1. 1.
    +14
    Eğer ilgi olursa çok uzun bir yazı olacak.

    illuminati



    1. Bölüm



    Geçtiğimiz Mayıs ayında Amerika'da Bilderberg Grubu'nun yıllık toplantısı gerçekleştirildi. Bu toplantıyla birlikte söz konusu Gizli Dünya Devleti veya Dünya Derin Devleti konusu yeniden gündeme geldi. Ancak yapılan yorumlarda ağırlıklı olarak Bilderberg konusu öne çıktı. Oysa Bilderberg Grubu, yirminci yüzyıla damgasını vuran ve 21. yüzyılda da dünya üzerindeki sultasını daha da güçlendirme amacına yönelik yeni teoriler geliştiren karanlık ağın sadece bir organıdır.

    Söz konusu karanlık ağla ilgili yorumlarda dikkat çeken bir şey de ağırlıklı olarak, emperyalizmin bu ağ üzerindeki etkisine ve rolüne dikkat çekilmesiyle yetinilmesidir. Bazı yorumcular, 20. yüzyılda hüküm süren emperyalizmin uluslararası siyonizmle ilgisine de dikkat çekiyorlar. Ama birçoklarında bu gerçek göz ardı ediliyor.

    Siyonizm, 1897 Basel konferansıyla teşkilatlanmaya başlayan bir ideolojik oluşumdur. Yahudiler bu konferanstan önce de devlet yönetimleriyle irtibat kurarak birtakım siyasi oyunlar çeviriyorlardı. Ancak siyonist ideolojiye göre teşkilatlanmanın başlamasıyla birlikte bu işi tek merkezden ve daha organize bir şekilde yürütmeye başlamışlardır. Böylece güçlerini ve etkilerini daha da artırmışlardır.

    Biz bu araştırmamızda siyonizm ve bu ideolojinin organik yapısı üzerinde durmayacağız. Ağırlıklı olarak yukarıda sözünü ettiğimiz Dünya Derin Devleti yahut Gizli Dünya Devleti, bu gizli devletin dünyanın her tarafına elini uzatan teşkilatları ve bu teşkilatlarla siyonistlerin irtibatları hakkında bilgiler vermeye çalışacağım.
    ···
  2. 2.
    +2
    Birçok araştırmacının ortak tespitine göre
    masonluk hareketinin temelini de bu Tapınak
    Şövalyeleri hareketi oluşturur. Her iki hareketin aynı
    simgeleri kullanmaları bu yöndeki kanaati
    desteklemektedir. Ayrıca Tapınak Şövalyeleri'nin
    hıristiyanların dini değerlerine hakaretten dolayı yargılanmalarından sonra yer altına girmelerinin
    ardından masonluk örgütleriyle ortaya çıktıkları
    tahmin edilmektedir. Bu kanaati destekleyen
    muhtelif tarihi belgeler ve bilgiler de bulunmaktadır.
    Fakat mason kardeşler adıyla yeniden
    örgütlenirken biraz daha tedbirli hareket etmeyi tercih etmişlerdir. Bu kez hıristiyanların dini
    değerlerini aşağılayıcı tutum içine girmektense
    onları çok rahatsız etmeyecek hatta onların da
    kabul edebilecekleri bir fikri altyapı oluşturmaya
    özen göstermişlerdir. Ayrıca masonlukta gizliliğe
    önem vermiş, kendilerini çok fazla açığa vurmaktan sürekli kaçınmışlardır.
    ···
  3. 3.
    +2

    Illuminati'nin Temelini Oluşturan Tapınak Şövalyeleri



    Illuminati şebekesinin fikri altyapısını oluşturan Tapınak Şövalyeleri orijinal adıyla "Tampliye Tarikatı" Haçlı seferleri sonrasında Kudüs'te kuruldu. Bu adı almalarının sebebi ise iddia edildiğine göre Kudüs kralının Süleyman mabedinin bulunduğunu ileri sürdükleri bölgeyi koruma görevini kendilerine vermesiymiş. Masonluğun da temel fikriyatını geliştiren Tapınak Şövalyeleri muhtelif adlarla varlığını sürdürmüştür. Bugün bu hareketin en çok tanınan kolu ise Sion Birliği'dir.

    Sadece masonluğun değil siyonizm ideolojisinin fikriyatının geliştirilmesinde de rolleri olduğu bilinen Tapınak Şövalyeleri kısa zamanda büyük servetler elde etmişlerdir. Batı'nın yalnızca en büyük askeri gücü olmakla kalmayıp aynı zamanda en önemli tüccarları arasında ilk sıralarda yer aldılar. Tapınak Şövalyeleri hareketi bugünkü masonlar gibi gizliliğe büyük önem verirlerdi. ilginçtir ki Batı'ya ait olduğu sanılan bu örgütün mensupları Hz. isa'yı yalancı peygamber olarak tanımlıyorlardı. Haça tükürmeyi, haçın üzerine basmayı ve hıristiyanların dini değerlerine hakaret etmeyi adeta kutsal fiiller addediyorlardı. Bunun sebebi ise asıl fikir babalarının ve organizatörlerinin yahudi kökenli olmasıydı.

    Bir ara siyasi otoritelerinin zayıflaması sebebiyle hıristiyanların dini değerlerine hakaret ve saldırı suçlamalarıyla yargı önüne çıkarıldılar ve bazıları ölüme mahkum edildiler. Ama daha sonra saklanmayı yani yer altına çekilmeyi başararak varlıklarını sürdürdüler.
    ···
  4. 4.
    +1
    Illuminati şebekesinin Ortaçağ'daki siyonizm
    hareketi olarak nitelendirebileceğimiz Tapınak
    Şövalyeleri'nin diğer adıyla Tampliye tarikatının bir
    devamı olduğu konusunda fikir veren bazı bilgileri
    burada aktarmak istiyorum:
    Nesta H. Webster'in Secret Societies and Subversive
    Movements adlı çalışmasında ünlü büyücü ve okült
    uzmanı Cagliostro'nun Illuminati şebekesine
    katılması münasebetiyle düzenlenen tören
    hakkında şu notlar aktarılıyor: "içi evrak dolu
    demir bir sandık açıldı. Töreni yöneten kişi sandıktan el yazması bir kitap aldı ve ilk sayfasını
    okudu: "Bizler, Tampliyelerin Büyük Üstadları... "
    sözlerini kanla yazılmış bir and izliyordu. Söz
    konusu bu kitap "illuminizm"in aslında tüm
    monarşilere ve kiliseye karşı bir nifak olduğunu, ilk
    saldırının Fransa tahtına yöneleceğini ve Fransa'da krallığın çökertilmesinden sonra sıranın Roma'ya
    geleceğini belirtmekteydi." Burada vurgulanan
    hususlar gerçekten üzerinde durulması gereken
    şeylerdir: Birinci olarak: El yazması kitabın bir
    sandıkta saklanması ve törende oradan çıkarılması
    işlemini ele alalım. Sandık yahudi literatüründe özel bir mana taşımaktadır. Yahudilerin bu konudaki
    dini anlayışlarına temel teşkil eden hadiseye Kur'an-
    ı Kerim'de de işaret edilir. Talut ve Calut kıssasında
    Talut'un komutanlığının ilahi bir hükme
    dayandığını bildirmek için o dönemin
    peygamberinin verdiği bilgi hakkında şöyle buyurulur: "Peygamberleri onlara: "Onun
    hükümdarlığının belgesi, size, içinde Rabbinizden
    bir ferahlık ve Musa ailesiyle Harun ailesinin geriye
    bıraktıklarından arta kalanların bulunduğu ve
    meleklerin taşıdığı Tabut'un gelmesidir. Eğer iman
    ediyorsanız, bunda sizin için bir delil vardır" dedi." (Bakara, 2/248) Burada tabut ile kastedilen
    bir sandıktır. Yahudiler bu sandığın bugün hala
    dünyada dolaştığına inanırlar. O sandığın taşıdığı
    manayla irtibatlandırmak için de el yazması kutsal
    kitaplarını özel bir sandık içinde saklarlar. Dini
    törenlerinde kitaplarını bu sandıktan çıkarır, tören sonrasında yine özenle sandığa yerleştirirler.
    ···
  5. 5.
    +1
    Entryleri şukularsanız devam ederim...
    ···
  6. 6.
    +1
    Tapınak Şövalyeleri, Mason Biraderler ve Illuminati
    Şebekesi, Hepsi Aynı Kaynaktan Beslenmiştir.
    Illuminati şebekesini oluşturanlar ise hem
    masonluk hem de Tapınak Şövalyeleri hareketi ile
    irtibatı olan kişilerdi. Tapınak Şövalyeleri, Mason
    Biraderler ve Illuminati Şebekesi'nin fikriyatlarını, tören biçimlerini, beyin yıkama metotlarını ve
    simgelerini bağımsız bir bakış açısıyla inceleyenler
    bunların hepsinin de aynı kaynaktan beslendikleri
    ve aynı amaca hizmet ettikleri üzerinde ittifak
    etmektedirler.
    ···
  7. 7.
    +1

    Karanlık Bir Şer Örgütü: illuminati Şebekesi



    Yukarıda sözünü ettiğimiz Bilderberg Grubu, Illuminati şebekesinin bir organıdır. Ancak Illuminati şebekesi 18. yüzyılın son çeyreğinde ortaya çıkarken, Bilderberg Grubu 1954'te ortaya çıkmıştır. Yani arada 177 yıllık bir zaman farkı var.

    Temelinde "aydınlanma, ruşenilik, vahdet-i vücud felsefesi" gibi muhtelif felsefi akımların etkisi olduğu iddia edilen illuminati hareketi, 1 Mayıs 1776'da Adam Weishaupt tarafından Almanya'nın Bavyera eyaletinde kurulmuştur. Daha doğrusu o tarihte bir Illuminati örgütlenmesi ortaya çıkmıştır. Weishaupt, Ingolstadt Üniversitesi'nde hukuk profesörü iken masonik eğilimlere merak sarmış ve bir gizli örgüt kurmuştur. 1779'a gelindiğinde Illuminati örgütünün 54 üyesi bulunuyordu ve Bavyera eyaletinin dört şehrinde teşkilatlanmıştı. Örgüt üyeleri ağırlıklı olarak masonik kimlikleri öne çıkarıyorlardı.

    Almanya'daki din adamlarının hemen tamamı Illuminati şebekesine düşmandı. Bunun sebebi elbette onun, hıristiyanların değerleriyle alay eden, bu değerlere iğrenç bir şekilde saldıran Tapınak Şövalyeleri'nin devamı olduğunun tahmin edilmesiydi. Ayrıca Illuminati üyeleri zaman zaman yönetimi de hedef alan yayınlar yapıyorlardı. Bu yüzden 1784'te teşkilatlarına bir polis baskını gerçekleştirildi ve birçok üyeleri göz altına alındı. 22 Haziran 1784 tarihinde de Bavyera Elektörü bir ferman yayınlayarak Illuminati örgütünü tamamen kapattı. Örgütün üyelerinin çoğu tutuklandı. Başta lider Weishaupt olmak üzere birçok üyesi de ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. Aynı ferman 1785 Ağustos'unda tekrarlandı ve böylece Bavyera'da sadece illuminati değil, masonluk da silinmiş oldu.

    Bavyera'da Illuminati ve masonluğun yasaklanmasının Avrupa ve Amerika'da ciddi bir etkisi oldu. Bayağı korku ve telaşa kapılan diğer ülkelerdeki masonlar kendilerine de yasak getirilmemesi için büyük bir gürültü kopardılar. Öyle ki ABD başkanı George Washington, tereddütlere kapılan Amerikalı masonlara güvence verme ihtiyacı duydu.

    Bavyera'da yasaklanan Illuminati ve mason teşkilatları çok geçmeden yer altı örgütleriyle faaliyetlerini sürdürdü. Fakat bu kez Almanya dışına da uzanarak tüm Avrupa'da teşkilatlanmak için faaliyetlerini hızlandırmaya başladı. Örgütlenme çalışmalarını hızlandırmasında Johann Bode adlı bir masonun önemli katkıları oldu. Bazı kaynaklara göre Goethe, Mozart, Schiller ve Herder gibi birçok ünlü bu örgütün saflarına katılmışlardır.

    Yeraltı teşkilatlarının yapılandırılmasında farklı isimler kullanıldı. Örneğin Fransız Devrim Kulübü ve Jacobin Kulübü Illuminati hareketinin devdıbını sağlamak için kurulmuş oluşumlardır. Bunlar asıl önemli faaliyetleri yer altından yürütüyor, ama masonluğun çok fazla murakabe altında olmadığı yerlerde salon toplantıları da düzenliyordu. Fakat bu toplantıları yine de halka açık değil, sadece üyelerin katılabildiği türden toplantılardı. Örneğin Jacobin Kulübü için tutulan salona 1300 üye katılıyordu. Tamamen üyelere mahsus ve gizli olarak düzenlenen bu toplantılara Fransa'nın en iyi eğitim görmüş ve en etkin kişileri katılırdı. Jacobin'lerin ideali, tüm kurumları ve krallığı ortadan kaldırarak adına "Yeni Dünya Düzeni" ya da "Evrensel Cumhuriyet" dedikleri bir düzen kurmaktı.

    Illuminati, kelime olarak aydınlıkçılar veya aydınlananlar anldıbına geliyor. Kök olarak italyanca'dır. Fransızca'da ışık anldıbına gelen la lumière kelimesi de aynı kökten gelir. Birçok araştırmacının ortak tespitine göre fikri altyapısı ve temeli Tapınak Şövalyeleri'ne dayanıyor. Kuruluşundaki amacı Avrupa masonluğunu bir çatı altında birleştirmekti.
    Tümünü Göster
    ···
  8. 8.
    +1
    Son 2 entrye şuku gelirse devam...
    ···
  9. 9.
    0
    Iha illümmeati
    ···
  10. 10.
    0
    Kolumi sokayim piramit ucgene
    ···
  11. 11.
    0
    Öncelikle tüm ülkede eşzamanlı bir panik duygusu
    yaratıldı. Köyden köye, kentten kente giden atlılar,
    yurttaşlara "haydutların!" yaklaşmakta olduğunu
    ve kendilerini korumak istiyorlarsa silâha
    sarılmaları gerektiğini bildirdiler. Ayrıca, tüm bu
    olayların sorumlularının malikânelerde ve şatolarda gizlendikleri, bizzat kralın buraları ateşe vermelerini
    buyurduğu yurttaşlara söylendi. Fransa kralına
    bağlı olan halk bu emirlere uydu. Artık alevlerin
    denetlenmesi imkansızdı, yağma ve yıkım sürerken,
    anarşi gittikçe yaygınlaşıyordu... Paris sokakları teröre teslim olmuştu... 1793
    Kasım'ında tüm Fransa'da rahiplerin öldürülmeye
    başlanması, dine karşı bir kampanyanın yürürlüğe
    girdiğini ortaya koyuyordu. Tüm mezarlıklara,
    illuminatilerin ünlü sloganı olan "Ölüm Sonsuz Bir
    Uykudur" sözlerini içeren yazılar asılmaya başlandı. Paris'teki kiliselerde "Akıl Bayramları" adı altında
    eğlentiler düzenleniyor, fahişeler tanrıça gibi tahta
    çıkarılıyorlardı. Bu törenlerin bir adı da
    "Exoterion"du ve Weishaupt'un kaleme aldığı "Aşk
    Tanrıçasının Kutsanması" adlı bir şiiri örnek
    alıyorlardı...
    ···
  12. 12.
    0
    Bakıcam rezervasyon
    ···
  13. 13.
    0
    Fransız Devrimini hazırlayan sebepleri ve gelişmeleri
    incelediğimizde çok ilginç şeylerle karşılaşırız. Bakın
    William T. Still'in New World Order adlı eserinde ne
    deniyor: "1789 yılının ilkbahar ve yaz aylarında
    illuminatilerin tahıl piyasasında gerçekleştirdikleri
    manipulasyonlar sonucunda yapay bir buğday
    darlığı yaratıldı. Bu durum o denli geniş bir açlığa
    yol açtı ki, tüm ülke kısa zamanda ayaklandı.
    Olayların başını çeken kişi, Fransa Büyük Doğusu'nun Büyük Üstadı Orleans Dükü idi.
    illuminatiler, halkın çektiği acıları bir araç olarak
    kullanarak yarattıkları huzursuz ortamın devrimci
    eylemlerine yararlı olacağını planlamışlardı.
    Gerçekten de, besin stoklarını bloke ederek ve
    Ulusal Meclis'te tüm reform girişimlerini engelleyerek, durumu iyice kötüleştirdiler ve halkı
    tam anlamıyla açlığa mahkum ettiler... " 14 Temmuz günü Bastille yağmalandı. Özgür
    bırakılan tutuklu sayısı yalnızca yedi idi. Fransız
    tarihçiler bugün, eylemin asıl amacının Bastille'i
    yıkmak ve tutukluları kurtarmak olmadığını
    belirtiyorlar. Asıl amaç Bastille'de saklanan barut ve
    silâhları ele geçirmekti. Böylece silâhlanan Jakobenler, 22 Temmuz gününden başlayarak o
    güne dek eşi görülmemiş ve titizlikle planlanmış bir
    ihtilâl girişimini sahneye koydular. Bu dönem
    tarihte "Büyük Korku" diye adlandırılacaktır...
    ···
  14. 14.
    0
    2 güne leşini bulurlar bu arkadaşın
    ···
  15. 15.
    0
    Vay be amk rockefeller
    ···
  16. 16.
    0
    Beyler entrylerimi şukularsanız sabah devam edicem kuru kuruya anlatamam... Haydi iyi geceler.
    ···
  17. 17.
    0
    Rezz okurum belki
    ···
  18. 18.
    0
    ikinci
    olarak: Kanla yazılan and üzerinde durmak gerekir.
    Kan sembolü, siyonizmde ve bu ideolojinin temelini
    oluşturan dini literatürde sıkça kullanılan bir
    semboldür. Ancak kanla ilgili semboller genellikle
    gizli tutulur. (Necip el-Kiylani'nin Yahudinin Kanlı Böreği adıyla Türkçe'ye tercüme edilen tarihi ve
    belgesel romanında, siyonizmin temelini oluşturan
    dini literatürdeki "kan" kutsamasına işaret eden
    önemli bilgiler ve belgeler mevcuttur.) Üzerinde
    durulması gereken üçüncü husus Illuminati'nin
    aslında kiliseye karşı olduğu hususudur. Tapınak Şövalyeleri de kiliseye karşı tavır alan ve
    hıristiyanların dini değerlerine hakaret eden bir
    hareketti. Ama bu konuda izledikleri tutum
    tepkilere yol açınca ve birçok idam cezasına kapı
    açan yargılamalara sebep olunca söz konusu
    tarikat yer altına çekilmiş, ardından farklı bir yüzle ortaya çıkmıştı. Fakat bu farklı yüzünde
    hıristiyanların değerlerini hedef alan, bu değerlere
    hakaret anlamı içeren tavırlar pek dışa
    yansıtılmıyordu. Gerçekte ise bu konuda değişen
    bir şey yoktu. Aradaki tek fark bu düşmanlığın artık
    bir "nifak"a dönüşmesiydi ki bu husus da yukarıdaki notta vurgulanmaktadır. Dördüncü
    husus Illuminati'nin Avrupa'daki monarşilere karşı
    bir hareket olduğunun vurgulanmasıdır. Bu tutum
    özellikle entelektüel kesimin ilgi ve desteğinin
    kazanılmasının en önemli sebebiydi. Ne var ki
    entelektüel kesimde ortaya çıkan monarşi karşıtlığının Illuminati tarafından yönlendirilmesi,
    monarşik düzenlerin yerine geçecek yönetimlerin
    tek merkezden kontrol edilmesine ve bu kontrolün
    de Illuminati şebekesinin elinde olmasına fırsat
    verecekti. ilk doğuş yeri olan Bavyera'da
    yasaklanmasından sonra ağırlık merkezini Fransa'ya taşıyan Illuminati hareketinin bu ülkedeki
    monarşik düzene karşı çalışmalara ağırlık vermesi
    dikkat çekmektedir. Daha önce de söz ettiğimiz
    üzere, Illuminati'nin bir devamı durumundaki
    Jacobin Kulübü'nün üyeleri monarşik düzeni yıkıp
    yerine Yeni Dünya Düzeni yahut Evrensel Cumhuriyet olarak adlandırdıkları yeni bir yönetim
    getirmeyi bir ideal olarak görüyorlardı. 1785'te
    Almanya'dan kovulan Illuminati'nin Fransa'da bu
    çalışmaları hızlandırmasının üzerinden çok fazla
    zaman geçmeden 1789'da Fransız Devrimi'nin
    gerçekleşmesi bir tesadüf olmasa gerek.
    ···
  19. 19.
    0
    Neden 666 açıklasana biraz. S.s.s
    ···
  20. 20.
    0
    Okumayın beyler büyük resmi gördüm
    ···