/i/Yardım

  1. 31.
    0
    eavmer'den gelen şahinin kanat sesleri böldü.
    hermen şahinin bileğindeki mektubu aldı. şöyle bir göz gezdirdikten
    sonra toran'a dönerek ''eavmer'ler cloud dağları sınırına yürüyor.
    mirtilian karzak ordusuyla beraber galsiya üzerine yürüyecekdedi.
    +
    o halde biz de orada hazır olacağız ''dedi kendinden emin bir tonla kral toran.
    -1000 yıllık sulh artık sona eriyor kral, ordularını hazırla ve eli kılıç tutan tüm oğlan çocukları
    al.karşımızda sadece karzak'lar değil, zirtulas'lar ve ahuraat'lar da var.
    +peki bortinian'lar ?'' diye sordu toran.
    -ah bortianian'lar o gece yürüyen kan içen iblisler! onların kimseye yararı olmaz.
    ···
  2. 30.
    0
    kral kollarını açarak ;
    -topraklarıma hoşgeldin ziron'lu hermen dedi kalın ve iri sesli gülüşüyle.
    +konukseverliğin hep aynı ihtişamda kral toran dedi ve atı kuaros'un başını okşayarak
    eğerindeki mektubu aldı.
    hermen neşeli bir yaşlıydı lakin onun yüzündeki bu donuk ifade kral toran'ı endişelendirmişti
    bile.
    hermen mektubu krala verdi kolundan hafifce tutarak askerlerden uzağa kalenin nehre bakan kısmına ilerlediler ve krala kısık bir tonla;
    +karzaklar kral mortelas'dan kapıları açmasını istediler.
    -kral mortelas'ın cevabı n'olmuş diye cevapladı tedirgin bir şekilde toran.
    +kral mortelas'ın ne cevap vereceğini biliyoruz yalnız değilsiniz. karzaklar aklı sıra
    güneş krallığını almak için biz ziron'ları eavmer'leri ve sizi tek tek yok ederek
    cloud'un batısının gücünü kırmak istiyor. zirtulaslar da onlarla beraber.
    boynuzlu şeytanlar ahuraatların da karzaklarla görüştüğü kulağıma çalınıyor, savaş kapıda
    toran!
    ···
  3. 29.
    0
    devam---

    --spoiler--
    binlerce yıl öncesi paralel dünya
    --spoiler--

    yağmur ve fırtına durmuş, güneş doğmak üzereydi, tan kızıl ve kasvetli duruyordu.
    eavmer'ler heybetli ve devasa kulelerinden şahinlerin bileklerine mektup bağlayıp
    ziron ve galsiya diyarlarına gönderdiler.
    aynı anlarda ziron'lu bir büyücü olan yaşlı hermen, scales yani galsiya şehrine varmıştı kanatlı atıyla.
    galsiyalılar insan görünümünde devlerdi yakkaşık olarak bir insan çeyrek galsiya'lı
    boyundaydı.
    hermen'i kral toran galsiya karşıladı.
    galsiya eavmer ve ziron müttefikti.
    ···
  4. 28.
    0
    arkadaş komik olmayın word pad'e hızlı bir şekilde yazıp buraya atıyorum,
    online bir iş sonuçta elbette irili ufaklı hatalar olacak art niyetli olmakla eleştri arasında bir çizgi var.her neyse...

    @26 zaman kendisini tekrar eder zaman kendi içinde yoktur oluşması için devamlılığı olan bir madde gerekir değişime uğrayan.bu yüzden zaman evrene var kendi içinde yoktur.
    daha fazla uzatmayacağım bu konuyu dileyen istediğini yazar.

    sigara arası devam edeceğim.
    ···
  5. 27.
    0
    @25 zaman tabi ki paralel evrenlerde farklıdır, gözlemciden gözlemciye bile değişir zaman.

    lakin senin kurduğun cümle aynen şöyle; "paralel evrenler yani geçmişte... "

    bu cümlede açık açık "geçmiş" demişsin farklı bir olasılığa yer bırakmadan.

    bence önce iyi bir bilgi edinme sürecine girmelisin, sonra kafanı toparlayıp yazmalısın.

    elimi hangi entryne atsam hata çıkıyor.

    bir edebiyatçı olacak çok vasat buldum kusura bakma.
    ···
  6. 26.
    0
    @22 zaman birbirini tekrar etmez, eğer tekrar etseydi bile buna küresel zaman diyemezdik.

    küresel zaman aynı anda bir çok yerde olabildiğin, tüm zamanların an'da toplandığı bir zaman biçimidir.
    ···
  7. 25.
    0
    @20 paralel evrenlerin geçmişte ya da gelecekte olma ihtimalleri vardır.
    tüm paralel evrenlerdeki dünyalar aynı zamanı yaşamaz.
    evrenin yansıtma teorisi genel bir tabirdir kendi içinde değişkenler kısa vadede olsa da uzun vadede sabitlenir.

    bu arada cidden rahatsız olmuyorum dilediğini yazabilirsin tartışabiliriz yine de teşekkürler.
    ···
  8. 24.
    0
    "Metrapol" den sonra okumadım. Cloud atlas havası vardı zaten
    ···
  9. 23.
    0
    yine ilk entryde bir hata var.

    "bayan wesley elinizdeki akıllı telefondan bir an bile ayrılmadığınız sürece bundan ilk sizin haberiniz olur."

    şu cümlede ağır bir anlatım bozukluğu var.

    yazıları paylaşmadan önce iki kere oku.

    yazmanın %75'i yazdıklarını gözden geçirmektir derler.
    ···
  10. 22.
    0
    @19 defalarca bigbang oldu defalarca evren oluştu ve yok oldu dolayısıyla zaman birbirini sürekli tekrarlayan bir şeydir düz bir çizgi de tekrar olmaz bu yüzden ovaldir.
    neyse teşekkürler yine de okumuşsun.

    yarım saate devam edeceğim.
    ···
  11. 21.
    0
    şöyle şeyler deme sonra spatiyorum
    ···
  12. 20.
    0
    17. entryde de gözüme hemen bi hata çarptı. diğerlerine baksam kim bilir neler çıkacak.

    "paralel evrende yani geçmişte ... " demişsin, lakin paralel evrenler geçmişte değildir ki...

    tüm paralel evrenler şu an içinde bulunduğumuz evrenle paralel ilerler, geçmişte ya da gelecekte değildirler. hepsi an'dadır.
    ···
  13. 19.
    0
    ilk entryde hata var.

    zaman madde evreninde sathidir, yani lineerdir, yani düzdür.

    lakin zaman spatyomda yani öte alemde küreseldir.

    oval hiç değildir. oval ne amk küresel demen gerekirdi her ne kadar yanlış da olsa.
    ···
  14. 18.
    0
    mortelas hermen ve toran astral seyahate çıkmak üzere ayasofya'nın derinliklerine gizli
    tarikatın gizli ofisine geldiler.

    dünya devletleri de ikiye ayrılmış gizli servisler iki tarikata yardım ederek taraflarını
    çoktan seçmişlerdi.

    gece sabaha göz kırpar vaziyetteyken toran tüm endişesiyle hermen ve mortelas'ın yanındaki kapsüle uzandı.
    ···
  15. 17.
    0
    paralel evrende yani geçmişte iyiysek zaten bilmeden de olsa şimdiki tutunduğumuz değerler için savaşıyoruz. dedi hermen.

    peki şuanki dünya düzeni ölümler savaşlar böyle olduğuna göre görünen o ki geçmişte
    olduğumuz kişiler savaşı kazanamıyor ve şuan olduğumuz kişileri de hatırlayamıyorsak, o zaman neden sürekli geçmişe bağlanıp aynı kaderi oynuyoruz.? diye sordu toran.

    şuan olduğumuz kişiyi geçmişte hatırlama umuduna tutunuyoruz.
    o zaman şuan olduğumuz kişinin bilgilerine erişip savaşı kazanıp dünya'yı değiştirebilirz. dedi hermen.

    anlıyorum dedi toran şuan olduğumuz lişi bilgilerine ulaşabilirsek teknolojiden bile yararlanabiliriz geçmişte.

    son sorum profesör hermen ;

    şuan dünya hala stabil olduğuna göre karşı tarikat da yani kötüler de olduğu kişiyi hatırlayamıyor bu iyiye işaret peki onlar neden geçmişte savaşı kazanıp dünya'yı tamamen
    karanlığa gömmeyi amaçlıyorlar.

    çok basit dostum eğer geçmişi değişitirip düzenlerini oturtabilirlerse şuanki dünya'da birer
    tanrı olabilirler.
    ···
  16. 16.
    0
    peki binlerce yıl öncesinde uyandığımızda şimdi olduğumuz kişiyi hatırlıyor muyuz ? diye sordu toran.

    aslına bakarsan dostum bu henüz çözebildiğimiz bir şey değil.
    saniyenin yarısı kadar anlık şekilde bazen hatırlıyoruz.
    eğer yeterince zekiysen görevini hatırlarsın.
    bu evrene geri döndüğümüzde geçmişi hatırlıyorum.
    solunda gördüğün mortelas büyük bir kral'dı geçmişte.
    ben ise büyücüydüm.
    lakin geçmişe gittiğimizde şimdi olduğumuz kişileri hatırlamıyoruz.
    henüz o kadar zeki değiliz.
    lakin geçmişe gittiğimizde değişmeyen tek şey iyi veya kötü olduğumuzdur.
    her seferinde bu bizi ayakta tutuyor.
    ···
  17. 15.
    0
    istanbul'da bardaktan boşalırcasına yağmur sesleri geceyi örtüyordu.
    o sırada mortelas arabayı yüksek tepelerden birinde boğaza doğru çekerek durdurdu.

    toran ise elinde bir kağıt kalemle profesör hermen'e döndü.

    size ilk sorum profesör zamanda geriye yolculuk nasıl oluyor ?

    teorik olarak imkansız gelse de bu sadece rem uykusu sırasında astral seyahatle mümkün diye cevapladı hermen ve devam etti.

    astral seyahatle paralel evrenleri buluruz ve dünya'nın bütki örtüsünden üzerindeki her yerden
    küçük bir inceleme ile yaşını bulabiriz.
    eğer zamanın başlangıcına ilk krallıklara gidebilirsek şayet ve paraşeş dünya'nın
    günümüzden binlerce yıl öncesi olduğunu saptayabilirsek o dünya'nın içine gireriz.
    lakin atmosfrinden geçtiğimiz an buradaki bedenimiz haraketsiz kalır ve orada uyanırız.

    orada yarı rüyada olduğumuz için fizik kurallarını yırtabilir değişik türler yaratabiliriz.
    mesela ben bir büyücüyüm sen işe kısa boylu dostum bir dev olmalısın.

    toran'ın aklı iyiden iyiye karışmıştı.
    ···
  18. 14.
    0
    mortelas sık sık geldiği istanbul'u iyi biliyordu.
    hermen arabdayken mortelas'a dönerek, birara bu topraklarda 600 700 yıl geriye gidip büyük savaşı
    yeni çağın başlamasına tanık olmak gerek dedi.

    mortelas tebessüm etti.
    dünya dengeleri her geçen gün değişiyor.
    sadece biz değil düşman tarikat üyelerinden mirtilian ve yandaşları da zamanda yolculuğu buldu ve her
    geçen saniye zamanın başlangıcına gidip düzeni değiştiriyorlar.

    geçmişte bir şeyler değiştirildimi dünya'da saniye'nin yarısı kadar bir sürede
    küçük bir ses dalgası oluşur, tiz bir sestir bu ve dünya resetlenir.
    geçmişte ne değiştiyse o andan itibaren olay örgüsü zincirleme değişir. dedi hermen.

    toran şaşkınlıkla dinliyordu.

    hermen toran'a dönerek bazen resetlemeden sonra geçmişte savaşı kaybettiysek
    vegas'ta bir erkek fahişe olarak uyanmayı bile umuyorum dedi gülerek.
    ···
  19. 13.
    0
    (bkz: günümüz)

    profesör hermen ve mortelas itanbul'da buluştular. mortelas'ın bir de misafiri vardı.

    mortelas;bu arkadaşım toran kendisi bir rustur. kuantum fizikcisi bilgin biridir.
    sırrımızı onunla paylaştım tarikatımızla ise daha önceden tanışıyor.

    hermen sıcak tebessümüyle elini uzattı ve toran'a.

    toran epey kısa boylu gözlüklü ve tıknaz bir adamdı hiç kuşkusuz çok zekiydi.
    ···
  20. 12.
    0
    kadehini yanındaki devasa taş masaya bırakıp :
    -krallığıma gelmeye cesaret edebildiğine göre iyi bir sebebin olmalı haberci dedi.
    +cloud dağları arasındaki üç geçit kapısının da açılmasını istiyor kral mirtilian karzak diye cevpladı ulak.

    mortelas hiddetlenti hafif doğrularak ulağa: ero drayen nunhaero dedi.
    +ulak kafasını tekrar önüne eğdi ve sesi titreyerek kısık bir tonda eravos nunhaore, drayen ahnunore dedi.
    kral mortelas biraz sakinleşmişti ama karzak'lara güven olmazdı yine de sordu ;
    -neden üç geçit kapısının açılmasını istiyorsunuz ?
    +galsiya diyarına sefere çıkacak karzaklar, bu yüzden kral mortelas.
    -buna izin veremem !
    +o zaman, korkarım 3 geçit birliklerinizle savaşmak zorunda kalacak ordumuz.
    mortelas tekrar çattı kaşlarını kadehinden bir yudum aldı ve ulağa;
    -burada konakla ve yarın giderken kralına bir mektup zütüreceksin dedi ve yankılanan
    ayak sesleri eşliğinde hızlı adımlarla büyük salondan hiddetle çıktı.
    ···