-
1.
+44oha lan birazdanda hastaneye ibo gelecek amk ameliyat hanenin tavanına çiğ köfte yapıştıracak
- 2.
-
3.
+132.sezon part 5 - 15 aralık 1902
adam: hoşgeldiniz, içeri buyrun.
max planck: teşekkür ederim
adam: telgrafınızı aldım bay planck. ancak tesla işbirliğine yanaşmıyorsa egosunun bunda büyük payı vardır. o adam yalnız çalışmayı daha çok sever
max planck: ne yapmamızı emredersiniz efendim?
adam: alva'yı devre dışı bırakın, yola tesla ile devam edeceğiz.
max planck:efendim, bu arada tesla ile özel görüşmemizde çok ciddi birşey duydum ama tabi ki dikkate almadım, sadece bir delilik
adam: nedir?
max planck: (gülümseyerek) efendim ben açıkçası bu adama güvenip güvenemeyeceğimiz konusunda tedirginim biraz
adam: tanrı aşkına max ne dedi söylesene!
max planck: efendim, cisimleri ve hatta insanları kopyalamanın bir yolunu bulduğunu söyledi
adam: olağanüstü, inanılmaz! max ben nikola'yı biraz tanıyorsam, yapamayacağı şeyi söylemeyeceğini iyi bilirim. sakın ama sakın tesla bunu başka hiç kimseyle paylaşmasın. ne istiyorsa verin, ne gerekiyorsa yapın. 2 ay sonra hırvatistanda olacağım. onunla özel bir görüşme ayarlamanı istiyorum
max planck: tamam efendim
not: bu senaryo yüzünden çaylağa düşürüldüm. hiçbir şekilde entry giremiyorum. herkese saygılar. gerekeni yapacağınızdan eminim dostlar -
4.
+6beyler illuminati adına konusuyorum. Bunlara inanmayınız . Bunu alın bunu dışarı.
Edit : nick -
5.
+6olm size tek birşey soracam
ufak basit bir soru
ufak bir soru ama düşünmeniz gerekecek
şimdi ola ki bu binin anlattıkları
yani çok çok çok düşükte olsa
ama gene de o çok düşük ihtimalle bile gerçekse
biz ne tak yiyecez lan -
6.
+625 milyonu bana versinler anamı babamı satarım kanımı satarım ruhumu şeytana satarım satarım da satarım 25 milyon lan elim ayağım titredi
-
7.
+8 -4part 19
bir otel odası - günümüz -
yüzü görünmeyen iki kişi konuşmaktadır. ortam gayet şıktır ve lüks bir otel odası olduğu anlaşılır.
siyah ceketli: ne demiş üstat, Frekans yüksek olduğu müddetçe yüksek voltajlardaki alternatif akımlar derinin yüzeyinde, herhangi bir yaralanmaya neden olmadan salınırlar. ama bu amatörlerin becerebileceği bir şey değildir. bizim de yapacağımız aşağı yukarı böyle birşey
gri ceketli: efendim, ne demek istediğinizi tam olarak anlıyorum ama böyle birşey bizim halkımız tarafından anlaşılırsa gerçek bir galeyan yaşanır
siyah ceketli: sizin halkınız mı? sizin halkınız basit birer sümüklü böcek ordusu, hiç kimse birşey anlamayacak. anlayan olursa da ekibimize dahil edilir sen merak etme
gri ceketli: elbette efendim ama sanırım bir problemimiz var
siyah ceketli: nedir?
gri ceketli: medyamız ve sosyal ağlar bu konuyla çok ama çok yakından ilgilenmeye başladılar
siyah ceketli: yani?
gri ceketli: yani üzülerek sizi olacaklar hakkında uyarmam gerekiyor. bunu yapmamalıyız
siyah ceketli: ne cüretle bana bunu diyebilirsin!
gri ceketli: yo, yo bu bir tehdit değil ama halkım kızdığı zaman neler yapabiliyor bunu tarih boyunca gördük ve sanırım siz de çok iyi biliyorsunuz efendim.
siyah ceketli: derhal odadan çık (üzerine basarak) bay davutoğlu... -
8.
+4beyler adamın bahsettiği murat deniz türkiyenin en güçlülerinden biri. bu da capsi http://www.kadırgatesisl...s/nebahat-murat-deniz.gif
-
9.
+42.sezon - special episode 2 - 4 ocak 1994
gizemli bir ortamda birisi bazı şeyler çizer... o sırada kapı çalar
çizimi yapan adam kapıyı açar
william: müsait miydin steve?
steve: müsaitim gel william, ben de iş üzerinde çalışıyordum
william: çok iyi. şunları bir inceleyelim..
steve 2 kahve hazırlar ve william ile masaya otururlar
steve: bak, burada 524-4/9'un olayı var
william: çok iyi!
steve: burada da 485-9/11'in olayı...
william: çok iyi yalnız çok büyük şaşkınlık yaratır bu... biraz değiştir
steve: tamam... buna ne diceksin?
william: hahaha hussein, süper! en çok bunu beğendim...
steve: bu da uzaylı saldırısı
william: bu lanet saçmalıklara insanlar nasıl inanıyor hala anlamış değilim... güzel steve hepsi çok iyi... sen dahi bir oyun yazarısın... -
10.
+4ulan deşifre ettin hep bizi ama olsun iyi gidiyo çekirdekle devam
-
11.
+42.sezon part 25 - 1903 -Tümünü Göster
james, nikola ile yaptığı inanılmaz görüşmenin ve deneyimle gördüklerini ve yaşadıklarını anlatmak üzere amerika new york'a gider.
new york'da yakın dostu jacob schiff ile görüşür.
james: buna inanamayacaksın, anlattıklarıma inanamayacaksın jacob!
jacob schiff: sakinleş james, bu ne telaş, ne olmuş olabilir ki?
james: sakın bana deli deme..
(james nikola ile yaşadıklarını anlatır. zamanda yolculuk ettiklerinden bahseder)
jacob schiff: söylediklerine inanıyorum, ee inanıyorum fakat...
james: fakat'ı yok bu işin jacob, senin yardımına ihtiyacım var.
jacob schiff: james, sana inanıyorum ama benim de görmem gerekiyor. Hatta yanımızda sevgili dostum john philip'i de getirmek isterim.
james: o da kim?
jacob schiff: john philip sousa... örgüt için çok emeği geçiyor. böyle birşeyi görmeyi o da hak ediyor bence
james: bunun için nikola'ya hemen bir telgraf çekiyorum o zaman...
james telgrafı çeker ve 1 hafta sonra cevap gelir.
nikola: sizi ağırlamaktan büyük onur duyacağım...
1 hafta sonra - hırvatistan
james, john ve jacob, nikola ile tanışırlar ve yolculuk için hazır olduklarını söylerler. ancak john sousa'nın deli tavırları nikola'nın sinirini bozar
nikola: bay john sousa'nın nesi var acaba?
john: ben bu saçmalığa inanmıyorum ve çok sıkıldım
james: john! lütfen şuan misafiriz ve saygılı olman gerekiyor
nikola: yo, yo... size ne bunun bir saçmalık olmadığını ispatlayabilirim bay john
(çekmesinden bir silah çıkarır ve john'a uzatır)
nikola: bu belinizde dursun, gerçek bir kan akıtıp tadına bakmak isteyebilirsin
(herkes birbirine bakar ve susar)
nikola: evet baylar, lütfen diğer odaya geçelim.
(bu sefer bir jenaratör çalıştırır)
nikola: evet baylar sihirli bir yolcuğa çıkıyoruz. yalnız yüzme bilmeyen varsa gelmesin hahahahah
3 misafir, nikola'nın ne demek istediğini tam olarak anlayamadan kendilerini bir anda bir teknenin içinde bulurlar. kaptan görünüme giren nikola, tekneyi sürmektedir.
nikola: evet baylar az sonra olacaklara hazırlanın!
jacob: lanet olsun bu adam büyücü!
nikola: bakın ileride bir misafirimiz var ve sanırım onu iyi tanıyorum. eğlenceye hazırsanız rollerinizi anlatıyorum
nikola: sen bay james, karşımızdan gelen botun içinde bir zenci var ismi jeremy, yanındaki de zenciden bozma beyaz... ona laf atmanı, sataşmanı ve korkutmanı istiyorum
james: tamam da zenciden bozma beyaz ne demek?
nikola: boşver james ve john... james sana komut verdiğinde aniden sana verdiğim silahı çıkarıp jeremy'yi yani zenciyi öldüreceksin.
john: ta, ta tamam...
nikola: jacob lütfen siz de benimle içeride olan biteni izleyin...
jacob: peki.
nikola: işte yaklaşıyoruz!
jeremy: eeeh neyse... o da ne lanet olsun
amaru: ne ne?
jeremy: karşıdan geleni görmüyor musun, bunlar da kim
amaru: sadece bizim gibi bir tekne dostum niye panikliyorsun
jeremy: dostum ben buraları avcumun içi gibi bilirim, insanları da adım gibi bilirim... ve bu gelenler hiç de iyi birilerine benzemiyor, güven bana...
jeremy ve amaru'nun şaşkın bakışları arasında gördükleri tekne iyice onlara doğru yaklaşır.
james: hey sen, beyaz züt
amaru: bana mı diyorsun?
james: jeremy hiç beyaza benziyor mu?
amaru: seni tanıyorlar lanet olası pislik
jeremy: kim bunlar ben tanımıyorum!
james: kesin konuşmayı. john, jeremy'yi aramızdan ayır bakalım...
john: peki efendim. (jeremy'yi tek kurşunla öldürür)
amaru: lanet olsun ne yapıyorsunuz, siz kimsiniz!!!
o sırada ağır adımlarla kaptan köşkünden bir adam çıkar...
amaru: sen!... nikola?! -
12.
+3part 28 - Bush&william görüşmesi (beyaz saray)
sekreter: sayın başkan william geldi, sizinle görüşmek ister
bush: hemen içeri al
william odaya önünü ilikleyerek girer
william: beni emretmişsiniz sayın başkan
bush: gel, willy otur şöyle.. sana göstermek istediğim birşeyler var.
(bush uçak saldırısının görüntülerini zoom in yaparak william'a gösterir)
bush: william, nerede bu uçağın geri kalanı?
william: şey...
bush: bak willy bunu biz görebiliyorsak tüm dünya da görecektir. belki de lanet uçağın orada olmadığını görmüşlerdir bile. bu olayın acilen örtpas edilmesi lazım. sayın bin laden ile görüştüm. saldırıyı üstlenecekler. senden istediğim şey bin ladene tüm maddi desteği verip onu koruman. olaylar yatışmaya başlayınca da işini bitiricez.
william: emredersiniz efendim. bu arada bir problemimiz var.
bush: nedir?
william: annie...
bush: ne olmuş annie'ye?
william: efendim, örgüt ile ilgili bağlantılarımızı, gizli olan herşeyi basına anlatacağından bahsediyor.
bush: (kısa bir süre düşünür) o benim kızım sayılır... ona bir zarar gelsin istemem. ama bu konuda babam mezarından kalkıp gelse bile yardımcı olamam. trafik kazası organize edin, sonra da hafızasını yitirsin. klipleri zamanla dönmemeye başlasın. delirdiğini ve cameroon'a taşındığı haberini verin. öldürmeyin ama piyasadan silin
william: emredersiniz efendim -
13.
+3part 39 - sezon finali -
bir anda kapı açılır ve içeri biri girer, çok telaşlıdır
görevli: efendim, efendim!
william: söyle, ne oldu?
görevli: efendim annie kaza yapmış
william: (umutsuz bir şekilde)öldü değil mi?
görevli: hayır efendim, arabadan atlamış ve araba birden infilak etmiş
william: (şaşkın) tamam hemen yanına gidiyorum nerede?
görevli: havaalanına 5km uzaklıkta güney kavşağında
william apar topar giyinip ofisinde çıkarken bir yandan da telefonla birini arar
william: siz yaptınız değil mi bunu annie'ye ha siz yaptınzı değil mi?
x: öyle gerekiyordu
william: lanet olsun pislik herifler
slow bir piano eşliğinde annie'nin doğumu, çocukluğu ve kazasını izleriz. marshall'ın isyanı, sisteme aykırı geldiği satırlar göze çarpar... Ardından joseph ve shakurun görüntüleri gelir, bir hastanededilerler... görüntüler hastaneyi zoom out çekerek gösterir. en az 10 km karelik bir alanda hastaneden başka hiçbir şey yoktur... saflar yavaş yavaş belli olmaya başlamıştır. iç savaş kapıdadır. ilk kıvılcımlar annie'nin kazasıyla yakılmıştır. -
14.
+32.sezon - special episode
17 ağustos 1999 - haarp
görevli: (çok telaşlıdır) lanet olsun tracy ne yaptın sen böyle!
tracy: durduramıyorum bu gibtiğimin oyuncağını
görevli: hemen william'ı ara, çabuk!
tracy: alo william.. sanırım bir problemimiz var
william: ne oldu?
tracy: bu lanet makineyi durduramıyorum. substrom sırasında ulf geniş bant aralığı maksimuma çıktı
william: lanet olsun bütün deneyi berbat edeceksiniz, hemen imha edin, güç kaynaklarını kesin, acele edin! tanrı aşkına tracy bir felakete dönüşmeden hemen şu makineyi durdur
tracy: emredersiniz efendim
görevli: tracy bunu görmen gerek... (manyetometreyi gösterir)
tracy: aman tanrım, hemen tüm güç kaynaklarını kapat acele et
gerilim had safhadadır. tüm laboratuarda acil durum alarmı verilmiştir. herkes bir yerlerden bir yerlere koşuşturmaktadır.
Ertesi gün - istanbul
b.ecevit: ahmet lafı fazla uzatmayacağım. bu işte amerikanın bir parmağı olabilir mi?
a.m.ışıkara: depremden mi bahsediyorsunuz?
b.ecevit: evet
a.m.ışıkara: sayın başkanım böyle birşey mümkün olabilir mi? deprem doğal bir afettir.
b.ecevit: tamam, ahmet yine de araştırmalarınızı iyi yapın
telefon kapanır.
a.m.ışıkara: (şaşkın bir ifadeyle kendi kendine söylenir) iyice bunadı... -
15.
+3beyler filmin sonunu söylüyorum 3. sezonda oyuna girecek ajdar illüminati ocakları türkiye kolu başkanı oluyor
-
16.
+3Gene zütünüz açık kalmış amk.
-
17.
+3istek üzerine karakter isimleri ve meslek ya da yakınlıkları
annie thomson - şarkıcı
brian thomson - annie'nin babası
laura thomson - annie'nin annesi
murat deniz - thomson ailesinin komşusu
linda deniz - thomson ailesinin komşusu
robyn fenty - şarkıcı
dean single - doktor
william gilbert - ajan
joseph jackson - şarkıcı
james brown - şarkıcı
cameroon fieldrow - dj
marshall mathers- şarkıcı
tracy sharpe - mühendis
kate oseman - mühendis
james weishaupt - ?
justin drew bieber - şarkıcı
jeremy bieber - justin bieber'in babası
george bush - başkan
ahmet davutoğlu - türk bakan
james vanover - nasa mühendisi
nikola tesla - bilim adamı
thomas alva - bilim adamı
tufan baltalı - türk mit ajanı
scott rosenberg - gazeteci
max planck - fizikçi
barry morrow - yönetmen
steve jackson - oyun yazarı
daniel iorio - şarkı sözü yazarı
jane kendall - mühendis
James J. Donnelly - senatör
daniel tesla - nikola tesla'nın ağabeyi -
18.
+32.sezon - part 17 - 11 eylül 2001
amaru hastaneden çıkmıştır, şehir merkezine gelir ve bir bankaya girer
amaru: merhaba ismim Christian, adıma yatırılmış tüm parayı çekmek istiyorum
bankacı: soyadınız nedir bay christian
amaru: fremont, Christian Frémont...
bankacı: bir saniye efendim...
bu sırada amuru'nun telefonu çalar, arayan william'dır
william: hahahahhaaaa bunu görmeliydin dostum bunu görmeliydin!!
bankanın televizyonundan 11 eylül saldırının görüntüleri döner, tüm müşteriler bir anda işini gücünü bırakır ve korku dolu gözlerle televizyonu izler
amaru telefonu kapatır
bankacı: efendim, 1,5 milyon doların hepsini de çekmek istiyor musunuz?
amaru: hayır 500bin dolarını Andorra la Vella'daki hesabıma, kalan 1 milyonu da freetown'daki hesabıma yatırılmasını istiyorum
bankacı: efendim freetown'da hesabınız bulunmuyor
amaru: lanet siera leone diye arattır
bankacı: tamam efendim kontrol ediyorum
amaru sıkıntılı bir bekleyiş içine girmiştir o sırada yanına şaşkın bakışlarla bir adam yaklaşır...
adam: christian? christian fremont?
amaru: e, evet?
adam: lanet olsun burada ne işin var dostum hahaha bu ne büyük bir tesadüf böyle
amaru: sizi tanımıyorum
adam: yıllar seni hiç değiştirmemiş ama halen lanet sarkozy'nin köpeği gibi kokuyorsun hahhaha
bankacı: bay fremont işlemleriniz tamamdır, şuraya bir imza atmanız gerekiyor
amaru evraklara imza atarken bir yandan da bu adamın kim olduğunu düşünmeye devam eder.
bankacı: bay fremont paranızı almak için lütfen benimle gelin
amaru bankacıyla birlikte adamın yanından uzaklaşırken adam amaru'ya seslenir...
adam: hey fremont!
amaru arkasına bakmaz...
adam: hey lesane parish!
amaru arkasına bakar ve şaşkın gözlerle adamı süzer
adam: yeni ismine daha alışamamışsın dostum, hava alanında görüşmek üzere
amaru: (içinden kısık sesle)bu da kim amk -
19.
+7 -4adam: yücel kim kahrolası sürtük
kadın: oh jonny kimin umrunda. gel ve sarıl bana
adam: şey... yarın onu alacaklar. hemde köküne kadar
kadın: oh jonny boşver dedimya gel hadii
adam: iyi bir gelecek vaat ediyorlar. 4 yaşına geldiğinde de kanada'ya zütürmek istiyorlar
kadın: jonny gibicem dıbınınyolunu yannan herif gel ve gib beni. hemen!
adam: sakin ol lütfen
kadın: sakin olamam neden sakin olacak mışım! bu huurlarla bu pekekentlerle kim uğraşırsa uğraşsın ama sen uğraşmayacaksın anladın mı beni!
adam: lütfen sakin olur musun?
kadın: olamaaaaaaaaaam! sakin olamaaaaaaaaaam! ben düzgün bir hayat istiyorum ya yeter artık giberim yeni dünya düzeninizi de sizi de ya bıktım anlıyor musun bıktııııııııım!
adam: lütfen düzgün konuş ve küfür etme lütfen
kadın: ooo bakıyorum da gizli mizli işlere bulaştığından beri kibarlığından da geçilmiyor!
adam: ben her zaman böyleydim, sana dildo aldım
kadın: ver huur çocuğu. ınh oh güzel. lan titreşimli hemde uuhh. sağol bey. oooo yeaa uuu aahhaa
hemşire: yücel hanım! yücel hanım iyi misiniz? size hemen bir sakinleştirici yapıyorum... -
20.
+3dıbını yidiğim tesla bini yıktı dimi laboratuarı? çıkan adama da senin ağzını yüzünü giberim huur çocuğu diyip tekrar aşağı atacak kesin.
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 02 11 2024
-
anne yüreği işte
-
of kalktı lan
-
topal odlek ordek hayırlı sabahlardiler 02 11 2024
-
beton vibratörü
-
zalinazurt bora nın vefatı
-
zütümüzdeki taku iyi silmeyince
-
treatment
-
şuraların 2015ine acil ihtiyacım var ya
-
her şey yanınıza kar kalacak
-
doğum günümde pastama
-
beyler endonezyalı sevgilim beni terketti
-
ama size kalan
-
türk olmanin bir faydasini görmedim
-
olum rahatladım allaha şükür
-
elmacı güzeli satılmış ağa var şuku
-
avara hoon
-
benden allaha tavsiye
-
beyler bu iki saate kaç lira verirsiniz
-
bugün bir kız bana açıldı
-
suriyeye geri dönmeyeceğiz
- / 1