1. 1.
    +1 -1
    lise hazırlıkta açelya diye bir kız vardı sınıfta ondan dinlemiştim ilk. feridunun "kendimi kendimden çıkarsam sıfır kalmaz" gibi dinlerken düşündüren parçalarının tüm kafelerde bangır bangır çalınmasından bir kaç sene öncesi. eminemin ilk çıktığı zamanlar. ben de eminemin 90 lık doldurma kaseti vardı hazırlıkta teyiple işlenirdi dersler ve pazertesi tüm gün ingilizce olduğu için öğle arası teyip de sınıfta kalırdı. ben de bunu bildiğim için kapar bir kaset gelir öğle arası okulda kalıp dinlerdim.

    o gün açelya da benle aynı şeyi düşünüp bir kasetle gelmişti okula. açelya sadece sınıfın değil okulun en güzel kızlarından biriydi yalnız biraz harbi bi kızdı, arkamdaki sırada tek başına otururdu, fazla arkadaşı yoktu, zaten bir sene sınıfta kalmıştı, şişe çevirme oyununda ne renk külot giydiğini sormuştu bana bilmediğimi söylediğimde gibtir lan numara yapma deyişi kulaklarımda hala. meğer o silgileri bilerek attığımın farkındaymış ona rağmen frikik vermekten kaçınmamış daima beyaz slip giyerdi. beyaz giydiğini söyledim. bakire olup olmadığını da bana sıra geldiğinde ben ona soruştum. bakire olmadığını da o zaman öğrendim.

    fazla rahat bir kızdı. kitabım olmadığı için çoğu derste onun yanında otururdum birbirimize bin orosbu çocuğu gibi sevgi dolu hitap sözcükleri kullanırdık. benden başkasının onla o şekilde konuşmasına müsade etmezdi yalnız. her türlü küfrü ederdim ona ama amk diyemezdim. dobra bi kızdı yanlış anlar diye korkardım, bir gün tenefüsten sonra benim çizim yaptığım defteri "ne çiziyon lan bin bakim" diyerek elimden almıştı. geri almaya çalıştım. o an o defteri saklarken ağzımdan kaçtı kıza amk senin dedim. "ney ney ney bi daha söyle bakim napcan sen bana napcan" dedi. uzatma işte ver defteri dedim. bi daha söyle bakim napcan bana dedi. derin bi nefes aldım ona doğru dönerek nefesimi geri verdim hafif gülümsedim ona bakarak. binsin oğlum dedi defteri verirken. defteri aldım. neyse uzatmayım o da o gün benim gibi düşünüp öğle arası okulda kalırım düşüncesiyle bir kaset getirmişti yanında, cengiz kurtoğlu full 60 lık karışık. sadece ikimiz vardık sınıfta teyibe koydu kasedi. ilk defa o zaman dinledim cengiz kurtoğlunu. cengiz baba söylemeye devam ederken hafiften muhabbet ediyorduk. ben masayla pencere arasındaki dar boşlukta pencereye yaslanır vaziyette yönüm kapıya dönük oturuyordum. o da sandalyede bacak bacak üzerine atmış oturuyodu arada gözüm kısacık eteğinin altındaki bacaklarına takılıyodu. baktığımın farkındaydı. gelin olmuş gidiyorsun diyordu cengiz baba. daha sonra bu şarkı her dinlediğimde onu hatırlatacaktı bana.
    ···
  1. 2.
    +1
    bunu okuyan kör olmuş
    ···
  2. 3.
    0
    amk bu kadar uzayacağını düşünmüyordum
    ···
  3. 4.
    0
    bana yan sınıftaki şeymayla aramdakileri sordu. şeyma yeni taşınan komşumuzdu. fazla sohbetimiz yoktu sadece bir iki defa evine kitap almaya gitmiştim. o zamanlar orjinal ingilizce kitapları çok pahalıydı orjinali olan birinden fotokopi çekilirdi. fakir bir bin olduğumdan ikinci yol cazip gelmişti bana da. kitabı şeymadan aldım ben de fotokopiyi çektirip geri zütürdüğümde kapılarının önünde ayaküstü biraz sohbet etmiştik. sürekli arkaya bakıyordu tedirgin gibiydi biraz. derken arkadan don atlet 2 metrelik bişey geçti bana ters ters bakarak. babasıydı. adam hidayet türkoğlunun 150 kiloluk hali gibiydi göbeğini belinden itibaren yarım daire olarak kabul edersek. dairenin yarı çapı bir metreyi rahat geçerdi.

    şeymayla aramızdakiler bundan ibaretti. yan sınıfta olduğundan ve servisle gidip geldiğinden muhabbetimiz fazla ilerleyemedi. yalnız bir gün o sınıftan bir arkdaşım şeymayla benim adımızın bir kalp içinde şeymanın bir arkadaşı tarafından tahtaya yazıldığını söyledi. şeyma da kızarak silmiş. bu olayın aslını bugün bile merak ediyorum. şeyma şu an iki senedir bir köy okulunda öğretmenlik yapıyo. pek muhabbetimiz yok.
    ···
  4. 5.
    +1
    bende ilk defa cengiz kurtoglu dinlediğimde lisedeydim ama bu yazdıgını gibsen okumam bu saatte kusura bağma panpa
    ···
  5. 6.
    0
    neyse bu olay tüm yan sınıfta çıkıyoruz olarak algılanıp açelyanın kulağına kadar gelmiş ve daha önce sormaya çekinmiş. aramızda bişeyin olmadığını söyledim. öyle olsun dedi. öyle zaten dedim. sabah müdür seni yine okula almamış dedi. gülümsedim. okulun müdüre göre baş serserisiydim. bir kaç günde bir saçım jöleli olduğu için okula almazdı beni. okul bahçesinde ne zaman amelelik bir iş olur müdür bizim sınıfın kapısını çalar beni alır bana yaptırırdı. iki defa disiplinden kurtarmıştı beni binevi bedelini ödüyodum ama benim için sorun yoktu zaten sevmezdim derslerin hiçbirini, onlar da bana karşı boş değildi. evet o kelle aramız pek iyi, geçen gün seni de atmıştı dedim. atmadı ki sadece uyardı dedi. niye uyardı dedim. eteğim fazla kısaymış diye dedi. mal kısa mı o kadar eteğim dedi. ayağa kalk bakim dedim. ordan göremiyon mu bi saattir bakıyon dedi. sırıttım biraz. böyle tam belli olmuyor dedim. ayağa kalktı kısa biraz, bazen sırada otururken de açılıyo zaten dedim. bak sen de değil mi dedi.

    o sırada cengiz baba başka şarkıya geçmişti hatırlaması zor adını ama açelya pek hoşlanmadı şarkıdan şarkıyı başa almaya masanın diğer tarafındaki teyibe doğru yöneldi. bir kaç dakika geriye sarıp gelin olmuş gidiyorsuna getirdi tekrar kaseti. tekrar benim olduğum tarafa geldi pencerenin önünde durup havadan sudan bir kaç şey söyledikten sonra. masayla pencere arasındaki benim de bulunduğum dar aralığa girdi. kalçalarını masaya yaslayıp yönü bana doğru dönük bi şekildeyken. bugün de baktın ne giydiğime gördüm seni dedi. silgim bir defa yere düşmüştü ama bu kez gerçekten düşmüştü hemen alıp kalkmıştım.
    ···
  6. 7.
    +1
    rezerve
    ···
  7. 8.
    0
    daha önce çok gördüm yine beyaz giymişsindir dedim. hayatta en çok utandığım şeylerden biri alttaki ufaklığın aniden yattığı yerden kalkmak isterken iç çamaşırıma takılmasıdır. kan pompalanmaya devam ettikçe de pantolonu daha çok zorlamasıdır. o çok başka bi rahatsızlık hissi verir. tıpkı o an açelyanın ayağını iki ayağımın diğer tarafına atarak altından hafifçe kayıp giden masayı doğrultmaya çalışırken bacaklarımızın birbirine değdiğinde oluşturduğu his gibi. pantolon o kadar çok zorlanıyodu ki oraya bir jilet dokundursam oluşan delikten ok gibi fırlar giderdi.
    ···
  8. 9.
    0
    bir ara ellerimi ceplerime atıp düzeltmeyi denedim. tüm lise boyunca pantolonumun içinde olmamış gömleğim benim tarafımdaydı ama yine de bu açelyanın farketmesine engel olamadı. pis pis gülümseyerek ne o orda bi şeyler rahat durmuyo mu dedi. biraz utanarak. müdür haklıymış, eteğin fazla kısa dedim, sonra ellerimi ceplerimden çıkararak hafiften doğrulup ellerimle penisimi düzelttim. o sırada açelya da daha fazla yaklaşmıştı bana zaten daracık yerde ellerim eteğine ve bacaklarına değmeden yapamazdım o işi. ellerimin dış tarafını bacaklarının üzerinde hafif hafif gezdirdikten sonra o cesareti kendimde bulamadım. göğüslerine doğru gitmesi gereken ellerim istemsizce kravatına doğru gitti. hafif hafif kravatıyla oynayarak "yakışıyo ama seni daha ciksi yapıyo" dedim. kravatının üzerindeki ellerime takılınca gözleri. ellerimi geri çekmek zorunda kaldım ve tekrar pencereye yaslanarak eski pozisyonuma döndüm. bu kez o doğruldu iki ayağı duvarın dibinde, benim iki ayağım ise onun iki bacağının arasında hemen hemen aynı hizadaydı. doğrulduğu zaman bacakları bacaklarıma değdi. en başından beri sıranın iki ucunda olan ellerini kravatıma zütürüp düzeltiyormuş gibi yaptıktan sonra ellerini yavaş yavaş kravatımın ucuna doğru indirdi. ellerinin dış kısmı penisime temas eder halde ellerinin dış kısmını hafifçe bastırarak. sence ciksi miyim peki diye sordu.

    ardından reklamlar girdi. 5 şişe hürrem sultan hamam otu yağı alana iki şişe hürrem sultan hamam otu yağı sadece 10 lira. üstelik kargo da ücretsiz. hürrem sultan asdkaçnsadasdaafvrhb durun lan devam ediyom.
    ···
  9. 10.
    0
    ezan okunuyodu onun arası o, devam ediyorum neyse. işler o noktaya geldikten sonra geri dönüş yoktu zaten sağ elimle kravatını tutup sol elimle de kalçalarından kendime doğru çektim ve öpüşmeye başladık üzerime o kadar baskı yapıyodu ki kürsü altımızdan kaydı bir an ayağımın birini yere koyup ellerimi arkadan eteğinin altına attım. o sırada paralel evrenlerden en az birinde bu anı hissedip 31 çekmediysem çok üzülürüm. belki de o evrenlerden bir kaçında daha güzel kızlarla birlikteyimdir belki de hala elimi gibiyorumdur kim bilir. ama bu evrende bu işe b,raz erken başlamıştım.

    bi ara eliyle kemerimi çözüp elini pantolonumun içine attı. o pozisyonda ne kadar kaldık hatırlamıyorum cengiz kurtoğlu gelin olmuş gidiyorsundan sonra hatırlamadığım üç şarkı daha okumuştu bile. servislerin muhtemel gelme saatiydi. henüz dudaklarımız ayrılmamıştı ki koridordan ayak sesleri gelmeye başladı önce umursamadık yan sınıflardan biridir diye ama yaklaşmaya başlayınca önce ellerini sonra kendini geri çekti açelya. hemen sonra da kapı açıldı. giren sınıfın en saf ve kikirik kızlarından aslıydı. açelyanın pek bişey yapmasına gerek yoktu zaten ama. benim kemerim dışardaydı aceleyle gömleğimle örtmüştüm ama. aslının pek bişey çaktığını zannetmiyorum teyibi gösterip keyfiniz yerinde maşallah dedikten sonra kitaplarını bırakıp dışarı çıktı ben de kemerimi bağladım.
    ···
  10. 11.
    0
    daha sonra açelyayla defalarca birlikte oldum. demek isterdim ama öyle olmadı. aramıza tuhaf bi resmiyet girdi. soğuk davranmaya başladı o olaydan sonra. o aslının herşeyi anlamış olduğundan emindi. belki ondan dolayıydı soğukluğu ya da duygusal bişey yaşanmasından korktu aramızda. ya da bana karşı zaten bir şeyler besliyordu da o temiz hislerin bir anlık hevesle kirlenmesinden pişmandı, bilemiyorum ama bir süre öyle devam etti. zaten okulun son zamanlarıydı. benim daha okul bitmeden şeymayla yakınlaşmamdan açelya rahatsız oldu ama bir şey de demedi. zaten sonra da dönem bitti. bir defa ne olduğunu sordum bir şey söylemedi.

    lise 1 e geçince sınıfları dağıttılar. o başka sınıfa düştü ben başka sınıfa. o eşit ağırlığı tercih etti ben sayısalı. kel beni o sınıfa kaydetmemek için çok uğraştı. 2 ay sınıf defterinde adım olmadı. büyük oynayan bir anadolu lisesi olduğundan ordaki inekleri bozacağımdan korktu. en sonunda ısrarlarıma dayanamayıp fen sınıfına kaydetti beni odasından kovarken tamam lan kaydetiyorum gibtir git hocana öyle söyle dedi, ben çıktıktan sonra da arkamdan sen de bir fakülte kazan ben de emekli olacağım lan diye bağıran sesi kulaklarımda hala.
    ···
  11. 12.
    0
    açelyanın da lise 2den sonra okulu bıraktığını duydum. eski erkek arkadaşıyla yeniden çıkmaya başlamış bana ondan bahsederdi bazen, yumurta topuk sivri burun ayakkabının üzerine o zamanın modası ispanyol paça kot üzeri gömlek dolaşan, beş para etmez gibiğin tekiydi niye dönmüş hiç anlamadım. daha sonra bu binin dükkanında işi pişirirken adamın babasına yakalanmışlar, babaları uzaktan akraba olduğu için kızın babası da olayı öğrenip açelyayı okuldan almış. bu olanlar kafamdaki teorilere farklı bir boyut kazandırsa da gerçeği hiç öğrenemedim.
    ···
  12. 13.
    +2
    açelya'ya odaklanıp sertleştirdim kendimi.
    ···
  13. 14.
    +1
    oo gerard reis yazıyorsa dinlenir. okuyorum
    ···
  14. 15.
    0
    ben liseden üstün bir başarı gösterip sınıf sonuncusu olarak mezun oldum. doğal olarak çok düşük de bir okul puanım oldu ama ona da şükür dilciler olmasa o kadar da olmayabilirdi. babam benden bi tak olmayacağını zaten bildiği için bişey demedi. bağırıp çağırsa kabul ama hiç bir şey dememesi çok koydu. bir sene dersanede hazırlandım. okul puanım moral bozsa da pes etmedim hiç. sorunlarımo çözmeye kapalı ortamda derse odaklanmamı güçleştiren klastrofobimle başladım. şansımı gibeyim ki üç buçuk saate çıakrdılar o sene sınav süresini. pes etmedim. iyi bir okulda ee mühendisliği kazandım. bu beni tanıyan çevrelerce coşkuyla kutlandı. kendimi aşağılamak istemiyorum o kadar ama benim böyle bir bölümü kazanmam fenerin türkiye kupası almasından daha zordu. herkese büyük şok oldu. halen daha össye itiraz dilekçesi yazacağım amk diye taşak geçen arkadaşklarım var. mezun olalı bir sene oldu.

    o şarkıyı her dinlediğimde açelya geliyor aklıma. normalde radyoda çıksa değiştireceğim bir tür. ama ara ara dinlerim. linki de verelim tam olsun: http://www.youtube.com/watch?v=aYpKpcAdVvw ha açelyaya ne oldu

    bir kaç sene önce merak edip facebookta arattım açelyayı. buldum da. ama hiç ortak arkadaşımız yoktu. arkadaşlık isteği göndermekte tereddüt etsem de sonunda yolladım. kabul etti resimlerine baktım 3-4 yaşlarındaki kızıyla çekilmiş resimleri vardı. hiç yazışmadık. hiç mesajlaşmadık. halen daha arkadaş listemde.
    ···
  15. 16.
    0
    lan iki satır bişey yazın şuraya ipneler o kadar yazdık.
    ···
  16. 17.
    0
    hamamotu yağını da almayın amk işe yaramıyomuş
    ···