-
26.
+1okurum panpa park ediyorum burada
-
27.
+1Bir meleğin hikayesidir.
Artık benimde sözlüğe geldiğimden beri aklımda olupta sonunda
yazamaya karar verdiğim hikayemi sizlerle paylaşma zamanım geldi.
Bir meleğin erkeğini buluşunun, hayatını ona adayışının ve kaybedişinin hikayesidir.
Kaybedenler ve umudunu yitirenler için bu hikaye.
Yaşantımı anlatıp ‘’gibtir olup’’ gidip gitmeyeceğim sizlere kalmış. Git derseniz giderim, kal derseniz kalırım. Sizler için yazıyorum sonuçta. Her şey zaten benim anılarımda, ben biliyorum neler olduğunu. Amacım sizlerin de aklında bir yer açmak. Kanatsız meleklerinde olduğunu göstermek...
Bir mesaj vermek için yazıyorum. Hikaye sonunda göreceksiniz.
Rez falan gerek yok, ben başlıyorum, okumak isteyen gelsin. Yoksada eyvallah, yine de yazıyorum. Benden çıksın da hikaye, yazmadın demesinler.
Hikayeyi kendim için derleyeceğim. Her partı kaydederim. isteyen olursa da son noktayı koyduğumda atarım toplusunu.
Edit: rez gerek yok dedim ama ses edersenizde mutlu edersiniz. -
28.
0Ben ses çıkaramadım sözlerine. Nutkum tutuldu. Bu sözlere karşılık bir söz bulamadım. Bir şey söyleyemedim. Mutlulukla yüzüne baktım sadece. Bu kadar sevgi ve aşk bir insanda olamazdı ki. Tabi ki olamazdı. Bu kız gerçekten bir melek filan olabilir mi ki acaba diye düşündüm. Hani cennetten bildiğimiz. Çünkü bu kadar derin duygular... bir insan hissedebilir mi ki? Melek mi ki? Melek de ,kendisi bile bilmiyordur belki. Belki cidden cennetten gelmişti. Evet.. o cennetten gelen bir melekti. Bana gelmişti. işte o akşam orada ilk defa meleğim dedim ona. Çünkü cidden melek olduğunu düşündüm. Delirdiğimi düşünmeyin. Buna inanmayı seçtim ben. O bir melek. Cennetten geldi. Bana geldi... Biricik meleğim...Tümünü Göster
Biraz daha romantik anlar yaşandı, öpüşüldü. Sonra Ali aklımıza geldi, hadi yanına gidelim dedi. Kabul tabi. Aliyi aradık, şu sokağın kenarına gel dedik. Gittik bekledik.2 dakikaya geldi.
Ali: -
Ben: +
Cansu: *
-‘’Nabıyonuz bebeler?’’
• ’’oğlum hala odun musun lan sen :D’’
-‘’ Yok sana karşı sadece cimcime, gel bakıyım buraya’’ sarıldılar.
+’’kanka naptın?’’
-‘’ bi şey yapmadım, senin nargileyide içtim :D viskiyide yerine koydurdum. Hesabı ödedim çıktım geldim’’
• ’’siz tezgahı kurmuşsunuz birdeee. Bak şimdi vicdan azabı çektim. Nargile viski bölünmeseydi... ’’
+’’Sarı kız daha burda, biz yaparız yine.’’ Diyip göz kırptım Cansu’ya.
-‘’o sarı kız koyacak sana akşam. Geceyi bekliyorum ben... ’’
• ’’alooo, noluyo olum :D dokunma sevgilime. Valla doğrarım... ’’
-‘’Kanka... bu kız tehlikeli aq kurtul şundan :D’’
+’’kes sarı kız :D’’
• ’’Kurtulamaz ki... denesin bakalım. ‘’canını’’ alırım onun... ’’
imalı bir şekilde söylemişti. Ali anladı tabi.
-‘’çözdünüz mü siz derdinizi :D’’
Ali bunu sorunca delilikti tuttu. Cansunun dudağına bir yapıştım, belinide büktüm, arkaya doğru eğerek öptüm resmen. ama sanırım cidden hayvan gibi öptüm. Dişlerimiz birbirine değmiş bile olabilir :D
Hemen doğruldum woah diye bir ses çıkardım
Ali den bir ‘’oha aq ortalıkta yapmayın bari’’ diye bir cümle çıktı :D
+’’Çözdük komutanım’’ dedim :D
Bir an sessizlik oldu... sonra birden herkes gülmeye başladı. Biraz daha muhabbet olduktan sonra o sokak köşesinde Cansu artık gitmesi gerektiğini söyledi. Malum kayın peder evde. Bu saatte dışarı göndermesi bile bir mucize aq :D evine bıraktım, Ali bekledi köşede. Öptüm kokladım, yolladım...
Bir mesaj geldi daha otuz saniye sonra.
‘’Canını alırım... ’’
Gülümsedim mesajı görünce.
‘’zaten senin, bende emanet o’’ dedim. Gayet ciddi ama manalı bir dialog oldu.
iyi geceler mesajlarıdan sonra Cansu yattı.
Bizde ali ile eve geçtik. iki gün boyunca yine aynı rutin yaşandı. Pc kapışma, boğuşmalar, nargile viski... iki gün sonra ali lere geçtik. Ali ler bir sitede oturuyordu yine bizim eve yakın. 10 dk lık mesafede idi. Cansu için gittiğim yolun tam tersi idi. -
29.
0‘’Seni istiyorum Kuki... ’’Tümünü Göster
Nefesleri hızlıydı biraz bunu söylerken. Kriz filan değildi bu, basitçe heyecanlanmıştı. Yüzümde bir tebessüm belirdi. Gülümsedim. Ama masum bir gülümseme ile. Elimi beline zütürecektim ki bir eliyle elime vurucasına geri çektirdi. Yine elini aynı yere koydu. Duvara. Pozisyon biraz garipti açıkcası. O nedir öyle aq. kavgada böyle durursun nerdeyse. Şaşırmıştım.. bu neydi şimdi?
‘’Bana sahip olma hakkın olduğunu ben zaten biliyorum. Beni alıp yatağa zütürsen durmam.. pişmanda olmam. Senin olurum. Seninle olurum. Namusumu sana tereddütsüz veririm. Sana olan güvenim koşulsuz benim. Benim ruhumda ,vücudumda senindir ama şu da var... ’’
Ne yalan söyleyim şaşırmıştım ama hiç belli etmedim.
Durdu bir an. ‘’Evet?’’ dedim meraklı bir yüzle.
‘’Bende sana sahip olmalıyım. Sadece ama sadece benim olmalısın. Olmıycağını bilsem bile ben seninle yine yatarım. O yağata yine girerim Kuki. Ama sonra katil olurum. Benimle olacaksan bir başkası olamaz. Ben bu kırılgan hayatımı sana adayacaksam, senin KADININ olucaksam eğer Kuki, bir başkasına hayatında yer yok. Gözlerinde bir başkasına yer yok. Orda sadece ben var olmalıyım. Bilinç altında ben olmalıyım. Orayı ben alt üst etmeliyim... Anlıyor musun? Sadece duymak istiyorum. O sözlerin ağzından çıktığını duysam yeter. Ben sana güvenirim, şüphem yok. Asla... Ama söylediğini bilmem lazım Kuki.’’
Dedi.
Beyler gözlerim dolmasın diye kendimi kastım orda bayağı. Duygulandım aq. şu kızın dediklerine bak. Kendini bana sunuyordu. Her şeyini... tek istediğide zaten ortada olan bir şeydi. Bir başkası zaten yoktu.. olamazdı. Olmayacaktıda. O sadece duymak istemişti.
Ellerimi yanaklarına zütürdüm, okşadım baş parmağımla yanaklarını.
‘’Şurdan birisi çıksa bana bir dilek hakkı verse, ne istersen alabilirsin derse ben yine seni isterim. Şu hayata yine gelsem, arar seni bulurum yine. Rüyalarımda bile seni görüyorum. Senin ismini sayıklıyorum hastalığımda. Bilinç altım alt üst değil ki. Orası tamamen sen olmuşsun. Ruhumun diğer yarısı sen oldun. Şu ‘’kırılgan’’ hayatını elimde olsa inan düzelitirim. Ben, eğer lazımsa canımı verecekken ,benden, senin olduğumu duymana gerek yok. Ruhum senindir. Aşkım senindir. Canımda senindir... ’’
Elleriyle ağzını kapattı. Hıçkırmaya başlaşladı. Gözleri boşaldı resmen. ağlıyordu meleğim. Mutluluktan, minnetarlıktan ağlıyordu. Gözleri kızardı hemen. hem gülümsüyor, hem ağlıyor hemde bunu gizlemeye çalışıyordu. Tutamadım kendimi daha falza. Gözlerimden yaşlar süzüldü. Bunu görünce hemen başını sağa sola salladı. istemiyordu göz yaşlarımı. Hemen kendine gelmeye çalıştı. Göz yaşlarını sildi, burnunu çekti bir kaç kez, saçlarını düzeltti.
‘’Hayır. Ağlama. Tamam evet biliyorum ağlamıyosun. Biliyorum. Ama gözlerinde dolmasın. Ama benimde bunu istemeye hakkım yok. Evet tamam... ama bende ağlamıyorum bak. Evet evet. Burnumda aktı ya.. tamam...
var ya.. lan çocuk. Eh be Kuki. Ne yaptın sen bana be bitanem. Bu kadar aşk var mıdır bilmiyordum bile. Resmen yaşattın bana. Yaşıyorum şuanda.. allahım teşekkür ederim. Çok teşekkür ederim. Evet biliyorum ömrüm uzun olmayacak ama en azından bana onu gönderdin. Sağlıklı ama onsuz bir hayatda olabilirdi ama istemezdim öylesini. Eğer ikiside aynı anda olmayacaksa ben Kuki yi istiyorum. Ve verdiğin için çok teşekkür ederim. Şükürler olsun... ’’
son cümlelerini gökyüzüne bakarak söylemişti. Mest olmuştum. Samimiydi söylediklerinde. Beni sağlığına tercih mi ediyordu. Fazla değil miydi bu? Bu nasıl bir aşk be Cansu? Mantığım bile almasada mutluydum tabiki. Ama bu sözler... beyler sorumluluğu aşırı yüksekti ilişkinin... bu kız hayatını bana bağlamıştı. Anlayamazsınız nasıl bir şey olduğunu. Nerdeyse korkutucuydu. Bir gün gelecekti o gün... o gün... Yine aynı şeyi düşünecek miydi bu melek? -
30.
0‘’hıııııııııı... ööööhöhöhöhöh’’... Camış üstüme öyle bir düştü ki nefesim kesildi aq. Ali’ye o saniyede sövdüm. Sesli sövdüm. içerden babam,’’yavaaaaaş’’ diye seslendi aq. Ali zütü parçalanacak şekilde gülüyor. Ben kendime gelmeye çalışıyorum. Filmin sonu... Kahraman öldü. Kötü kazandı. Nokta.Tümünü Göster
Ali gülmekten altına işeyecekti ki tuvalete koşarak gitti. Bende zaten uyku diye bir şey kalmadığı için çıktım yatakdan. Aynaya baktım, kıpkırmızı olmuşum aq. bende ali nin arkasından gittim. Bu çıktı, bende elimi yüzümü yıkadım. odaya gittim. Yine pcye geçmiş, karıştıryor. Elimde havlu, yüzümü kuruluyorum, ‘’hala bıkmadın mı şu mesajları okumaktan aq’’ (facedeki mesajları bahsediyorum) dedim. Yavşak dedi ki, ‘’ne mesajı aq, ferre açıyorum bir sürü, baban yakalasında madara ol aq’’... elimdeki havluyu boğazına doladım, gibtim ebesini :D orda 5 dakika kadar boğuştuk, gülüşüp bağırıyoruz. ikimizde kıpkırmızı olunca yatağa oturduk, soluklandık.
+‘’Ne oldu la, bu saatte ne iş?’’
-‘’tatil değil mi olum, sizde kalmaya geldim iki gün. Sonra bize geçiyoruz’’
+’’aq sen planı bensiz yapmışsın, bir haber versen? Geliceğini haber ver bari de bağırsaklarım çıkmasın aq’’
-‘’ne haber vericem la sana aq, adam mısın la sen :D.. seyit amcayı aradım sordum kanka, müsait misiniz diye o da sana her zaman musait burası oğlum, gel hadi dedi’’ dedi.
+’’tabi musait aq, iyi yapmışsın kanka. Gider eğleniriz ne güzel :D iyi yapmışsın valla. Yoksa zaten ben size gelirdim aq. evde napıcam tek başıma. Babamla güreşirdim en son :D yalnız kanka, bir saate filan bir Cansunun yanına gidicem. Sabah hastanedeymiş, bir göreyim yüzünü. haber vermiştim ona mesajla..’’
-’’tabi kanka, iyi olur, bende bir göreyim hanımefendiyi, halini hatırını sorarım. Olum sen çok şanslısın aq, şu kızın seni sevdiği kadar bir kız beni sevse kafayı yerim mutluluktan herhalde. Yat kalk şükret..’’ dedi
Sessizce ‘’şükür mü ediyim, üzüleyim mi bilemiyorum’’ diye mırıldandım.
-‘’o ne demek aq ne diyon sen?’’
+’’anlatırım kanka akşam. Nargileye gidelim bu akşam, bizim cafeye gideriz. Laflayalım az.’’
-‘’tamamdır körükcüğüm, hallederiz.’’ Dedi.
Gittik akşam yemeği yedik bizimkilerle. Annem yine döktürmüş yemekleri. Ali geldi ya... aq bana yapmaz ali ye yapar. Ey anacım onu daha mı çok seviyorsun.. :D
Ali karneyi sordu, gösterdim, iyi idare eder dedi aq. lan züt seninki nasıl sanki diye sorunca söyledi notları. Benden biraz daha iyi almış. gibtiri çektim tabi :D züt bebe çalışıyor ya. Benimkide kötü değil aq, 87 ile bitirdim o dönemi ama bu mal hava atıyor kendininkiyle. O karneni sana sokacağum... -
31.
0Akşam saat 9 a kadar oyun oynadık pc lerden. Bende bir masa üstü vardı birde laptop. Sırf bunun için aldırmıştım babama, bir arkadaşım gelince oynarız diye. Ama ikisinide kullanıyordum. Laptop u daha çok yazışmak için, ders için, masa üstüde geri kalan bütün işler içim. Ferre dahil :D Bir Dota attık. Aldı yerlere vurdu beni Ali. Oynayamıyorum bu oyunu aq. bu oyunu oynyamıyorum, napıyım?
Sonra CS geçtik, online oynadık, Ali ile server ın dıbına koyduk, saat 6 buçukta CS e başladık, 9 a kadar aq. Almadığımız adam kalmadı. iyi oynuyorum övünmek gibi olmasında... Ali ile de teke tek attık o akşam, kafasına verdim tabi :D ‘’Double kill!-Triple Kill!’’ :D
Neyse sonunda bu kurtlandı;
-‘’Kanka kalk hadi gidelim, senin bi sıkıntın var, anlat merak ettim’’
+’’iyi bari hadi. Dur Serkan abiyi arayalımda nargileleri ayarlasın, gider gitmez çökeriz :D’’
Serkan abi bizim kafeyi işleten fena karizma birisiydi :D yakışıklı değildi ama karizmaydı. Bilirsiniz o tipleri... onu aradım, ‘’abi biz ali ile geliyoruz, bir elmalı bir coppucino lu ayarlar mısın bize? Birde geçen seferden kalan viskiyi alırız’’
‘’tamamdır koçum, hadi bekliyorum. Sizin masada boş bu gün, şanslısınız.’’
Teşekkür edip kapattım. Bizim kafe, aslında pub aq. içinde bar var. iki senedir düzenli olarak gittiğim bir yer. Nezih bir yer. Özellikle derbiler filan olduğunda tıklım tıklım oluyor. Hemen karşı çaprazda da bir pub daha var. Normalde öyle bir durumda kavga olurdu belki ama mekanlar farklı :D karşı pub beşiktaş mekanı, bizim pub fenerli. Derbilerde bizim mekan sarı lacivert e bürünür, karşı taraf siyah beyaz. Tabi kırk yılda bir oluyor derbilerde ama yinede olduğunda kaçırılmayacak bir sahne. Kavgadan bahsetmiyorum, kavga çıktığını görmedim zaten, güzelliği tezaruatta. Bir taraf beşiktaş diye haykırır bir taraf fener diye. Güzel bir anı olur herkese. Bense tabiki fenerliyim. Dıbına koyarız... dağılın. -
32.
0neredesin amk
-
-
1.
0panpa hikayenin sonunu değiştirecek şeyler oldu. kendime gelmem biraz zaman aldı.. geldim, şimdi partları atıyorum
-
1.
-
33.
0Sinsi bir bakış attım ve bir anda dibine gittim. Hızlıca hareket ettim ki yine geri gitmesin diye. Birisi görse kesin dalga geçerdi bu durumdan ama sokakta kimseler yoktu. iyi.. madara olmayız en azından. Geri adım atmadı bu sefer. Bir şey bekliyordu. Tek bir kelime. Bir açıklama beklemiyordu. Yine ince düşünmemi istiyordu, o uzun bir açıklama yerine hepsini anlatan bir tek kelime duyup yine sevgilisine kavuşmak istiyordu. Fark etmiştim bunu bakışlarından.
‘’anladım..’’
Yüzüne bir gülümseme geldi. Yavaşça ellerini belime sardı. Başını yavaşça boynuma gömdü. Bende sarmaladım onu. Özlemişim bu kızı. Onu anlamıştım o an. Saçları yine mükemmel kokuyordu, içime çektim bütün kokusunu. Şu dünyada nargilenin kokusundan daha çok sevdiğim tek şey bu kızın kokusuydu. Keşke her zaman böyle koksa ortalık...
Başını geri çekti, çekerken yine yanaklarıma iki kere öpücük kondurdu. Bana bakıcağını sandım ama yanaklarımda dudaklarıma yaklaştı, nefesini yanağımdan dudaklarımda boylu boyunca hissettim. Gözleri kısıktı. Bense bekliyordum sadece. Öpsün.. sen öp beni. Sen sahiplen.. sen benim kadınımsan bende senin erkeğinim. Sen öp bu sefer.
‘’özlemişim’’ diyip dudakları dudaklarımla buluştu. Yine o pamuk dudaklar. Bal dudaklar. Benimkiler taş olsa gerek onunkiler yanında. Ne kadarda tutkulu öpüyordu. Lan bu kız nasıl bir kız... bir elimi yanağına koydum, bir elimde elini tuttum, sokağın ortasında yarım dakika kadar öpüştük. Sonra birden elimi sıkıca tuttu, resmen çekmeye başladı beni... bahçenin hemen sağındaki 5 arabalık park alanına yürüyordu. Işıkları kapalı idi park alanının o yüzden biraz karanlıktı. Arabaların arasından geçtik. Beni öne itti. Benim arkam binann duvarına dönük, oda önümde elleriyle itmeye başladı, iki adım sonra duvara kadar geldim. Beni hala itiyordu. Sırtım duvara çarptı. Canım acımadı tabi ama çarptı resmen. biraz geri gitti ve durdu bir kaç saniye. yarım metre önümdeyken birden hızlıca geldi, ellerini duvara koydu. Hatta vurdu diyebiliriz. iki elide başımın bir sağında bir solunda duvara tutunuyordu. Ne olduğunu anlayamadım o anda. Lan... hala kızgın olamaz bu.Hem bu hal ne? Biraz önce öpüşüyorduk aq. başını öne eğdi, sonra bana baktı. Bana birazdan diyecekleri sanırım beni şu hayatımda en çok etkileyen ilk 5 li sırasına girerdi.. -
34.
0Asıl konunun açılma vakti geldi. Kanka canım acıyor, bu kız can çekişiyor, elimden bir şey gelmiyor. Sadece acı çekiyorum. Onunla birlikte acı çekiyorum dedim. Daha önce yazdıklarımı aynen söylemiştim ona. Dikaktle dinledi, nargilesini bile içmedi. Benim anlatmam 5 dakika sürdü. Sonunda gözlerim doldu yine. Yine aynı acı dolmuştu içime. Yoruyordu bu ilişki beniuzun zaman olmuştu, ama yoruyordu. Bana güç vericek kelimeler ise yine kardeşimin ağzından çıkacaktı.Tümünü Göster
‘’Kardeşim, Bana ,‘’bir erkeğin bu dünyadaki en büyük emeli kadınını mutlu etmektir’’ diyen sendin. Şu kalbin böyle bir aşk ile dolmuşken sakın bırakma. Elinden bir şey gelmez düşünüyorsun. Yanlış düşünüyorsun. Evet canını veremezsin, ama aşkını, mutluluğunu verebilirsin. Ama her şeyden öte umut verebilirsin. Evet o kızın hayatı uzun olmayacak, bizim gördüğümüz kadar şey görme şansı olmayacak, bunu ikimizde biliyoruz ama sen en azından ona bu elinde olan zamanda sonsuzluğu ver. Aşkın sonsuzunu, mutluluğun en büyüğünü, sevginin kralını ver. Kraliçen et onu, başına bir taç koy. Kadın gibi hissettir. Küçük kadın yap onu. O zaten seni son saniyesine kadar sevicek, diğer taraf varsa ordada sevmeye devam edecektir. Şu kız belki o sayılı kızlardan olabilir. Bir kez aşık olan. Ne kadar nadir rastlanan bir şey olduğunu düşün. Piyangodan daha zor bir şey bu lan. Bu da senin başına kondu. Ver telefonunu. Aq. ahamda fotosu burda. Bak şu kıza. Bak aq. bu kızın sana ihtiyacı var, bu kızın umuda ihtiyacı var. Yaşadığı sürece en iyisini hak eden birisine aksini veremezsin. Bu kıza olmaz. Kanka ne yap et, en iyisini ver. Başka bir şeyin önemi yok aq. sende seviyorsun biliyorum. Halinden belli aq. ama çıkmaza düşme. Sen şükredeceksin. O kızın yanında olacaksın. Bunu yap, o seni her yere takip eder. Hak edene hak ettiğini verirsin. Kız sevgiyi, aşkı, mutluluğu hak ediyor. Vericeksin. Zaten aga, büyük ihtimalle o kızı pgibolojik olarak hayata bağlayan tek şey sensin. Başka bir şey seçenek görmüyorum ben. Sen çıksan hayatından o kız tutunamaz daha fazla. Yerle bir olur. Onun için son o dur yani. Birisi için son olmak bile ayrı bir şey aq. sorumluluğu çok fazla. Ama sen bu sorumluluğu alacaksın.’’ Dedi.
Dedikleri daha uzunduda ben hatırladığım kısmını yazdım. Bu konuşma aklımdan çıkmaz zaten aq. bana yol gösteren bu konuşma olmuştu.
Yine yola koydu beni ali. Bir sonu olacaksa bile, o zamana kadar ben elimden geleni yapacağım. Kısıtlı zamanda sonsuzu vericem. Hak ettiği budur.
Sonra bir süre nargilelere asıldık. Masanın üstüne üflemeler filan yaptık. Klagib. Sonra telefon çaldı... saat 10 civarı. Cansu arıyor. Açtım.
-‘’Nerdesin?’’
+’’Ali ile bizim kafedeyiz. bir hal hatır sorsaydın önce? Bir sorun mu var?’’
-‘’Var Kuki! Yanıma gelicektin? Satıldım resmen.’’
Hassss... çok ayıp oldu aq dedim içim. Ali de anladı tabi aq. vay aq senin ya nasıl unuttun mal diyor sessizce.
-‘’Kuzum vallaha ne desen halısın. Satmadım gerçi de Ali ile lafa daldık, unuttum ya. Özür dilerim cidden.’’
Sessizli oldu bir süre...
...
...
...
-‘’canım?’’
+’’Gel al beni. Annem gelsin alsın seni, bağırıp durma evde dedi. Birlikte kafeye geçeriz.’’ Evde niye bağırıyosun ki aq?... töbe töbe...
-‘’canım nargile kurmuş masalar, buraya gelemezsin’’
+’’Kuki. Kalk yerinden, GEL, BENi, AL.’’
Emir verdi resmen aq. bildiğin üstüne basarak. Normalde ezdirmem kendimi aq. benimde bir ağırlığım var ama bu sefer taka basan ben olduğum için hiç bir şey diycek yüzüm yok. Normalde sorun olmazdı ama gelicem dedim üstüne basarak. O da bir sözdür sonuçta. Ben sözümden dönende birisi değilimdir, Cansu de bunu dildiği içim bana kızıyordu. Haklı aq. kız haklı bir yerde...
-‘’tamam geliyorum, 10 dakikaya orda olurum.’’
Suratıma kapattı telefonu aq.
Ali ye söyledim.
‘’taku yedin aga. Kız haklı. Git al. Buraya getirme ama, kesin krizlere girer direk. Bu akşam herkes doluşmuş, fena burası. Siz halledin sorununuzu dışarda. Bitince beni ara, geliyim yanınıza, sonra bakarız napacaksak.’’
Nargile yarım kaldı... ikinci kadehdeydim. Kadehi fondip yaptım, şişeyide bir tepeme diktim, aynı miktarda içemeye çalıştım, üstünede nargileye asıldım, daha dumanı çıkmadan fırladım dışarı, yolda hızlı hızlı yürürken hala ağzımdan dumanlar çıkıyordu aq. Ali de bana arkadan gülüyor mal mal :D -
35.
0Dün giremedim lan beyler.. Ama yazdım.. Büyük bir part geliyor. 8 part büyüklüğünde..
-
36.
0lan bekletme sabahlıyacam at hepsini :D
-
37.
0Buraya kadar olanı daha önceden yazmıştım, burdan sonrasını girip yazıcam. Eğer okuyan olursa düzenli bir saat belirler hep o saatte atarım. Akşama görüşürüz panpalarım.
Kendinize dikkat edin. -
-
1.
0ok kib bye
-
1.
-
38.
0rez panpa
-
39.
0Rezörvıd
-
40.
0... Bahçe kapısından girdim yine, bir baktım ki veliler biraz daha arkalara geçmiş, öğrenciler iyice açığa çıkmış, sayım yapılıyor. Kaba taslak kaç kişi olduğu belirlensin diye yapılıyormuş sanırım. Babamı buldum kalabalıkta ve bu kılıkta daha ilk günden gidersem fazla göze batabiliceğimi, zaten ders fşlanda olmaz yarın servisle gelirim diyerek ikna ettim. Beraber eve geldik. Sonra peder işe gitti bende biraz daha uydum, oyun oynadım, sonra koşuya çıktım. Düzenli olarak spor yapan ve formunu koruyan birisiydim. Halada öyleyim. Sağlık öenmli beyler. Dikkat edin.Tümünü Göster
Koşu rotası bizim mahallenin etrafı idi. Cansularında evinin önünden geçerdim. O da balkonda oturup beni beklerdi bazen. Balkondaymış, tesadüfen denk geldi bu sefer ama. Haber vermedim çünkü eve geri döndüğümü. Balkonlarının önünden geçerken gördüm, oda beni gördü, önce bakmadı uzun süreli başını çevirdi sonra hemen tekrar baktı ‘’Kukii?’’ diye seslendi. Buyrun benim diyerek koşmayı bıraktım, balkonun altına gittim. Okuldaydın filan noldu diyerek ciddi bir yüz haliyle. Hesap soruyordu. Haber vermediğim için iki dakka konuştu durdu haber ver filan diye ama içerde annesi olduğu için fazlada bir şey diyemedi. Tamam dedi sadece ben açıklayınca. Annesine selam verdim o da balkona çıkıp bana bir göz atınca, Cansu ya öpücük attım annesi tekrar içeri geçince, koşuma devam ettim sonra eve gittim duş aldım yemek yiyip uyudum. Cansu ylada bir kaç kez daha konuştuktan sonra akşam yattım çok geç olmadan.
ikinci gün sabah duşumu aldım, hazırlandım, babam servis hakkında sabah bilgilendirdi bende aşağı inip bekledim. Servis geldi. Aq camdan içeri bir baktım, servis boş? O yüzden öne geçtim, selam verdim şoför abiye, ön koltuğa yayıldım. Hala uykum var aq. sabahın 6 buçuğu lan! Meğersem ilk alınan benmişim. Vay aq dedim içimden, kulaklığı taktım, müziği açtım, Cansu ya günaydın mesajı attım ve gözlerimi kapattım. Yol boyu bir kaç sarsılmayla gözlerim aralandı ama şehrin neresinden olduğum hakkında hiç bir fikrim yok. Arka tarafa baktım, servis dolmuş bildiğim. içimden geçmedi değil, ‘’iyi, şoför beni kandıran bir muallak değil, şehrin ücra yerinde gibip ölüdürüp bir kuyuya atmayacak o zaman..’’. nerde olduğumuzu bilmiyordum çünkü, sonradan bizim semtin yakınlarında olduğumuzu anladım. Ankaralıyım ama burayı bilmiyomuşum ‘’hııııaadıbına’’ dedim.
Hızlıca geçelim. Sınıfa girdim elimde kantinden aldığım sıcak çikolata ile. Okul üniforması hazırdı benim ama üstüne onu kapatıcak bir kazak tarzı bir şey giymiştim. Çok ayar oldum maviye. Altımızda zaten düzgün renkte bir pantolon vardı. Kahverengi pantolon olması gerekiyodu düz, ne deniyorsa artık ona. Ama ben farklı olucam ya illa ,bak aq ergenliğe bak, babamlara gidip Dockers dan illa pantolon aldırdım. Lan aynı pantolon işte, sadece markası değişik aq. ama o zamanlar ergeniz işte beyler. Bir tak sanıyoruz bunları. Napalım, o zamanda öyleymişiz.
Sınıfa girdim, orta sıralarda, kalorifer yanı bir yere oturdum. Bir kaç kişi vardı daha sınıfta. Servisler yeni yeni geliyordu. Malum, saat 7 buçuk mk. Ders 8 de başlıyor. Petek yanı her zaman benim yerim olmuştur kış zamanı. Asla vermem başkasına. Sınıfta zütüm buz tutsun istemiyorum aq. neyse oturdum. Çantayı masama bıraktım, arkamı peteğe yasladım, ayaklarımıda sıranın üstüne attım, yayıldım bildiğiniz. Elinde sıcak çükolata, sınıfı inceliyorum. Sade sınıf beyler. Beyaz tahta, panolar, askılık, masalar... sonra gözüm sınfta olan bir kaç kişiye takıldı. Birisi esraydı galiba. Önemli birisi değil. Bi bebe vardı orda. Volkan. Aq volkan... bu herif işte seneye önemli konularda yanımda olucak kişi olucaktı. Sınfın gerisi daha yeni geliyodu. Sonra volkan ayaklandı kızların yanından, yanıma doğru geldi, bende buna bakıyorum aq mal gibi. Selam kardeş dedi. Bende günaydın dedim sorgulayan bir yüzle. Volkan ben dedi, Kuki bende dedim elimi uzattım, hemen elini uzattı, memnun oldum, bende falan filan. Doğruldum adam akıllı, gel otur dedim, yayıldı yanıma buda. Nerden geldin diye sordu, okulu anlattım o da anlattı, nerelisin falan filan. Tanışmış olduk. Tam bir kafa adamı olduğu belliydi. iyi birisi çıktı en azından diye geçirdim içimden. Fena olmamıştı bu. ikinci günden bi arkadaşım oldu, fazla uğraşmam tanışma çabalarıyla diye düşündüm.
Volkan ‘’e artık yanında oturayım, kızlar sarmadı pek’’ dedi. Gülerek kızlara baktım, onlarda fark etti, birisi ‘’bir şey mi oldu ne bakıyosun’’ demesin mi.. ‘’yok bi şey devam et’’ deyip arkama yaslandım, ‘’belli aq,full kezban’’ dedim, o da güldü. Ordada kızlar gülüşüyor aq bu olaya. Onlarda binlik peşinde herhalde. Bana laf atan kız, bana bunu söyedikten sonra gülüp önüne dönmesinden ele başı olduğunu anlamam uzun sürmedi zaten. Kezban dediğime bakmayın beyler. Bizim sınıfın en güzel kızları olduğunu sınıfın geri kalanı gelince fark ettim. Ne yapıp edip benimde o kızların yanına yanaşmam lazımdı. Yavşaklığımdan değil, kezbanlarla uğraşmak istemediğimden. Sınıfta kezban diyebiliceğim sadece iki kız vardı. Gerisi güzeldi kızların. Bahsettiğim gurup farklı bir havadaydı ama. Görseniz iki kere bakıcağınız tarzda bir kız gurubu. 4 kişilik çıtır takım... Ve bu hikayenin en garip kısmını oluşturacak kişi bana laf atan kız olacak... -
41.
0Bir kaç gün sadece part atıp çıkıcam. Sonra alem yaparız akşamları ; ) Okuyan varsa tabi...
-
42.
0Devam panpa okuyorum
-
-
1.
0Eyvallah panpa. Akşama partları atarım ; )
-
1.
-
43.
0okuyorum reyiz
-
44.
0Volkan ile biraz daha lafladıktan sonra sınıf dolmuştu en sonunda, herkesi görme imkanım oldu, ilk gün volkan da kaynaşma imkanı bulamamış olsa gerek ki hep yanımdaydı. Şikayetçi değildim, gayet samimi bir kişilik gibi gelmişti bana. Dıbına koyduğumun ilk dersi edebiyatmış ve bu edebiyatçıya kıl olucağım daha ikinci günden belli oldu. Zil çaldı, geç kalan bir kaç hızlı adımlarla sınıfa girdiler ve ardından edebiyat hocası içeri girdi. Tahtanın önünde, elindeki deri çantası ile bir kaç saniye dikildi, gözleri ile sınıfı taradı ve devam edip çantasını masanın üstüne bıraktı. Kravatını gibtiğimin kravatını görünce sessizce biraz güldüm. Takım elbisesi kahverengi, kravatı sarı aq. o nedir lan. Nasıl bir kişilksin ey hoca. Zaten belli olmuştu, koduğumun okulunda edebiyat hocasıda manyak çıkacaktı ve işin en kötüsü bana çatacaktı daha ikinci günden. Benim güldüğümü görünce bir hızla sıranın yanıan geldi. Ben hocaya bakıyorum hocada sadece önüne bakıyor beyler. Daha fazla gülemedim zaten, şaşırmıştım, napıyor lan bu manyak diye geçirdim içimden. Korkmadım değil ama beyler. Şimdi bana çemkirse herkesin önünde direk rezillik diz boyu.. sonra kafasını bana çevirdi yavaşça veTümünü Göster
+’’Neye gülüyorsan söylede bizde gülelim’’ dedi duygusuz bir ses tonu ile.
Afalladım bir kaç saniye cevap vermedim ama bozuntuyada veremezdim, hocanın ne takum olduğunu bilmiyordum çünkü, cevap vermesem sonradan adım mala çıkabilirdi. Onlarada hiç gelemem aq.
-‘’Dışarda bir adam gördüm, sallanarak gidiyordu hocam, komiğime gitti ona güldüm’’
diyerek salladım ama ses tonumdan meydan okuduğum anlaşılıyordu. Fazla abartı değildi belki ama bir karşılık verdiğim barizdi. Volkanın bana baktığımı görüyordum, refleks oalrak size bakana bakarsınız ama ben gözlerimi hocaya kitledim, tip tip bakmıyorum ama sanki ne diyceğini bekliyormuşcasına bakıyorum suretine.
+’’hııı. Çok mi komik yürüyordu?’’ dedi.
O an hocanın benimle taşak geçtiğini anlamıştım tabii. Bariz aq, soruya bak. bu soruya bir cevap vermeliydim ki hoca hem bir şekilde afallamalı hemde benimle uğraşmayı kesmeliydi çünkü bütün sınıf beni izliyor aq. hiç 30 çift gözü sizi izledimi mi bir saçmalık olurken? Olayın her saniyesi bile rezillik sayılabilirdi ama benim bunu değiştirmem gerekicekti. O an beynim herhalde 10 kat daha hızlı çalışıyor olsa gerek ki hemen düşündüm sadiseler içinde,
‘’ bu dümbelek bir edebiyat hocası. Komiklikten anlasa gerek, komik bi şekilde anlatayımda kessin şu saçmalığı’’.
‘’öğretmenim, adam nasıl sarhoş olmuşsa hafif rampadan çıkmak için yürürken olduğu yerde adım sayıyordu. Sonunda geriye doğru düştü, nallar dikildi kaldı yerde. Sonra kalkmayı başarıp gitti’’ dedim. Anlatırken hafiftende taklit etmiştima adamı.Çok komik olmamıştı belki ama sınıf bunu duyunca gülmeye başladı. Bilerek öğretmenim demiştim, fazla rahat konuşmuştum ve öğretmenim lafı biraz bu taşaklığımı hafifletecektir diye düşündüm. Hoca bana bir baktı sonra ‘’ HA HA HA’’ dedi. Gülme taklidi yapıyordu aq. sinirlendim. Bende ‘’biliyorum hocam, HA HA HA’’ dedim. Bana baktı, ‘’çık dışarı evladım çık’’ dedi. Bütün sınıf gülüyordu aq. bana güldüklerini düşünüp utandım. Ama sınıfın kapısına doğru giderken sınıfa bakınca bunların hocaya güldüğünü fark ettim, rahatladım biraz.
Çıkınca kantine gittim, kantinden bir tost aldım, oturdum çalan slow müziği dinledim. Günün geri kısmı ise tanışma merasimi ile geçti. Hocayı o gün bir daha görmedim. Bizim sınıf bir kaç kere beni tebrik etti, ne adammışsın lan filan diyerekten güldüler. Bende canıma minnet lan ismim çıktı ama iyi yere çıktı diye sevindim.
Eve gittim, yorulmuşum, hemen yattım uydum. Kalkınca Cansu ile konuştuk, günümü anlattım, kahkahalar attı, onunkini sordum, edebiyat hocasının komedisi dışında onunkide aynıymış. iyi en azından kıza birisi sarkmamış daha ilk günden. -
45.
0yarın devam etmek üzere...