-
26.
+8Kadını görünce hocaya burada dedim hoca tekrar seslendi oda eyyy dedi kapının önüne iki büklüm kısa boylu elinde baston olarak kullandığı eski bir baston la kafasını kaldırmadan gözlerini yukarı dikerek bize gelin içeri gelin dedi. Salondan girdik ayakkabıları çıakrmak için ayrı bir bölüm vardı orada ayakkabılarımızı çıkardık ve salondan sağdaki ilk kapıya döndük kadının bize baktığı odaydı burası. Odanın içinde ilk dikkatimi çeken duvardaki takvimdi .. Sayfalarını yırtık aldığımız takvimlerden ama takvim sap sarı sararmıştı tarihide 1976 idi. Evin içinde çok eski gri bir halıfleks vardı ama kirden rengi siyaha yaklaşmıştı ve tahta olan evin duvarlarında çitlerde asılı olan kargaların artık kup kutu olmuş hali vardı. Herkes içeri girdiğinde kadın oturma odasının kapısınıda kapattı ve kapının arkasında genelde kıyafet asılı olan yerde yarasa ölüleri vardı aynı kargalar gibi asılmış şekilde ama kurutulmuştu. Hepimiz tedirgin tedirgin oturduk kadının gözü nedense bendeydi kadının gözlerinde resmen cadılık vardı. Zaten bilen bilir (CAZI ) diye bir efsane vardır karadeniz de uzun yaşayan yaşlı ve kılık değiştirebilen bir tabiri vardır bunun...Tümünü Göster
Herneyse kadın bana gözlerini dikmişti dişşiz ağızı ile saçma sapan gülüyordu ama gözlerinde o gülme yoktu. Hoca lafa girdi nasılsın felan bir şeyler dedi laf açmak için. Yolda gelirken ekmek almıştık kadına giderken elimiz boş gitmeyelim diye ekmeği kadına uzattı hoca , kadında bana oğlum sen mutfağa bırak dedi mutfakta hemen o odadan geçilen biyerdi kapısıda yoktu mutfağa masaya bırak dedi. Mutfağa girdim çok pisti yani mide bulandırıcak derecede ...
Yerde koca bir kazan vardı gözüm ilişti ekmeği bıraktıktan sonra kazanın içinde küçük kaplumbağa kabukları vardı . Bildiğin içinden hayvanı çıkarmış sanki kabuklarını almış gibi 4,5 tane irili ufaklı kaplumbağa kabukları vardı.
Ama kara deniz de ben hiç kaplumbağa görmemiştim. hatta hayatımda hiç görmemiştim ancak televizyonda görmüştüm ama tanıdım doğal olarak başka bir şey olamazdı. Kadın heralde anladı ki hemen gel içerde otur oğlum dedi beni içeri çağırdı . Gözünü bana dikmişti resmen bana acayip bakıyordu . Ağzı gülüyordu ama gözlerinde farklı bir bakış vardı ,Bu beni yeterince tedirdin etmişti birde o kaplumbağa kabuklarını görünce iyice tuhaflaştım bir an önce gidelim istiyordum. -
27.
+7Odanın atmosferi öylesine değişti ki sanki çok soğuk bir şey odaya girmiş gibiydi. Bahsettiğim salondan mutfağa geçen yerden tarif ediyorum; Bembeyaz arkası tamamen saydam baş örtülü başı öne eğik ve ayakları yere basmadan bir kadın süreti yavaş yavaş gitti...
Biz annemle dona kaldık birbirimize baktık kimsenin ağzından tek kelime çıkmadı hemen mutfağa koştum ben baktım hiç kimse yoktu sadece perde uçuşuyordu ama cereyen yapacak bir esindi yoktu anneme koştum dili tutulmuştu gözleri kocaman olmuştu su verdim hemen anneme içti bismillah bismillah diyo durduramıyorum annemi hani bilinci kapanmış gibi sadece bismillah diyip duruyordu. Anneme 3 elham 3 nas 3 felak 1 kulhu okudum biraz normalleşir gibi oldu annem gerçekmiydi gerçekmiydi sende gördünmü diye dili tutula tutula konuştu.
Odanın soğukluğu hala gitmemişti, yaz ayında olmamıza rağmen o kadar soğuktu ki ev eve yeni taşındığımız için soba yı normal kışın kuracağımız yere koymuştuk sadece boruları takılacak duruyordu sobayı yakalım dedi annem çok üşüdüm dedi bende eski imamlardan kalan dış kapının önünde parça odunlar vardı onları almak için giderken sanki yazın en sıcak gününde bim den çıkmış gibi oldum diğer odalarda çok sıcaktı. Bu anlık atmosfer değişikliği sanki bacakalrımdan aşağı kaynar su dökülüyormuş hissi verdi. Anneme dışarı çıkalım dedi ayağa zar zor kalktı annem dışarıda iken ben caminin orya koşup babamı çağırdım. Benim uzaktan koşarak geldiğimi görünce hemen oda bana doğru koştu anlattım durumu kapının önünde annemi okudu sonra hocayı aradı hoca damadı ile tekrar bize geldi eve girdik yaşadıklarımızı hocaya da anlatmaya başladık. -
28.
+7Hoca sonra mumun tekini yaktı oda biraz aydınlanır gibi oldu hoca ile ikimiz kalmıştık odada yada ben öyle zannediyordum tam o sırada o kadar şiddetli alevlerin çıkmasındandır babam kapıyı tıkladı hocam noldu ne yandı dedi .
Hoca sende gel dedi babam kapının koluna asıldı ben kapı kilitli diye kalkıp açıcaktım babam normal kilitli değilmiş gibi açtı kapıyı .Ben tam kapıyı nasıl açtın dicekken hoca lafa girdi gel otur sende dedi ve ben öylece lafımı bitiremeden kaldım.
Hoca diğer mumuda birbirine dokundurarak tekrardan yaktı. Babam benim yüzümden korktuğumu anladı sararmışım resmen o korku ile babam hocaya çıksın hocam bu biz konuşalım dedi.
Hoca'da yok oda oturacak dedi ve babama bir baktım yanında çarşaflı kadın oturuyordu kalbim duracaktı babama zarar verir diye korktum ama babama onu farketmiyordu. Hoca senin kalp gözün açıldı oğlum şaşırma artık dedi, baban göremez dedi, babam olayı anlıyordu ama nedense şaşırmamış gibiydi. Demek ki hocanın himayesinde onlardan olduğunu biliyordu. Ama babam o yöne doğru baksada birşey göremiyordu o yüzden korku ifadesi yoktu yüzünde...
Hoca bana haber geldi dedi. Senin için yine gelicek oğlum bunlar dedi.Ben sana o yazıyı okutamadım okuyabilseydin bunlar senin emrine geçecekti, istediğinde okuyup çağırabilecektin dedi. Senin okuyup ukuyamadığını test etmiştim dedi. Seni korumakta onları kullanabilirdin ama okutmadılar sana dedi.
Hoca iki mumu da eli ile söndürdü kalkalım dedi yarın ilk iş dediğim kadına gitmemiz gerek, Ben size daha fazla yardım edemiyorum elimden bir şey gelmiyor dedi.O gece oturduk hiç bir şey yoktu. Sanki o kadar şeyi yaşamamış gibiydik babamla eski konulardan, köyden kentten sohbet ettiler çay içtik bir şeyler yedik akşamda yattık.
Hoca yine aynı yerde yattı ama ışık yada mum yakmadı gerçekten uyumaya gitmişti. -
-
1.
0amk çalıntısı devam etme artı k
-
1.
-
29.
+6Hoca yumurtaları kırdığında masanın üzerine önceki geldiğinde kapı aralarına sıkıştırdığı muskalardan 2 tanesi çıktı hepimiz dona kaldık, hoca ise hiç dikkatini bozmuyordu sanki çok ince işçilik isteyen iş edası ile diğer iki yumurtayı eline aldı.
Düşünmeye başladı ne yapacağını bekliyorduk biraz düşündükten sonra yeniden son kalan 2 yumurtayı okudu ve seçtiği 1 tanesini daha kırdı ondanda muska çıktı. Hocanın o zaman derin bir nefes aldığını gördüm diğer yumurtayıda kıracağını sanıyorduk zira 4 tane muska koymuştu ve kırmasını bekledik hoca bize dönüp; Bunu kırsaydım dönüşü olmayacaktı bu işin dedi, Babam hocam bu ne demek dedi kekeleyerek hoca anlarsın dedi ima lı bir şekilde. Babamdan çekiç istedi babam çekici alıp geldi hemen diğer yumurtayı vurup kırmak yerine çekiçle üzerine çok sert bir şekilde vurdu içinde çok eski saman kağıt gibi olan ama bam başka bir kağıt çıktı hani asla bulabileceğiniz bir kağıt değildi bu ne yamuk yumuk kesilmişti orta tarafına doğru siyah siyah lekeleri vardı ve üzerinde arapça 2 kelimelik bir cümle yazıyordu. Hoca okuduğunda iç çekti çok şaşkın bir ifade ile estaüzubillah diyip bir şeyler okudu ama sesi titriyordu. -
30.
+6Kadın diyorum çünkü kadın gibilerdi çarşaflılardı hiç birşey görünmüyordu başları yere eğikti ve yüzlerinde peçe vardı. Hoca onlar seni ben gittiğimden bu yana korumaya çalışıyorlardı dedi ama oğlum karşındaki şerliler çok güçlü varlıklar bunalr bu konuda yetersiz kalıyor ama işin içinde başka bir iş var dedi. Ne işi hocam açık konuşun dedim.
Diğer geldiğimdeki o 4 yumurta sana yapılan büyülerin ilki imiş ama başka büyülerde var oğlum dedi ve bu büyüler insan yapımı değil öyle olsa aynısını başına geçirirdim ama bu olay farklı bir yere gidiyor dedi.
Bu arkamda duran z... ve ü... dedi onlardan korkma onlar bu evde yaşayacak bir müddet annene ve babana bundan bahsetme dediler. Şimdi asıl mesele kayıp olan muskan dedi o muska da senin her şeyin yazıyordu ki senden uzak dursunlar diyeydi ama nasıl olduysa onu boynundan sen çıkarmışssın onlar el süremezdi dedi ama ben hiç bir şey hatırlamıyorum. Tıpkı Çekyattan yatak odasına nasıl gittiğimi hatırlamadığım gibi.
Gözlerini kapat dedi sormadan kapattım aç dediğinde çarşaflı varlıklar yok olmuştu. Nereye gittiklerini sordum , sana yapılan başka büyü var onun yerini biliyorlar dedi.
Hoca ile odadan çıktık babam ile annem içeride bekliyorlardı. Hoca okudum inşAllah geçecek bunlar dedi , ama büyü olduğunuda ekledi konuşmasına.
Babam onu öğrenmemiz gerekiyor hocam nasıl olacak dedi. Acele etme biz onuda buluruz dedi.
Hoca istirat etmek istediğini söyleyip kiler odasına geçti ışık olmasına rağmen mum istedi bizden annemde hemen birazı erimiş olan iki mum verdi neden olduğunu sormadılar bile ama ben hocanın uyumak için gitmediğini biliyordum artık. -
31.
+5 -1Babam sesime irkilmiş olcakki oda noldu noldu diye bağırdı gel dedim elinden tuttum odaya zütürdüm annemde geldi yerdeki küller hala duruyordu babam zaten hemen anladı olayı muskan nerde dedi muskam boynumda yatmıştım ama nedense boynumda değildi. O muska hiçbir yerde değildi.. O gece ben yatığım yataktan yatak odasına giderken her ne oldu ise o sırada çıkmış olmalıydı ama onu hiç bulamadık. Sonra annem su içirdi damağını çek felan dedi Nolcak böyle felan derken babam o akşam bize olanları anlattı...
istanbul'dan babama kendini okutmaya gelen kadına musalat olan şerliler varmış kadında bu yüzden geliyormuş bize kadın bayıldığı zaman babam ondan çıkan şerlilerinin eve dağıldığını ama onları evden asılan muskalarla çıkacağını düşündüğünü söyledi. Tabi çıkacakalardı belkide , o muska onlara ızdırap veriyordu ama o gece yaşanan başka bir hadise olayı bu duruma getirmişti. Peki neydi o hadise Bunları neden ben yaşıyordum... -
32.
+6O gece de normal geçti hiç paranormal bir olay olmadı. Sabahta normal bir şekilde kalktık hoca ve babam erken kalkmış ve namaza gitmişler. Ben uyandığımda dışarıda taburede oturup laf ediyorlardı.
Annem kahvaltı hazırladı kahvaltımızı ettik ve yola çıktık. Bizim araba toros tu 125 km uzakta olduğu için gideceğimiz kadın ( Başka bir ilde) oraya kadar bizim araba ile gidemeyeceğimiz için bizim araba ile şehir merkezine kadar oradanda dayımın arabası ile hoca ve bizim ev ahalisi yola koyulduk. Babam emanet araba diye arabayı yavaş kullanıyordu 2 saatlik yolu 3 saatte vardık. Kadının evi köyde olduğu için yine kırsal yola girdik takriben yine bir 5 saat yolculuk yapmış olduk.
Kadının evi bir vadinin tam en tepesinde tahtadan yapılmış ahşap bir evdi uzaktan görülebiliyordu ve çevresinde hiç başka ev yoktu. Eve yaklaşıp patika yola girince iki taraftada tarla vardı ve tellerle etrafı çevrilmişti, bizde tam iki tarlanın arasından geçiyorduk. Telleri diktiklari kazıklarda ayakalrından ters çekilde bağlanmış ve resmen kurumaya bırakılmış karga ölüleri vardı. Annem bi ara gitmekten vazgeçecek gibi oldu çünkü gittiğimiz yer pek hayrı alamet bir yere benzemiyurdu. Babam ve hoca önden biz annemle arkadan konuşa konuşa evin kapısına kadar geldik. Evin önünde kocaman ağaç kütükleri vardı o ağaç kütüklerini bırakın bir insanı 10 tane kişi bir araya gelse kaldıramazdı. Çok kalın ve kalıp gibi duran kütükler yalnız başına yaşadığını öğrendiğimiz kadın için getirmesi pek mümkün görünmüyordu.
Evinin kapısı açıktı kadının ahşap bir kapısı vardı kapı tahtalar yan yana çivi ile çakılarak yapılmıştı ve sol alt tarafında eve kedi girecek kadar bir kısmı kesilmişti.
Hoca kadına seslendi hiç ses yoktu sabki evde kimse yok gibiydi dış kapının hemen sağ tarafında tahtadan yapılmış pencereleri kapatan bir şey vardı (çizgi filmlerde çok karşılaşırız) .. Tahtalar biraz aralıktı cama baktığımda kadının yüzü camdaydı...
Kadın zaten bizi izliyormuş kadının ağzında diş yok . tam pencerenin dibinde döşek varmış kadın oraya oturmuş bize bakıyormuş.
Yüzü çok yaşlı ve ağzını açmış bize gülüyordu o an görünce irkildim bir anda nereye geldik anasını satim dedim içimden. -
33.
+5Aradan epey vakit geçti akşam yatsı ezanı okunmuştu ama hoca çıkmamıştı hala kimsede gidip bişey demedi içeride alev topu varmış gibi mum yanıyordu 2 mumun işığı olmayacak kadar parlaktı. Annem bir ara hoca uyudu acaba mumlarımı devrildi bakalım dedi. Babam yok uyumamıştır o dedi kapıya yaklaştığımızda bir şeyler konuşuyordu içeride ama fısıltı şeklinde geçiyordu.
Babam eli ile anneme içeri geçin işareti yapıp kendide geldi hemen, annem çok tedirdindi tam o sırada hoca kapıyı açtı kapı kolunu tutma gıcırtısının aynı anında mumda söndü. ikisini aynı anda yapamazdı mumun ışığı geride gibiydi. Ben içeride kimlerin olduğunu biliyordum ama neler olacağından hala bir haberdim.
Hoca içeri geldi ve endişeli gözlerle babam baktı . Gel hoca sen beninle dedi , babamla birlikte dışarı çıktılar babamın homurtu sesleri evin içine geliyordu hararetli bir konuşma geçti aralarında. Sonra babam bana seslendi hemen bende koşarak kapıdan çıktım hoca başındaki takkesini eline almış tabure de oturuyordu. -
34.
+3 -2rıdvanın damadı ortalığı kasıp kavuracak
okudum ben bunu -
-
1.
0Aynen moruk bende okudum
-
2.
0helal lan sana
-
1.
-
35.
+5Okuması bittiğinde kağıdın köşeleri kararmaya başladı.
Bildiğiniz kıvrıla kıvrıla kararıyordu hoca elinden masaya attı. Ben 4 muska yazdım dedi 4. muskayı saklamışlar dedi hiddetli bir şekilde ayağa kalktı otomatikmen bizde kalktık neler olduğunu anlayamadık zaten kağıt hala masanın üzerinde kıvrılmaya devam ediyordu. Babam'a dönüp büyü yapmışlar dedi evde başka ne kayıp bakın dedi biz baktık ama birincil eşyalardan hiç kaybolan bişey bulamadık. Zaten telaştan neye bakacağımızı bilemedik ben ilk 3310 telefonum vardı ona baktım başka aklıma bişey gelmedi annem mutfağa baktı başkada kaybolan birşey yoktu. Babam ne büyüsü diye sordu. Oğlum senin muskan nerde dedi boynumda dedim elimi boynuma atmam ile hepimiz şok olduk benim boynumda muskam yoktu. Babam sana çıkarma demedimmi dedi ama vallahi ben çıkarmamıştım nasıl olurdu düşündüm düşündüm yoktu hiç çıkarmamıştım. Hoca sen çıkarmadınmı diye sordu onada hayır dedim hoca boş boş bakıp gidip yerine oturdu annem ağlamaya başladı ama bana enteresan bişey olmuştu ben annemle o mutfağa giren beyaz suretli mahluğu gördüğüm günden beri tek hissettiğim his şaşkınlıktı korkmuyordum ama aslında herşey benim başıma geliyordu. -
36.
+5Hoca tüm yaşadığımız olayları kadına anlattı. Kadının ağzı hep açık gülüyordu yüzü, sanki bir deli ile konuşuyor gibiydik kadın dinledikçe de bana bakıp başını sallayıp anlatılanları onaylıyor gibiydi.Tümünü Göster
Hocanın anlattıklarını sonuna kadar dinledi herşeyi anlattı kadın ayağa kalktı yaz günü olmasına rağmen kuzinesi vardı ( Soba) ona odunlar doldurdu ateşi yaktı üzerine kazan koyup kaynar su ile doldurdu kazanı eğleniyor gibiydi bu işler ona eğlenceli geliyor gibiydi. kazanın içine saçma sapan otlar attı buraya kadar iğrenç olan birşey yoktu ama en son kurumuş bir karganın ayağını kesip kazanın içine atıp kaynattı yaklaşık 15 -20 dakika sonra kazandan su alıp bana verdi sap sarı iğrenç ve sıcak bir suydu. içmem için bana verdi ama o şeyi asla içmezdim rezil kokuyordu.
Babamlar da ısrar edince bir kaç yudum mecburen aldım. Kokusu zaten yer yarıyordu . Bardağın gerisini bıraktım kusasım geldi sakın kusma dedi hoca derin nefes almak al dedi dışarı çıktım herkes içeride kaldı derin derin nefes ala ala kusmamaya çalıştım . Onlarında bizim evin ordaki gibi serenti dediğimiz yapıdan vardı kapısı aralıktı içine doğru göz gezdirdim içeride ipe çamaşır gibi asılmış envayi çeşit ot vardı ve aynı şekilde asılmış kargalar vardı. Bu kadın resmen büyücüydü.
Mide bulantım geçince tekrardan içeri geldim annemkadının tereğine geçmiş temizlenmesi imkansız olan pas tutmuş bardaklarını duru suda yıkıyordu çekmecelerde kileride çıkarıp yıkıyordu dolapların içleri örümcek ağı tutmuştu.
Annem üst rafa uzanıp açacak gibi oldu başı yere eğik anneme bile bakmayan kadın urii ya değme ( oraya dokunma) dedi ama sanki kükredi . Babamla hoca konuşurken sohbetine ara verdiler o ses cidden ürkütücüydü. Annemde hazırı yıkadı bıraktı iyilik yaptığına bin pişman olmuştu. Akşam oldu döneceğiz kadın demezmi burda kalsın çocuk dedi.
Babama döndüm yok dedim ağzımı oynatarak , babamda zaten beni buraya bırakacak kadar salak değildi. burda kalmak için ölü olmak lazım ancak o zaman umursamaz insan.
Kadında siz bilirsiniz dedi ben dememiş olayım o zaman gibi bir kelime söyledi. artık hava kararmak üzereydi karşılarda ki köy sokak lambaları yanmıştı akşam ezanı okunmaya başladı zaten karşılar dan kurt çakal ulumaları birbirine karıştı , yürüme gideceğimiz yolumuz vardı hava kararmadan yola çıktık ısmarlaştık uzaktan, herkes önden gidiyordu başımı bir çevirdim arkaya kadının üzerinde uzun siyah şal gibi bir şey vardı. daha 2 saniye olmamıştı ne ara takacak onu sırtına yani imkansızdı. Birde kadının ilk geldiğimizde bize baktığı pencereden bakan biri vardı kesinlikle bundan da eminim ama bunu anneme dediğimde bile kadından korktuk hayal gördün kesin demişti kadın tek yaşarmış demişti. Ama kesinlikle biri vardı ve ben haksız değildim. Sonra zaten sağ tarafa doğru yürüdüğümüzden kadının evini serenti kapattı daha göremedim.
Vadiden inerken hava daha çok kararmıştı. Bir ara arkamı dönüp tekrar baktım...
...
...
inanın bana arkadaşlar gördüğüm şey aynen şu giderken kazıkların üzerindeki kargalar demiştim ya o kargalar ışık gibi sarı şekilde parıldıyordu. Bildiğiniz yolun iki tarafında da sanki sokak ampulleri gibi parıldıyordu ve ev tarafına baktığımda o kadar kalabalıktı ki orası kara kara gölgeler kısa lı uzunlu suretler ve orada bir küçük ışık daha vardı ve o alanı aydınlatıyordu. Sanki orada rüyamda gördüğüm gibi bir düğün vardı.
Senkronize şekilde, sanki oynuyor gibiydiler. Şok oldum bunu ne anneme ne babama nede, hoca ya söylemiştim. -
37.
+4 -1Babam bu olaydan çok etkilendi. Sürekli aynı rüyayı görmüş olmam beni de artık delirme safhasına getirmişti. Tekrardan yatıp uyumaktan korkar olmuştum. her başımı yastığa koyduğumda aynı şeyleri yaşayacağım korkusu ile yatıyordum.Tümünü Göster
Bir süre geceleri gündüze dönüştürme kararı aldık. Artık geceleri gündüz gibi yaşıyor gündüzleri de gece gibi uyuyordum. Bu şekilde yaklaşık 1 aylık bir süre zarfında hiç bir olay olmamıştı. Sanırım artık her şey normalleşiyordu , Geçen zaman içerisinde babam hoca yı aradığında hoca hiç bir telefonumuzu açmamıştı hatta şehire gittiğimiz zamanlar da da hiç bir zaman hocayı görmemiştik.
Aslında görmemiş olmam pekte umurumda değildi, belki görsem eski anılar depreşicek yada korkularım yeniden beni esir edecek diye görmemek daha iyiydi. Bu dönemde geceleri ders çalışıyor , gündüzleride ikindi vaktine kadar uyuyordum. Bu sisteme alışmıştım artık ama sosyal olarak toplumda neredeyse %90 dışlanmıştım.
Yine geceleri birazda olsa geç saatte olsa uyumaya başlamıştım , artık bu musibetlerin başımdan def olduğuna inanıyordum.
Bir gün bayram olduğu için ananemlerin köyüne gittik. Orada ananemin babası vardı çok yaşlı uzun sakallı göbekli bir adam ...
Onunla ilgili anlatılan çok şey vardı. Derin hocalardan diyorlardı. Bayram münasebeti ile ilkkez oraya el öpmeye gittik. Belki enteresan gelicek ama ilkkez o zaman karşılaşmıştım onunla...
Bizi çok iyi karşılamıştı Hoş sohbetli konuşkan bir insandı. Sohbet derinleştikçe eski konular açıldı, ona başımdan geçen bir kaç hadiseyi anlattığımda beni hiç dikkatini bozmadan dinledi, ama eskisi gibi olmadığını herşeyin düzeldiğini anlattım . O bana hiç unutmam kısa bir dua verdi ezberle her gece bunu oku yüzüne ve belden üstüne avucuna üfleyerek sür dedi. Bana o sıralarda kitapları arasından yazdığı bir muskayı getirdi, ben pek istemesemde takmam konusunda beni ikna etti .
Oradan ayrıldığımızda o dua yı okuyup geceleri yattığımda hiç bir sıkıntı . Artık çok rahattım hayata geri dönmüştüm resmen yeniden doğmuştuk eski günlerdeki gibi mutluyduk artık kara günler geçmişti...
O zamanlarda kendimi derslere verdim çalıştım ve yakın bir ilde 2 senelik bir bölüm kazandım.
Okumak için gittim herşey iyi gidiyordu annemler de çok iyiydi o dönemler çok güzeldi ama her güzel şeyin malesef bir sonu varmış. -
38.
+5Sabunun içinden çıkan muskayı görünce hoca hariç hepimiz şaşırdık. Hoca sanki biliyor gibiydi bunları ve anlatmaya başladı...
Bu sabun senisin oğlum dedi... Bu sabun eridikçe suyun içinde sende zamanla eriyip tükenecek sonunda yok olacaktın dedi. Sana neden bunu yapıyorlar anlamıyorum. Sen onlara ne yaptın dedi...
Bilmiyorum hocam ben ne yapıcam hocam dedim içim daralmıştı artık. Hoca duraksadı ve ( Halfe selase )dedi. ilk duyduğumda tanıdık gelmemişti ama yumurtanın içinden çıkan yazı olduğunu hatırladım. Hoca duraksadı ve nefesi bi tuhaflaştı Tövbe bismillah dedi çok içten bağırarak hocaya su verdik içmedi iki eli ile yüzünü avuçladı yüzünü sıkarak aşağı çekti derin nefes aldı. Halfe selase nin anlamı üç arkasından demek o zaman ne olduğunu anlamamıştım dedi.
Bizde anlamadık hocam siz ne anladınız dedi.
Oğlum sen 3 tane şerli öldürmüşsün bunlar senin peşinde bu yüzden dolaşıyorlar dedi. O üç yumurta ölen 3 şerliyi ve içlerinden çıkan senin muskaların ise senin ne kadar aciz olduğunu sana göstermek içindi dedi.
Babam, peki ya dördüncü muska neydi dedi. Hoca işte o da sensin oğlum dedi bana bakarak.
Üç şerli öldü ve üçünün arkasından seni de öldüreceklerdi, bunun içinde sana seni öldüreceklerini anlattıkları bir kağıt bıraktılar dedi. -
39.
+5Okuyanlar ilk entrye saygınız olsun bari amk emek veriyoruz...
-
40.
+5Bebeği eline aldı ve arkasına dönüp bana baktı. Bebeğin göğüs tarafında beyaz bir yırtık cep gibi bir parça vardı. Hoca cebin sallandğını görünce altını kaldırdı ve altında çok karışık arapca tek bir kelime vardı. Hoca okumaya çalıştı ama okuyamadı yazı yazı içine girmiş gibi ne olduğu belli olmuyordu.Tümünü Göster
Hoca eve geçip ışıkta bakalım okuyamıyorum dedi kalktık eve geldik Annemde masanın üzerine örtü sermesini istedi örtünün üzerine bebeği koydu sonra cebinden beze sardığı sabunu çıkardı.
Sabun bildiğimiz beyaz bir sabundu ama kokusu eve yayıldı hemen çok pis kokuyordu nefesi daraltan ve acı bir kokusu vardı hoca bezden eline bulaşan hafif ıslaklığı silmek için kalktı elini yıkadı ve tedirgin tedirgin tekrar geldi. Oyuncak bebeğe de dokunmadı sabuna da oturup düşündü hepimiz susuyorduk masadan kalkıp biraz yürüdü ama yine kimseden çıt çıkmadı biz gözlerimizle hocayı izleyip durduk. Hoca masaya oturdu sonunda benide yanına çağırdı bana arapça birşeyler yazan bir kağıt verdi .
Okuyabilir misin dedi evet dedim elime aldım ama okuyamıyordum. Sanki dilim tutulmuş beynimde ne biliyorsam silinmiş gibiydi hoca baktı okuyamıyor musun dedi ben okumaya çalıştım yine sonra elimden aldı ben okuyayım sen tekrar et dedi. Ey tehnu zalime cinni dedi ben o an hocanın dediği şeyleri duyuyordum ama kulağımda zzzzzz diye bir ses oluyordu.
Okumaya kalkınca resmen dilim dönmüyordu. içimden diyorum ağzım oynamıyordu.
Hoca okuyamıyorsun bırak dedi devdıbını zaten okumadı hoca da bebeğin cebindeki yazıyı ışığa tutup baktı ama yine okuyamadı.O zaman net bir şekilde gördüm ki aslında bir yazı ve bir insan şekli karışıktı. Harflerin uzatmaları boğazına dolanmış bir insan figürü vardı o yüzden yazıların okunması olanaksızdı, çok karışıktı. Hoca bu işi ben bilemedim bu nedir anlamadım dedi . Babama birini tarif etti, Bir kadını onu buraya alın gelin o da baksın dedi babam tanımıyordu kadını hoca yarın gidelim beraber dedi.
Sonra hoca sabunu okumaya başladı sabunu okudukça nefesinin kuruluğundan mı bilinmez ama sabun suyunu çekiyor kuruyordu. Çok uzun okudu inanın 1 saatte fazladır. Sabuna yaklaşa uzaklaşa okudu sonunda 3 kere tü tü tü dedi ama tükürmeden, sonra sabunu eline alıp kırmaya çalıştı kıramadı. sabun kup kuru olmuştu bana verdi masanın üzerinde dağıtmadan kır dedi sabunu iki elimle tutup ayırdığımda sabunun içinden çıkan şey işte o şey benim boynuma yazılmış olan muskaydı.
Sabunun içinde ne arıyordu ? nasıl sabunun içine girebilir... -
-
1.
0HiKAYE ÇALINTI ÇALINTIIIII HER PART BURADA ZATEN VAAAAAAR
http://www.incisozluk.com...dan-%C3%B6nce-arkana-bak/
-
1.
-
41.
+5Bana neden not bıraktılar hocam dedim. Bu saçmaydı, beni öldürmek isteselerdi gece geldiklerinde hep beraber bunu bir şekilde yapabilirlerdi hocam dedim.
Hoca da duraksadı kilere gitmek istediğini söyledi yanlız kalıp birşeyler yapıcağını anlamıştım. Babamda hocam gayipten bilgimi alıcaksınız dedi. Babama doğru kızgın bir şekilde baktı bana sende gel benimle dedi ve kilere girdik kapıyı arkadan kilitle dedi kilitledim. Önceki seferden kalan mumları çıkardı ortaya koydu cebinden bir yazı çıkardı. Bu bana okutmaya çalıştığı yazıydı. Bunu okuduğunda duvarda dalgalanmalar oluştu mumlar çıra gibi alevlendi, kulağımda çok şidetli bir basınç oldu kulaklarımı tıkadım başımı öne eğdim ses geçti başımı kaldırmamla hocanın arkasında yine çarşaflı iki tane varlık vardı ama bana arkaları dönüktü.
Korkma yine onlar dedi , Hocam ben çıkım nolur ben dayanamam dedim beklemek zorundasın sende bekliceksin dedi o sırada birisi arkasını döndü yüzündki peçe gibi bez kendi kendine havalandı agzı mırıl mırıl bişey ediyordu ama ses yoktu. konuştukça dişleri görünmeye başladı.
Çok sivri keskin görünen ve kararmış araları açık seyrek dişleri vardı benim dikkat ettiğimi anladımı bilmem ama peçe kendi kendine yüzünü gizledi tekrardan o anda bir ateş parladı mumlardan sanki parfümü sıkıp çakmak çakmışsın gibi heryer alev oldu ve o anda mumlar söndü dışarıdan gelen ışık süzmeleri kaldı sadece çok korktum ağzımdan tek bir kelime bile çıkmadı dondum kaldım . -
-
1.
+1 -1HiKAYE ÇALINTI ÇALINTIIIII HER PART BURADA ZATEN VAAAAAAR
http://www.incisozluk.com...dan-%C3%B6nce-arkana-bak/
-
1.
-
42.
+4Kalkıp ışığa koştum hemen ışığı açtım ışık kurtluş gibi gelmişti ama ışığı keşke hiç açmasaydım. Karanlık onları daha cazip gösteriyormuş ışığı açmamla gerçekten aklımı kaybedicek gibi oldum gitmediler dikilip duruyorlardı. Başları önlerine bakıyordu hepsi ama öylece duruyorlardı inanın tarif etmek istemiyorum beni anlatırken etkiliyor sizde etkilenirsiniz o yüzden anlatmayacağım...
Ama tek diyeceğim burunsuz kanlı gözlü içinde ateşler yanan korkunç bir varlık...
Hemen annemlerin yanına koştum bağırarak hemen odaya geri gittik baktık kimse kalmamıştı sadece ağır bir duman kokusu vardı ama gözle görülen hiç duman yoktu. Babam bişeymi yaktın diye sordu bende olayı anlattım hemen babam bana birşeyler okudu sonra aynı yatakta küçük cocukmuşum gibi 3 kişi yattık televizyonu açtık ses olsun diye ancak o zmn düşüncelerden kurtulabiliyordum. -
43.
+4Hoca bunu yeni yapmışlar daha yağmur çok yağmamış zamanında aldık dedi hoca sabunu itina ile aldı mendiline sardı cebine koydu tam kalkacakken orda yumurtanın içinden çıkar eski kağıt gibi bir kağıt buldu üzerinde arapça benim adım yazıyordu. Babamda anladı hemen hoca hızla doğruldu Allahın cezası Allahın cezası diyip durdu mezarlıktan çıkmadı bir süre ayakta yere bakarak dikildi ve babama yumurtaları aldığınız ağaç kovuğuna gidelim dedi evin arkasından mezarlığın içinden dolaşıp o ağaca gittik kovuğunda bişey yoktu hoca ekildi elini ağacın alttan üst kısmına doğru soktu elinde bişeyi tuttuğu belliydi çekiştirip durdu alamadı babama sen eğil ordakini çek kolum tam yetişmedi dedi babam kolunu uzattı o oradaki şeyi çektikce sanki benim ayağım uzuyo gibiydi ben hemen bana bişey oluyo ya dedim durdular babamda bıraktı ağaçtaki şeyi hoca elimi tuttu buz gibi olmuş elin dedi. O yaz sıcağında elim buz tutmuştu resmen. Hoca babama bırak diye bağırdı babam tam eğilip alacakken tekrar o sese babamda irkildi bende. Hoça çömeldi ağaç kovuyuna iç elini açtı dua eder gibi bişey okudu bir 5,6 dakika bekledik tam elini kovuğa sokması ile oradan kumaştan yapılmış çok ama çok çirkin çizilmiş gözleri yan yana değil alt alta olan kulakları sivri ve geriye ( ensesine yakın ) ayakları ters yönde bir bacağı kısa bir bacağı uzun ve kolları olmayan bir oyuncak bebek çıkardı.
-
44.
+4bitmemis hikaye okumak ne taktan bisey ya
-
-
1.
+1Part geldi pnp sakin ol.
-
-
1.
+1http://www.incisozluk.com...kumadan-önce-arkana-bak/
BEYLER HIKAYENIN ORJINALI BURADA UP LAYINDA ASIL HIKAYE TRENDE CIKSIN. PRIMCILERR ALDANMAYIN.
-
1.
-
1.
-
45.
+4Hoca oturdu masaya yumurtanın içinden çıkan kağıtta artık hiç okunabilecek durumda bişey kalmamıştı. Babam sonunda sordu hocam kağıttan ne çıktı diye hoca içinde yazanı söyledi (halfe selase) hçbişey anlamadık arkanda 3 tane şerli varlık bırakmızsın ama kim oldukları belli değil dedi. Kimin kim olduğu belli değildi hoca tuhaf konuşuyordu ...
Noldu hocam Allah aşkına dedim noldu dedim dayanamdım sitemkar konuştum ..
Hoca sana büyü yapmışlar dedi bu yumurtaları sana yapmışlar dedi bunlardan birini kırsaydın sen onlara esir olacaktın dedi. Dedim hocam ben neden getirdim onları dedi siz nerden bildiniz bunları dedim hoca bilmen gerek dedi ..
Hoca anlatmaya başladı; bana şerliler musallat olmuş ama neden bana olduğunu anlamamış. Kağıtta yazan arkana 3 tane şerli bırakmışsın dedi babam nasıl dedi. Hoca bilmiyorum ama olan bu dedi o yüzden sana ulaşmaya çalışıyorlar muskaları burdan kaldırıp sana büyü yapmışlar dedi. Bana kağıda bir dua yazdı bunu akşam olmaya yakın abdest alıp oku 7 kere avcuna üfle belden üzerine sür elinde birşey varmışcasına dedi.
Okudum dedikten sonrada zaten o gecede saat çok geç olmuştu dahada bişey olmadı o gece hoca ne cesaretse kiler odasında yatmak istedi biz yine içeride yattık. -
-
1.
0Rez alayimda
-
-
1.
0http://www.incisozluk.com...kumadan-önce-arkana-bak/
BEYLER HIKAYENIN ORJINALI BURADA UP LAYINDA ASIL HIKAYE TRENDE CIKSIN. PRIMCILERR ALDANMAYIN.
-
1.
-
1.
başlık yok! burası bom boş!