+1
-1
öncelikle anlatacaklarımın hepsi illumimnati örgütüne göre kabul edilen doğrulardır. ben bunları kabul ediyorum gibi yanlış anlaşılmasın ...
genel özellikleri
- örgütte üçgenin iç açıları kadar yönetici pozisyonunda üye var. yani 180...
- sürekli üçgen ve tek göz işaretinin insanların gözüne gözüne sokulmasının sebebi tamamen planlı bir şey. çünkü bir gerçeği en iyi, manipüle ederek saklayabilirsiniz.
- tükiye'de öyle sanatçılarla falan ilgilenmezler. daha çok heykelleri inceleyin. özellikle 1990 ve sonrası yapıları
- yöneticilerin katıldığı ayinlerde demon ile iletişime geçilir. onun istekleri yerine getirilir.
- demon ile anlaşma yapmayan kimse ne olursa olsun örgüte alınmaz.
- anlaşma yaptıktan sonra ise isterseniz! istekelerini yerine getirmeyin. demon'un vereceği en ufak cezalar felç, kaza gibi ufak şeyler olur. kısaca hayatınızı cehennem eder.
-demonları bu güne kadar kontrol altında tutbailmeiş tek peygamber süleyman'dır. diğer peygamberler sadece demonlar ile anlaşma yapabilmiştir.
- bill gates, warren buffet gibi zenginlerin illuminati ile bir bağları yoktur. bu insanlar basit zenginlerdir. muhtemelen bir kaç kuşak sonra kimse gates, buffet gibi soyadlarını hatırlamayacaktır. ama rockefeller, rothschild gibi bir kaç ailenin fertleri ise sadık kalmaları koşulu ile nesilden nesile bu örgüt içinde yerlerini garantilemiştir...
ünlü otoriter kişiler
george w. bush'un başkan seçilmesinin tek sebebi örgüte canıyla bağlı olmasıdır. yoksa herkes bush'un mahalle muhtarı bile olamayacağının farkındaydı.
-bush ırak savaşı öncesi fransa başkan chriac'a "yecüc ile mecüc dünyaya indi ve ırak'talar diye destek isteyecek kadar bu işe inanmış biridir.
- ayrıca sharkozy'nin seçimleri kazanmasının sebebi ise chriac'ın işlerini zorlaştırmasıydı. kendisi olaylara sadece çıkar ilişkisi açısından bakan materyalist biriydi. o yüzden olaylara biraz daha onarl (illuminaticiler) gibi bakan birileri lazımdı avrupada.
sharkozy biraz salak biridir ama bu onların çıkarlarını savunduğu sürece önemsiz...
başta bahsedilen demonlar hakkında (1)
bu demonlar islamiyette "müşrik cinler" diye geçer. kısaca sadece semavi dinlerde bütün dinlerde hatta pagan inançlarında bile kendilerine yer bulur. tarih boyunca kimileri bunlara tanrı, kimileri hayalet, kimleri cin, kimileri şeytan demiştir ama kısaca bütün dinlerde bu demonlar kendilerine yer bulmuşlardır...
illuminati ise gücünü bu demonlardan alır. yani bu örgütte sadece dünyanın en zengin aileleri falan olmaz. ruhunu yaptığı anlaşma ile demonlara satan insanlarda vardır. demonlar ile anlaşma yapmak ise çok risklidir çünkü size inanılmaz güçler verebilirken bunu karşılığında sizden inanılmaz taleplerde bulunurlar...
çünkü demonlar asla insanları sevmezler ve kendilerini insanlardan hep daha üstün görürler. o yüzden insanlar demonlar ile "güç" elde etmek için iletişim kurarken, demonlar bir bakıma sadece egolarını tatmin etmeye ve eğelnemek için insanlar ile görüşür...
telepler ise;
- eneset ilişki
- cinyet işleme
- herhangi bir uzvunuzu kesmek
- hatta sizi beğenirse sizin ile cinsel ilişkiye girmeyi bile isteyebilir...
örgüte katılım
illuminati'ye katılabilmek için içerden bir kardeş bulmanız gerekir. yani bir bakıma size kefil olacak ve yapacağınız olası bir hata sonrası sizinle beraber kafası uçurulabilme ihitimali olan bir kefil.
o yüzden genellikle sizin istemeniz yeterli değil çünkü kimse kimse için böyle bir borcun altına giremiyor o yüzden üyelerin çoğu örgütün bulduğu insanlar...
her yıl bu 180 kişinin önderliğinde bir toplantı yapılır. toplantıya katılacak diğer kişilere bir mektup gönderilir ama mektubun içinde yer ve tarih yazmaz. çünkü tarih şifrelenmiştir ve bu şifreleri çözmek için bazı kutsal kitapları çok iyi bilmek gerekir çünkü şifreyi çözebilemek buna bağlıdır. şifreyi çözenler toplantıya katılır ama genelde mektubun ulaştığı üyelerin %5 ya çözer ya çözemez.
toplantıya katılanlar ise bir nevi terfi alırlar ve gerçek manada üye olmaya daha fazla yaklaşırlar...
demonlar hakkında bilgi (2)
demonlar asla ve asla geleceği bilemezler çünkü geleceği sadece yaratıcı bilir. ama demonlar evrenin var olduğu ilk dönemlerden bu yana yaşanan hemen her şeyin şahitleridir ve içlerinde süleyman'ın tapınağının yapımında çalışanlar bile vardır.
illuminati felsefesi ve amacı
illuminati'ye göre senaryo bellidir. bunu hepiniz biliyorsunuzdur dünyada önce kötülük hakim olacak ve daha sonra önce deccal daha sonra ise mesih gelecek. bu yüzden illuminati temel felsefesi şudur " eğer mutlak iyi için kötülüğün hakim olması gerekiyorsa o zaman bu kötülüğü dünyaya yayacak olan bizleriz."
ayinler
içeriye bir tabutun içinde demon'a hediye edilecek insan getirilir. daha önce dediğim gibi demon ile bir anlaşma yaptıysanız yükümlüklerinizi yerine getirmeme gibi bir ihtimaliniz yok. orada bulunan insanlar her ne kadar dünyanın en güçlü insanları gibi görülse bile burada bahsedilen şey (demon) orada bulunan herkesi saniyeler içinde yerle yeksan edebilecek bir güce sahip...
demon'un isteği bazen bir çocuk bazen bir bakire hatta bir hayvan bile olabiliyor. çünkü başta dediğim gibi demonlar insanları sevmez ve onlarla oynamaya bayılır. demonların verdiği şeyler belki illuminati üyeler açısından paha biçilemez ama onun için hiç bir anlam ifade etmeyen şeyler ve bu yüzden canı ne isterse onu kendisine bağladığı ruhlardan ister. ardırndan bazen demon kendisi bazen ise üyelerden birinin kurban ile ilişkiye girmesini ister.
demonlar çok ama çok nadir insanların içine girerler. filimlerdeki "şeytan girmiş" islamiyetteki "cin girmiş" gibi tanımlar işte budur. yani zaten bu konularda toplumun çok ufak bir kısmı bilgi sahibidir ama işte herkesin bu konularda bir kulak dolgunluğu vardır. bir çok kişi bu olaylara şahit olmadığı için inanmaz "sonuçta böyle bir olay dakika başı bir yaşanmıyor" ama işte şahitler ise gerçekte nasıl bir evrende yaşadığımızın farkına varırlar.
tarihte demonlar hakkında yazılan güvenilir kitaplar iskenderiye kütüphanesindeydi ama bunlardan geriye sadece 5-6 tanesi kaldı ve demonlar ile nasıl ietişim kurulacağını illuminati'i örgütü büyük oranda bu kitaplardan öğrendi. bu kitapların her biri farklı kişilerdedir.
örgütün konuşlanması
abd her zaman örgütün kalesi olmuştur. çünkü abd sıfırdan inşaa edilen bir ülke ve bu ülkeyi kimlerin inşaa ettiği ise malum. o bakımdan abd ile ilgili şunu söyleyebilirim:
abd öyle bir ülkedir ki insalar bu ülkede özgürlük ve demokrasinin doruk noktasında yaşadıklarını zannederken aslında tarihin en büyük diktatörlüklerinden birinde yaşadıklarının farkında değildir. çünkü en umutsuz kölelik kendini özgür sandığın köleliktir. işte bu yüzden abd'de insanlar bazı şeylere karışmadıkları taktirde sınırsız bir özgürlük ve demokrasi içinde yaşarlar. ama buna karşılık yapılan bütün seçimler, şunlar bunlar hepsi hikayedir. asla ve asla hiçbir siyasi irade örgütün amaçlarına aykırı hareket edemez. bunun bedelini o siyasetçi veya örgüt en kısa sürede öder.
yani uzun lafın kısası abd'de stratejileri siyasi partiler beilrlemez. çünkü örgüt devletin bizzat kendisidir.
avrupada ise işler biraz daha karışık. genel itibariyle örgüt büyük bir güce sahip olsa bile avrupada oyuncu sayısı bir hayli yüksek olduğu için tam anlamıyla kontrol biraz daha güç oluyor haliyle.