yaz aga, karsiyaka vapur dahil mekan fark etmeksizin iceriz

Benide yaz panpa kadıköy sokakları yazın içme mekanımdı kış geldi zütümüz donuyo mekanda içmeye para dayanmaz çaresizim üstad

verdiler elinize şarap denen illeti unuttunuz viski gibi lezzeti

Karadut şarabı giber

şarap içelim
hem de Hayyamın şarabından
bizde dizelim bi kaç dizelik
varsın bu yalan dünya
dönüp dursun
aşıklar aşıklarını arayıp dursun
kara sevdalılar
varsın karalar bağlasın
zenginler varsın maddeye tapmaya devam etsin
biz anımızı şerbet eyleyelim de..
//şiyarbın

şarap kokar dudakların yine bu gece,
ellerin şarap, dillerin şarap...
üzüm salkımları taze teninde,
damarlarında dolaşan kan bile şarap...

sözlerin akıyor şarap yerine,
hece hece dökülüyorsun kadehime...
gözlerin kilitlenirken gözlerime,
bakışın şarap, gülüşün şarap...

seni içer yine seni söylerim,
buseler şarap, sözcükler şarap...
yine tadar yine kendimden geçerim,
hangisi sensin, hangisi şarap...

//Belgin Özkoç

ürgüpte yapılan şaraba ne bir tat ne de kafa yapan bi madde uymaz yaz panpa

köpek öldürenci geldi yaz panpa

Yaz panpa

merlotumu aldım geldim yaz panpa

Benden Hayyam' a selam söyleyin demiş peygamber;
Sözlerimi yanlış anlamışsa çiylik eder:
Ben şarabı herkese haram etmiş değilim ki
Hamlara haramdır, doğru, ama olgunlar içer.

Üstadımızın son sözü beyler:

Dostlar, bir gün, sözleşip bir yerde birleşin;

Oturup sofrasına dünya cennetinin;

Saki doldururken kadehleri cömertçe,

için bir kadeh de zavallı Hayyam için!

Daha nice büyük göreceksin kendini?
Hep varlık yokluk mu düşündürecek seni?
Şarap için şarap: Bu ölüm yolculuğunda
Bulamazsın sarhoş uykulardan iyisini.

yaz pampa

beyler şarapla iyi gidiyor.
http://www.serinsesler.co...ureya-sevgilim-ben-simdi/

Sevgilim ben şimdi büyük bir kentte seni düşünmekteyim
Elimde uçuk mavi bir kalem cebimde iki paket sigara
Hayatımız geçiyor gözlerimin önünden
Çıkıp gitmelerimiz, su içmelerimiz, öpüştüklerimiz
“Ağlarım aklıma geldikçe gülüştüklerimiz”.
Çiçekler, çiçekler, su verdim bu sabah çiçeklere
O gülün yüzü gülmüyor sensiz
O köklensin diye pencerede suya koyduğun devetabanı
Hepten hüzünlü bu günlerde
Gür ve çoşkun bir günışığı dadanmış pencereye
Masada tabaklar neşesiz
Koridor ıssız
Banyoda havlular yalnız
Mutfak dersen – derbeder ve pis
Çiti orda duruyor, ekmek kutusu boş
Vantilatör soluksuz
Halılar tozlu
Giysilerim gardropda ve şurda burda
Memo’nun oyuncak sepeti uykularda
Mavi gece lambası hevessiz
Kapı diyor ki açın beni kapayın beni
Perdeler gömlek değiştiren yılanlar gibi
Radyo desen sessiz
Tabure sandalyalardan çekiniyor
Küçük oda karanlık ve ıssız
Her şey seni bekliyor her şey gelmeni
içeri girmeni
Senin elinin değmesini
Gözünün dokunmasını
Ve her şey tekrarlıyor
Seni nice sevdiğimi

bu dursun burda okuycam sonra

kadıköyse yaz panpa. zirve falan olursa da haber et

yaz panpa, ama bazen elit takılmak isterim mesela laptopun başında sıcak şarap yaparım o zaman olur mu?

Benim yasam artık şarap, çalgı, eğlenti;
Dinim dinsizlik, bıraktım her ibadeti;
Nişanlım dünyaya: Ne çeyiz istersin, dedim:
Çeyizim, senin gamsız yüreğindir, dedi.

Beni de alın lan burdan 13 ve evime selamlar olsun