inci sözlük üzerine bitirme tezi

tez var dediler geldik bin

1)bireysel hak ve özgürlükleri koruma adına bir internet yasasına ihtiyaç var mıdır?

yoktur. çünkü adı üstünde bireysel hakklar kişiye özel ve aittir. bunun başkası tarafıdan korunmasına gerek yoktur, birey kendi hakk ve özgürlüklerini kendi koruyabilmeldir. bunu dışarıdan müdaheleyle sen bu siteye gir, sen bu siteye girme diyenlerin zihniyetini gibeyim afedersiniz. zaten bunu diyebilen kişierde 1950 civarı doğumlu kişilerdir. ondan sonraki kuşaklar olaya böyle yaklaşmıyorlar, çağa daha uyum sağlamış durumdalar.

2)türkiye’de internetle ilgili düzenlemeler hangi boyutlardadır?

cevap kısa ve net: seviyesini yükseltmelidir. yerin dibindedir. kıyaslamalı örnek: finlandiya da her eve internet ulaşımı hakk olarak tanındı. bizeyse, şikayet edenin sitesini kapatıyolar, 60liraya adil kullanım kotalı kendi paramızla aldığımız internet hizmetini kullanırken bile sınırlanıyoruz!!!

3)türkiye’de sanal düzenlemeler alanında özgürlükleri koruma adına özgürlüklere darbe vurma gibi çelişkili bir durum var mıdır?

mutlaka vardır. bu devirde kim kime güveniyor ki? üstü kapalı yapıyor iktidar. her yerde adamı var deniliyor, gözlerinizle görebiliyorsunuz son seçimden de, adamlar oyları da yükselttiler. neyse siyasete girmeden şunu diyeyim; kaleyi içten feth etmek diye bir tabir vardır. bu tabir de saraya kadın yollamak gibi, içlerini sızmaktan geçer.

4)türkiye’de sanal düzenlemelerin teknik altyapısı yeterli midir?

değil ki, gibindirik blogspot u bile engellediler. değil ki hala yasaklı sitelere girilebiliyor. değil ki filtre gibi gibindirik bi paket getirip bunun sitresini yaşattılar, deneyimsiz herifler.

5)türkiye’de sanal düzenlemeler konusunda muhafazakar ve devrimci kimliklere göre farklı anlamlandırmalar yapılmakta mıdır?

bence 1950 doğumlu türkiye doğumlu kişileri tarafından yönetildiğimiz ve çağa uydurma konusunda onlardan sonraki nesillerden uyum sağlamaya daha az yatkın oldukları için, sanal düzenlemelerin detayına girip de muhafazakar veya devrimci diye nitelendirebilecek bir durumda değiller. henüz olaya bakarken büyük düşünüp vadeli davranacakları o tecrübeye sahip değiller.

6)özellikle muhafazakar kimlik alanı, sanal düzenlemeyi cinsellik ve terör gibi birkaç alanda koruma/bastırma vb. olarak mı algılamaktadır?

kesinlikle evet, örnek olarak yakın çevremden gözlemlediğim kadarıyla, kurtlar vadisinin pkk'yi anlatan dizisinin yayından kaldırılması için bile oy verenleri ve daha sonra davranışlarını gözlemlediğim kadarıyla yazıyorum ki, olayı çok basit görmektedirler. daha somut bir örnek de vermek gerekirse, bu kişilerden biri (çok yakından tanıdığım) kendisi gençlik yıllarında kırdığı cevizleri anlatırken taze ergen oğlununu bilgisayardan iyi anladığını düşündüğü ve ferreci sitelere girmesini istemediği için bilgisayarını bilgisayarcıya zütürüp ferrografik filtre koydurup eve getiren biridir.

7)ortadoğu ülkelerinde sanal haberleşme ağları kullanılarak büyük toplumsal eylemlerin gerçekleştirilmesi, türkiye’de internet filtresi olarak adlandırılan yasa tasarısının oluşturulmasında etkili olmuş mudur? türkiye’de de oluşabilecek böyle sosyal hareketleri engellemeye yönelik bir kaygı olabilir mi?

işte kilit soru. bu konu alanında şu anda etrafımda çok tecrübeli kişiler var. örneğin, kuzenim bu alanda master yapıyor. ev arkadaşımın babası suriye vatandaşı, olayları birinci ağızdan takip ediyoruz. türkiye kendini orta doğuda büyük güç olarak nitelendiriyor, evet belki olabilir. ama kendini büyük görenin korkuları daha büyük olur. bu sebeple filtre ve ajanlık seviyeleri üst düzeylerde olmalıdır diye düşünüyorum, bu konuda kanıtım yok lakin düşüncelerim ve gönlüm bu yönde.

8-)sergilenen sivil itaatsizlik örnekleri toplumun yasa tasarısına bakış açısında farklılaşmaya neden olmuş mudur? bu yasa tasarısının ertelenmesi veya değiştirilmesi gibi bir takım değişikliklere temel oluşturmuş mudur?

olamamıştır. biz toplum olarak düşünürüz ama icraat noktasında etkimiz zayıftır. ama tasarının ertelenmesi düşünce ve düşüncemizi/rengimizi belli etmek konusunda uzman olduğumuz için(örneğin atarlıyız ama batırmaya gelince süper egomuzdan korkarız) tasarının ertelenmesinde etkimiz kesinlikle vardır. sonuç olarak, tasarı ertelense de yine züte giren girdi, girmeye de devam edecek