+1
Kendi kafama göre cevapladım. Bilgisayar Bilimleri mezunuyum, bu konuda dünyadaki gelişmeleri de az çok takip ederim ama bir alex değilim, her söylediğim doğru diye birşey yok, sadece görüş bunlar.
Asıl yapman gereken konu ile ilgili akademik makaleler bulup onları okuman. özellikle son zamanlarda bu konuda ortaya çıkan yasaları okumanı tavsiye ederim. Ayrıca iskandinav ülkelerinde bu konu ile ilgili ne tür uygulamalar olduğunu, geçmiş yıllara nazaran ne tür değişiklikler olduğunu (özellikle isveç'de) vs. araştır. bir de piratebay ile ilgili ne olup bittiğini araştır son birkaç yılda. Gerçi yapıyorsundur bunları zaten ama yine de söyleyeyim dedim. Olay sadece Türkiye ile alakalı değil, internet ile ilgili bir araştırma yapıyorsan dünyadaki gelişmeleri araştırıp bunların Türkiye ile karşılaştırmalarını yapman gerekiyor, bu şekilde de büyük resmi görüp nelerin döndüğünü daha rahat ortaya çıkarabilirsin
1)bireysel hak ve özgürlükleri koruma adına bir internet yasasına ihtiyaç var mıdır?
Bireysel hak ve özgürlükleri koruma adına ciddi bir ihtiyaç var ve bütün dünyada bu konuda internet kullanıcısı gittikçe bilinçleniyor. Özellikle SOPA, PIPA, CISPA gibi Amerika'da hazırlanan yasa tasarılarına karşı tepki (her ne kadar ilk günden bu yana giderek azalıyor olsa da) bunun en büyük göstergesi.
Türkiye'de çok fazla insanın haberi olmadı bunlardan, insanlar zannediyor ki Amerika'da olunca bizi etkilemiyor, ancak Amerika tüm dünya ülkelerine bu konuda baskı uyguluyor. Bunlar Amerika'nın oyunu falan geyiği yapmıyorum, işin içinde siber korsanlık nedeniyle kaybedilen çok büyük bir gelir var. Tepedeki insanlar iş modelini çağa uydurarak karlarını arttırmak yerine, eski (kopyalamanın olmadığı) düzeni tekrar oturtarak eskisinden çok daha fazla kar etmeyi amaçlıyorlar (dijital kopyanın bir maliyeti yoktur, dijital kopya satarak maliyeti sıfıra indirip, korsan dosya paylaşımını da engelleyerek paranın dıbına koyma peşindeler. Hükümetler de bunu destekliyor çünkü internet iletişimini yasal olarak izleyebilmeleri özellikle istihbarat açısından çok büyük bir kolaylık her devlet için).
Bireysel hak ve özgürlüklerini herkes kendi korumalıdır vs diyen arkadaş da bir bakıma haklı ama ben şu anki düzende bunun pek mümkün birşey olduğunu düşünmüyorum.
2)türkiye’de internetle ilgili düzenlemeler hangi boyutlardadır?
Hukukçu değilim ancak internet ile ilgili şu an yürürlükte olan yasalar bildiğim kadarı ile her konuda yetersiz, hatta ciddi problemler barındırıyor. Dünyadaki genel gidişata bakılacak olursa bu konuda yakın gelecekte iyi yönde bir gelişme de beklemiyorum şahsen.
Altyapı, internete erişim hakkı (insan haklarında var bu) vs. konusuna hiç girmiyorum sen araştırırsın bu konudaki akademik çalışmaları
3)türkiye’de sanal düzenlemeler alanında özgürlükleri koruma adına özgürlüklere darbe vurma gibi çelişkili bir durum var mıdır?
Bu soruyu bu şekilde sorman zaten böyle bir sorunun varlığından haberdar olduğunu belli ediyor. Ancak bu sadece Türkiye'de değil, dünya genelinde varolan bir durum.
4)türkiye’de sanal düzenlemelerin teknik altyapısı yeterli midir?
Sanal düzenlemelerin teknik altyapısı, erişimi engellemek açısından yeterli değildir. Erişime kapatılmak istenen sitelere girmek çok da zor olmuyor.
Ancak şu anda sansürlenen siteler arasında hem toplumun onayladığı hem de onaylamadığı durumlar var. insan hakları bildirgesinde bu konu ile ilgili düzenlemeler var bildiğim kadarıyla, onlardan faydalanabilirsin.
Filtre olayı saçma sapan birşey. Aslında ilk soruna verdiğim yanıttaki istihbarat olayı için yapılmış birşey o, yani içeriği filtrelemek falan biraz işin hikaye kısmı. Araştırırsan daha sağlam bilgi bulabilirsin bu konuda
5)türkiye’de sanal düzenlemeler konusunda muhafazakar ve devrimci kimliklere göre farklı anlamlandırmalar yapılmakta mıdır?
Her hükümet kendi benimsediği ideolojiye göre anlamlandırma yapacaktır. Bu öyle çok da anormal birşey değil bence. Bu konuda asıl dikkate alınması gereken şey insan haklarıdır bana göre, ama bu da ideolojik bir yaklaşım aslında.
6)özellikle muhafazakar kimlik alanı, sanal düzenlemeyi cinsellik ve terör gibi birkaç alanda koruma/bastırma vb. olarak mı algılamaktadır?
Sadece Türkiye'de değil, bütün dünyada özellikle son 2 senedir internet ile ilgili yapılmaya çalışılan yasal düzenlemeler, çocuk ferresi, terör ve siber korsanlık bahanesi ile internet kullanıcılarının özgürlüklerini kısıtlıyor. Bu bir algı değil, bir gerçek.
Yukarıda da örneklerini verdim, dünyada bu konudaki gelişmeleri özellikle avrupa ve amerika'da yapılanları iyice araştır. Birkaç istisna dışında neredeyse tüm batı ülkelerinde muhafazakar kesim, ekonomik krizi de kullanarak istediklerini yaptırıyorlar. Tekrar söylüyorum, sansür/filtreleme/takip olayının büyük bir ekonomik etkisi de var. Bu da asıl amaçlardan biri.
7)ortadoğu ülkelerinde sanal haberleşme ağları kullanılarak büyük toplumsal eylemlerin gerçekleştirilmesi, türkiye’de internet filtresi olarak adlandırılan yasa tasarısının oluşturulmasında etkili olmuş mudur? türkiye’de de oluşabilecek böyle sosyal hareketleri engellemeye yönelik bir kaygı olabilir mi?
Türkiye'deki politikacılar, ortadoğudaki gibi toplumsal ayaklanmanın Türkiye'de sosyal medya aracılığı ile oluşmayacağının farkındalar.
internet filtresi, özellikle son dönemde iyice belirginleşen devletin toplumu şekillendirme çabalarının bir ayağından ibaret.
8-)sergilenen sivil itaatsizlik örnekleri toplumun yasa tasarısına bakış açısında farklılaşmaya neden olmuş mudur? bu yasa tasarısının ertelenmesi veya değiştirilmesi gibi bir takım değişikliklere temel oluşturmuş mudur?
Bkz. önceki cevabım
edit: deep web olayını da bir araştır haberin yoksa.
Tümünü Göster