1. 1.
    0
    tek parça isteyenler oldu ben de tek parçaya topladım. 8 ciltlik efsane seri.

    baktım sözlükte herkesler anlatıyor ben de anlatayım dedim.
    yıl 2001 dayımların yazlıktayız. hormonlarım tavan yapmış bir yaştayım ve 3 haftam var. talep varsa devam edeyim.

    dayımların yazlık sidede bir bir semtin içerisinde. etrafta hep yazlıklar var. genelde belirli bir zümrenin üzeri yaşamakta burada.
    günlerimi kız keserek hıyar gibi geçirmekteyim. beyaz tenli olduğum için saat 2 den sonra denize gidip yatmakta, akşama kadar malzeme toplayıp eve gelip asılmaktayım. ilk hafta böyle geçerken bu süre içerisinde gözüme kestirdiğim 3 tane kız var.
    bunlardan biri olmasa biri olur heralde amk diyorum kendi kendime.

    bir gün yine plajdayken, şansıma bu üçü birden görüş alanım içerisinde aynı plajdaydı. ikisinin arkadaş olduğunu gördüm ve bunlara aynı anda bulaşmanın sıkıntılı olacağına karar verdim. ikisinden birisini seçecektim ve bir de diğer kız var. yani düne kadar 3 olan ihtimal 2 ye düşmüştü.

    bu ikili ayrılmadan yanaşmayayım diye düşünerekten üçüncüyü kesmeye başladım. kız kendisini kestiğimi farketmişti ve ara ara dönüp bakıyordu.
    liseyi henüz bitirdiğim ve 1 senedir bir tak yapmadığımdan ötürü de yannan gibi bir vücudum vardı. yağlı bile sayılırdım. ama yine de çok pis kesiyordum. özgüvenim de vardı ne hikmetse.

    kızı keserken kız ne zaman dönse beni aptal aptal durumlarda yakalıyordu ve bu onu güldürüyordu. kızlar kendilerine gülen erkeklere bayılırlar deyip kendi kendimi gaza getiriyordum.
    bu arada kestiğim kız plaja yalnız gelmişti. önemli bir detay atlamamak gerek. esmer, düzgün vücutlu, 165 boylarındaydı. tatlı uzuvlarını daha tatlı gösteren lacivert bir bikinisi vardı.
    sonra kız kalktı ve denize doğru yürüdü.
    tabi ortamı kurmak için ben de peşinden.

    kız arkasına dönüp baktı ve benim geldiğimi gördü. gelmemi istemediğini belirtircesine uzaklaşmaya başladı. tabi bu beni azdırdı. takıldım peşine. 20 metre kadar bir mesafeyi kuruyor, kız ne yaklaşıyor ne de uzaklaşıyordum. dedim arif oğlum bu böyle olmaz git biraz daha yaklaş muhabbet aç.
    kıza yaklaştıkça kafamdaki bilgi ve birikim uçmuş, üzerinde mayosundan başka muhabbet açacak unsuru dahi olmayan bir adam haline gelmiştim. tam yanına geldim kız baktı göz göze geldik ve bir şey söylemem gerekiyordu. mal gibi kalmış konu açacak en ufak bir şey bulamamıştım. baktım olacak gibi değil kızın üzerinde dilimi gezdirmeye ve ustaca hamlelerle ince dokunuşlar yapmaya başladım. kız bir yandan zevk çığlıkları atmadığı gibi bir yandan da napıyosun be gerizekalı diye bağırıyordu.
    baktım böyle olmuyor etraftakiler de bize bakmaya başladı hemen dibe daldım ve bir miktar açıldım.
    ···
  1. 2.
    0
    nefesim kesilene kadar açıldım. belki tuzlu sudan, belki de yaşadığım mahçubiyetten gözlerimden yaşlar gelmekteydi.
    bir miktar daha açılmaya karar verdim. tam gidiyordum ki arkamdan bir çığlık sesi duydum. meğer kız benim peşimden gelmeye kalkmış fakat yüzme bilmediği için boşluğa gelince boğulmaya başlamıştı salak. işte aradığım fırsat bu olabilirdi.
    hemen kıza doğru yüzdüm, dibe daldım ve çıkardım. çıkardım dediğim cinsel organımı çıkardım. kız bir yandan tutacak yer arıyor, çırpınıyor, bir yandan da bana "yuh artık" dercesine bakıyordu. derken bir anlık hamleyle soğuk suda bile taş gibi olmuş olan cinsel organımı kaptı.
    o acıyla ister istemez yüzeye çıktım ve çıkar çıkmaz da bastım narayı. hemen kızın kolunu tuttum ve cinsel organımı bırakması için yüzeye çektim. benim bağırmama etraftakiler dönüp baktılar ve ben de "kız boğuluyor, su yutmuş, çekemiyorum bir yardım edin" dedim.
    etraftakilerin durumu anlamaması içinde gibimi hemen dik konuma getirip mayomun üstünden baş verdirerek kamufle ettim. "iyi" dedim "kızın belki hafıza biraz yanmıştır detayları hatırlamaz ben de hastanede hayatını kurtaran kişi olarak fors yaparım". bu düşüncelerle ve bir kaç kişinin yardımıyla kızı karaya taşımaya başladık. tam o sırada bizim ikiliye baktım bunlar da etrafa aldırış etmeksizin yiyişiyorlar plajda. anlayacağınız bizim ikili de lezzoymuş. bu kızın ayılmasına nasılsa bir kaç saat var dedim ve o süre içerisinde plajda takılmaya karar verdim.

    kızları ayakta ellerimi belime koymuş bir vaziyette alenen kesiyordum. kızlar bana baktılar ve bir anda kahkahayı bastılar. bel bölgeme bakıp bakıp gülüyorlardı. göbeğimemi gülüyo lan bu orspular diye düşünürken bir baktım az önce kamufle ettiğimi sandığım cinsel organımın başı mayomun ağız kısmından çıkmış bana bakıyordu. utandım fakat bunu belli etmeden kastılı yapmışım gibi kızlara gülümsedim. bunun üzerine kızlardan biri diğerinin kulağına uzandı ve bir şey söyledi. diğeri de onaylarcasına kafasını yukarı aşağı salladı ve bana baktılar. kızlardan birisi bikinisinin üst kısmını düzeltmeye çalışır gibi yaparaktan memeleriyle oynamaya başldı. diğeri ise üst dudağını yalıyordu. bunun iyi bir anlama gelip gelmediğinden emin olamadığım için plajı terkedip hastanenin yolunu tuttum.
    ben giderken lezzolar (ikiliye artık lezzolar diyorum) apar topar arkamdan eşyalarını toplamaya başladılar. belli ki peşimden geleceklerdi. "dövecek mi napacak bu amk lezzoları beni" diye düşündüm ve adımlarımı hızlandırıp izimi kaybettirmeye çalıştım.

    bu arada lezzolar sarışın, biri 152 diğeri 184 boylarında, düzgün vücutlu, yatakta harikalar yarattıkları her hallerinden belli olan çok şık bayanlardı. birisi fazlasıyla moldovyalıya benziyordu.

    hastaneye geldiğimde peşimde değillerdi ve ben rahatlamıştım.
    hastaneye girip danışmaya "boğulan bir kız geldi mi buraya" diye sordum. "he" dedi "ikinci katta 231 nolu odada ama babası da geldi dikkatli ol" dedi. "sen ne biliyon yolunu gibtiğim" diyecektim neyse dedim uğraşma boşver. odaya girdiğimde babası yoktu. içecek bir şeyler almak için çıkmış olsa gerek diye düşündüm. kız yatağa yüz üstü uzanmıştı ve üzerinde kenarları ince işlenmiş güzel bir gecelik vardı. güzel zütü geceliğin açılmasıyla sanat eseri gibi ortaya çıkmıştı. görünen lob sol lob idi. benim cinsel organım yine büyüdü.

    tam bacağına sürtürmeye, ufak ufak gidip gelmeye başlamıştım ki arkamdan kapı açıldı.

    "aha" dedim "yannanı yedik"
    arkamı yavaşça döndüm

    içeri giren hemşireydi. bizi o halde görünce gülümsedi "üzgünüm ama tansiyonunu ölçmemiz lazım" dedi. "yok benim tanisyon okey" dedim. "senin değil kızınkini ölçecez zaten" dedi. peki dedim çekildim ve kıza serum bağlamaya başladı. kendi kendime "bu nasıl tansyion ölçme lan" derken birden diğer taraftan düşündüm ilk defa birisinin tansiyonunun ölçülmesini izliyordum ve bu beni azdırmıştı. hemşirenin çıkmasını beklemeye başladım.
    şansım varmış ki hemşire çıkmadan babası geldi. yoksa çok daha kötü bir durumda karşılaşabilirdik. "kızımın hayatını kurtaran genç sen misin?" dedi bana. "estağfurullah" dedim. "fazla mütevazi olma gerçek sanırlar evlat" dedi adam ve kızının başına gitti.
    umarım kız uyanmaz da babası gider ben de geri dönebilirim umuduyla odadan çıktım. koridora çıkdığımda lezzoları gördüm. beni buraya kadar takip etmişti orspunun evlatları.
    arkamı dönüp hızlı adımlarla boş bir odaya girip saklandım. ama yeterince hızlı olamamış olsam gerek ki beni hemen buldular.
    odaya girip kapıyı kilitlediler ve uzun boylu moldovyalıya benzeyen bana yaklaştı "önje sadeje izleyejeksın" dedi ve beni itip koltuğa oturttu.
    ben otururken, cinsel organım ters bir orantı ile kalkmıştı.
    Tümünü Göster
    ···
  2. 3.
    +9 -2
    lezzolardan kısa olan moldovyalıya benzeyeni yavaş ve yumuşak hareketlerle soymaya başladı. tam bir profesyoneldi. sutyenin tam iki göğüsünün arasına denk gelen yerinden tutup hızla çekti. çekmenin etkisiyle arkadaki kopça koparak sutyen açıldı. bir an kısa ve azdırıcı bir çığlık attı moldovyalı. sırtında kopçandan tatlı bir kızarlıklık kalmıştı. koşup yalamak istedim ama izle demişlerdi, ben de öyle yaptım. çok azdığım anda hiç olmadık şekilde kısa boylu olan diğerinin bacağına sürttürmeye başladı. "dur yapma" diyecek oldum ama sonra "gibtir et arif huurya gibiş öğretme" dedim kendi kendime ve sustum.
    yalnız bütün bunlar olurken dikkatimi bir şey çekti. kısa boylu olan onu gördüğüm ilk andan beri hiç konuşmamıştı. bacağına sürtünmeye başladığı anda anladım neden konuşmadığını. bikinisinin altından çuvala konmuş bir kobranın hareketlerine benzeyen kıpırdanmalar başladı.
    "aha" dedim "arif oğlum yarra yedin"
    meğersem bizim moldovyalının tokmakçısı travestiymiş. gibini çıkardıktan sonra bana döndü ve gülümsedi. elimle çaktırmadan altımdaki sandalyeyi kontrol ettim acil bir durum olursa kaldırıp fırlatabilir miyim diye. sandalyenin ele gelen bir iki yeri vardı biraz olsun rahatladım.
    sonra travesti moldovyalıyı aldı evire çevire karşımda gibmeye başladı.
    bana döndü ve "sen de katılmaz mısın?" dedi

    o anda korku ve milli olma ihtimalinin heyecanı ile dilim çözüldü ve yalansız içimi döktüm
    "abicim ismini nedir?" dedim
    "sabri" demesiyle içim daha bir kötü oldu
    "sabri abi kusura bakma ama doble penetration bana fazla ben elimden ötesini görmedim" dedim.
    hahaha şeklinde kaba bir erkek gülüşü attı "lan oğlum gibecek değiliz ya gel" dedi. bu bir davetti. evet böyle diyip sonra arkamdan verecekti kobrayı.
    o anda yerimden fırladım ve kapıyı yumruklamaya, son gücümle "kurtarın" diye bağırmaya başladım.
    patır patır bir kaç ayak sesinden sonra kapı açıldı.

    benim boğulurken kurtardığım kız sesleri duymuş ve merak edip gelmişti. hemen çıkıp kapıyı dışarıdan kapattım ve kızın elini tutup tuvalete doğru koşmaya başladım. kız "dur neden kaçıyorusun?" dedi. dedim "o iki taş hatundan biri 20 santim yannanı olan bir travesti. kaç giber ikimizi de". "biliyorum sen bana bırak" dedi ve lezzolar dışarı çıkınca "sabri! troşki! gibtirin gidin kendinize başka yem bulun" dedi. lezzolar da "pardon efendim bilemedik canınız bir şey isterse söyleyin yeterli" dediler. adeta şok olmuştum. bu arada moldovyalı tabi "janınız bir jey isterse" şeklinde kurdu bu cümleyi. huur.
    3 saniye içerisinde telaşım yatışmıştı. "baban gitti mi" dedim? "gitti kevaşe kasığından düşme" dedi. babasına neden böyle hitap ettiğini sorduğumda "bu travestileri huurları hep babam çalıştırır buralarda. bütün semtin dıbına koydu yerli turist çekecem diye" dedi. işta o an bu andı. bir dergide okumuştum ailesinden bahsetmeye başlaması iyi bir anlama geliyordu. hazır muhabbeti kurduğumu düşünürken hemen uzanıp omzuna tatlı bir buse kondurdum. döndü ve gülümsedi.

    işte burada an bu andır dedim ve sordum "peki" dedim "biz seninle daha önce neden hiç sevişmedik?" güzel dişlerini göstererek mutlu bir şekilde güldü ve cevap vermeden hemen dizlerinin üzerine çömeldi ve benimkiyle oynamaya başladı. işini gerçekten biliyordu. zevkten çıldırıyor, ayakta zor duruyordum. tabi bütün bunlar 3 saniye sürdü ve titreyerek boşaldım.
    kendime geldiğimde hala tuvaletteydim ve kız kolanyayla bileklerimi ovalıyordu. "ne kadar baygın kaldım?" dedim. "çok değil 15 dakika kadar. beynine kan gitmedi muhtemelen" dedi.
    hadi ozaman dedim şu kaldığımız işi bitirelim dedim. milli olacaktım çünkü kafaya koymuştum. bütün günlük koşuşturmaya karşın hala bir vajinada vücut bulamamıştı cinsel organım. güzel memelerini ısırıyor, bir yandan da vajinasıyla oynuyordum. sonra kucağıma alıp tuvaletin duvarına yasladım ve artık daha iyi durumda olan cinsel organımı vajinasından içeri sürdüm. bir süre gidip geldikten sonra lavaboya oturttum. bir müddet de böyle seviştik. hızlı bir hamleyle koridoru diklemesine keserek hastanedeki boş odalardan birisine çektim ve 3 saat kadar değişik pozisyonlarda seviştik.
    ama hala ikimiz de devam etmek istiyorduk. "daha geniş çapta bir şeyler denemek ister misin?" dedi. anladım ki sabriyle troşkiyi çağıracaktı.

    "sabri den züte gelmeyelim" dedim. "merak etme ben varken senin istemediğin hiç bir şey olmaz" dedi. "peki ozaman" dedim hemen aradı sabri yle troşki geldi.
    benim kıza döndüm "ben troşkiye geçiyorum sabri senindir" dedim.
    o andan itibaren sabriyle eş değiştirerekten iki kızı değişik pozisyonlarda 6 saat kadar mutlu ettik.
    işimiz bittiğinde sedye, yatak ne bulduysak uzanıp sigara yaktık. hastane görevlisi kokuya geldi ve sigara yasağını hatırlattı. dedim "daha 2001 deyiz ne yasağı mnıgibiyim" yok dedi ben anlamam.
    62 den 248 liralık sigara cezasını da cebimden çıkardım verdim.
    bunu daha sık yapmak üzere anlaştık ve ayrıldık.
    akşam 9 gibi geri eve döndüm, mangal yapmış dayımlar onu yedim, sonra banyoya girdim, asıldım ve uyudum.
    2001 den beri ne zaman sideye gitsem araşır buluşur sevişiriz.

    not: merak edenler için sabri ye hala dokunmadım.

    bitti lan.

    özet: çok pis ciks yapmışız olum.
    Tümünü Göster
    ···
  3. 4.
    0
    destansı boşaldım. teşk.
    ···
  4. 5.
    0
    özet güzel bin hayırlı olsun
    ···
  5. 6.
    0
    özete göre yorumlayacak olursak eğer aferim sana evlat
    kim kimi gibti?
    ···
  6. 7.
    0
    özet geç bile demiycem bin.
    lisedeyken bende kitabıını yazarım dediydimde ugraşmadık ak
    ···
  7. 8.
    0
    okusanız ilginçti aslında
    ···
  8. 9.
    0
    özet geç bin
    ···
  9. 10.
    0
    @9-@7 sorunlu musunuz lan zütler zaten özet geçmiş
    ···
  10. 11.
    0
    ozet gic pic bu ne lan manas destani yazmissin
    ···
  11. 12.
    0
    yalancı bin
    ···
  12. 13.
    0
    Özet geç bin bizde boşalalım
    ···
  13. 14.
    0
    çook. inci sözlük hatası: entry metni girilmelidir.
    ···
  14. 15.
    0
    "gibtir et arif huurya gibiş öğretme" ehuehuehehueh öldüm bin
    ···
  15. 16.
    0
    ilginç olan ne?? bunu cinlerle yapmış olman mı?? (off tiksindim kendimden)
    ···
  16. 17.
    0
    senden iyi yazar olur bin
    ···
  17. 18.
    0
    okuyun okuyun güzel hikaye
    ···
  18. 19.
    0
    ne midesizsiz ha huur huur kızlarla çüklü sabriyle falan. ıyy.
    ···
  19. 20.
    0
    nasıl bi fantazinin ürünüsün lan sen *
    ···