle niye?

sonra adam bir şey demeden gibtir olup gitti o zaman ki ruh halim yoktu. hiç bir şey hissedemiyordum bir haber alıyorum karın ve oğlun öldü diyorlar bir haber daha alıyorum oğlun yaşıyor diyorlar ve diyorlar ki seni öldürecek. hiç tanımadığım birisi oğlunum deyip beni vursa inanırdım.

polisler beni almaya geldiler ben katilin kanıtlarını da onlara sunacaktım sonra bana öldürülen adamla ilgili bazı sorular sordular hiç birini bilmiyordum öldürülen adam hakkında hiç bir şey bilmiyordum. ama artık önemi yoktu karımın intikdıbını almıştım ve her şeyden uzaklaşıp gidecektim bir gün oğlum gelip beni öldürecekti ve hayatımı sonlandıracaktım yaptığım diğer suçlar karşıma çıktı hırsızlık suçu mesala ben ücreti ödemeye razıydım yusuf'u kimin öldürdüğünü bilmediğimi söyledim. sadece itiraf kaydını verdim intihar etmiş olabilir dedim. ama çok açık vermiştim mutlaka tekrar sorguya alacaklardı beni.

oldboy mu burası amk