inci ne sikim bi yer oldu beyler

bak arkadaşım;

ben 21 yaşında, askerden yeni gelmiş, vatanına milletine hayırlı olmaya çalışan bir türk evladıyım. maddi sıkıntılar dolayısıyla çalışıp aileme bakmam gerektiği için liseyi bırakmak zorunda kaldım. okumadım yani anlayacağın ama adam akıllı işte bulamadım. 3 gün orda 5 gün burada gibik gibik işlerde çalışmak zorunda kaldım. nereye gidersem gideyim askerliğimi yapmadığım için kalıcı bir iş bulamıyordum gel gelelim yaş geldi ve hemen askere aldılar beni. 15 ay hayatımı gibtikten sonra, üstüne üstük "esas askerlik şimdi başlıyor" diyerek hayata saldılar beni. 1-2 gün bile dinlenmeden direk iş aramaya başladım. gazete ilanlarına tek tek göz attım, çevre illerde bile iş başvurusu yaptım ama sonuç hep olumsuz çıktı. sokak sokak vitrinlerin cdıbına bakmaktan da gına geldi ve dıbına koyayım her yer bayan eleman arıyordu. nasıl oldu nasıl bittiyse gibim gibi yerel bir radyoda haftada bildiğin 3 kuruşa işe başladım. başta sevememiştim ama gel zaman git zaman alışmaya başladım. adeta radyonun bir parçası olmuştum. programlarım çok neşeli geçiyor, mütevazi muhitin insanları da beni telefonla arayarak yanlız bırakmıyorlardı. günde onlarca telefon geliyor ve insanlar bana teşekkürlerini ve takdirlerini sunuyorlardı. huzurevinden yaşlı bir amca arıyor mesela "evladım progrdıbını severek dinliyoruz, çok efendi çok düzgün bir çocuksun sen" diye moral veriyordu. cezaevlerinden mektuplar gönderip "genç kardeşim şu dört duvar arasında tek neşemiz sensin, allah seni başımızdan ekgib etmesin" tarzı mektuplar geliyordu. bir gün bir telefon geldi ve bir bayan tarkandan inci tanem şarkısını istedi. ben ise bilgisayar arşivimde şarkıyı bulamadığım için gogıldan aratmak durumunda kaldım ve inci yazdıktan sonra direk entıra basmam vesilesiyle karşıma bu site çıktı. bir an bile düşünmeden üye oldum. yılların verdiği stresi ve yorgunluğu unutuyordum adeta bu sitede. herkes birbirine küfürler ediyordu, laf sokuyordu. ilginç swfler komik capsler paylaşıyordu. adeta aşık olmuştum buraya. hatta radyoda saykonun şarkılarını çalmaya başlamıştım. sonra ne mi oldu? seni keşfettim ve adeta hayatım müthiş bir kaosa sürüklendi. sen! evet sen huur evladı! sen entry girmiyor, sadece konu açıyordum ve ola ki entry atarsan "up upppp" yazıyordun. iyice sinirlerim gerilmeye başlamıştı. yüzlerce defa moderetörlere şikayet etmeme rağmen giblemediler beni. bütün derdim tasam sen olmuştun adeta. radyoyu falan da iyice boşlamaya başlamıştım. huzurevinden yaşlılar aradığı zaman " bi ölemediniz siz de be dıbına koduklarım" demeye başladım. cezaevinden mektup atanlara " dıbına koduklarım bana mı yatıyonuz gibtimin katilleri hırsızları " demeye başladım. ve olan oldu. züt zoruyla bulduğum radyo işinden de kovuldum sayende bin kurusu! ama bunun intikdıbını alamıcam sanma. emin ol bunun intikdıbını alıcam ve ananı gibicem senin. ananı gibicem derken mecazi anlamda konuşmuyorum bin! ip adresinden buldum bile seni. kim olduğunu neci olduğunu herşeyi çok iyi biliyorum. nasıl mı buldum ip adresini? sözlüğün kurucusu olan inciye pm attım ve illuminatı hakkında çok özel şeyler bildiğimi söyledim. biraz muhabbetin ardından bana ip adresini verdi. araştırdım ve senin liseli bir bin kurusu olduğunu, hatta senin yaşın tutmadığı için interneti anacığının üzerine olduğuna kadar herşeyi öğrendim. şimdi ne mi olacak? okulların açıldığı ilk gün seni almaya gelen anneni, senin gözlerinin önünde çatır çatır gibeceğim!! yapacağım bunu emin ol! şaka yapıyorum sanıyorsun di mi? okulların açılmasını bekle..